Seçme nükteler


- SEN NİYETİNİ BOZMUŞSUN SULTANIM!



Yüklə 1,3 Mb.
səhifə20/50
tarix28.07.2018
ölçüsü1,3 Mb.
#61439
1   ...   16   17   18   19   20   21   22   23   ...   50

17- SEN NİYETİNİ BOZMUŞSUN SULTANIM!


Padişahlardan biri bazen vezirlerini de yanına alır, ferahlamak için şehir dışındaki köylü Mehmet Ağanın bağına giderlermiş. Kendilerine ikram edilen güzelim üzümleri yerken, temiz hava ve yemyeşil manzara ile rahatlarlarmış.

Yine bir gün Mehmet Ağa’nın bağına giden Padişah, O’nun elinden istimlâk yoluyla veya zorla bu bağı almayı düşünmüş. Köylü Mehmet Ağa, Padişah geldi diye yine bağından, bostanından en güzel meyveleri toplayıp getirmiş ve onlara ikram etmiş. Ancak, her zaman onların iştahını kabartan altın sarısı üzümler, taptaze meyveler padişahın gözüne paslı, çürük ve yenilemeyecek şekilde kötü gözükmüş. Bu duruma çok sinirlenen padişah;

—“Mehmet Efendi! Mehmet Efendi! İki defa bağına uğradık. İkram için getirdiğin paslı üzümleri, çürük meyveleri sığırlar bile yemez. Bu bize hakaret sayılmaz mı?” diye bağırmış.

Ancak ferasetle, padişahın niyetini sezen Köylü Mehmet Ağa gayet sakin, soğukkanlı bir şekilde özür diledikten sonra şöyle demiş;

—“Sultanım! Sultanım! Bağ aynı bağ, üzüm aynı üzüm. Ama sen, niyetini bozmuşsun! Onun için sana öyle gözüküyor.”

Bunları dinleyen Padişah, hatasını anlamış ve Mehmet Ağadan özür dileyip helâllik istemiş.


Sanma ey hace senden zer-ü sim isterler,

Yevme la yenfe’u da kalb-i selim isterler”57

(Bağdatlı Ruhi)

18- SANA AĞLIYORUM


Behlül Dâne bir gün, Harun Reşit’in sarayına gider. Bakar ki Harun Reşit yok. Hemen onun tahtına padişah gibi oturup çöreklenir. Ancak bunu gören muhafızlar onu apar topar yakalayıp;

—Bre edepsiz deli” diyerek dövmeye başlarlar.

Harun Reşit saraya gelince ağlamakta olan Behlül’ü okşayarak hal hatır sorar. Muhafızlar;

—Ey Müminlerin Emiri! Biz onu sizin tahtınıza oturmuş gördük. Bir daha bu edepsizliği yapmaması için bir iki vurduk. Onun için ağlıyor” derler.

Behlül ileri atılıp;

—Hayır, ben onların dövmelerine ağlamıyorum. Senin için ağlıyorum. Çünkü ömrümde bir defa bu makama oturdum, bu kadar dayak yedim. Sen ki, her gün oturuyorsun! Acaba ne kadar dayak gerekecek!” cevabını verir.58



19- ŞEYH UÇMAZ


Bir şeyh’e sormuşlar;

—Sultanım! Size gökte uçar derler. Gerçek midir?

Cevap vermiş;

—Şahım biz uçmayız, ama müritlerimiz uçurur.59



20- EVLADINA ACIMAYAN TEBASINA DA ACIMAZ!


Bir gün Valilerden birisi Hz. Ömer’i ziyarete gelir. Hz. Ömer sırt üstü yatmış ve çocukların göğsüne çıkıp oynayıp – zıplamakta olduklarını görünce O’nu yadırgar. Bunu sezen Hz. Ömer (r.a.) Valiye;

—Sen ailen arasında çocuklarına nasıl davranırsın?” diye sorar.

Vali;

—Ben kapıdan içeri girer girmez, sesim duyulur duyulmaz, evde derin bir sessizlik başlar. Hiç kimse dudağını bile kımıldatamaz. Siz ise, çocukları öpüyor ve onlarla oynuyorsunuz” deyince. Hz. Ömer (r.a.);



—Haydi, çık buradan, Evlâd-ü İyâline şefkat ve merhameti olmayan bir kimse; Ümmet-i Muhammed’e acıyamaz. Onlara şefkatle kucak açamaz” der ve O valiyi azleder.60

21- GÜVENLİ MEMUR


Ragıp Paşa, bir gün ansızın kütüphanesine girer. Gerek kütüphaneyi gerekse kitapları silinmemiş, süpürülmemiş görünce, kütüphane memurunu çağırıp;

—Aferin Efendi! Doğrusu dünyada senin gibi emniyetli dürüst adam görmedim. Teslim edilen şeylere hiç el sürmemişsin.61



22- BU ÇENEYE TAHAMMÜL YETMEZ


Hikmet bey, adliye memurlarından biriyle sohbet ederken, Halil Efendi adında lafazan biri yanlarına gelmiş.

Münasebetli münasebetsiz söylenmeye, görevden azledilişini uzun uzun anlatmaya başlamış. Mecliste bulunanlardan bir ikisi adamı kaş göz işareti ile susmaya davet ettilerse de çal çene herif lafa devam etmiş. Hikmet Bey’in kafası kızarak irticalen:


Cevr-ü cefası dehr’in bitmez Halil Efendi

Bu çeneye tahammül yetmez Halil Efendi.

Lutfeyleyip de bari buradan Huda gidersin

Kendiliğinden asla gitmez Halil Efendi”

Kıtasını okuduktan sonra adamı kovmuş.62



23- SIRTIN YERE GELMEZ


Edirne Valisi İsmail Paşa, eşkıyalığı engellemek için her türlü silah satışını (av tüfeğine varıncaya kadar) yasaklamış. Avcılığı çok seven bir genç, bir gün dağda bir ceylan görmüş. Onu avlamak için elini beline attığında silahını bulamamış. Ceylan kaçmaya, peşinden mahzun mahzun bakan genç de söylenmeye başlamış;

—Kaç bakalım kaç! Senin İsmail Paşa gibi bir arkan varken bu dünyada sırtın yere gelmez”



24- İDARECİDE OLMAMASI GEREKEN BEŞ ŞEY


İyi bir idareci, halkın sevgisini kazanmak isteyen bir Devlet adamı şu beş şeyden uzak olmalıdır;

  • Acelecilik,

  • Cimrilik,

  • Hiddet, öfke,

  • İnatçılık,

  • Yalancılık

———— o ————


‘’Kim halka idareci olursa; onun tabiatı yumuşak, tavır ve hareketleri soylu olmalıdır.’’63

25- TOPLUMU YIKAN ZİHNİYET; NEMELAZIMCILIK


Kanuni Sultan Süleyman, sütkardeşi Yahya Efendiye bir pusula göndermiş, Ondan Osmanlı Devleti’nin yıkılışına yol açacak sebeplerin neler olabileceğini sormuştu. Yahya Efendi mektubu okuduktan sonra aynı kâğıdın arkasına;

—Neme gerek kardeşim” sözünü yazıp geri göndermiş.



26- NEME LAZIM DERSENİZ SIRA SİZE GELİR


Nazi Almanya’sında yaşamış Protestan bir papaz hatıra defterinde şu satırlara yer vermiş;

—Naziler, önce Yahudileri götürdüler, ben aldırmadım. Neme lazım dedim. Çünkü Yahudi değildim. Sonra Katolikleri götürdüler, ona da aldırmadım, çünkü Katolik de değildim. Ve bir gün Protestanları götürdüler. İçlerinde ben de vardım. Çevreme yardım edecek birini bulmak ümidi ile baktım. Ama ne yazık ki, bana yardım edecek hiç kimse kalmamıştı.



27- YALNIZ MAKTÜLÜN AKRABASI KALSIN


Nasrettin Hoca kadılık yaptığı esnada, Hoca’nın huzuruna bir köpeği öldürmekten sanık bir kişiyi getirirler. Davanın tuhaflığı sebebiyle çarşı-pazar esnafı tıklım tıklım mahkeme salonunu doldurur.

Gürültüden, şamatadan mahkemeyi devam ettirmekte zorlanan Hoca kalabalığa seslenir;

—Bu ne kalabalık yahu! Herkes dışarı çıksın, yalnızca ölenin akrabaları kalsın deyince salonda hiç kimse kalmamış.64


Yüklə 1,3 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   16   17   18   19   20   21   22   23   ...   50




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin