Musa (Aleyhi-s-Selâm / Selâm O’na) : Ahkâf Suresi 12



Yüklə 8,04 Mb.
səhifə148/260
tarix07.01.2022
ölçüsü8,04 Mb.
#88301
1   ...   144   145   146   147   148   149   150   151   ...   260
Kasas Suresi
30


فَلَمَّٓا اَتٰيهَا

oraya gelince



نُودِيَ

şöyle seslenildi



مِنْ شَاطِئِ

kıyısındaki



الْوَادِ

vadinin


الْاَيْمَنِ

sağ


فِي الْبُقْعَةِ

yerdeki


الْمُبَارَكَةِ

mübarek


مِنَ الشَّجَرَةِ

ağaçtan


اَنْ يَا مُوسٰٓى

ey Musa


اِنّ۪ٓي

muhakkak ben



اَنَا

benim


اللّٰهُ

Allah


رَبُّ

Rabbi


الْعَالَم۪ينَۙ

alemlerin

















Türkçe Transcript (*)

Felemmâ etâhâ nûdiye min şâti-i-lvâdi-l-eymeni fî-lbuk’ati-lmubâraketi mine-şşecerati en yâ mûsâ innî ena(A)llâhu rabbu-l’âlemîn(e)

Ali Bulaç Meali

Derken oraya geldiğinde, o kutlu yerdeki vadinin sağ yanında olan bir ağaçtan: 'Ey Musa, Alemlerin Rabbi olan Allah benim;' diye seslenildi.

Edip Yüksel Meali

Oraya varınca (yanan) ağacın bulunduğu kutsal bölgede, sağ yamacın kenarından kendisine seslenildi: "Musa, Ben evrenlerin Rabbi ALLAH'ım."

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Oraya gelince, o mübarek yerdeki vâdinin sağ kıyısından, (oradaki) ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi: "Ey Musa! Bil ki ben, bütün âlemlerin Rabbi olan Allah'ım."

Süleyman Ateş Meali

Oraya gelince o mübarek yerdeki vadinin sağ kıyısındaki ağaçtan kendisine şöyle seslenildi: "Ey Musa, alemlerin Rabbi Allah benim, ben!"

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Oraya vardığında o bereketli toprak parçasındaki vadinin sağ tarafından, bir ağaçtan şöyle seslenildi: "Ey Mûsa! Âlemlerin Rabbi Allah benim, ben!"

Yusuf Ali (English)

But when he came to the (fire), a voice was heard from the right bank of the valley, from a tree(3361) in hallowed ground: "O Moses! Verily I am Allah, the Lord of the Worlds.... *

M. Pickthall (English)

And when he reached it, he was called from the right side of the valley in the blessed field, from the tree: O Moses! Lo! I, even I, am Allah, the Lord of the Worlds;

Kasas Suresi
31


وَاَنْ اَلْقِ

at


عَصَاكَۜ

asanı


فَلَمَّا رَاٰهَا

görünce


تَهْتَزُّ

(asa\sının) titreştiğini



كَاَنَّهَا

gibi


جَٓانٌّ

küçük bir yılan



وَلّٰى

kaçtı


مُدْبِراً

dönüp


وَلَمْ يُعَقِّبْۜ

ve arkasına bile bakmadı



يَا مُوسٰٓى

ey Musa


اَقْبِلْ

dön


وَلَا تَخَفْ۠

ve korkma



اِنَّكَ

elbette sen



مِنَ الْاٰمِن۪ينَ

güvende olanlardansın

















Türkçe Transcript (*)

Veen elki ‘asâk(e)(s) felemmâ raâhâ tehtezzu keennehâ cânnun vellâ mudbiran velem yu’akkib(c) yâ mûsâ akbil velâ teḣaf(s) inneke mine-l-âminîn(e)

Ali Bulaç Meali

'Asanı bırak.' (Attıktan hemen sonra) onun şimdi bir yılan gibi hareket ettiğini görünce, arkasına dönüp bakmaksızın kaçmaya başladı. 'Ey Musa, dön ve korkma. Şüphesiz güvendesin.'

Edip Yüksel Meali

"Değneğini at." Onu bir yılan gibi titreşir görünce, ardına bile bakmadan dönüp kaçtı. "Musa, dön, korkma, sen güvencedesin."

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Ve "Asânı at!" denildi. Musa (attığı) asâyı yılan gibi debrenir görünce, dönüp arkasına bakmadan kaçtı. "Ey Musa! Beri gel, korkma. Çünkü sen emniyette olanlardansın." (buyuruldu.)

Süleyman Ateş Meali

Asanı at! (Musa attığı kocaman) asa'sının küçük bir yılan gibi titreş(ip hareket et)tiğini görünce (korkudan) öyle dönüp kaçtı (ki) arkasına bile bakmadı: "Ey Musa, dön, korkma, sen güvende olanlardansın."

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Asanı at!" Asanın çevik bir yılan gibi titreyip kıvrıldığını görünce gerisin geri döndü; arkaya bile bakmadı. "Geri dön ey Mûsa, korkma! Güven içinde olanlardansın."

Yusuf Ali (English)

"Now do thou throw thy rod!" but when he saw it moving (of its own accord) as if it had been a snake, he turned back in retreat, and retraced not his steps: O Moses!" (It was said), "Draw near, and fear not: for thou art of those who are secure.(3362) *

M. Pickthall (English)

Throw down thy staff. And when he saw it writhing as it had been a demon, he turned to flee headlong, (and it was said unto him): O Moses! Draw nigh and fear not. Lo! thou art of those who are secure.

Kasas Suresi
32


اُسْلُكْ

sok


يَدَكَ

elini


ف۪ي جَيْبِكَ

koynuna


تَخْرُجْ

çıksın


بَيْضَٓاءَ

bembeyaz


مِنْ غَيْرِ سُٓوءٍۘ

kusursuz olarak



وَاضْمُمْ

ve çek


اِلَيْكَ

kendine


جَنَاحَكَ

kanadını


مِنَ الرَّهْبِ

korkudan


فَذَانِكَ

işte bunlar



بُرْهَانَانِ

iki delildir



مِنْ رَبِّكَ

Rabbinden



اِلٰى فِرْعَوْنَ

Fir\avn\a



وَمَلَا۬ئِه۪ۜ

ve onun adamlarına



اِنَّهُمْ

çünkü onlar



كَانُوا

olmuşlardır



قَوْماً

bir kavim



فَاسِق۪ينَ

yoldan çıkan




















Türkçe Transcript (*)

Usluk yedeke fî ceybike taḣruc beydâe min ġayri sû-in vadmum ileyke cenâhake mine-rrahb(i)(s) feżânike burhânâni min rabbike ilâ fir’avne vemele-ih(i)(c) innehum kânû kavmen fâsikîn(e)

Ali Bulaç Meali

'Elini koynuna sok, kusursuz olarak bembeyaz çıksın. Ve (her türlü) dehşetten yana kanatlarını kendine doğru çek. İşte bunlar, senin Rabbinden Firavun ve önde gelen adamlarına iki kesin-kanıt (mucize)dır. Gerçekten onlar, fasık bir topluluktur.'

Edip Yüksel Meali

"Elini koynuna sok, kusursuz bembeyaz çıksın. Korkudan açılan kanatlarını katlayıp indir. Bu ikisi, Firavun ve ileri gelen ekibine Rabbinden iki delildir. Onlar yoldan çıkan bir toplum olmuşlardır."

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

"Elini koynuna sok, kusursuz bembeyaz çıkacaktır. Korkudan (açılan) kollarını kendine çek. İşte bu ikisi Firavun ve onun adamlarına karşı Rabbin tarafından iki kesin delildir. Çünkü onlar, yoldan çıkan bir kavim olmuşlardır." (diye seslenildi)

Süleyman Ateş Meali

Elini koynuna sok, kusursuz olarak bembeyaz çıksın. Ve kanadını korkudan kendine çek. İşte bunlar, Fir'avn'a ve onun adamlarına (göstermek için) Rabbinden sana verilen iki delildir. Çünkü onlar yoldan çıkan bir kavim olmuşlardır. *

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Elini koynuna sok, lekesiz bembeyaz çıkıversin. Korkudan açılan kollarını kendine çek. İşte bunlar, Firavun ve kodamanlarına karşı Rabbinden sana güçlü iki kanıttır. Firavun ve yardakçıları yoldan çıkmış bir güruhtur."

Yusuf Ali (English)

"Move thy hand into thy bosom, and it will come forth white without stain (or harm), and draw thy hand close to thy side (to guard) against fear.(3363) Those are the two credentials from thy Lord to Pharaoh and his Chiefs: for truly they are a people rebellious and wicked." *

M. Pickthall (English)

Thrust thy hand into the bosom of thy robe, it will come forth white without hurt. And guard thy heart from fear. Then these shall be two proofs from your Lord unto Pharaoh and his chiefs: Lo! they are evil living folk.

Kasas Suresi
33


قَالَ

dedi


رَبِّ

Rabbim


اِنّ۪ي

ben


قَتَلْتُ

öldürmüştüm



مِنْهُمْ

onlardan


نَفْساً

bir kişi


فَاَخَافُ

korkuyorum



اَنْ يَقْتُلُونِ

beni öldüreceklerinden

















Türkçe Transcript (*)

Kâle rabbi innî kateltu minhum nefsen feeḣâfu en yaktulûn(i)

Ali Bulaç Meali

Dedi ki: 'Rabbim, gerçekten onlardan bir kişi öldürdüm, beni öldürmelerinden korkuyorum.'

Edip Yüksel Meali

Dedi ki, "Rabbim, ben onlardan bir kişiyi öldürmüştüm. Beni öldüreceklerinden korkarım."

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Musa dedi ki: "Rabbim! Ben onlardan birini öldürmüştüm, beni öldürmelerinden korkuyorum."

Süleyman Ateş Meali

Rabbim, dedi, ben onlardan bir kişi öldürmüştüm, beni öldüreceklerinden korkuyorum.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Mûsa dedi: "Rabbim, ben onlardan birini katlettim, bu yüzden beni öldürürler diye korkuyorum."

Yusuf Ali (English)

He said: "O my Lord! I have slain a man among them, and I fear(3364) lest they slay me. *


Yüklə 8,04 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   144   145   146   147   148   149   150   151   ...   260




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin