He said: What hindered thee that thou didst not fall prostrate when I bade thee? (Iblis) said: I am better than him. Thou createdst me of fire while him Thou didst create of mud.
(Musa:) 'Siz atın' dedi. (Asalarını) atıverince, insanların gözlerini büyüleyiverdiler, onları dehşete düşürdüler ve (ortaya) büyük bir sihir getirmiş oldular.
Edip Yüksel Meali
"Siz atın!," dedi. Onlar atınca, halkın gözünü büyülediler, onları korkuttular ve böylece büyük bir sihir ortaya koydular. *
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Musa, "Siz atın" dedi. Atacaklarını atınca herkesin gözünü büyülediler ve onları dehşete düşürdüler. Doğrusu büyük bir sihir gösterdiler.
Süleyman Ateş Meali
Siz atın dedi. (Hünerlerini ortaya) atınca, insanların gözlerini büyülediler, onları ürküttüler ve büyük bir büyü (ortaya) getirdiler.
Yaşar Nuri Öztürk Meali
"Siz sergileyin." dedi. Hünerlerini ortaya atınca, halkın gözlerini büyülediler, onları dehşete düşürdüler. Çok büyük bir büyü sergilediler.
Yusuf Ali (English)
Said Moses: "Throw ye (first)." So when they threw, they bewitched the eyes of the people, and struck terror into them: for they showed a great (feat of) magic.(1080) *
M. Pickthall (English)
He said: Throw! And when they threw they cast a spell upon the people's eyes, and overawed them, and produced a mighty spell.
Biz de Musa'ya: 'Asanı fırlat' diye vahyettik. (O da fırlatınca) bir de baktılar ki, o bütün uydurduklarını toplayıp yutuyor.
Edip Yüksel Meali
Biz de Musa'ya "Asanı at," diye vahyettik. Nitekim o, onların uydurduklarını toplayıp yutuverdi.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Biz de Musa'ya "Sen de asânı bırakıver." diye vahyettik. Birdenbire asâ, onların bütün uydurduklarını yakalayıp yutuverdi.
Süleyman Ateş Meali
Biz de Musa'ya: "Asanı at!" diye vahyettik. Bir de baktılar ki o, onların uydurduklarını yakalayıp yutuyor. (Musa'nın ejderha olan değneği, büyücülerin büyülerini yutup yok etmişti).
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Biz de Mûsa'ya şöyle vahyettik: "Hadi at asanı!" Bir ne görsünler, asa, onların ortaya getirdikleri şeyleri yalayıp yutuyor.
Yusuf Ali (English)
We put it into Moses´s mind by inspiration: "Throw (now) thy rod":and behold! it swallows up straight away all the falsehoods which they fake!
M. Pickthall (English)
And We inspired Moses (saying): Throw thy staff! And lo! it swallowed up their lying show.
A’râf Suresi 118
فَوَقَعَ
ortaya çıktı
الْحَقُّ
gerçek
وَبَطَلَ
ve batıl oldu
مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ
onların bütün yaptıkları
Türkçe Transcript (*)
Feveka’a-lhakku vebetale mâ kânû ya’melûn(e)
Ali Bulaç Meali
Böylece hak yerini buldu, onların bütün yaptıkları geçersiz kaldı.
Edip Yüksel Meali
Böylece, gerçek gerçekleşti ve yaptıkları boşa çıktı.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Artık hakikat ortaya çıkmış ve onların bütün yaptıkları boşa gitmişti.
Süleyman Ateş Meali
Gerçek ortaya çıktı ve onların bütün yaptıkları batıl oldu.
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Böylece hak ortaya çıktı, onların yapıp ettikleri, işe yaramaz hale geldi.
Yusuf Ali (English)
Thus truth was confirmed, and all that they did was made of no effect.
M. Pickthall (English)
Thus was the Truth vindicated and that which they were doing was made vain.
A’râf Suresi 119
فَغُلِبُوا
yenildiler
هُنَالِكَ
orada
وَانْقَلَبُوا
düştüler
صَاغِرِينَ
küçük
Türkçe Transcript (*)
Feġulibû hunâlike venkalebû sâġirîn(e)
Ali Bulaç Meali
Orada yenilmiş oldular ve küçük düşmüşler olarak tersyüz çevrildiler.