Türkiye’nin katılım yönünde ilerlemesi üzerine 2003 İlerleme Raporu



Yüklə 1,02 Mb.
səhifə14/27
tarix15.09.2018
ölçüsü1,02 Mb.
#82276
1   ...   10   11   12   13   14   15   16   17   ...   27

Başlık 10: Vergilendirme

Son İlerleme Raporundan bu yana kaydedilen gelişme

Dolaylı vergilendirme konusunda, gelişmeler çok sınırlıdır. Bu gelişmeler, yalnızca tüketim vergileri alanı ile ilgili olup, Türkiye, sigaralar üzerindeki toplam tüketim vergisi oranını (KDV hariç) perakende fiyatın %55,3’üne çıkarmış, böylece AB müktesebatında belirlenen %57 düzeyine yaklaştırmıştır. Türkiye’de kayıtlı olan tekneler tarafından Türk sularında ticari seyir amacıyla kullanılan yakıt ve belirli amaçlar için kullanılan yakıtlar, tüketim vergisinden muaf tutulmuştur.

Dolaysız vergileme alanında bildirilecek herhangi bir ilerleme yoktur.

İdari kapasite ve karşılıklı yardım alanında sınırlı bir ilerleme olmuştur. İdari kapasiteyle ilgili olarak, kişisel vergi numaralarının kullanımı, vergi mükelleflerinin büyük bir kısmını içine alacak şekilde genişletilmiştir. Vergi idaresinin ve vergi tahsilatının etkinliğini ve verimliliğini arttırmaya yönelik bir IT projesi (Vergi İdaresi Otomasyon Projesi) uygulanmaya başlamıştır. Bütün vergi daireleri arasında elektronik bağlantı sağlayacak olan proje, 22 ilde ve 10 ilçede uygulamaya konulmuş olup, vergi mükelleflerinin %50’si ve tahsil edilen vergilerin %90’ı kapsanmıştır.
Genel değerlendirme

Dolaylı vergileme alanında, 1985’te KDV’nin yürürlüğe sokulmasıyla, KDV yapısı halen mevcuttur. Bununla birlikte, uyum tam değildir ve, muaf tutulan işlemlerin kapsamı, uygulanan indirimli oranların kapsamı ve düzeyi ve ayrıca özel düzenlemelerin kapsamı başta olmak üzere, birtakım alanlarda ilave çabalar gereklidir.

Tüketim vergileri konusunda, bu vergilerin yapısı ve muafiyetler ile ilgili olarak kısmi bir uyum sağlanmıştır. Ancak, bu alanda daha fazla uyum gereklidir. Türkiye, sigaralar üzerinde spesifik vergiyi uygulamaya koymalı ve alkollü içkiler üzerindeki vergiyi, ürün miktarı üzerinden hesaplanan spesifik bir vergiye dönüştürmelidir. Vergilerin düzeyleri, purolar, ince sigaralar, içimlik tütün ve öteki bütün mamulleri için AB’nin asgari gerekleriyle uyumludur. Ancak, sigaralara ve alkollü içkilere uygulanan düzeyler, AB asgarilerinin hâlâ epeyce altındadır ve vergiden muafiyetler, özellikle alkollü ürünler ve mineral yağlar bakımından, AB müktesebatıyla ancak kısmen uyumludur. Vergi erteleme sistemi ve özellikle vergi antrepoları üzerine hükümler kabul edilmelidir. 1986’dan beri yürürlükte olan, ithal tütün ve sigaralardan özel bir vergi tahsil edilmesini öngören Tütün Fonu ayrımcıdır ve kaldırılmalıdır. Ticari gemicilik için kullanılan yakıt konusunda son zamanlarda yapılan değişiklikler ile ilgili olarak, Türkiye, müktesebatın köken üzerine dayanan farklı vergileme düzeylerine izin vermediğini ve muafiyetin Türk sularında işleyen bütün teknelere yaygınlaştırılması gerektiğini dikkate almalıdır.

Dolaysız vergileme konusunda, müktesebat ile uyumu sağlamak için ilave çabalar gereklidir. Türkiye, işletmelerin vergilendirilmesi için Davranış Kuralları üzerinde de odaklanmalıdır.

İdari kapasiteyle ilgili olarak, vergi idaresinin vergi tahakkukunu, vergi tahsilatını ve mükellefler sicilinde yer alan mükelleflerin vergi durumunu izleyebilmesi için IT kapasitesi oluşturmak suretiyle, vergi dairelerinin etkinliğini arttırmak amacıyla bazı çalışmalar yapılmış olmakla birlikte, Türkiye, vergi mükelleflerinin riayetini arttırmak ve AB müktesebatını uygulayabilmek ve icra edebilmek için, vergi idaresini modernleştirme ve güçlendirme çabalarını sürdürmelidir. Ayrıca, özellikle elektronik veri transferi ve veri işlenmesi konularında, ilave çabalar gereklidir. Bundan başka, otomasyon projesinin coğrafi kapsamı genişletilmelidir.

2003’te yürürlüğe konulan, vergi mükelleflerinin, ödenecek vergi miktarları üzerinden esaslı indirimler ile, vergi daireleri karşısında durumlarını düzeltmelerine olanak veren, öte yandan da, tahsil edilmemiş vergi stokunda azalma sağlayan “vergi barışı” mevzuatı, vergi mükelleflerinin riayetini teşvik edecek gerekli yasal belirginlikten yoksundur.

Sonuç

Önceki İlerleme Raporundan bu yana, hem mevzuat alanında, hem de idari kapasite yönünden, sınırlı gelişme kaydedilmiştir.

Mevzuat alanında, uygulanan muafiyetlerin ve indirimli oranların kapsamına özellikle dikkat edilerek, KDV konusunda daha fazla uyum gereklidir. Tüketim vergileri konusunda ise, özellikle alkol ve tütün ürünleri üzerindeki verginin yapısında ve muafiyetlerin kapsamında, uyum gereklidir. Ayrıca, bir miktar yakınlaşma sağlanmış olsa da, uygulanan vergi oranları, alkollü ürünler ve sigaralar için AB’deki asgari oranlardan hâlâ daha düşüktür. Türkiye, vergi ertelemesi içeren dolaşım rejimini de uygulamaya koymalıdır. Bundan başka, Türkiye dolaysız vergilendirme alanında uyum sağlamak için daha çok çaba göstermeli ve İşletmelerin Vergilendirilmesi üzerine Davranış Kuralları’na dikkat etmelidir. İdari kapasiteyle ilgili olarak, bazı çalışmalar yapılmakla birlikte, Türkiye, vergi tahsilatını ve vergi mükelleflerinin riayetini arttırmak için, vergi idaresini modernleştirmeye devam etmeli ve idari kapasitesini güçlendirmelidir.


Başlık 11: Ekonomik ve Parasal Birlik

Son İlerleme Raporundan bu yana kaydedilen gelişme

Yukarıda, ekonomik kriterlerin tartışıldığı bölümde, Türkiye’nin ekonomi politikasının değişik yönlerinin ayrıntılı bir değerlendirmesi verilmiştir. Dolayısıyla, bu bölüm, AT Antlaşması Madde VII’de ve öteki ilgili metinlerde tanımlandığı biçimiyle, Ekonomik ve Parasal Birlik müktesebatının aday ülkelerce katılım öncesinde uygulamaya konulması gereken yönleri, yani, merkez bankasınca kamu sektörünün dolaysız biçimde finanse edilmesinin yasaklanması, kamu sektörünün mali kurumlara imtiyazlı erişiminin yasaklanması ve ulusal merkez bankasının bağımsızlığı konularının tartışılmasıyla sınırlı tutulmuştur. EPB müktesebatına uymak için tamamlanması gereken, sermaye hareketlerinin serbestleştirilmesi süreci ise, yukarıda, Sermayenin serbest dolaşımıyla ilgili Başlık 4’te ele alınmıştır.

Son İlerleme Raporundan bu yana, merkez bankasınca kamu sektörünün dolaysız biçimde finanse edilmesi konusunda herhangi bir yeni gelişme olmamıştır.



Kamu sektörünün mali kurumlara imtiyazlı erişiminin yasaklanması konusunda, son İlerleme Raporundan bu yana bildirilecek herhangi bir gelişme yoktur.

Merkez bankasının bağımsızlığı konusunda, müktesebat ile uyum yönünde ilave gelişme kaydedilmiş değildir.
Genel değerlendirme

Katılım üzerine, Türkiye, Euro’yu bir para birimi olarak kabul etmeksizin EPB’ye iştirak edecektir.

Türkiye, TC Merkez Bankası’na daha fazla bağımsızlık veren ve önemli bir ileri adım olarak görülebilecek olan Merkez Bankası Kanunu’nu uygulamaya koymaktadır. Ancak, enflasyon hedefi hâlâ Hükümet ile mutabakat içinde belirlenmektedir. Kişisel ve kurumsal bağımsızlık konusunda, özellikle de Merkez Bankası Başkanı’nın görevden alınması ve yönetim kurulunun görev süresi bakımından, müktesebat ile tam uyum sağlamak için değişiklikler hâlâ gereklidir. Ayrıca, yönetim kurulu üyelerini görevden alma kararını yargı denetimine tabi kılma seçeneği üzerinde düşünülmelidir. Merkez Bankası Kanunu, kamu sektörünün merkez bankasınca dolaysız biçimde finanse edilmesini yasaklıyor. Ancak, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından devralınan bankaların kurtarılmasında devletin yaptığı harcamaların finanse edilmesi gibi bazı istisnalar devam etmektedir.

Kamu sektörünün mali kurumlara imtiyazlı erişiminin yasaklanması konusunda, sigorta şirketleri, tahsil edilen primlerin hacmiyle orantılı olarak zorunlu yedekler ayırmakla yükümlüdürler. Ancak, yabancı varlıklar bu yedekler içinde sayılamaz. Dolayısıyla, sigorta şirketleri, varlıklarını yurt dışına yatırmaktan caydırılmaktadır. Bu durum, kamu sektörünün mali kurumlara imtiyazlı erişiminin bir yolunu oluşturur, çünkü Türkiye’de yurtiçi mali piyasalar kamu borçlanma kağıtlarının hakimiyeti altındadır.

Sonuç

Son İlerleme Raporundan bu yana, Türkiye, EPB ile ilgili müktesebatın üstlenilmesinde gelişme kaydetmiş değildir.

Türkiye’nin yasal çerçevesi müktesebatla uyumlu değildir. Merkez Bankası Kanunu’nu, enflasyon hedefinin belirlenmesi yönünden, müktesebat ile daha uyumlu hale getirmek suretiyle merkez bankasının bağımsızlığına özel dikkat gösterilmelidir. Ayrıca, kişisel ve kurumsal bağımsızlık konusunda, başka değişiklikler yapılmalıdır. Merkez bankası tarafından bütçenin dolaysız finansmanına olanak veren hükümler kaldırılmalıdır.



Yüklə 1,02 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   10   11   12   13   14   15   16   17   ...   27




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin