Yusuf Has Hacib ■
1101 Eğer başı olursa kuğu rengi
İnsan gönlünü kuğu gibi ak kılmalı
1102 Kimin dal gibi boyu eğrilirse
Vakti geldi, gönlünü doğrultmalı
1103 Kara saç sakalın rengi ağarınca
Pusudaki ölüme hazırlanmalı
1104 Şair sözü buna benzeterek söyledi
Ey iyi insan, sen işit bunu
1105 Kara saçın ağarması ölüm habercisi
O yaşayana hatırlatır yaşamın değerini
1106 Çok nimet tattın, hayatı da
Ölüm de seni yer unutma
-Hakanın Ay-Toldı’ya cevabı-
1107 Hakan dedi: Ay-Toldı acele etme, sabırlı ol
Bu hastalık günahlarını öder yarın
1108 Bürün inleyenler ölseydi
Dünyada rızık yiyecek kişi kalmazdı
1109 Allah hastalığını iyileştirsin
Gönlünü çökertme, rahat yatasın
***
1110 Dua etti hakan, açtı dilini
Şifa diledi Rab’dan, açtı elini
1111 Kalkıp çıktı oradan üzüntüyle
Dönüp saraya girdi düşük gönülle
1112 Yoksullara paylaştırdı davar, eşya
Yararlı olur mu diye düşündü ona
1113 Ölüme gümüşün yararı olsaydı
İnsan gümüşü kurtulmalık yapardı
1114 Ölüme fidye verebilseydi kişi
Verip ölmezdi ilin başı
116
■ Kutadgu Bilig
***
1115 Ay-Toldı’nm hastalığı ağırlaştı
Umarsız kalıp canından elini çekti
1116 Dedi: Yaşamı kötü harcadım
Pişmanım, şimdi boşluktayım
1117 Yaşamı geçirdim aymazlıkla
Gençliği harcadım boşuna
1118 Yaşama kaçmış biriydi özüm
Ecel tuttu götürür, neye yarar sözüm
1119 Dünya malı derledim açgözlülükle
Mal kalır, ben giderim bugün yokluğa
1120 Çok kişiye uzattım elimi, dilimi
İşte ölüm geldi tuttu, kıstı sesimi
***
1121 Böyle pişman olup çok ağladı
Pişmanlığı ölüm karşısında yarar kılmadı
1122 Ne gamsız olur bu insanoğlu
Dileğince yaşamaz sağlıklı gününü
1123 Dileğini bulsa yaşamayı bilmez
Ey bilge, yaşasa dileğini bulamaz
1124 Biraz iyi olsa kendini unutur
Mavi göğe bile sözüm geçer sanır
1125 Saygınlık bulsa, kibirli olur
Ölüm gelince siner, pişmanlıkla ölür
1126 Yiyip doyunca deve aygırı kesilir
Eğer karnı açsa bile bile zehir yer
1127 Kaygıdan süzülüp huzurdan bıkar
Sevdiğini bulur, bulunca hemen yerer
***
117
Yusuf Has Hacib ■
1128 Pişman oldu Ay-Toldı, uzunca sustu
Dedi: Ben yitirdim doğru yolu
1129 Bu altın, gümüşü neden topladım
Neden fakirlere paylaştırmadım
1130 Neden boşverdim sanki iyi işlere
Neden sövdüm günahsız kişilere
1131 Önden gönderseydim iyilikleri
Yararı olurdu yarın belli ki
1132 Ne yararı var bu pişmanlığın bugün
Sözümü, sesimi tuttu kesti ölüm
1133 Ne der işit, keskin gözlü er
Merhametli ve doğru sözlü er
1134 Bütün canlılar için ölüm bir kapı
Girer bu kapıdan yaşayanların hepsi
1135 Nedir yaşam, nedir ölüm
Nereden geliyorum ben, nereye yolum
1136 Niçin doğdum sanki yine öleceksem
Niçin güldüm sanki ağlayacaksam
1137 Dünyada ölümden katı ne var
Doğan insan böyle diyerek ölür
1138 Buna benzer söylemiş şair sözü
Bunun manasını anlayanın açılır gözü
1139 Dünyada ne var ölümden katı
Ölümü düşünenin gider bin tadı
1140 Ölüm bir denizdir, yok dibi ucu
Bakarsan görürsün dipsiz olduğunu
1141 Ölümü bilen, onu bilmezden gelirse
Sözün yararı olmaz ölüm geldiğinde
1142 Huzurlarla avunup boş bulunanın
Ölüm gelince uyansa da yetmez gücü
118
■ Kutadgu Bilig
1143 Çok mala doymayan açgözlü kişi
Ecel gelince pişman olur, yürümez işi
1144 Dönek kutla avunup ona güvenen cesur insan
Kara yer altında parçalar yüreğini
1145 Ey sevinçlerle avunup çok gülen
Ölümlü insan, ağlamaya hazırlan
1146 Ne der işit akıllı, bilir
Bu sözü uygulayan ondan yararlanır
1147 Yarınlık yerinin iyi olmasını isteyen
Her iki dünyayı kötü kılmasın
1148 Kötülük yapma sen ey tavrı düzgün
İyi olsun bugün tavrın, sözün
***
1149 Ay-Toldı pişmanlıkla çok ağladı
Pişmanlığı bu haline yarar sağlamadı
1150 Yoksullara altın gümüş dağıttı
Akrabalarına bol bol öğütte bulundu
1151 Gözünü göğe dikti, dedi: Ey Allah’ım
Senden başka Allah bilmedim
1152 Yarattın, yetiştirdin, büyüttün beni
Senin fazlınla oldu, bilirim bunu
1153 Sana tapınırdı benim bu özüm
İşte ecel geldi, kesti sözüm
1154 Kaçacak yerim yok, yitirdim bilgiyi
Senin rahmetin tutsun şimdi elimi
1155 Alçaklıkla birçok kötülük yaptım
Asaletinle sen affet ey aziz Allah’ım
1156 Aymazlıkla boşa geçti yaşamım
Beylik zamanımı boşa harcadım
***
119
Yusuf Has Hacib ■
1157 Sözünü kesti, bir süre düşündü
Oğlunu gördü, gözünü yaş bürüdü
Dostları ilə paylaş: |