İbrahim Hakkı Erzurûmi 74
Doğumu;
Hicretin tarihi bin yüzonbeş oldu bahar Kal'a-i Ahsende İbrahim Hakla doğdu zar
Beytinin ifadesine göre İbrahim Hakkı bir ilkbahar mevsiminin sonlarına rastlayan «Muharrem» ayının ilk sabahı, Erzurum'a aşağı yukarı 40 km. uzaklıkta bulunan ve geniş bir alanın ortasında yer alan sıcak sular ve kaplıcaları ile ünlü Hasankale (Pasinler) kasabasında dünyaya gelmiştir. (18 Mayıs 1703)
Tahsili;
Dokuz yaşına kadar amcalarının yanında kalan Erzurumlu İbrahim Hakkı geceli, gündüzlü okur ve çok az insana nasip olacak bir bilgi elde etmiştir.
Daha sonra (Tillo) Aydınlar bucağına giderek Şeyh Fakirullah'a bağlanmış olan babasının yanına yerleşmiş, «babamdan daha biliş ve tanış idi» dediği bu zâta kendisi de bağlanıvermiştir.
Kuvvetli bir tahsil ve terbiyeyle yetişmiş olan İbrahim Hakkı Arapça, Türkçe ve Farsça'ya hakkıyla vakıf olmuştur.
On yedi yaşlarında iken babasını kaybeden İbrahim Hakkı Hazretleri Erzurum'a dönmüştür... Sonraları Tillo'da duyduğu haz ve mutluluğu yâd için tekrar oraya gitmiş (Her ne kadar çocukluğu Tasavvuf neşesi içinde geçmişsede) ancak bu tarihte tarikata kesinlikle intisab etmek kendisine nasib olmuştur.
Yedi sene sonrası Şeyhinin şefaati üzerine tekrar Hasankale'ye dönmüş ve halkı İrşad ile Yukarı Habib Efendi Camiinde İmam ve Hatibliğe başlamışdır.
Otuz üç yaşlarında Firdevs ismindeki (Erzurumlu) ilk hanımıyla evlenmiş daha sonraları aralıklarla, Fatîme, Belkıs ve Züleyha en son olarak da Fatıma isimli hanımının vefaatı üzerine Şeyhinin Torununun kızı Fatıma Azize ile son evliliğini gerçekleştirmiştir. İsmail Felzim,
Ahmed Naimi, Muhammed Şakır ve Osman Nedim adında Dört erkek çocuğu; Gülsüm, Hanife ve Şems-i Aişe olmak üzere üç kızı olmuşdur.
Araştırmalar sonucu; hayatında üç defa Hacca gittiği kesinlik kazanmışdır. İlk hacc dönüsünde İslam Şair ve Düşünürlerinin eserlerinden seçmeler yaparak «Lübbül-Kütüb» isminde kıymetli bir antoloji meydana getirir. Ziyaretleri arasında en önemlisi İstanbul ziyaretidir. İstanbul ziyareti esnasında yaptığı araştırmalardan faydalanarak aldığı notlardan hareketle Marifetname isimli eserini yazmaya girişmiş daha sonraları bu eserini ömrünün son demlerinde tamamlamıştır. «Marifetname» âdeta İ. Hakkı hazretlerinin ismiyle eş manalı olmuştur. Biri söylenince, öbürü anlaşılır. Bir Mukaddime, üç fen ve bir hatimeden meydana gelir, Bu eserde:
Kâinat yapısı, yaratıcı, din Ahkâmı (Üsul'ud-Din) Tasavvuf, Ahlâk, Psikoloji, hesap... gibi çeşitli konulan ehliyetle işlemiş bir külliyedir. Her tür bilginin özü var...
Son Hacc dönüşünde de «Mecmuatü'l Maânn de düşürülmüş yolculuklarla ilgili tarihleri (Ebced hesabıyla) kaydetmiştir.
İkinci Hacc dönüşünde birarada Tillo'da Şeyhi İsmail Fakirullah' m Tekkesinde ders ve talebe yetiştirmekle meşgul olmuştur.
Ömrünün son demlerini Tillo'da geçiren İbrahim Hakkı, 22 Haziran 1780 yılında vefaat etmiş ve Şeyhi İsmail Fakirullah'ın türbesine defnolunmuştur. Allah Rahmet Eylesin.
Eserleri:
Müsbet (Pozitif) ilimler alanında büyük bir başarı elde eden İbrahim Hakkı hazretlerinin mensur ve manzum olmak üzere onbeş kadar eseri vardır. Hernekadar bu sayı kaynak eserlerde 19-a kadar çıkarılmakta ise de bizzad kendisinin verdiği rakam 15'dir.
«Fakir-î der ki; te'lifâtımız onbeş kitap olmuş üsul-i beş, Furuu adlarıyla on hisab olmuş îlahiname, nazmımızdır ü nesrim Marifetname Ve îrfaniyye vü İnsaniyye, mecmua yazıp hame Bu beş'den on kitap aldım ki; lübbi Maanidir Beş'i ilmi Şeriattır, beşi, ilm-i Ledunnîdir.»
Kitabımıza dercettiğimiz «Akaid Manzumesi» İşte, onun Marifet-namesindeki harika manzumelerden biri olup «Ehl-i Sünnet-Maturû-dfo akaidini bütünüyle sunan bir bahistir. (Sh.; 252-254)
Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin «Marifetnâmesinden iktibas ettiğimiz «Akaid Manzumesi»
Malûm olsun ki, Sahabei güzin ve onlara tâbi olanlarla Eimme-i Din-i mübin ve Selef-i şalinin (r.a.) cümlesinin itikadı bu manzumenin muhtevasında nizam bulmuştur.
(Genel akide)
1) Huda Rabbim, Nebim Hakka Muhammeddir Resul'ullâh. Hem İslâm dinidir dinim, kitabımdır Kelâmullah.75
2) Akaid içre ehl-i sünnet oldu mezhebim cem'â Amelde Bu Hanîf e mezhebidir, mezhebim vallah.76
3) Dahî zürriyetîyim Hazreti Âdem Nebinin hem, Halil'in milletiyim, dahi kıblem Kâ'be Beytullâh.
(Vahdet)
4) Bulunmaz Rabbimin zıddı vü neddi misli âlemde. Ve suretten münezzehtir, mukaddestis Teal'allah.77
5) Şeriki yok, beridir doğmadan doğurmadan ancak, Ahaddir küfvi yok, ihlâs içinde zikr eder Allah.78
6) Ne cism-ü ne arazdır, ne mütehayyiz, ne cevherdir. Yemez içmez, zaman geçmez, beridir cümleden Allah.79
7) Tebeddülden, tağayyürden, dahi elvân-ü eşkâlden, Muhakkak ol müberradır, budur selbi sıfatullah.80
8) Ne göklerde, ne yerlerde, ne sağ-ü sol-ü ön ardda. Cihetlerden münezzehtir ki, hiç olmaz mekânu'llah.
9) Huda vardır velî varlığına yok evvel-ü âhir. Yine ol varlığıdır kendiden gayri değil vallâh.
10) Bu âlem yok iken ol vâr idi ferd-ü tek-ü tenha. Değildir kimseye muhtaç ve hep muhtâc-ı gayrullah
11) Ona hadis hulul etmez ve bir şey vacib olmaz kim, Her işte hikmeti vardır abes fiil işlemez Allah.
12) Hulul etmez o Zat abde ve hiç bir ferde zulmetmez. İbâd'm aslanı lâzım, değil kim halk ide Allah.
13) Ona bir kimse Cebr ile bir iş işletemez asla.Ne kim kendi murâd eyler, vücûda ol gelir bîllah.
14) Onun herbir kemâli bî tağayyur hâsıl olmuştur. Ki-, yoktur muntazar olunacak hiç bir kemal'ullah.81
(Sıfat-ı İlahi)
15) Sıfat-ı bâ kemâlile O daim muttasıftır kim, Kamu noksan sıfatlardan beridir Zül-celâl Allah.
16) Sekizdir çün sıfat-ı zatı; ilm-ile İrâdetdir. Hayat ü Kudret ü Halk u Basar, Sem u Kelâm'ullah.
17) Alîm oldur ki, ilmine erişmez kimsenin aklı İhata eylemiştir cümle bu eşyayı ilm'ullah
18) Mürid oldur, dileycîdir ve her şey üzre Kadirdir. Ne kim diler olur peyda, alâ vefkı muradillah.82
19) Cemîi hayır ve şerri ol diler taktir halk eyler, Veli hayri sever ancak ki, sevmez serleri Allah.83
20) Basîr oldur hakikatte ki hep eşyaya nazırdır. Veli gözden münezzehdir, Basardır minsıf at'illah84
21) Semi1 oldur her avazı esidir, sırr ile cehri; Münezzehtir kulaktan ol sıfattır O'nda Sem'.ullah
22) Mütekellimdir ol amma, beridir düden Ağızdan. Hurûf ü lafz u savt ile değil vasf-ı Kelam'ullah.
23) Sübûtiyye sıfatı kim, ne aynıdır ne gayrıdır, Kadim-ü dâim-ü zatiyle kaimdir sıfat'ullah.
(Melekler)
24) Hakkın mükerrem ibadıdır, Melekler yerde göklerde, Avamından avânı-ı nâsı efdâl eylemiş Allah.85
25) Yemek içmek, hem erkeklik, dişilik yoktur anlarda, Hakka hiç âsi olmazlar, muti'dirler ü emr'illah86
26) Ve Cebrâil-ü Mikâil-ü İsrâfü-ü Azrail Mukarrebdir, peygamberdir bu dördü hep emin'ullah.
(Kitaplar)
27) Hakkın yüzdört kitabı kim Nebiler üzre inmiştir. Kutuptur anların dördü, suhuf yüzü Kelâm'uHaah
28) Zebun verdi Davud'a, dahi Tevratı Musa'ya, Ve hem İncili İsa'ya getirmiş Cebrail Vallah.
29) Habibullah'a Kur'anı getirdi hacet oldukça, Yirmi üç yıl itmam Eyleyüp kat'oldu Vahy'ullaa.
(Peygamberler)
30) Dahi ben, Enbiya hakkında bildim İsmet ü Fıtnat, Nezafet hem Emanet sıdk ile Tebliğ-i hükm'üllah.87
31) Gadirile zenb-ü humk-u kizb-ü kitman-ü hıyanetten, Münezzehtir müberradır cenüu enbiya'ullah.88
32) Nebiler ismini bilmek dediler bazılar vacib Yigirmi sekzin bildirdi Kur'anda bize Allah.
33) Biri Âdem, biri İdris ü Nuh-u Hud ile Salih Hem İbrahim ü İshak ile İsmail Zebih'ullah
34) Dahi Ya'kub ile Yûsuf, Şuayb-u Lût ile Yahya, Zekeriyya ile Harun ehî Musa Kelimüllah.
35) Ve Dâvud-ü Süleyman, dahi İlyas-ü Eyyûbdur Birisi İlyesa'dır dahi İsadır o ruh'ullah.
36) Birinin ismi Zülküfl ü biri Yûnus nebidir hem Hitamı ol Habib-i Hak Muhammed dir Rasulullah.
37) Üzeyr Lokman-ü Zülkarney, üçünde ihtilâf oldu, Ki ba'zı enbiyadır der ve ba'zı der veliy'ullah.
38) Cemîi Enbiyanın evvelidir Hazret-i Âdem Kamudan efdâl-u âhir Muhammed'dir Habib'ullah.
39) İkisinin arasında kati çok Enbiya gelmiş Hisabın kimseler bilmez bilir anı neman Allah.
(Risaletin Devamlılığı ve Mucize)
40) Risâlât-i rüsul mevtiyle bâtıl olmaz ol kat'â Ve efdaldir melekler cümlesinden Enbiya'ullah.89
41) Bizim peygamberin ahkâmı Şer'î Öyle bakidir Ki ehl-i Mahşeri bu şer'ile fasl edecek Allah.
42) Ve Mi'râc ı Nebi hakdır ana şahsıyla muhtasdır. Çıkub fevkal'ülaya Hakk'ı görmüşdür Habib'ullah.
(İstitaat, Fiil ve Kul İradesi)
43) Cihan cümle cihâtiyle ve ecza-u sıfatiyle Hem eîal-ı ibadın hayr-u şerri cümle halk'ullah.
44) Anın ilm-u murad-u halk-u takdiriyle hadistir. Ki yoktur Haluk-u bari iki âlemde ğayr'ullah.
45) İbadın ihtiyarı vardır ef âlinde cüz'îce O efal üzre bulmuşlar, sevab-ı hem İkab'ullah.
46) Ol ef âlın cemilîdir Hakkın hubb-u rızasıyle Kabinin de bulunmaz ne mahabbet ne nzâ'ullah.
47) Sevab ifdalidir Hakkın ve Adlîdir ikab ânın Vücub îcabsız Hakka bilâ istihkak Abd'illah.
48) Mukarindir bu fî'le istitaat, kim o kudrettir. Bulunsa istitaat olunur teklif-i Şer'illah
49) Ki abdin kendi vüs'ünde ne kim olmaz anı aslû... Ana din içre teklif etmemiştir o Rahim Allah.
(Rızık)
50) Haram erzakıdır, herkes yer içer kendi rızkın hep. Ve kimse kimsenin rızkın alıp eki idemez vallah.
(Ecel)
51) Ecel vaktinde meyyittir o, maktul ve ecel birdir. Ve hal-i ye'sin imam değil makbul indallah.90
(Cevher ve Hilkat)
52) Heyûlâ yoktur ezhân içre bir cüz' olduğu haktır. Ki ol vasf-ı tecezziden müberradır der ehl'ullah91
(Kabir)
53) Kabirde meyyite münkir nekir dört şey suâl eyler: Ki, Rabbin kira, nebin kimdir, nedir dinin ü kıblegâh92
54) Cevabın verenin caniyle cismi zevk ider anda, Şaşup küffâr-u âsiler çeker anda azabûllah.
(Baas)
55) Bu dünyaya gelen gider ki, kalmaz canlı hiç kimse. Dahi yevmi kıyamnıette eder emvati ba's Allah.
(Hesap)
56) Verirler defteri amalini her âdemin anda, Kiminin sağ eline kimine soldan maazallah..,
57) Kitabile nisabı var Hüdânm rûz-i mahşerde, Sorarlar herkesin ef'al ü akvâlin bi emr-illah.
(Şefaat)'
58) Kebairle sağair ehline ol gün şefaatler, Ederler Enbiya-ü ehl-i ilm-ü evliya'ullah.
(Sırat-Mizan Havz)
59) Ameller vezn olundukta sıratı geçmemiz haktır. Ve kevserle sekiz cennet verir mü'minlere Allah.
(Cennet ve Cemal)
60) Giricek cennete Mü'minler anda çok bulup nimet, Görürler şüphesiz onda niteliksiz Cemal’ullah.
61) Ve cennetle cehennem şimdi var ehliyle bakidir, Cehennem yedidir ehlin yakar daim, o nâr-ullah.
(Kaza-Kader)
62) Kaza ile gelir her hayr-u şer Tanrı canabinden, Bulur hayr ehlini daim, olur şer ehline hemrâh.
(Kıyamet - Alâmetleri)
63) Ve peygamber ne kim eşrat-ı saatten haber vermiş İnandım cümlesin izhar eder vaktinde hem Allah.
64) Çıkarır Dabbesi Deccal-ü Ye'cüc ile Me'cüc-i Doğar gün mağribinden çün, iner gökten o Ruhu'llah.
(Büyük Küçük Günah ve Azab)
65) «Kebîre» mü'mini imandan ihraç eylemez dâhi Ne küfre dahil-ü ne taatın hapt ide indallah.
66) O isyan eylemez âni muhalled hem cehennemde, Meğer kim i'tikad eyler helâl âni maaz'allah.
(Şirk ve Af)
67) Hûda afveylemez şirki, ve illâ andan ednayı, , Dilediği kulundan her günâhı af veder Allah.
68) Kebairden kaçan, caiz ikab olmak sağairle, Ve bi tevbe giden caiz kebairden geçe Allah.
(Dua ve İcab)
69) Kabul eyler duayı Hak Tealâ kendi fazlıyla Ve hacât-ı ibadı hem kaza eyler Rauf Allah.
(İman - İslâm)
70) Dahi İslâm ile iman ikisi şey'i vahittir. Cenab-ı Haktan ol herne getirdiyse Resûlullah.
(İmanın Rüknü)
71) Kamusun dil ile ikrar-ü tasdıyk eyledim bil'kalb Birine yoktur inkârım inadım şüphesiz vallahi..
(İman - Amel)
72) Çü din a'mâli imandan muhakkak başka hariçtir. Pes imân izdiyad-ü nakıs olmaz, hıfzede Allah
(İmanın Özelliği)
73) Demem kim, inşaallah mü'minem, bil mü'minem hakka, Bu mânâ ile imân kesbi ve mahlûkıdır li'llah...
74) Ve amma Tanrının kendi kuluna ma'rif et güncin, Hidayet kıldığı mâna ile vehbîdir ol bi'llah.93
(Mukallidin İmâm)
75) Ve iman-ı mukallid hem sahih olmuştur amma kim, Ol istidlâl-i akli terk ile âsim olur billah.
(Keramet)
76) Kerâmet-ı veli haktır, nebisi mu'cızatîdır. Keser az müddet içre, çok mesafe evliya'ullah
77) Bulurlar vakt-i hacette taam-ü hem libas anlar, Behaim hem cemad onlarla söylerler bi izn'illah
78) Gehi su üzerinde meşy ederler vecd-ü haletle Havada geh uçarlar hark eder adâtini Allah.
(Veli - Nebi)
79) Erişmez bir veli hiç bir nebinin rütbesine hem Ana ermezki andan sakıt ola emr-ü nehyu'llah.
80) Ve efdal evliya Sıddîk-ı ekber ba'dehu Faruk Ve Zinnûreyn den sonra, Alidir ol velıy ullah
(Halîfeler)
81) Bu dördü hem hilâfette bu tertib üzre kaimdir. Bu çâr-i yâriden sonra hem efdal evliya'ullah
82) Kalan ashabıdır ki cümlesinin zikri hayr olsun. Cemü âl-ü ashabı kiramı sevmişem fi'llah
(Cennetle müdelenenler)
83) Aşere-i mübeşşere ve Fatıma Hasan, Hüseyn... Bu ümmetten bulara cennet ile neşhedü b'illah.
84) Ve gayri kimseye ayniyle cennetlik denilmez kim;
O gaybe hükm olur, gaybi ne bilsin kimse gayru'llahî.
(Efdaliyet)
85) Ve ashabı Kiramın cümlesinden sonra ümmetten, Cemii tabiin olmuştur efdal evliya'ullah
(İmamet)
86) İmam'ül-Müslimin sultan Müselman hür mükellef hem, Kureysi, zahir olmalı, edüp tenfiz-i hükmû'llah.
87) Veli Haşimli, ma'sum, efdal olmak şart değildir kim; O fisk-ü cevr içün hiç mün'azil olmaz bi şer'illah.
88) Ve berr-ü facire uyup nemazım kılarım bile Hem anların cenazesi nemazın kılarım ll'llak.
(Mest Üzerine Mest)
89) Ve huff ügre hazarda hem seferde mesh caizdir. Ve müskir olmıyan temr ü ineb suyu mubahu'llah94
(Sadaka Fazilet)
90) Tasaddukla duamızdan bulur emvatımız ni'met, Ve fazl-ı emkine vü eşhas u ezman haktır eyvallah.95
(Etfal)
91) Bilinmez müşrikin etfalı Cennette mi narda mı... Ve küffara kiramen kâtibin vermiş, Kerim Allah.
(Madum Varlık)
92) Ne kim ma'dumdur, ol şey nıer'i add olunmaz hem, Mükevvin kâinata benzemez şeydir teâlallah.
(Sihir - Nazar)
93) İsâbet-i ayn caizdir ve sihr insana vaki'dir. Beşer aklmdan efdaldır, ulûm-u enbiya'ullahî
(Müçtehid îçtihad)
94) Delile, müçtehid evvel bakıp eyler isabet Hak; Ve sonra hükme baktıkta hatasın afveder Allah
95) Ki Hak birdir, muayyendir ve Kur'an ü Hadis ancak, Ne miktar olsa mumlan zahirine hami olur hergâh.
(Batın)
96) Bu zahirden ol ehl-i bâtının da'vası ma'naya Udûl ü hem nususî redd ü istihfaf-ı ŞER'illah.
(Küfr)
97) Hem istihlâl-i zenb-ü rahmet-i Haktan yeis hem de, Azabından emin olmak bu cümle küfürdür bi'llah!...
98) Ve lafz-ı küfri tav' ile ve kâhin sözlerin tastıyk, Küfürdür lâkin inkâr-ı yeniden teybedir Li'llah.
(Otuz iki farz)
99) Huda otuz iki farzı ibâdma buyurmuştur.
Kamusun farz bildim boynuma aldım bi tav'illah.
(İslâm)
100) Şurûtu beştir İslammın ki, tevhid-ü salât-ü savm, Zekât-ü Hacc ganiler hakkına farz eylemiş Allah.
(Namaz)
101) Namazın şartı hariçte olanlar altı farz olmuş Ve erkânı içinde oldular, hem altı f arz'ullah.
(Abdest)
102) Dışındaki; taharet, setr-i avret, vakti bilmektir. Ve abdest almak niyyet, hem istikbâl-i Beyt'illah
103) Namaz içinde tekbir ve kıyam ile kıraattir. Rükû ve ka'de-i uhra ikişer secdedir li'llah.
104) Vudûnun farzı; yüz yumak, yedeyni mirfekıyle hem, Başa mesh eyleyip, ayaklan gaslet dedi Allah...
105) Ve guslin farzı üçtür kim temazmuzdur, hem istinşak. Üçüncü cümle a'zasm yumaktır, tevbeten li'llah.
(Teyemmüm)
106) Teyemmâm eylemek vaciptir abdest ile gasl içün, Su bulunmazsa ya kudret yok isedir, bu şer'ullah.
107) Anın rüknü iki urnıak, şurutu beş biri niyyet; Saıyd-u tâhir-ü mes'h u biri acz-i ibadi'llah.
(Oruç)
108) Ve savmın farzı üç; niyetle eki ü surbı terk etmek. Fecir doğdukta gün batınca, imsak oldu emr'ullah.
(Hacc)
109) Dahi Hacc'in fürüzu üç, biri ihrama girmektir. Biri vakfe Cebel üzre ziyaretoldu Beyt'ullah.
110) Haramı itikad etmek haram, andan sakınmaktır. Helâli hem helâl etmek, budur cümle furûzu'llah.
(Sonuç)
111) Hep ashab-ı güzin ü Tabiin ü müçtehidinin, Ne kim var ehl-i sünnet vel cemaa cümle ehl’ullah.
112) Kamunun i'tikadm bu yüz on beyt içre bil Hakkı; Budur hak mezheb ancak, bunda sabit eylesin Allah.
113) Eğer benden, küfür amden ve hatâ sadır olduysa, Ben o küfr'ün cemimden beri oldum li vech'illah.
114) Dahi Şer'a muhalifse, eğer efâl-ü akvâlim,Ben anlardan rücu' ettim ve tüptü gurbeten li'llah
115) Ne kim kılmış Habibu'llah bize tebliğ-ü ahkâmı, Kabulettim anı âmentü bi'llâh ve hük'millah
116) Dilim ikrarını, kalbimle tastıyk eyledim candan. Senin hıfzında imanını, emanet olsun ey ALLAH!..
Dostları ilə paylaş: |