İSMAİL DEDE EFENDİ
halifesi olan Şeyh (Kırmızıtaçlı) İsmail Hakkı Efendi (ö. 1981) tekkelerin kapatılmasından sonra Milli Eğitim Bakanlığı'n-da çeşitli görevlerde bulunmuş ve tekkenin harem dairesinde yaşamıştır. Ayin günü cuma olan İslam Bey Tekkesi, Bedevî tarikatının merkezi olan Mısır'dan İstanbul'a gelip yerleşen şeyhlerin tasarrufunda kalmış, ayrıca İstanbul'daki Mısır kökenli zembilcilerin bağlı oldukları bir tür lonca merkezi gibi faaliyet göstermiştir.
Aynı zamanda tekkenin tevhidhanesi o-larak kullanılan mescidin dikdörtgen planlı harimi moloz taş örgülü duvarlarla kuşatılmış, üstü, alaturka kiremit kaplı bir ahşap çatı ile örtülmüştür. Doğu duvarında üç, diğer duvarlarda ikişer tane olmak üzere, toplam dokuz adet dikdörtgen açıklık-lı pencere ile aydınlanmaktadır. Kesme kü-feki taşından söveler, topuzlu demir parmaklıklar ve tuğla örgülü sivri hafifletme kemerleri ile donatılmış olan bu pencerelerin üzerinde sivri kemerli ve alçı revzen-li tepe pencereleri yer alır. Güney duvarının eksenindeki mihrap, yarım sekizgen planlı nişi ve üç sıra mukarnaslı kavsara-sı ile klasik üslubu yansıtır. Ahşap minberin ise kayda değer bir özelliği yoktur.
Basık kemerli harim kapısı kuzey duvarının ekseninden batıya (sağa) kaydırılmış, bu duvardaki pencerelerin arasına, a-sıltnihrabın daha küçüğü olan bir son cemaat yeri yerleştirilmiş, söz konusu pencerelerden doğudaki sonradan kapıya dönüştürülmüştür. Harimin kuzey kesiminde iki katlı mahfiller uzanır. Erkeklere mahsus olan alttaki mahfil ahşap korkuluklarla, kadınlara mahsus olan ve dört adet ahşap direğe oturan fevkani mahfil ise kafeslerle donatılmıştır.
Mescidin, tekkeye dönüştürülmeden önce ahşap direkli bir son cemaat yerine sahip olduğu anlaşılmaktadır. Harimin doğu duvarı bir miktar inceltilerek kuzeye doğru uzatılmış, böylece son cemaat yeri soldan kagir bir duvarla kuşatılmıştır. Yapı tekke olarak kullanılmaya başladıktan sonra, son cemaat yerinin alanına, selamlık birimlerini barındıran, iki katlı ahşap bir kanat inşa edilmiştir. Duvarları içeriden bağdadi sıva, dışarıdan ahşap kaplama ile donatılan bu kesimin kuzey cephesinde yan yana üç kapı yer alır. En sağda bulunan cümle kapısı harim girişi ile aynı ekseni paylaşmakta, büyük boyutları ve saçağı ile diğerlerinden ayrılmaktadır. Ortadaki kapı üst kata ulaştıran merdivene bağlanmakta, soldaki kapı ise ufak bir mekândan geçilerek harimdeki mahfile ulaşılmasını sağlamaktadır. Selamlık kanadının üst katında, ortadaki sofanın doğusunda, şeyh odası olması muhtemel genişçe bir mekân, batısında da, kadınlar mahfiline çıkan merdivenin ulaştığı, mabeyin odası niteliğinde diğer bir mekân bulunur. Selamlık kanadının batı cephesindeki kadınlar girişini izleyen ve minare kaidesine yaslanan merdiven bu mabeyin odası ile kadınlara mahsus fevkani mahfile çıkmaktadır.
Harimin kuzeybatı köşesinde yükselen, kapısı harim bölümüne açılan mina-
renin, dışa taşkın, kare planlı kaidesi ile prizmatik üçgenlerden oluşan pabuç kısmı kesme küfeki taşı ile örülmüş, silindir biçimindeki gövde ile petekte ise tuğla örgü kullanılmıştır, Armudi profilli bir konsola oturan şerefe kesme küfekiden mamul bezemesiz korkuluklarla kuşatılmış, petek kısmı, koni biçiminde, kurşun kaplı bir ahşap külahla taçlandınlrmştır.
Moloz taş örgülü ve kesme taş harpuş-talı duvarın sınırladığı hazire, mescit-tev-hidhaneyi güney ve batı yönlerinden kuşatır. Bani İslam Bey'in kabri mihrap duvarının hemen önünde, mihrabın eksenin-dedir. Bu hizada, söz konusu duvarın saçak altına, baninin adını ve mescidin inşa tarihini veren talik hatlı bir kitabe yerleştirilmiş, mescidin tekkeye tahvilinden sonra konmuş olduğu anlaşılan bu kitabe bir Bedevî tacı kabartması ile donatılmıştır. Hazirenin, minare kaidesi ile mihrap duvarı arasında kalan kesimi bir demir parmaklıkla ayrılarak tekke şeyhlerinin ve aile fertlerinin kabirlerine tahsis edilmiştir. Harimin batı cephesine, alt alta iki kitabe yerleştirilmiş, her ikisi de ta'lik hatlı olan bu kitabelerin kavisli alınlık bölümlerine birer Bedevî tacı kabartması oturtulmuştur. Üstteki hazirenin bu kesiminde gömülü olan şeyhlerin adlarını, alttaki ise Bedevî tarikatının piri Seyyid Ahmed Bedevî'ye ithaf edilmiş bir beyit ile 104i/ 1631-32 tarihini içermektedir.
Mescit-tevhidhane yapısının kuzeyindeki avlunun çevresine, derviş hücrelerini, mutfağı ve diğer tekke birimlerini barındıran iki katlı ahşap binalar yerleştirilmiştir. Zamanla tadilata uğramış olan bu kesim çok harap durumdadır.
Arsanın güneydoğu köşesindeki kavşağa yerleştirilmiş olan iki cepheli çeşme kesme küfeki taşı ile örülmüştür. Doğu cephesinin aynataşı dikdörtgen, güney cephesindeki ise basık kemerlidir. Kemerin üzerindeki Arapça manzum kitabenin son mısraı ebcedle 1112/1799-01 tarihini vermekte, bunun altındaki satırda da Şaban 1322/Ekim 1904'te onarım gördüğü belirtilmektedir.
Bibi. Ayvansarayî, Hadîka, I, 265; Osman Bey, Mecmua-i Cevâmi, II, 2-3, no. 4; Münib, Mec-
İslam Tarih
Sanat ve
Kültür
Araştırma
Merkezi'nin
Yıldız Sarayı,
Çit Kasrı'nda
bulunan
kütüphanesi.
Dostları ilə paylaş: |