T. C. Gazi ÜNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ



Yüklə 1,01 Mb.
səhifə15/24
tarix07.08.2018
ölçüsü1,01 Mb.
#68405
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   24

3.5 1996-1997 PARA POLİTİKASI

3.5.1 Ruble İstikrarı

12 Nisan 1995’de Rusya meclisi yeni RMB federal yasasını kabul etti. Önceki kanundan farklı olarak RMB’nın hedefleri çok daha net belirlendi; rublenin ve bankacılık sisteminin istikrarını korumak. 1995 kanunuyla RMB iktisaden bağımsız kamu tüzel kişisi oldu. RMB sermayesi ve varlıkları Rusya Federasyonuna aitti. Rus devleti RMB borçlarından sorumlu olmayacak, RMB’da hükümet borçlarından sorumlu tutulamayacaktı. RMB kendi harcamalarını finanse edecek ve ticari bankaların yükümlülüklerinden mesul tutulmayacaktı.


1995 yasası RMB’nın hükümete bütçe açıklarını kapatması için kredi vermemesini şart koştu. Böylece RMB’na bağımsız para ve kredi politikaları izleme kapısı açıldı. Yeni yasayla RMB Duma denetimine tabi tutuldu, RMB’na her yılın Aralık ayına kadar para ve kredi politikalarının genel toplu dökümünü Duma’ya arz etmek yükümlülüğü getirildi. Duma dört yıllığına RMB başkanını seçecekti.
1995’ten sonra RMB’nın para ve kredi politikalarında kullanacağı aygıtlara yenileri eklendi. RMB para arzını Batılı piyasa ekonomilerindeki belirlemeye başladı.
“Anayasaya göre Rusya bankasının temel görevi rublenin istikrarını sağlamak ve korumaktır. Merkez Bankası Federal Kanunun 3. maddesine göre Rusya Bankasının ana hedefleri satın alma gücünü ve diğer paralara karşı rublenin kurunu kuvvetlendirmek, Rusya bankacılık sisteminin gelişimini ilerletmek, ödeme sisteminin kesintiye uğramamasını temin etmek. Rusya Bankası bu işlevleri devletten bağımsız yerine getirir (Rusya Federasyonu Anayasası 75, Madde). RMB kar amacıyla hareket etmez”.85
Rusya’nın 1996-97 yıllarında para politikasının ana hareket noktası enflasyonu düşürmek, bunun yollarından biride nispeten istikrarlı ruble idi. Düşük enflasyona geçiş evresinde RMB dolara karşı rublenin nominal değer kaybını Rusya içindeki daha yüksek enflasyonu dengelemek için düşük seviyede tuttu. Gerektiğinde para piyasalarına girdi.
Ulusal paranın satın alma gücünün iç ve dış piyasalarda istikrarı iktisadi büyüme için gerekli şartlardan birisi olarak görülür ve önceki yıllarda olduğu gibi 1997’de de istikrar Rusya’nın para politikasının ana hedefiydi.86
Rusya Merkez Bankası anahtar politika belgeleri (1997’de tektip devlet para politikası anahatları ve 1997 iktisadi politika ve orta dönemli strateji hakkında merkez bankası ve Rusya Federasyonu Hükümeti tarafından yapılan ortak açıklama), Rusya yıllık enflasyon oranını %12’den daha aza düşürmek zorundaydı.87
RMB’nın 1997’de ruble karşılığında dolar alışı önceki yıllardan oldukça farklılık arz ediyordu. Önceki yıllarda ruble basımı ve arzı rublenin hızla değer kaybı, enflasyon ve döviz rezervlerinde düşüş ile neticelenmişti. 1997’de para basımı ruble ve rubleyle ifade edilen menkul değerlere olan talep doğrultusunda yapıldı. 1996 ve 1997’de Rusya sermaye borsası yüzdelik getiriye göre dünyanın en kazançlı borsası oldu. Hükümet dolar kullanımını azaltmak için tüm ödemelerin ruble ile yapılmasını zorunlu kıldı. Rublenin artan gücünden cesaretlenen hükümet 1997 yılı sonunda alınan bir kararla 1 Ocak 1998’de rubleden üç sıfır silineceğini duyurdu. Kopek yeniden piyasaya çıktı. Bir ruble 100 kopek olarak belirlendi. Daha önceki para değişimi sırasında yaşanan panik dolayısıyla hükümet 1998 yılı boyunca eski ve yeni rublelerin birlikte tedavülde olacağını ve eski rublelerinde 2002 yılına kadar değiştirilebileceğini ilan etti.
Tayland, Malezya, Filipinler, ve Güney Kore’de 1997 ortalarında yaşanan finansal karmaşa etkisini Aralık 1997’de Rusya’da hissettirdi. RMB 23 milyar dolarlık döviz rezervinin 5 milyar dolarını rubleyi ve o vakitte %18 olan kendi tekrar finansman faiz oranını korumak için kullandı. Sonradan RMB ruble istikrarından sağlayacağı kazancın faiz oranını düşük seviyede tutmaktan ve düşük borç ödeme maliyetlerini korumaktan daha önemli olduğunu kabul etti. Oldukça ağır dolar üzerinden borçları olan bankacılık siteminin bu yükümlülüklerinin ruble karşılığını aniden artırmanın aşırı riskli olduğunu gördü. Aynı derecede önemli olan bir diğer husus hükümet borç kağıtları piyasasında toplu satışlar, bu satıştan sonra rubleden dövize geçiş tehlikesiydi. RMB para piyasalarından çekildi ve faiz oranının %30’un üzerine çıkmasına göz yumdu.
Ticari bankacılık sisteminin doğuşu Rusya reform sürecinin en bunaltıcı ve en az başarılı bölümünü teşkil etti. İşletmelere bankalar vasıtasıyla finans temini amacını güden hükümet ve RMB, bankacılık siteminin bekasını sisteme gelir sağlayıcı çeşitli yollarla temin etmeye çalıştı. IMF’in RMB kredileri üzerindeki sınırlamaları yüzünden RMB bankalara yeni kaynaklar şırınga etme hususunda gittikçe zorlandı, RMB’dan bankacılık sistemine para akışının durması bankacılık sistemine indirilmiş hayati bir darbe olacaktı, zaten dolarlı borçlarının ağırlığı altında bankacılık sistemi inliyordu.

3.5.2 İç Borç Büyüklüğü

RMB’dan aldığı kredilere 1995’de getirilen kısıtlama dolayısıyla hükümet gelir gider arasındaki açığı kısa vadeli hazine tahvilleri ve daha uzun vadeli federal kefaletler ile karşılamaya yöneldi. KHT ve UFK toplamı zamanla yükseldi,Ocak 1998 itibariyle KHT ve UFK yükümlülüklerinin ruble karşılığı 311,4 trilyon, dolar karşılığı 52 milyar idi. KHT ve UFK toplamı Ocak 1995’de GSMH’nın %2’si, Ocak 1996’da %4,4’ü, Ocak 1997’de %10,5’i ve 1998’de GSMH’nın %13,9’una denk düşüyordu.


Batı ülkeleri hükümet borçları ile kıyaslandığında KHT ve UFK toplamı küçük olsa da Rusya hükümet borçlarının yarısı her altı ayda bir ödenmek zorundaydı. Aralık 1997’de faiz oranlarındaki keskin artışla birlikte 1998’de düşük faiz oranlarında yeniden finansman bulma imkanı ortadan kalktı. Böylece hükümet bütçesinin çok önemli bir kısmı faiz ödemelerine ayrıldı.
Bütçe açıklarının RMB yerine borçla finansmanı Rusya’da canlı ve karlı bir piyasanın doğmasını sağladı. KHT ve UFK’in vadesi 1995’in sonunda 108 günken 1997 ortasında 207 güne çıktı. Vade uzarken faizler düştü, 1996 ortasında yıllık faiz %200’den 1997 sonunda %18’e düştü.

3.5.3 Yabancıların Hükümetin Borçlanma Piyasasından Aldıkları Pay

Bütçe açıkları finansmanına katkı sağlama maksadıyla 1996 başında hükümet ihaleye çıkardığı borçlanma kağıtlarının bir kısmını yabancıların almasına izin verildi. Yerleşik olmayanlar dolar bazında en fazla %20-25 faiz alabilirken yerleşikler ruble bazında %70 faiz alabiliyorlardı. Bu oranlar sonradan biri birine yaklaştırıldı. Yabancılar borçlanma kağıtlarını satıp kazançlarını Rusya dışına çıkartmak istediklerinde bir aylık gelecek sözleşmesi satın alıyorlar ve vade bitiminde yabancılara dolar teslim ediliyordu. RMB 1 Ocak 1998’de S hesabı kısıtlamasını kaldırdı. 15 Ağustos ve 15 Ekim 1996 arasında yabancılar 2,1 milyar $’lık KHT’ni ellerinde bulunuyordu. 1996 sonundan 1997 sonuna kadar yabancılar stoklarına çok büyük oranda KHT ve UFK eklediler, çünkü bileşik faiz oranı dünya ortalamasının oldukça üzerindeydi. 1997 sonu itibariyle yabancılar 14,5 milyar $’lık KHT ve 1,8 milyar $’lık UFK’ya sahipti. GDA finansal karmaşası etkisini gösterdikten sonra Ekim 1997 ve Ocak 1998 arasında yabancılar yaklaşık 1,3 milyar $’a karşılık gelen KHT ve UFK’ni satarak Rusya dışına çıkardılar.


Enflasyon düşerken birkaç Rus bankası ve kamuya ait Gazprom ve Lukoil gibi büyük işletmeler 1996 ve 1997’in başında yurt dışından borçlandılar. Bazı açılardan bu durum hükümetin değişik adlar altındaki birimleri tarafından dışardan borçlanması anlamına geliyordu. Bu borçlara RMB kefildi. Bu tür borçlanma GDA etkisinden sonra birkaç kez kesintiye uğradı.

3.5.4 Özel Döviz Talebi

Ruslar hükümetlerine, özellikle para hususunda, güvenmiyorlardı. 1991-95 yılları süresince Rublenin başına gelenler dolayısıyla Rus halkı rubleye ve bankalara zerre kadar itimat edemez oldu. Ocak 1998’de RMB’nın net iç varlıkları 141,2 trilyon , net döviz rezervleri 4,2 milyar $’dı para tabanı 164,5 trilyon ruble (27,4 milyar dolardı). Ruslar 40 milyar $ civarında dövizi yastık altında bulunduruyorlardı. Bu miktar RMB döviz rezervinin yaklaşık on katı veya ruble banknotları ve net iç varlıklar toplamından fazlasına denk geliyordu.


Rusya’da döviz darlığı yoktu. Mevcut döviz yığınını dolar olarak veya rubleye dönüştürerek yatırıma yöneltmede engeller vardı. Rus hükümeti iş yaşamında ruble yerine dolar kullanılan alanı daraltma politikası güdüyordu. Dolar kullanımının azalması Ruble kullanımının artmasının enflasyonla mücadeleye katkıda bulunacağını umuyordu. Dolar kullanımı hükümetin politikasına rağmen çok azalmadı.
Rusya mütemadiyen dış ticaret fazlası veriyordu, 1994’de17 milyar $, 1995’de 20,4 milyar $, 1996’da 26,9 milyar $ ve 1997’de 19,8 milyar $. 1997’de artan ithalat dış ticaret fazlasını geriye doğru çekerek 1997’nin ikinci yarısında cari işlemler hesabı eksiye bakiye verdi. 1 Ocak 1998’den itibaren başlamak üzere hükümet dövize talebi caydırmak için döviz alış satışına %2 vergi getirdi.
Özel ellerde tutulan bu çok büyük döviz stoku Rusya’nın resmi hesaplarında gösterilemiyordu. Rusya hükümeti ellerinde dolar bulunduranların bankalara yatırmasını istiyor fakat Ruslar bankalara güvenmedikleri için ellerinde tutmayı tercih ediyorlardı.

3.5.5 Yabancı Yatırımlar

1998’e kadar doğrudan yabancı yatırımlar Rusya ekonomisinde sınırlı bir yere sahipti. Yabancı yatırımların çoğu KHT, UFK ve sermaye piyasasına aktı. 1991-95 yılları arasında doğrudan yabancı yatırım tutarı yaklaşık 5 milyar $’dı. Uneximbank Temmuz 1997’de Svyazinvest ihalesini kazanmak için George Soros ve Deutsche Morgan ile birleştiğinde yabancı doğrudan yatırımların ivme kazanacağı umudu doğdu. Bunu BP ile Sidanco/Uneximbank ve Royal Dutch Shell ile Gazprom ve Lukoil’in Rosneft ihalesine katılmak için oluşturdukları birlik takip etti.


1991-1997 arasında DYY tutarı 9,7 milyar $’a erişti. Ocak 1998 itibariyle doğrudan ve portfolyo yatırımlarının tutarı 36,2 milyar $’dı.

3.5.6 İşletmeler Arası Ödeme Gecikmeleri

İşletmeler arası ödeme gecikmeleri 1991-95 yıllarında para politikasının oluşumunda baş etkenler arasındaydı. Bu durum Rusya’nın parasal gelişiminin ikinci evresini oluşturan 1996 ve 97 yıllarında oldukça değişti.


Rusya gerek özel gerek kamu kesiminde çeşitli ödeme gecikmeleri ile yüz yüzeydi. İşletmeler arası ödeme gecikmeleri, vergi tahsilatı gecikmeleri, ücret ödeme gecikmeleri tüm ülkenin günlük iktisadi yaşamını aksatıyordu. Başkan Yeltsin 1997’de yıl sonuna kadar kamu çalışanlarının birikmiş ücretlerinin ödenmesi için bir karar imzaladı, birkaç büyük Rus işletmesinden tahsil edilen vadesi geçmiş vergi alacakları ve dış borçlar sayesinde bu karar hükmü büyük ölçüde yerine getirildi. Yeltsin’in imzaladığı karar özel işletmelerde çalışanların birikmiş ücret alacaklarını kapsamıyordu.
İşletmeler ücret ve vergi gecikmelerini hükümet desteklerinin sürdürülme aracı olarak kullanıyorlardı. Para düzenindeki değişimin tüm bu ödeme gecikmelerinin yayılması üzerinde bir etkisi olmadı. Eski para düzeninde işletmeler arası kredilerin bir rublesi para basımında bir rublelik artışa karşılık geliyordu.
1996-97’de işletmeler arası alacaklar iki kat, vergi alacakları (cezaları hariç) yaklaşık üç kat, maaş ödeme gecikmeleri gerçek değerlerle üç kat arttı. Bonolar 2,5 kat arttı. 1996-97’deki banka kredileri 1994’deki banka kredileri ile bire bir karşılaştırılamaz çünkü 1994’deki kredi verileri döviz üzerinden verilen kredileri içermiyor. Dolara veya rubleye göre 1994 ile 1996-97 arasında bir karşılaştırma yapılırsa banka kredilerindeki keskin düşüş daha açık görülür.
İşletmeler arası borç tutarı arttı ama işletmelerin borç toplamları içersinde banka kredilerinin oranı nispeten azaldı. Bu sonucun ilk sebebi RMB’nin zamanla işletmelere verdiği kredileri kesmesi, ikincisi sıkı para politikası koşulları sonucu gerçek faiz oranındaki yükselmeydi. İşletmeler kredilerdeki azalışın doğurduğu finansman açığını vergi ödeme gecikmeleri, maaş ödeme gecikmeleri ile doldurmaya başladılar. 1991-95 dönemine göre 1996-97’nin farkı para politikasının ödeme gecikmelerinden etkilenmemesiydi. Ödeme gecikmeleri ülkenin kamu finansmanını, hükümetin kamu borçlarını ödeme maliyetini artırdı.

3.5.7 1996-97’de Bankacılık

Gerçek bankalar mevduat kabul eder ve borç verir. Rusya ticari bankaları çok az miktarda mevduat topluyordu. Devlete ait olan tasarruf bankası mevduatın büyük kısmını topluyor, çok az borç veriyordu. Yukarıdaki gerçek banka tanımına göre ne ticari bankalar nede tasarruf bankası Batılı anlamda gerçek banka değildi. Rus bankaları işletmelere benziyor ama gerçek anlamda mal ve hizmet üretecek yerde finansal aygıtları kar elde etmek için kullanıyorlardı.


1995’de gerçek parasal sistemin kurulup işlemesine yönelik bir girişim Rus bankalarının faaliyetlerinde değişikliğe yol açtı. Bankalar özel sektör ve bankalar arası kredilerden, RMB kaynaklarından hükümetin çıkardığı menkul kıymetler piyasasına yöneldiler. Hükümet kağıtlarının faiz oranı artarken bankacılık siteminin toplam varlıkları içinde hükümet kefaletlerinin oranı 1994’de %8,5’den 1997 sonunda %31’e yükseldi.
1993-94 ile 1995-97 karşılaştırırsak 1993-94’de kısa vadeli borç ödemeleri hariç bütçe açığı GSMH’nın 10,4 ve 10,7 kısa vadeli borç ödemeleri dahil toplam açık 10,4 ve 11,4 idi. 1995-97 yıllarında yıllık açık GSMH’nın %3,0 ila 3,6’sı arasında, borç ödemelerini eklediğimiz takdirde %4,8 ila %7,6 arasında değişiyordu. Faiz ödemelerinin GSMH’ya oranı 1994’de %0,7 iken 1995’de %1,8. 1996’da %3 ve 1997’de %4 idi. Gelirlerinin büyük kısmını hükümet senetlerinden aldıkları faizle temin etmelerinden sonra da bankalar tüm borçlarını ödeyeme kudretine ulaşamadılar.
Hükümet senetleri kazancı 1996 ortasından itibaren düşmeye başladı. Bu düşüş bankacılık sisteminde ciddi sıkıntılara neden oldu. 370 banka RMB tarafından tasfiye edildi, küçük bankalar biri birileriyle veya büyük bankalarla birleştiler. 1997 Haziran sonu itibariyle 742 bankanın çalışma izni RMB tarafından iptal edilmiş ve tasfiye işlemleri devam ediyordu. Bu küçük bankalar sayı itibariyle kalabalık olsalar da aktif toplamları bankacılık sistemi varlıklarının sadece %2’sine tekabül ediyordu.
Hükümet borçlanma kağıtlarının kazancı düşerken menkul kıymetler piyasası yükselişe geçti. 1996 ortası ve 1997 sonu arasında Rusya menkul kıymetler borsası dünyanın en çok kazandıran borsasıydı. Bankalar varlıkları arasına hisse senetlerini kattılar, bu hisse senetleri bankaların karlılığını ve aktiflerini artırdı. Menkul kıymetler borsası endeksi 1997 yılı son çeyreğinde oldukça düştü ama yıl sonunda çıktı.
Bankaların bir diğer kazanç kaynağı hükümet ödemelerini yapmak ve Rus gümrük hesaplarını tutmaktı. 1997 sonunda hükümet bu işlemleri bankaların elinden alarak doğrudan hazineye verdi, ama 1998 de gümrük hesaplarını tekrar bankalara döndürdü.
1995 sonu ile Aralık 1997 sonu banka bilançolarını karşılaştırırsak bankacılık sisteminde çok ciddi iyileşmenin olduğu görülür. Toplam varlıklar toplam yükümlülüklerden daha hızlı arttığı, öz sermaye ikiye katlandığı görülür. Standart bilanço 1996-97’de borç ödeme kudreti ve nakit rasyosunda çok büyük gelişme olduğu anlaşılır.
1995 sonuna göre ödünç alınmayan ters rezevler altı kat artarken, bunun anlamı bankaların nakit olarak daha kötüye gittiğidir, borç ödeme kudretini göre varlık ve yükümlülükler 1996-97’de yaklaşık ikiye katlandı ama bankalar iki yıl öncesine göre öz sermaye yönünden daha kötü durumdaydılar. Öz sermayeye göre varlık ve yükümlülük nispeti 1996-97’de kötüleşmiştir. Bankacılık sistemi sıfır sermaye üzerinden kredi artışı gerçekleştirmiştir. Rusya finansal sistemi kamu harcamalarında tehlike yaşıyordu. Bu durum iç kredi yapısının 1997 sonunda neden çöküşe yaklaştığını açıklıyor, ruble baskı altına girerken neden RMB’nın rubleyi korumaya tüm maliyetine rağmen çalıştığını açıklıyordu.
1996-97’de iktisadi faaliyetler RMB tarafından basılan paraların hükümete satılması ile finanse edildi. 1997’de finansman kaynağı RMB tarafından yurt dışından gelen dövizler ruble karşılığında alınarak finans kaynağı oluştu.


Yüklə 1,01 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   24




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin