Ünden bugüN



Yüklə 8,87 Mb.
səhifə844/877
tarix09.01.2022
ölçüsü8,87 Mb.
#93648
1   ...   840   841   842   843   844   845   846   847   ...   877
ın\

Arap Ahmed Paşa ve Perizad Hatun Türbesi'nin doğu (giriş) cephesi.



Alî Saim Ülgen

Sonuna kadar Sünbülîliğe bağlı kalan Keşfî Cafer Efendi Tekkesi'nin ayin günü cumartesi idi. Son dönemin ünlü zâkirba-şılarından Kısık Mustafa Efendi (ö. 1876) ile Eğrikapılı Mehmed Efendi'nin (ö. 1916) bu tekkede görev yaptıkları bilinir. Dahiliye Nezareti'nin 1301/1885-86'da hazırlattığı istatistik cetvelinde, burada 16 erkek ile 6 kadının ikamet ettiği kaydedilmekte , Maliye Nezareti'nin Taamiye ve Tahsisat Defteri'nde yılda 6.616 kuruş tahsisatı olduğu belirtilmektedir. Şeyhlerinin listesi Zâkir Şükrî Efendi'nin Mecmua-i Tekâyâ'sında verilmiştir.

Arsanın batı kesiminde, eski adı "Fındıklı Caddesi" olan Meclisi Mebusan Caddesi üzerinde yer alan mescit-tevhidhane, her ne kadar fonksiyon açısından camiye dönüştürülmüşse de tasarım açısından kagir duvarlı, ahşap çatılı mütevazı bir mescit niteliğindedir. Kırma bir çatı ile örtülü olan yapı, her ikisi de dikdörtgen-planlı olan bir harim ile kapalı bir son cemaat yerinden meydana gelir. Cadde üzerindeki kuzey (giriş) cephesinin ekseninde basık kemerli kapı, yanlarda aynı tür kemerlere sahip birer pencere görülmektedir. Pencereler demir parmaklıklarla donatılmış, minyatür saçak niteliğinde kavisli silmelerle ve dikdörtgen tepe pencereleri ile taçlandırılmışım Mermer sövelerin çerçevelediği kapının üzerinde kitabe, bunun da üzerinde, kıvrımlı dallardan oluşan bir hotozun taçlandırdığı beyzi bir tuğra levhası bulunmaktadır. Son cemaat yeri ile harimi ayıran bağdadi duvarın eksenindeki kapı ile bunun iki yanında yer alan pencerelerin dikdörtgen açıklıkları ahşap pervazlarla çerçevelenmiş, son cemaat yerinin üstü, kuzeybatı köşesindeki merdivenle ulaşılan fevkani kadınlar mahfili olarak değerlendirilmiştir.

Mescit-tevhidhane hariminin kuzeybatı ve kuzeydoğu köşelerinde, ahşap korkulukların sınırladığı birer küçük mahfil bulunmaktadır. Güney duvarının eksenin-

de, cephede taşkınlık yapan, yarım daire planlı mihrap, güneybatı köşesinde, duvara yaslanmış olarak ahşap minber yer alır. Mihraba göre simetrik konumdaki iki pencereden başka, doğu duvarında türbelere ve hazireye açılan dört adet pencere seçilmektedir. Sepet kulpu biçiminde kemerlerle donatılmış olan bu pencerelerin üzerine dikdörtgen tepe pencereleri oturtulmuştur. Batı duvarı sağırdır. Kuzeyde, son cemaat yerinin üzerine oturan mahfil, ahşap korkuluklarla sınırlandırılmış, güneydoğu köşesi madeni parmaklıklarla donatılarak mütevazı bir hünkâr mahfili meydana getirilmiştir. Kafeslerin altındaki ahşap panoların merkezinde II. Mahmud döneminde moda olan küçük beyzi güneş motifleri, madeni parmaklıklarda da meandr ve volüt gibi antik Yunan sanatından alınma, ampir üslubuna bağlanan motifler seçilmektedir. Ayrıca tavanın merkezindeki beyzi göbek de bu dönemin zevkini yansıtır.

Yapının kuzeybatı köşesinde yer alan minarenin, kesme taş örgülü kübik kaidesi mescit-tevhidhane ile buna komşu olan ve diğer tekke bölümlerini (harem, selamlık, derviş odaları, mutfak vb) barındıran bina arasına sıkıştırılmıştır. Dışbükey bir pabuca oturan, tuğla örgülü, silindir biçimindeki gövde yukarıda bir simitle son bulmakta, beyzi güneşlerle bezeli kesme taş korkulukların sınırlandırdığı şerefeyi, silindir biçimli petek izlemekte, minare, soğan kubbe şeklinde ahşap bir külahla son bulmaktadır.

Mescit-tevhidhanenin doğusunda, caddeden bir miktar içeri çekilmiş bulunan, Mimar Sinan'ın tasarlamış olduğu Arap Ahmed Paşa-Perizad Hatun Türbesi, klasik Osmanlı üslubunu yansıtır. Duvarları kesme küfeki taşı ile örülen yapı, köşeleri pah-lanmış kare bir plana sahiptir. Kapı ve pencere sövelerinde mermer kullanılmış, türbeyi örten kasnaksız kubbeye intikal pandantiflerle sağlanmıştır. Girişin bulunduğu doğu cephesi, ince sütunlara oturan bir ahşap sundurma ile donatılmış, basık kemerli girişin üzerine, sundurmaya teğet konumda üç adet yuvarlak tepe penceresi yerleştirilmiştir. Geriye kalan cepheler birbirinin eşidir: Altta, sivri hafifletme kemerleri ve demir parmaklıklarla donatılmış iki tane dikdörtgen pencere açılmış, bunlar sivri kemerli ve alçı revzenli birer tepe penceresi ile taçlandırılmıştır. Ahşap sandukaların başuçlarında durduğu anlaşılan mermer kitabelerde Arap Ahmed Paşa ile Perizad Hatun'un isimleri sülüs hatla yazılıdır.

Meclisi Mebusan Caddesi üzerinde yer alan Keşfî Cafer Efendi Türbesi ile bunu yanlardan kuşatan çeşmeler, dikdörtgen planlı bir kitle içinde toplanmış, ortada yer alan türbenin doğusuna su haznesi, batısına da su haznesi ile simetrik konumda ve aynı boyutlarda olan giriş bölümü yerleştirilmiştir. Bu türbeye ait olduğu anlaşılan kitabelerden ikisi, büyük bir ihtimalle, batı yönünde birbirini izleyen iki girişin üzerinde yer alıyordu. Her ikisi de ta'lik haüı ve manzum olan kitabelerden birincisi Keş-

fî Cafer Efendi'nin vefat tarihini vermekte, Osmanlıca dörtlüğün altında, tasavvufi içerikli Arapça bir dörtlük bulunmaktadır, ikinci kitabe ise türbenin II. Mahmud tarafından tamir ettirildiğini belgeler. Cadde üzerinde yer alan, tasarımdaki simetrinin aynen yansıtıldığı cephe bütünüyle mermer kaplıdır. Türbeye ait olan kesim yanlara göre daha yüksek tutulmuş, bu kesim yatay silmeler ve pilastrlar ile çerçevelenmiştir. Türbenin ziyaret pencereleri bileşik kemerlerle donatılmış, bu açıklıkların üzerine, kabir ziyaretine ilişkin çeşitli hadisleri içeren 1186/1772-73 tarihli, ta'lik hatlı birer kitabe oturtulmuştur.

Konumları gibi tasarımları da tamamen simetrik olan çeşmelerin yüzeyleri iki yandan pilastrlar ile kuşatılmış, bunların üzerine basık kemerler konmuş, aynataşların-da, türbe pencerelerinde görülen bileşik kemer kullanılmıştır, iki yandan küçük peykelerle donatılmış olan ve yukarıya doğru genişleyen kurnalar ortada birer yuvarlak madalyonla, yanlarda ise dikdörtgen kartuşlarla süslüdür.



BibL Ayvansarayî, Hodîka, II, 78-80; Kut, Der-gehname, 232, no. 38 (?), 233, no. 52(?); Aynur, Saliha Sultan, 36, no. 111; Âsitâne, 5; A. Timoni, Nouvettes Promenades dans le Bosp-hore ou Meditations Bosphoriques, ist., 1844,1, s. 19-27; Ata, Tarih-iEnderun, ist, 1293/1876, III, s. 142; Osman Bey, Mecmua-i Cevâmi, II, 34-35, no. 146, 40-41, no, 67, 68; Münib, Mecmua-i Tekâyâ, 6; Raif, Mir'at, 337-340; tbsa-iyatll, 21; Vassaf, Sefine, V, 273; Zâkir, Mecmua-i Tekâyâ, 18-19; Ergun, Antoloji, II, 485, 660; C. Orhonlu, "Fındıklı Semtinin Tarihi Hakkında Bir Araştırma", TD, VII (Eylül 1954), 61-78; Öz, istanbul Camileri, II, 30; F. Ayanoğ-lu, "istanbul'da Yola Kalbedilen Cami Vesaire", VD, VIII. (1969), 329-343; Unsal, Eski Eser Kaybı, 50; M. Sertoğlu, "Tophane'den Kabataş'a", Hayat Tarih Mecmuası, II/8 (Ağustos 1977), s. 10-18; Kuran, Mimar Sinan, 319; M. B. Tanman, "istanbul'un Ortadan Kalkan Tarihi Eserlerinden Fındıklı'da Hatuniye Külliyesi", Prof, Dr. Yılmaz Önge Armağanı, Konya, 1993, s. 139-161.

M. BAHA TANMAN




Yüklə 8,87 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   840   841   842   843   844   845   846   847   ...   877




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin