Microsoft Word +Islam Mezhepler Tarihi Yayin Nushasi MehmetAliBuyukkara +++



Yüklə 1,92 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə255/283
tarix31.12.2021
ölçüsü1,92 Mb.
#113334
1   ...   251   252   253   254   255   256   257   258   ...   283
ILH2004-MZHP

 
Cemâleddin Efgânî (1838–1897) 
Azerî, Fars veya Afgan kökenli olduğu hakkında iddialar bulunan Cemâ-
leddin Efgânî, on sekiz yaşına kadar Kabil’de bulunmuştur. Afganistan’ın 
meşhur âlimlerinden dil, tarih, din, felsefe ve siyaset alanında dersler aldı. 
Daha sonra İngiliz idaresindeki Hindistan’a geçti. Orada Avrupa bilim ve 
edebiyatıyla tanıştı. Sonraki hayatında birçok ülkeyi dolaştı. Bazıları birkaç 
defa olmak üzere Hicaz’a, İran’a, Hindistan’a, Mısır’a, İstanbul’a, Londra’ya, 
Paris’e, Rusya’ya seyahatler yaptı. Bazen kısa bazen uzun süreler kaldığı her 
ülkede milli ve dini şuur uyandırmak, İslâm ülkeleri arasında sağlam bağlar 
kurmak, mezhebi çatışmaları önlemek, güç birliği oluşturarak sömürgeciliğe 
karşı mücadele etmek üzere siyasi, ilmi ve kültürel faaliyetlerde bulundu. 
Çeşitli teşkilatlara katıldı veya kurucusu oldu. Bu süreçte birkaç kez 
tutuklandı ve sınır dışı edildi. Talebesi ve dava arkadaşı Muhammed 
Abduh’la beraber 1883–1884 yıllarında Paris’te çıkardıkları Urvetü’l-Vüskâ 
dergisi,  İslâm ülkelerindeki hürriyet ve ıslahat fikriyâtını besleyici bir işlev 
gördü. II. Abdülhamit’in İslâmcı politikalarının oluşumunda ve Yeni Osman-
lılar’ın anayasa ve meşrutiyet taraftarlığında onun bıraktığı tesir büyük ol-


 
 
215
muştur. Hayata 1897’de İstanbul’da veda eden Efgânî, genellikle İslâmcılığın 
ilk ve asıl kuramcısı olarak takdim edilmektedir. 
Efgânî’nin ıslahat programında İslâm birliği fikrinin çok önemli bir yeri 
vardı. Ona göre bu birliğin başında mutlaka bir halife bulunmalıdır. Ancak 
yönetim, ümmetin katılımı ve meşveret usulü ile yürütülmelidir. Batının körü 
körüne taklidi Efgânî’ye göre asla çözüm değildir. Ancak batı, güç ve hâki-
miyetin sırlarını keşfetmiş ve bunları yerli yerinde kullanarak ilerlemiştir. Bu 
sırların başında, düzen, sabır ve sebat gelir. Müslümanların bu değerleri alıp 
geliştirmeleri gerekir. Müslümanlara dinleri hususunda taassupkâr olmalarını 
öneren Efgânî, batı karşısındaki aşağılık kompleksini anlamsız bulur ve 
Ortaçağ’ın üstün İslâm medeniyetini hatırlatır. Saltanat sistemi, batınîlik, 
kadercilik, hadis uydurmacılığı, medrese sisteminin bozuluşu, cehalet, amel-
sizlik gibi etkenlerle medeniyet duraklamış, sonra da gerilemeye başlamıştır. 
Bu süreci ilerlemeye doğru çevirmek, sistemli bir ıslahat projesiyle 
mümkündür (Karaman, 1994).  
Efgânî  ıslahatta önceliği siyasi çalışmalara vermektedir. O hayatında, 
yönetimden yani tavandan başlayıp tabana doğru inen hızlı bir toplumsal 
iyileştirmeyi sağlayacak faaliyetlere öncelik vermiştir. Mısır’da  İhvân-ı 
Müslimîn, Pakistan’da Cemaat-i İslâmî gibi siyasal örgütlenmeler, Efgânî’nin 
ıslahat çabalarını tekrarlayan hareketler olarak değerlendirilebilir.  

Yüklə 1,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   251   252   253   254   255   256   257   258   ...   283




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin