Dr nazim beratli



Yüklə 0,7 Mb.
səhifə36/40
tarix23.01.2018
ölçüsü0,7 Mb.
#40277
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   40

CARİYEYE NE OLDU?


Osmanlı devlet arşivinin Kıbrıs'la ilgili bölümlerini inceleyebilenler, Lefke ile ilgili pek çok dökümanla karşılaşırlar. Bunlardan 1851 tarihli olan bir tanesinde, Lefke'deki bir kagir köprünün tamiri için gereken keşfin yapılarak, sonucun bildirilmesi istenir. ( 12) 1851 tarihli bir başka yazıda , Lefke'de kaybolan bir cariyenin bulunup, Bolu'ya gönderilmesi emredilir.(13 ) Demek ki o dönemde Lefke, imarı İstanbul'dan takip edilecek önemde, cariyelerin yaşadığı konakların bulunduğunu yani Osmanlı yaşam tarzının en üst biçiminin sürdürüldüğünü bir yer imiş.

1855 tarihli bir diğer evrakta, Hasan Edip Efendi'nin Limasol veya Lefke kazalarından birine müdür olarak atanmasından söz ediliyor. (14) Ayni yıl yazılan başka bir yazıda , Lefke Kazası Müdürünün , Mesarya kazası müdürü ile becayiş edilmeleri (yer değiştirmeleri ) emredildikten sonra; müteakip bir yazı ile Lefke kazası müdürünün durumunun ne olduğu sorulmaktadır. (15) Bu belgelerden de Lefke'nin o dönem kaza merkezi olduğu anlaşılmaktadır.

Ayni dönemden kalma gerizler, hamam ve konaklar , Lefke'nin Osmanlı dönemi boyunca mamur bir belde olduğunu göstermektedir .

YENİDEN MADEN


İngiliz döneminde 1929'da Roma Döneminden beri unutulan bakır yataklarının yeniden işletilmeye başlaması, kasabanın altın yıllarının da başlangıcı olur. 1930'larda ada valiliğini yapmış olan ünlü İngiliz diplomatı Sir Ronald Storrs anılarında Lefke'yi, " Ya fa'dan bile daha lezzetli portakallar yetiştiren bir yöre" diye tanımlar ve demiryolunu Lefke'ye kadar uzatmak gereğinden bahseder. (16) 1937'de artık kasaba dışarıdan gelen nüfusu barındıramayacak hale gelir. Evkaf, belediye ve CMC arasındaki yazışmalardan sonra, Orta Camii Vakfı arazisi üstüne, Karadağ Mahallesi inşaa edilir.(17) 1940'larda Lefke'nin nüfusu, ikiye katlanır.

Bizim çocukluğumuzda, bu kasabada iki sinema , iki lise , akşamları ailece çıkılan iki veya üç yazlık , dönem dönem açılıp kapanan gece kulüpleri , sözüm meclisten dışarı bir genelev, üç-dört meyhane , beşaltı lokanta, iki-üç otel vardı. Hatırladığım kadarıyla narenciyeyi Avrupa'ya pazarlamak için iki ayrı Lefke firması bulunmaktaydı. Belediye Pazarında boş dükkan bulunmadığı gibi , pazar günleri şimdi ambar olarak kullanılan alt taraftaki bina da çevre köylerden gelen üreticilerin ürünlerini satmaları için, onlara tahsis edilirdi.1940'tan başlayarak Lefke altın dönemini yaşamıştır. Sokaklarda, en az üç dilin konuşulduğu hatırlardadır.

15 Temmuz 1974 günü sabahına kadar...

Maden yatakları,bahçeleri, limanı, narenciye paketleme tesisleri, canlı bir ticaret, eğlence ve sosyal yaşamı olan kasaba, artık bir mahrumiyet bölgesi haline gelmiştir.

Neden?

Lefke'yi Lefke yapan, fiziksel koşullarıdır. Mümbit topraklar üzerine kurulmuş olması, dağ ve denize nerede ise eşit uzaklıkta olduğu için ikliminin yumuşaklığı , iki dere arasında olduğu ve dağa yakın bulunduğu için çok sulak olması , maden cevheri ,limanı kasabanın kendine ait değerleridir. Bunlar olmasaydı , son çeyrek asırlık bakımsızlık döneminde Amerikan Uzak Batı'sının hayalet şehirlerinden birine dönmesi, işten bile değildi. Ne var ki, Lefke'yi Lefke yapan , bazı başka özellikler de vardır. Lefke, bölgenin fiziksel ve doğal merkezidir de...



Lefke; Maratasa'nın, Solya'nın, Dillirga'nın, merkezidir.

1963'ten başlayarak,Lefke'nin hinterlandı ile bağlantısı kesilmiş ; 1974'ten sonra ise bu bağ tamamıyla ortadan kalkmıştır.

Bu durum, siyasetin dayattığı, kaçınılmaz bir gerçekliktir .

Son çeyrek asırda, adanın coğrafi bütünlüğünün siyasi nedenlerle ortadan kalkmış olması, Lefke'yi merkezi bulunduğu bölgeden ayırdığı için , kasaba gerilemiş ve belki de uzun tarihinin en zavallı günlerini yaşar olmuştur.Kasabanın fiziksel bütünlüğü dahi, ülkenin siyasi macerasından payına düşeni almıştır.


Notlar:


1 - Hammer ,Büyük Osmanlı Tarihi c.4 s. 13

2 - Dr Beratlı, Kıbrıslı Türkler'in Tarihi c1,s.167-Galeri Kültür Yay. 1991 Lefkoşa

3-F.C. Beckingham'dan zikr. Dr A. An Halkbilim Dergisi S 23 s.24-26

4 - Haşmet Gürkan, Tarih İçinde Kıbrıs s.49

5- age s.65

6-Dr. N. Beratlı, Kıbrıslı Türkler'in Tarihi c.l s.156

7- Osmanlı İskan Politikası için,Prof. Cengiz Orhonlu'nun ayni adı taşıyan eserine bkz. Kıbrıs'ın iskanı ile ilgili olarak , Dr.Beratlı age s.155-167

8 - A. Gazioğlu,Kıbrıs'ta Türkler s.278 CYREP Yay. Lefkoşa 1994

9- Kiprianos'dan nakl. H. Gürkan age s.84

10- age s.86

11- age s. 188

12 - TC Başbakanlık Osmanlı Arşivi ,Bab-ı Ali Evrak Odası ,Sadaret Evrakı Mektubu Kalemi ,



KIBRIS'IN ALEViLERi

1990'lı yılların başlarında, ilk defa " Kıbrıslı Türkler'in camii ile aralarının pek de iyi olmamasının nedeni, Rumlar ile birlikte yaşanılan yıllar değil; zaten kendilerinin çoğunluğunun adaya sürülmesine neden olan, Bektaşi / Alevi yapılarıdır." Deyip, oturup bir de bunu yazdığımızda, başımıza gelmeyen kalmadı...

Sağ çevreler, BRT FM'de canlı yayınımızı kestiler. Mikrofonun başında konuşurken, stüdyonun içini, bir anda rahmetli Barış Manço'nun, " Domates, biber, patlıcan" diye bağıran sesi kapladı. O da rahmet istedi, o zamanki BRT Genel Müdürü Yağcıoğlu, odasında panik halinde idi. Bana, " Tarih "öğretmenleri arayıp, dediğinin doğru olmadığını söylediler" diyerek, yaptırdığı ilkelliği mazur göstermeye çalışmaktaydı. Yanında oturan Metin Çatan, kendi yıllarının TC Başbakanlık Arşivinde geçtiğini, ortada böyle bir gerçeğin bulunmadığını haykırmaktaydı. Altında imzası bulunan bir yazıyı, en son 1966'da Bozkurt Gazetesindeki Erenköy Anıları yayınlandığında okuduğum sayın Çatan, küplere binmekteydi! Bu arada şu "yıllarım geçti" lafına fena halde tutulduğumu da ekleyeyim.

Yahu yılların geçti de ne yaptın? Önüne gelen, "benim yıllarım geçti!"... Sanki yirmi sene sabah kalkıp bir yere giderek akşama kadar çay kahve içmek, bir marifet! N'aptın, ne ürettin birader?! Hangi katkıda bulundun? Yıllarını orada değil de şurada tüketseydin, bu toplum ne yitirmiş olacaktı? Sen ne kaybetmiş olacaktın? Neyse, konuya dönelim...




Yüklə 0,7 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   40




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin