TüRKİYE’de köy enstiTÜleri ve pazarören köy enstiTÜSÜ


Köy Enstitüleri Arasında Dayanışma ve Yurt Gezileri



Yüklə 227,77 Kb.
səhifə5/13
tarix08.01.2019
ölçüsü227,77 Kb.
#92047
növüYazı
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   13

Köy Enstitüleri Arasında Dayanışma ve Yurt Gezileri


Ülke çapında bütün köy enstitüleri bir aile gibiydi. Yerleşmiş bir köy enstitüsü, yeni açılan yâda ihtiyaç duyulan bir başka köy enstitüsünün yardımına koşardı. Özellikle gerekli olan binalar diğer köy enstitülerinden gelen ekipler tarafından yapılırdı. Örneğin;

Pazarören’den giden 50 kişilik bir ekip, (diyelim ki 3-A sınıfı) Erzurum - Pulur Köy Enstitüsünde gerekli olan bir binayı – hızlı bir tempoyla- temelden çatıya kadar yapar ve tamamlardı. Bunun mükâfatı olarak da başlarındaki öğretmenin rehberliğinde 15 günlük yurt gezisine çıkarlardı. Bu yolla, ülkemizin çoğu bölgelerini gezerek öğrenirlerdi. Akşamları, gezdikleri bölgelerdeki köy enstitülerinde misafir edilirlerdi. O gece orada gösteriler yaparak eğlenirler ve eğlendirirlerdi. Kendi bölgelerindeki milli oyunları, şarkı, türkü ve başka havaları oralara götürürlerdi.

Köy enstitülerinde okuyan öğrencilerin pek çoğu bu yolla yurdumuzu gezmiş, görmüş, önemli yerlerini öğrenmiş, alacaklarını almış ve fikir edinmişlerdir.


B- KÖY ENSTİTÜLERİNDE YAŞANTI


Köy enstitüleri, ufak tefek farklarla birbirine benzerdi. Birinde olan diğerlerinde olur, birinde yapılan diğerlerinde yapılır. Birindeki yaşantı diğerlerinde de yaşanırdı: Bu nedenle, bir köy enstitüsündeki yaşantı anlatılınca, diğerleri de anlatılmış olabilir.

O bakımdan ben, kendi okulum Pazarören Köy Enstitüsü’ndeki yaşantıyı anlatarak, bir bakıma, diğer köy enstitülerini de anlatmış olacağım.


Yaşantıya Örnek Alınan Pazarören Köy Enstitüsü


Pazarören, Kayseri-Pınarbaşı yolu üzerinde yer alan ufak bir köydür. Çevresindeki köylerin merkezi yerinde olduğundan, burada bucak teşkilatı kurulmuştur. 1940 lı yıllarda bir bucak müdürü, bir memur, birkaç da jandarma burada görev yapıyordu.

Pazarören, bağlı olduğu ilçe merkezi Pınarbaşı’ya 25 km, il merkezi Kayseri’ye ise 81 km. uzaklıktaydı. Bugün bu mesafe, kestirmeden yapılan yeni asfalt yolla 61 km.ye inmiştir.



1935 yılından sonra burada nahiye müdürlüğü (bucak müdürlüğü) yapan, çalışkan ve ileri görüşlü oluşuyla isim yapmış olan Gesili Ethem Bey; okulu olmayan çevre köylerden gelecek ilkokul öğrencilerinin de faydalanması için, Pazarören’e 2 katlı bir ilkokul binası yapılmasını sağlıyor.

1938 yılında İlköğretim Genel Müdürü olan İsmail Hakkı Tonguç, görev icabı yaptığı bir gezi sırasında Pazarören’e de uğruyor ve bu ilkokul binasını görüyor. Havası temiz, suyu bol ve arazisi geniş olan, kalkınmaya da muhtaç bulunan bu geri kalmış yere bir “Eğitmen Kursu” açılmasını sağlıyor. Ana binada öğretime başlayan eğitmenlerin de yardımıyla, o gün için gerekli olan 250 kişilik yatakhane ve bazı müştemilat yapılıyor.

İki yıl sonra, 3803 sayılı “Köy Enstitüleri” kanununun kabulü ile 1940 yılında açılan 10 köy enstitüsünden birisi de Pazarören de açılıyor.

Diğer köy enstitüleri hakkında olduğu gibi, Pazarören Köy Enstitüsü hakkında da –1945 yılından sonra- yalan yanlış çok şeyler söylendi ve yazıldı. Ara sıra hala söyleyenlere de rastlanıyor.

Pazarören’de okuyup mezun olmuş, o günlerin idealini yaşamakta devam eden duyarlı bir eğitimci olarak, içinde yıllarımı geçirdiğim Pazarören Köy Enstitüsündeki hayatımızı özetle anlatmak ve önemli noktalarına dikkati çekmek istiyorum.

Ancak, o yılların yaşantısını, ulaşımını tanımaya yardımcı olabilir ve Köy Enstitülerine öğrenci alımları hakkında fikir verebilir düşüncesiyle, önce Pazarören Köy Enstitüsüne başlayış hatıramı anlatarak konuya girmek istiyorum.

Pazarören Köy Enstitüsüne Başlayışım


Ürgüp’ün Karain Köyünde oturuyor, ağabeyimin yanında kalıyordum. Annemi, babamı kaybedeli çok yıllar olmuştu. İlkokulu bitirmiştim. Bir üst okula gitmek için can atıyordum. Ama bu imkândan mahrumdum. Köyümüzde ilkokuldan sonra okuyan kimse yoktu. Komşu köylerde de yoktu. Fakat ben ümidimi kesmiyordum. “Ah beni bir okutan olsa” diye hep hayaller kuruyor ve o günü bekliyordum...

Nihayet, beklediğim gün gelmişti: 1943 yılı Mart ayının ikinci yarısındaydık. Ürgüp maarif memurundan (bugünkü ilçe M.E. Müdüründen) sevindirici bir haber geldi: Kabiliyetli köy çocuklarını Pazarören Köy enstitüsünde okutacaklar, köylere öğretmen yapacaklarmış. Bizim köyden de (bir başka arkadaşla birlikte) benim adım verilmiş. Haberi alınca sevincime diyecek yoktu. Hayallerim gerçekleşecekti...

Öbür arkadaşım Hakkı Alkan’ı babası göndermiyordu. Yalnız ben, ağabeyimle Ürgüp Maarif Memurluğuna gittim. O gün gerekli hazırlıklar yapıldı, yüklenme senedi imzalandı. Ürgüp-Mustafapaşa köyünden Salih ve Mehmet Ata kardeşlerle birlikte elimize bir yazı verildi. Kayseri Maarif Müdürlüğüne (bugünkü İl Milli Eğitim Müdürlüğüne) gönderildik.

O günlerde motorlu taşıt çalışmıyordu. Ertesi günü, ağabeyimle birlikte, at sırtında (bazen ikimiz, bazen tek- tek binerek) Kayseri’ye doğru yol aldık.

Kayseri maarif müdürü bize çok iyi davrandı. Gönlümüzü alarak nasihatler etti. Kayseri’den aramıza katılan Rıfat Göktaş ve Eyüp Yaşar isimli arkadaşlarla birlikte 5 kişi olmuştuk. Maarif müdürü elimize iki mektup verdi. Biri Bünyan maarif memuruna, diğeri yolumuz üzerindeki Hazarşah Köyü eğitmenine. Kayseri’ye 81 km. uzaklıktaki Pazarören’e varmadan önce buralarda misafir edilecektik.

Sanıyorum, 23 Mart günüydü. 30 km. uzaklıktaki Sarımsaklı İstasyonuna trenle gittik. İndiğimizde her taraf karla örtülüydü. Yaya olarak, cızgaları takip ederek yolumuzu şaşırmadan Bünyan’a varabildik. Bünyan maarif memuru bizi evlere dağıttı. Ev sahiplerimiz bizlere çok iyi davranmışlardı. O gece orada yattık.

Ertesi günü gene yaya olarak 5 kişilik kafileyle düştük yola. Yol karla kaplıydı. Her taraf bembeyazdı. Birbirimizi düşürerek ve gülüşerek yol alıyorduk. Hazarşah Boğazı’na gelince bir tipi başladı ki deme gitsin... Şükür ki kütüğe kapanmadan (kar birikintisine saplanmadan) yolumuza devam edebildik. Boğazı çıkınca tipi kesildi. Kar üzerinde bata çıka yürürken, uzaktan Hazarşah Köyünü gördük. Sevincimizden uçuyorduk!...

O gün, karla kaplı yolları açmak için Pazarören’den gelen 20-25 kişilik bir öğrenci gurubu da Hazarşah Köyünde misafir edilmişti. Akşam yemeğini onlarla beraber yemiştik. O gece, onlarla birlikte bir ahır sekisinde tatlı tatlı sohbet etmiştik.

Ertesi gün (yolculuğumuzun 3. günü) Pazarören’e doğru yaya olarak yola koyulduk. Güneşli bir gündü. Hepimiz neşeliydik. Öğle üzeri okula girdik. Öğrenciler çevremizi sarmıştı. Çok sıcaklardı. “Hoş geldiniz” diyorlar, hatırımızı soruyorlardı. Okul idaresine götürüldük, iyi karşılandık. Yatacağımız yer gösterildi. Eşyalarımızı yerleştirdik. Bizden önce 1. sınıfa sadece 4 öğrenci gelmişti. Beşincisi biz oluyorduk. (O yılın sonbaharında 2. sınıfa geçmiştik.)

Tesadüf bu ya: Okulda o gece, bir sınıfın hazırladığı müsamere varmış. Seyirci olarak biz de katıldık. Gösteriler bitince Okul Müdürü Sabri Kolçak, “yüreğinden atan varsa şiir okuyabilir” dedi. Ben hemen fırladım ve sahneye yürüdüm. Herkes hayret etmişti. Köy kılığımla dikkat çekici görüntüm vardı. Ezberimdeki TÜRKLÜK isimli şiiri coşkun bir heyecanla okumuştum:

Sorun bizi tarihten, sorun bizi neler der?

Yeryüzünde en büyük uluslarız biz erler.

Uğraştıkça, saldıkça vakit-vakit ve yer- yer,

İnlemiştir şu gökler, titremiştir bu yerler.

Bize demir bilekli, tunç yürekli Türk derler!

dediğim zaman salon alkıştan inlemişti. 5 kıtalık şiirin diğer kıtaları da aynı heyecanla devam etmişti.



O gün, okul müdürünün övgülü ve teşvik edici sözlerine muhatap olmuştum. Bir anda bütün öğrencilerin ve öğretmenlerin sevgilisi oluvermiştim.

Okulda ilk gönümüz böyle bir milli heyecanla başlamıştı. Bu milli heyecanın bütün okul efradınca paylaşıldığına tanık olmuştum. İlk günde karşılaştığım bu milli heyecanın, bu milli ruhun ve bu millet sevgisinin, bütün okul hayatım boyunca devam ettiğini söylersem gerçeği ifade etmiş olurum...

Yüklə 227,77 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   13




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin