Tez özetleri Astronomi ve Uzay Bilimleri Anabilim Dalı 2



Yüklə 1,65 Mb.
səhifə24/26
tarix30.04.2018
ölçüsü1,65 Mb.
#49636
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   26

DURNA Mehmet

Danışman : Doç. Dr. Tülay AKAYLI

Anabilim Dalı : Su Ürünleri Yetiştiriciliği

Programı : Hastalıklar

Mezuniyet Yılı : 2014

Tez Savunma Jürisi : Prof. Dr. Gülşen TİMUR

Prof. Dr. Süheyla KARATAŞ STEINUM

Doç. Dr. Tülay AKAYLI

Doç. Dr. Ahmet AKMİRZA



Yard. Doç. Dr. Zuhal ZEYBEK


Balık Patojeni Vibrio Anguillarum’un Karakterizasyonu Ve Biofilm Oluşumu
Bu çalışmada Ege Bölgesi’nde deniz balığı üretimi yapan balık çiftliklerindeki levrek balıklarında (Dicentrarchus labrax) hastalığa neden olan Vibrio anguillarum’un karakterizasyonu ve biyofilm oluşturma özelliğinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla iki adet işletmeden 150-200 gr ağırlığında, çeşitli hastalık belirtileri gösteren 8 adet balıktan örnekleme yapılmıştır. Hasta balık örneklerinin dış bakısında vücut üzerinde ve özellikle anal bölgede yaygın hemorajiler ile lezyonlar, pul kaybı, gözlerde ekzoftalmus, solungaçlarda hemoraji ile abdomende şişkinlik gibi klinik bulgular tespit edilmiştir. Hasta balıkların iç bakısında ise karın içerisinde ascites, karaciğerde yaygın hemoraji ve hiperemi, hiperemik bağırsak duvarında incelme ve şeffaflaşma, dalakta büyüme tespit edilmiştir.
Hasta balık örneklerinin karaciğer, böbrek ve dalak gibi iç organlarından %1,5 NaCl içeren TSA yanı sıra TCBS ve VAM gibi seçici besiyerlerine yapılan bakteriyolojik ekimler sonucunda A işletmesinden temin edilen hasta balık örneklerinden V. anguillarum yanı sıra V. splendidus I, V. harveyi, V. orientalis, V. mediterranei, V. alginolyticus ve Aeromonas schubertii; B işletmesinden temin edilen hasta balık örneklerinden ise V. anguillarum yanı sıra sekonder etken olarak A. schubertii izole ve identifiye edilmiştir.
Bakteri izolatlarından TSA besiyeri üzerinde krem renkli, TCBS ve VAM besiyerlerinde sarı renkli koloni oluşturan, Gram-negatif, hareketli, fermentatif, sitokrom oksidaz ve katalaz testlerinde pozitif sonuç veren, O/129’a hassas olan, kanlı agarda β-hemoliz yapan, arjinin ve ONPG testlerinde pozitif sonuç veren izolatlar, diğer biyokimyasal özelliklerine göre V. anguillarum olarak izole ve identifiye edilmiştir. Biyokimyasal metotlarla V. anguillarum olarak identifiye edilen izolatlar, rpoN-ang5' ve rpoN-ang3' primerleri ile gerçekleştirilen ve bu türe özel olan rpoN PCR analizi sonucunda 519 bazlık tek bant oluşturmuştur.
V. anguillarum O1, O2 ve O3 serotiplerine karşı geliştirilmiş antikorlar kullanılarak gerçekleştirilen lam aglütinasyon testi sonucunda çalışmada hasta kültür levrek balığı örneklerinden izole edilen V. anguillarum suşlarından elde edilen O-antijen ekstraktları yalnızca türün O1 serotipine karşı geliştirilen antikorla reaksiyona girerek çökelme oluşturmuştur. Dot-Blot testinde; referans V. anguillarum suşları ve izole edilen V. anguillarum izolatlarının poliklonal antikorla reaksiyona girmesi sonucu nitroselüloz membranda mor renk oluşumu gözlenmiştir. Referans V. anguillarum suşları ile bu çalışmada izole edilen 2 adet V. anguillarum izolatının ELISA plağında biyofilm oluşturma yetenekleri incelenmiştir. Ayrıca saha izolatlarından yalnızca bir tanesinin sıvı-hava ara yüzeyinde pelikül oluşturduğu tespit edilmiştir.
Sonuç olarak; bu çalışma ile Ege Bölgesindeki çiftliklerde yetiştirilen kültür levrek balıklarından izole edilen ve bakteriyolojik metodlarla V. anguillarum olarak identifiye edilen bakterinin aglütinasyon testi ile O1 serotipi olduğu ortaya çıkartılarak, Dot-Blot testi ile konfirme edilmiştir. Referans V. anguillarum suşları ile bu çalışmadan izole edilen 2 adet V. anguillarum izolatının ELISA plağında biyofilm oluşturma yeteneği incelenmiş ve bir izolatın sıvı-hava ara yüzeyinde pelikül oluşturduğu tespit edilmiştir.


Bıofılm Formatıon And Characterızatıon Of Fısh Pathogen Vibrio Anguillarum
The aim of this study is the characterization and determination of the biofilm formation of Vibrio anguillarum isolates that induced vibriosis in cultured European sea bass reared in marine farms operating in Aegean Sea region. For this purpose, sampling studies were made on 8 fish samples weighing between 150-200 g, showing some disease signs supplied from two farms. Diffuse hemorrhages and the body surface and especially in the anal region, loss of scales, exofthalmia, and hemorrhages in the gills and ascites in the abdomen were observed in the external examination of the diseased fish samples. Accumulation of a fluid in the abdominal cavity, diffuse hemorrhages and hyperemia over the liver, thinning and transparency on the hyperemic intestine wall and enlarged spleen were observed in the internal examination of the diseased fish samples.
As a result of the bacteriological inoculations were made from the internal organs of the diseased fish samples such as liver, kidney and spleen onto TSA containing 1,5% NaCl, selective media such as TCBS and VAM. V. splendidus I, V. harveyi, V. orientalis, V. mediterranei, V. alginolyticus and Aeromonas schubertii were isolated besides V. anguillarum isolates from farm (A) and A. schubertii was isolated beside V. anguillarum isolates from farm (B) as secondary bacterial agents.
After comparing with the previous reports and the reference isolates, bacterial isolates that formed creamy colonies on TSA and yellow colonies on TCBS and VAM, Gram-negatif, motile, fermentative, positive in cytochromoxidase and catalase tests, sensitive to O/129, β-haemolytic on blood agar and positive in arginine and ONPG tests were identified as V. anguillarum according to their other biochemical properties and API 20E profiles. Isolates that were identified as V. anguillarum formed a single band of 519 bp in the rpoN PCR analysis which is a species-specific method and performed by using rpoN-ang5' ve rpoN-ang3' primers and subsequently molecular confirmation of the biochemical identification was made.
As a result of the slide agglutination test in which the antibodies raised against V. anguillarum serotypes O1, O2 and O3 were used, O-antigens extracted from V. anguillarum recovered from diseased cultured sea bass in this study, only reacted with the antibody raised against V. anguillarum serotype O1 and produced agglutination. As the reference V. anguillarum isolates and field isolates has reacted with the polyclonal antibody, a purple color formation on the nitrocellulose membrane was detected in the dot-blot test. Biofilm formation abilities of reference V. anguillarum isolates and two field V. anguillarum isolates on ELISA plate were examined. Also, it was detected that only one field isolate has formed pellicle in the liquid-air interface.
As a result, with this study V. anguillarum was recovered from European sea bass cultured in the fish farms located in the Aegean Sea region and identified by using bacteriological methods. Their serotype was detected as O1 and this result was confirmed with Dot-blot test. Biofilm formation abilities of reference V. anguillarum isolates and two field V. anguillarum isolates on ELISA plate were examined and it was detected that one field isolate has formed pellicle in the liquid-air interface.

23- SU ÜRÜNLERİ TEMEL BİLİMLER ANABİLİM DALI

  

KALKAN Samet

Danışman : Prof. Dr. Gülşen ALTUĞ

Anabilim Dalı : Su Ürünleri Temel Bilimler

Programı : Deniz Biyolojisi

Mezuniyet Yılı : 2014

Tez Savunma Jürisi : Prof. Dr. Gülşen ALTUĞ

Prof. Dr. Nuray BALKIS

Prof. Dr. Meral BİRBİR

Prof. Dr. Ayşe OGAN



Doç. Dr. Melek İŞİNİBİLİR OKYAR

Güllük Körfezi (Ege Denizi) Kıyısal Alanında Biyo-indikatör Bakterilerin Çevresel Parametrelerle İlişkilerinin Araştırılması
Güllük Körfezi sahip olduğu canlı kaynakları ile Ege Denizi’nde önemli bir yere sahiptir. Güllük Körfezi kıyısal alanı evsel, endüstriyel ve tarımsal aktivitelerin yanında bahar ve yaz aylarında yoğun olarak yüzme maksatlı turistik kullanıma ve tekne turizmine ev sahipliği yapmaktadır. Güllük Körfezi’nde kafes çiftlikler Göl Limanı, Salih Adası çevresi, Asin Körfezi batısındaki Ziraat Adası, Çam Limanı ve Kazıklı Limanı batı kıyısında yoğunlaşmış olarak 15 yıldan fazla faaliyet göstermişlerdir. Bu çiftliklerin açığa taşınması sonrasında kıyısal alanda toprak havuzlarda yavru balık üretimi yapılmaya başlanmıştır. Asin Körfezi- Dalyan kıyısal alanında yeni başlayan bu faaliyetin bakteriyolojik etkileri ise henüz bilinmemektedir.
Güllük Körfezi’nde daha önce yapılan muhtemel fekal kaynak analizleri, tespit edilen bakteriyolojik kirliliğin primer kaynağının insan olduğunu göstermiştir. Bu alanlar aynı zamanda yerleşim yerlerinin kanalizasyon deşarj sistemi eksikliklerinden dolayı patojen bakterilerin oluşabildiği alanlardır.
Güllük Körfezi kıyısal alanında kirlilik kaynaklarının bakteriyolojik etkisini ortaya koymak amacı ile çevresel faktörler dikkate alınarak seçilen istasyonlardan aseptik şartlarda yüzey suyu (0-30 cm) örnekleri alınmış, eş zamanlı olarak değişken çevresel parametreler (çözünmüş oksijen, pH, sıcaklık, tuzluluk) yerinde Mutiparametre YSI -556 ile ölçülerek kaydedilmiştir. Ayrıca yüzey sularında besin tuzları (nitrit azotu, nitrat azotu, amonyum azotu, fosfat fosforu) düzeyleri spektrofotometrik yöntemlerle analiz edilmiş, sonuçlar çevresel değişken parametreler ve indikatör bakteri düzeyleri ile ilişkilendirilmiştir.
Çalışma bulguları insan aktivitelerinin Güllük Körfezine biyo-indikatör bakteri ve besin tuzları girdisi sağlayan en önemli kirlilik kaynağı olduğunu göstermiştir. Kıyısal alanda tespit edilen indikatör bakteri düzeyleri mevsimlere göre dalgalanmalar göstermiş olsa da bulgular bölgede bakteriyolojik kirlilik girdilerinin sürekliliğini göstermiştir. Güllük Körfezi kıyısal alanında güncel fekal kirlilik kaynaklarının ve besin tuzları düzeylerinin ortaya konduğu bu çalışma sonucunda bölgenin bakteriyolojik kirlilik düzeyinin gerek halk sağlığı, gerekse ekosistem sağlığı ve canlı kaynakların sürdürülebilir kullanımını açısından potansiyel tehlike taşıdığı ve karasal kaynaklı kirlilik girdilerinin ivedilikle kontrol altına alınarak izlenmesinin gerekliliği gösterilmiştir.
  
Investigation of Relationships of Bio-Indicator Bacteria with Enviromental Parameters in The Coastal Areas of Güllük Bay (Aegean Sea)
Güllük Bay and its living resources have an important place in the Aegean Sea. The coastal areas of the Güllük Bay besides domestic, industrial and agricultural activities have touristical activities intensively on swimming and boat tourisms. Cage farms in Güllük Bay were focused on aquaculture activities more than 15 years around Göl Harbour, Salih Island, Ziraat Island on west of Asin Bay, west coast of Çam Island and west coast of Kazikli Island. After these farms relocated away from coastal areas to the offshore, the juvenile fish production processes started in the soil ponds. Bacteriological effects of this new activity in coastal areas (Asin Bay-Dalyan) are not yet known.
in the previous studies from this thesis about Güllük Bay, probable analyses of fecal sources were shown that the primary source of bacteriological contamination is human. These areas also might contain pathogenic bacteria because of insufficiency of sewage discharge systems in settlements.
to detect bacteriological effects of pollution resources in Güllük Bay, water samples were taken from surface (0-30 cm) in aseptic conditions for bacteriological analyses. Variable environmental parameters such as dissolved oxygen, pH, temperature, salinity were recorded in situ by using Mutiparameter YSI (model 556).
Nutrients (nitrite nitrogen, nitrate nitrogen, ammonium nitrogen and phosphate phosphorus) and chlorophyll-a levels were investigated by using spectrophotometric methods and they were correlated with indicator bacteria level.
in Güllük Bay, it was determined that human acitivities are the most important resource of pollution which carries bacteria and nutrients. Also the continuity of bacteriological pollution inputs were detected. The detected fecal pollution level showed that terrestrial pollution sources carry a potential risk for public and ecosystem health and the sustainable use of living sources. Precautions should be formulated and put into action immediately in order to protect the region from bacteriological risks that may occur due to incoming domestic wastes.

BAYAR Hakkı

Danışman : Yard. Doç. Dr. Ayhan DEDE

Anabilim Dalı : Su Ürünleri Temel Bilimler

Programı : Deniz Biyolojisi

Mezuniyet Yılı : 2014

Tez Savunma Jürisi : Yard. Doç. Dr. Ayhan DEDE

Prof. Dr. Tuncer KATAĞAN

Prof. Dr. Mehmet Alp SALMAN

Yard. Doç. Dr. Muammer ORAL

Yard. Doç. Dr. Bülent TOPALOĞLU



Marmara Denizi’nde Karaya Vuran Cetacea Türlerinin Belirlenmesi
Bu çalışma Marmara Denizi kıyılarında karaya vuran Cetacea türlerinin belirlenmesi amacıyla periyodik olarak gerçekleştirilmiş olan ilk kumsal tarama çalışmasıdır. Ayrıca bilgi ağı oluşturarak saha çalışması yapılmayan dönemlerde de ihbarlar yoluyla tüm bölgede karaya vuran her bireye ulaşmayı sağlamak amaçlanmıştır. Bu sayede bütün Marmara Denizi’nde karaya vuran Cetacea tür kompozisyonunu belirlemek, türlerin ölüm nedenlerini araştırarak Marmara Denizi’ndeki Cetacea türlerini korumak için hangi önlemlerin alınması gerektiğini planlamak da amaçlanmıştır. Ayrıca bulunan hayvanların mide içerikleri de incelenerek besin tercihleri de belirlenmiştir.
Haziran 2012 ve Kasım 2013 tarihleri arasında mevsimsel olarak yürütülen bu tez çalışması boyunca, önceden belirlenen toplam 492 km kumsal doğrudan taranmış; ve toplam ölü olarak karaya vuran yunusların 24’ü ihbar, 4’ü kumsal tarama ve 4’ü medya takibi ile bulunarak değerlendirilmiştir.
Araştırma sonucunda, 12 adet Afalina (Tursiops truncatus), 10 adet Tırtak (Delphinus delphis), 8 adet Mutur (Phocoena phocoena), 1 adet Çizgili Yunus (Stenella coeruleoalba) ve 1 adet Grampus (Grampus griseus) olmak üzere toplam 32 adet Cetacea türü Marmara Denizi kıyılarında karaya vurmuş olarak bulunmuştur.
Marmara Denizi’nde karaya vurmuş olan bu türlerden Grampus griseus (Grampus) türü Marmara Denizi için ilk karaya vurma olayıdır. 2 Phocoena phocoena; (Mutur), Güney Marmara kıyılarının ilk karaya vuran Mutur’ları olarak kayda geçirilmiştir. Ayrıca Ocak ayında Silivri’de karaya vuran Çizgili Yunus da Marmara Denizi’nde nadiren görülen bir tür olarak bilinmektedir.
32 bireyden, ileri derecede bozulmuş/parçalanmış halde bulunan yunuslara ait 19’u dışında 13’ünün midesi örneklenmiş ve bunların 6’sı boş çıkmıştır. Mide içeriği çalışması; 2 adet Afalina ve 5 adet Tırtak türü yunusa ait mide örnekleri ile yapılmıştır. Afalina midelerinden Trachurus sp. ve Squalus blainvillei türü balıklar tespit edilmiştir. Mahmuzlu camgöz olarak bilinen ve bir köpek balığı türü olan Squalus blainvillei Afalina midesinde ilk kez bulunmuştur.
Tırtak mideleri incelendiğinde ise; İstavrit balığı (Trachurus sp.), İzmarit balığı (Spicara simaris), Çaça balığı (Sprattus sprattus), Mezgit balığı (Merlangius merlangus euxinus), Işıldak balığı (Lampanyctus crocodilus), Lüfer balığı (Pomatomus saltatrix), Berber balığı (Anthias anthias), Kırma Mercan balığı (Pagellus acarne), Uskumru (Scomber scombrus) türleri bulunmuştur. Kırma Mercan balığı ve Berber balığına dair mide içeriği bulguları Tırtak türü için daha önce bildirilmemiştir.
Sonuç olarak, Marmara Denizi’nde Cetacea türlerinin korunması ve izlenmesi için daha ayrıntılı çalışmalar yapılmalı ve bu çalışmalar sürekli hale getirilmelidir. Bununla birlikte Cetacea türlerinin ve bütün canlı yaşamın korunması için öncelikle deniz kirliliğini önlemeye ve sürdürülebilir balıkçılığı sağlamaya yönelik çalışmalar yapılmalı ve bu konuda gerekli tedbirler çok hızlı şekilde alınmalıdır. Bu önerilerin sonucunda; çalışmaların sürdürülebilir olması ve gerekli önlemlerin alınması için Marmara Denizi’nde karaya vuran yunuslara yönelik bir eylem planı uygulanmasının ve Cetacea türlerinin korunması için özel alanların gerekliliği görülmüştür.


Determınatıon of Tthe Stranded Cetacean Specıes ın the Sea of Marmara
This is the first study which is conducted periodically around sandy beaches of the Sea of Marmara. The aim of the study is investigation and determination of stranding Cetacean species by seasonal field surveys. In addition to this it is also targeted to create stranding networks to reach all the stranding individuals excluding field periods. Thus, it could be possible to reach all Cetaceans lost their lives and expose the reason of death for planning precautions to protect Cetaceans. It is also aimed examining the contents of their stomach to determine the nutritional status and diet.
This study was carried out between June 2012 and November 2013 seasonally. Throughout the study predetermined 492 km of shores were scanned and evaluated that twenty four denouncement, four information from newspapers and social web sites news and four with fieldwork about stranded Cetacean species.
From the stranded Cetaceans in the shores of the Sea of Marmara, twelve bottlenoses (Tursiops truncatus), ten common dolphins (Delphinus delphis), eight harbour porpoises (Phocoena phocoena), one striped dolphin (Stenella coeruleoalba), one Risso’s dolphin (Grampus griseus), a total of 32 dolphins were found.
Risso’s dolphin (Grampus griseus) stranded to the Sea of Marmara for the first time from the stranding dolphins. It was also observed that 2 harbour porpoises stranded to the South of the Marmara Sea’s shores for the first time. Apart from these, in January it was recorded a striped dolphin stranded to Silivri which is known as a rarely found species in the Sea of Marmara.
During the stomach content study, has been reached 13 stomachs of 32 animals and 6 of them determined to be empty. 19 stomachs of 32 animals hasn’t been researched because of their corruption. Stomach content studies made by stomach examples of 2 bottlenose dolphins and 5 common dolphins. From the bottlenose dolphins stomachs Trachurus sp. and Squalus blainvillei were found in the stomach contents. The shark species Squalus blainvillei, known as the longnose spurdog, was found in a bottlenose dolphins stomach for the first time.
During the examination of common dolphins stomach contents Trachurus sp. (Horse mackerel), Spicara simaris (Picarel), Sprattus sprattus (Sprat), Merlangius merlangus euxinus (Whiting), Lampanyctus crocodilus (Jewel lanternfish), Pomatomus saltatrix (bluefish), Anthias anthias (seaperch), Scomber scombrus (Mackerel) and Pagellus acarne (Seabream) were found. Seabream and Seaperch were not reported in stomach contents of common dolphin before.
To conclude, there is a need for further detailed continual investigations for the monitoring and protecting of Cetacean species in the Sea of Marmara. In addition to this to protect the Cetaceans and all other species and to provide prevention marine pollution and sustainable fisheries detailed studies should be done. As a result of all these suggestions; That have been seen the necessity of Cetacean action plan implement for the sustainable studies and to take the necessary measures in the Sea of Marmara.
As a result, there is a need for further detailed progressive investigations for the monitoring and protecting of Cetacean species in the Sea of Marmara. In addition, avoiding marine pollution and providing sustainable fisheries are necessary for the protection of the Cetaceans and their inhabiting marine ecosystem. As a result of all these suggestions; implementation of Cetacean Action Plan for the stranded cetaceans and special area of conservation of cetaceans (SACs) should be done.

24- SU ÜRÜNLERİ AVLAMA VE İŞLEME TEKNOLOJİSİ ANABİLİM DALI

CEYLAN Zafer

Danışman : Prof. Dr. Sühendan MOL TOKAY

Anabilim Dalı : Su Ürünleri Avlama ve İşleme Teknolojisi

Programı : Avlama Ve İşleme Teknolojisi

Mezuniyet Yılı : 2014

Tez Savunma Jürisi : Prof. Dr. Sühendan MOL TOKAY

Prof. Dr. Özkan ÖZDEN

Doç. Dr. Serap COŞANSU

Yard. Doç. Dr. Didem ÜÇOK ALAKAVUK

Yard. Doç. Dr. Şehnaz Yasemin TOSUN



Nisin Ve Işınlama Uygulamalarının Birlikte Kullanılmasının Soğukta Depolanan Balığın Raf Ömrüne Etkisi

Levrek balığı ülkemiz için hem iç pazarda hem de ihracat için önemli yetiştiricilik balıklarından biridir. Genellikle soğuk zincir içerisinde nakliye pazarlaması söz konusudur. Bu nedenle soğuk depolama boyunca mikrobiyal gelişimin engellenmesi, kimyasal reaksiyonların geciktirilmesi ve bunlara bağlı olarak raf ömrünün artırılması ekonomik fayda sağlayabilmekte ve bunlar gıda güvenliği açısından büyük önem taşımaktadır.


Nisin özellikle gıdalardaki Gram pozitif bakterilere karşı etki gösteren bir antimikrobiyaldir. Ancak Gram negatif bakterilere karşı önemli bir etki gösterememektedir. Öte yandan ışınlama Gram negatif bakterilere karşı etkili ve güvenli bir muhafaza yöntemidir. Bilindiği gibi muhafaza yöntemlerinin birlikte kullanımı mikrobiyal güvenliği sağlamada daha başarılı olurken aynı zamanda duyusal kalite açısından daha iyi sonuçlar sağlayabilmektedir. Bu yüzden ışınlama ve nisin kombinasyonunun soğukta depolanmış levrek balığı filetolarının mikrobiyel kalitesine ve raf ömrüne olan etkisi çalışılmıştır.
Levrek balığı filetoları 4 gruba ayrılmıştır. Birinci grup kontrol (K), ikinci grup % 0,1 nisin uygulanan nisin (N), üçüncü grup 3 kGy dozda ışınlanan (I), dördüncü grup ise % 0,1 nisin ve daha sonra da 3 kGy dozda ışınlanan (NI) grubudur. Tüm gruplar paketlenmiş ve 2°C ± 1 derecede depolanıp duyusal, fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik analizlere birer gün arayla tabi tutulmuştur.
Duyusal analiz sonuçlarına göre K grubu 7, N grubu 11, I grubu 15, NI grubu ise 17 günlük raf ömrüne sahip olduğu bulunmuştur. pH değeri hiçbir grupta bozulma limitlerine ulaşmamıştır. Ayrıca farklı uygulamalar örneklerin rengini önemli düzeyde etkilememiştir. K ve N grubu örneklerinin yedinci güne kadar kabul edilebilir TVB-N içeriğine sahip olduğu tespit edilmiştir. I ve NI grupları ise soğuk depolamanın 21.gününe kadar kabul edilebilir TVB-N değerine sahip olduğu bulunmuştur. Benzer olarak ışınlanmayan K ve N örnekleri 13. güne kadar kabul edilebilir düzeyde TMA-N içeriğine sahip bulunurken, I ve NI grupları depolama süresi boyunca daha düşük TMA-N içeriğine sahip olduğu bulunmuştur. Ayrıca ışın uygulamasının örneklerin TBA değerlerini arttırdığı tespit edilmiştir.
Mikrobiyal sonuçlara gelince K ve N örneklerinin mezofilik aerobik bakteri sayısı sırasıyla K ve N gruplarında 9. ve 11.günlerde sınır değerin (6 log kob/g) üzerinde bulunmuştur. Psikrofilik aerobik bakteri sayısı ise K ve N guruplarında 7. güne kadar sınır değerde kalmıştır. Çalışmamızda I ve NI gruplarının ne mezofilik ne de psikrofilik aerobik bakteri sayısı depolama süresi boyunca sınır değerin üzerine çıkmamıştır. Maya-Küf diğerleri ise I ve NI gruplarında K ve N gruplarına göre önemli düzeyde düşük bulunmuştur.
Sonuç olarak duyusal analiz sonuçlarına göre; K grubunun raf ömrü 7 gün iken N grubunun 11 gün, I grubunun 15 gün, NI grubunun ise 17 gün bulunmuştur. Işınlanma teknolojisinin nisin ile kombine edildiğinde bakteriyel gelişimi inhibe ettiği, TVB-N ve TMA-N değerlerini düşürdüğü ve duyusal olarak da daha kaliteli bir ürün elde edildiği tespit edilmiştir.


Yüklə 1,65 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   26




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin