Alulbeyt Yayınları: 07


DEVE 1ـ اُطْلُبُوا الخَيْرَ في أخْفافِ الإبِلِ طارِدَةً وَوارِدَةً/ 2537. 1- Hayrı, gidip gelen (veya eşya yüklenen) devenin pençelerinde arayın.[34] /2537 DEVLET



Yüklə 10,66 Mb.
səhifə36/84
tarix03.08.2018
ölçüsü10,66 Mb.
#66726
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   84

DEVE


1ـ اُطْلُبُوا الخَيْرَ في أخْفافِ الإبِلِ طارِدَةً وَوارِدَةً/ 2537.

1- Hayrı, gidip gelen (veya eşya yüklenen) devenin pençelerinde arayın.[34] /2537


DEVLET


1ـ أماراتُ الدُّوَلِ إنْشاءُ الحِيَل/ 1230.

1- Devletler, yaptıkları hilelerle tanınır. /1230

2ـ مِنْ أماراتِ الدَّوْلَةِ التَّيَقُّظُ (اليَقْظَةُ) لِحِراسَةِ الأُمُورِ/ 9360.

2- İşlerin gözetilmesi için uyanık olmak devletin alametlerindendir. /9360

3ـ مِنْ أعْوَدِ الغَنائِمِ دَوْلَةُ الأكارِمِ/ 9381.

3- Uluların devleti/ yönetimi, en kazançlı ganimetlerdendir. /9381

4ـ مِنْ دَلائِلِ الدَّوْلَةِ قِلَّةُ الغَفْلَةِ/ 9410.

4- Gafletin azlığı devletin/ yönetimin nişanelerindendir. /9410

5ـ ما حُصِّنَ الدُّولُ بِمِثْلِ العَدْلِ/ 9574.

5- Devletler, adalet gibi (sağlam bir kaleyle) korunmamıştır. /9574

6ـ يُسْتَدَلُّ على إدْبارِ الدُّوَلِ بِأرْبَعٍ: تَضييعُ الأُصولِ، والتَّمَسُّكُ بِالغُرُورِ، وَتَقْديمُ الأراذِلِ، وَتأخيرُ الأفاضلِ/ 10965.

6- Dört şey devletin talihsizliğidir: Esasları zayi etmek, hileye başvurmak, rezil kimselere öncelik tanımak ve erdemli kimseleri geriye itmek. /10965

7ـ دَوْلَةُ الأوْغادِ مَبْنِيَّةٌ علَى الجَورِ وَالفَسادِ/ 5118.

7- Aşağılık insanların devleti, zulüm ve fesat üzere kurulmuştur. /5118

8ـ دَوْلَةٌ الأكابِرِ (الاكارِمِ) مِنْ أفْضَلُ المَغانِمِ/ 5112.

8- Uluların devleti en üstün ganimetlerdendir. /5112

9ـ لِكُلِّ دَوْلَةٍ بُرْهَةٌ/ 7285.

9- Her devletin belirli bir süresi vardır. 7285


DEYİM / ÖRNEK/İBRETLİ ÖYKÜLER/SÖZLER


1ـ للاِعْتِبارِ تُضْرَبُ الأمْثالُ/ 7330.

1- İbretli öyküler nasihat için anlatılır. /7330

2ـ لأهْلِ الاِعْتبارِ تُضْرَبُ الأمْثالُ/ 7629.

2- Nasihat ehli için ibretli öyküler anlatılır. /7629

3ـ لأهْلِ الفَهْمِ تُصَرَّفُ الأقْوالُ/ 7630.

3- Sözler, anlayanına göre değişir. /7630

4ـ ضُرُوبُ الأمْثالِ تُضْرَبُ لأُولِى النُّهى وَالألبابِ/ 5908.

4- Değişik örnekler akıl sahipleri ve bilirkişiler için kullanılır. /5908


DİKKAT


1ـ مَنْ قَلَّتْ مُبالاتُهُ صُرعَ/ 7900.

1- Dikkati az olan yüzüstü yere düşer. /7900


DİL


1ـ اَللِّسانُ مِعْيارٌ أرْجَحَهُ العَقْلُ، وَ أطاشَهُ الْجَهْلُ / 1970.

1- Dil bir terazidir; akıl onu ağırlaştırır, cehalet ise hafifletir. /1970

2ـ اُخْزُنْ لِسانَكَ، كَما تَخْزُنُ ذَهَبَكَ وَ وَرِقَكَ / 2295.

2- Altınını ve paranı sıkı tuttuğun gibi, dilini de sıkı tut! /2295

3ـ اِحْفَظْ رَأسَكَ مِنْ عَثْرَةِ لِسانِكَ، وَ ازْمُمْهُ بِالنُّهي وَ الْحَزْمِ، وَ التُّقي، وَ العَقْلِ / 2369.

3- Başını dilinin sürçmesinden koru; onu men ederek, tedbir davranarak, takva ve akıl ile bağla. /2369

4ـ اِحْبِسْ لِسانَكَ قَبْلَ أنْ يُطيلَ حَبْسَكَ، وَ يُرْديَ نَفْسَكَ، فَلا شَيْءَ أوْلي بِطُولِ سِجْنٍ مِنْ لِسانٍ يَعْدِلُ عَنِ الصَّوابِ، وَ يَتَسَرَّعُ إلَي الْجَوابِ / 2437.

4- Hapsin uzamadan (helâke) düşürmeden önce dilini hapset; çünkü hiçbir şey zindanda uzun kalmaya, doğruluktan yüz çeviren ve cevap vermekte acele eden dilden daha yeğ değildir. /2437

5ـ اِحْذَرُوا اللِّسانَ فَإنَّهُ سَهْمٌ يُخْطي / 2578.

5- Dilden korunun; zira o, hata eden bir oktur. /2578

6ـ إيّاكَ أنْ تَجْعَلَ مَرْكَبَكَ لِسانَكَ في غَيْبَةِ إخْوانِكَ، أوْ تَقُولَ ما يَصيرُ عَلَيْكَ حُجَّةً، وَ فِي الإسائَةِ إلَيْكَ عِلَّةً / 2724.

6- Dilini kardeşlerinin gıybetinde araç edinmekten veya aleyhine delil olacak sözlerden ve sana kötülük edilmesine sebep olacak işlerden kaçın. /2724

7ـ ألا وَ إنَّ اللِّسانَ بَضْعَةٌ مِنَ الإنْسانِ، فَلا يُسْعِدُهُ القَوْلُ إذَا مْتَنَعَ، وَلا يُمْهِلُهُ النُّطْقُ إذَا تَّسَعَ / 2773.

7- Bilesiniz ki gerçekten de dil, insandan bir parçadır; insan (konuşmaktan) kaçındığı zaman söz ona yardım etmez ve (konuşmaya) imkânı olduğu zaman konuşmak ona fırsat vermez. /2773

8ـ ألا وَ إنَّ اللِّسانَ الصّادِقَ يَجْعَلُهُ اللهُ لِلْمَرْءِ فِي النّاسِ خَيْرٌ مِنَ المالِ يُورِثُهُ مَنْ لا يَحْمَدُهُ / 2780.

8- Bilesiniz ki gerçekten de Allah,ın halk arasında birine bağışladığı doğru dil, O’na şükretmeyen birine miras bıraktığı maldan daha hayırlıdır. /2780

9ـ إنَّ لِسانَكَ يَقْتَضيكَ ما عَوَّدْتَهُ / 3419.

9- Şüphesiz dilin, senin alıştırdığını ister. /3419

10ـ اَللِّسانُ تَرْجُمانُ الجَنانِ / 262.

10- Dil kalbin tercümanıdır. /262

11ـ اَللِّسانُ جَمُوحٌ بِصاحِبِهِ / 418.

11- Dil, sahibine karşı çok asidir. /418

12ـ اَللِّسانُ تَرْجُمانُ العَقْلِ / 526.

12- Dil aklın tercümanıdır. /526

13ـ اَلْمَرْءُ مَخْبُوءٌ تَحْتَ لِسانِهِ / 978.

13- Kişi dilinin altında saklıdır. /978

14ـ اَللِّسانُ سَبُعٌ إنْ أطْلَقْتَهُ عَقَرَ / 1219.

14- Dil yırtıcıdır, salıversen parçalar. /1219

15ـ اَللِّسانُ ميزانُ الإنْسانِ / 1282.

15- Dil insanın terazisidir. /1282

16ـ اَلألْسُنُ تُتَرْجِمُ عَمّا تَجُنُّهُ الضَّمائِرُ / 1376.

16- Diller, kalplerde saklı olan şeyleri tercüme eder. /1376

17ـ بَلاءُ الإنْسانِ في لِسانِهِ / 4428.

17- İnsanın belası dilindedir. /4428

18ـ حَدُّ السِّنانِ يَقْطَعُ الأوْصالَ، وَ حَدُّ اللِّسانِ يَقْطَعُ الآجالَ / 4897.

18- Keskin mızrak düğümleri, keskin dil ömürleri parçalar. /4897

19ـ حَدُّ اللِّسانِ أمْضي مِنْ حَدِّ السِّنانِ / 4898.

19- Keskin dil, keskin mızraktan daha kesicidir. /4898

20ـ رُبَّ لِسانٍ أتي عَلي إنْسانٍ / 5309.

20- Nice diller vardır ki döner dolaşır, insanın aleyhine çatar. /5309

21ـ زَلَّةُ اللِّسانِ أنْكي مِنْ إصابَةِ السِّنانِ / 5451.

21- Dilin sürçmesi mızrağın isabet etmesinden daha yaralayıcıdır. /5451

22ـ زَلَّةُ اللِّسانِ أشَدُّ مِنْ جُرْحِ السِّنانِ / 5479.

22- Dilin sürçmesi mızrak yarasından daha kötüdür. /5479

23ـ زَلَّةُ اللِّسانِ أشَدُّ هَلاكٍ / 5506.

23- Dilin sürçmesi en büyük helâktır. /5506

24ـ ضَبْطُ اللِّسانِ مِلْكٌ وَ إطْلاقُهُ هُلْكٌ / 5929.

24- Dili tutmak sultanlık, salıvermek helâk olmaktır. /5929

25ـ طَعْنُ اللِّسانِ أمَضُّ مِنْ طَعْنِ السِّنانِ / 6011.

25- Dil yarası, mızrak yarasından daha acıdır. /6011

26ـ عَوِّدْ لِسانَكَ حُسْنَ الكَلامِ تَأْمَنِ المَلامَ / 6233.

26- Dilini güzel sözlere alıştır ki kınanmaktan korunasın. /6233

27ـ قَلَّما يُنْصِفُ اللِّسانُ في نَشْرِ قَبيحٍ أوْ إحْسانٍ / 6724.

27- Kötülüğü veya iyiliği yaymada dilin insaflı olması ne de azdır! /6724

28ـ قَوِّمْ لِسانَكَ تَسْلَمْ / 6754.

28- Dilini düzelt; sağlam kalasın. /6754

29ـ كُلُّ إنْسانٍ مُؤاخَذٌ بِجِنايَةِ لِسانِهِ وَيَدِهِ / 6872.

29- Her insan dilinin ve elinin işlediği suçlarla yargılanacaktır. /6872

30ـ كَمْ مِنْ دَمٍ سَفَكَهُ فَمٌ / 6928.

30- Dilin akıttığı nice kanlar vardır. /6928

31ـ كَمْ مِنْ إنْسانٍ أهْلَكَهُ لِسانٌ / 6929.

31- Dilin helak ettiği nice insanlar vardır. /6929

32ـ لِسانُ العاقِلِ وَراءَ قَلْبِهِ / 7610.

32- Akıllının dili kalbinin arkasındadır. /7610

33ـ لِسانُ الجاهِلِ مِفْتاحُ حَتْفِهِ / 7611.

33- Cahilin dili helâk oluşunun anahtarıdır. /7611

34ـ لِسانُكَ يَقْتَضيكَ ما عَوَّدْتَهُ / 7614.

34- Dilin, alıştırdığın şeyi senden ister. /7614

35ـ وَ قالَ (عَلَيْهِ السّلامُ) في َحقَّ مَنْ ذَمَّهُ: لِسانُهُ كَالشَّهْدِ وَ لكِنْ قَلْبُهُ سِجْنٌ لِلْحِقْدِ / 7618.

35- İmam (a.s), kendisini eleştiren biri hakkında şöyle buyurdu:

Dili bal gibidir, kalbi ise kininin zindanıdır. /7618

36ـ لِسانُ البَرَّ مُسْتَهْتَرٌ بِدَوامِ الذِّكْرِ / 7617.

36- İyi insanın dili, zikri sürdürmeye tutkundur. /7617

37ـ لِسانُكَ إنْ أمْسَكْتَهُ أنْجاكَ، وَ إنْ أطْلَقْتَهُ أرْداكَ / 7621.

37- Dilinin önünü alırsan seni kurtarır, salıverirsen helâke düşürür. /7621

38ـ لِسانُكَ يَسْتَدْعيكَ ما عَوَّدْتَهُ، وَنَفْسُكَ تَقْتَضيكَ ما ألِفْتَهُ / 7634.

38- Dilin ona alıştırdığın şeyleri (söylemeye) davet eder seni, nefsin ise onunla ülfet ettiğin şeyleri ister senden. /7634

39ـ مَنْ عَذُبَ لِسانُهُ كَثُرَ إخْوانُهُ / 7761.

39- Tatlı dilli olanın kardeşi çoğalır. /7761

40ـ مَنْ حَفِظَ لِسانَهُ أكْرَمَ نَفْسَهُ / 8005.

40- Dilini koruyan kendisini yüceltmiştir. /8005

41ـ مَنْ لَمْ يَمْلِكْ لِسانَهُ يَنْدَمْ / 8185.

41- Diline sahip olmayan pişman olur. /8185

42ـ مَنْ سَجَنَ لِسانَهُ أمِنَ مِنْ نَدَمِهِ / 8280.

42- Dilini hapseden pişmanlıktan korunur. /8280

43ـ مَنْ قَوَّمَ لِسانَهُ زانَ عَقْلَهُ / 8381.

43- Dilini düzelten aklını süslemiştir. /8381

44ـ مَنْ أمَّرَ عَلَيْهِ لِسانَهُ قَضا بِحَتْفِهِ / 8413.

44- Dilini kendisine âmir eden, kendi ölümüne hükmetmiştir. /8413

45ـ مَنْ أمْسَكَ لِسانَهُ أمِنَ نَدَمَهُ / 8514.

45- Dilini koruyan pişmanlığından güvende olur. /8514

46ـ مَنْ أطْلَقَ لِسانَهُ أبانَ عَنْ سُخْفِهِ / 9175.

46- Dilini (serbest) bırakan akılsızlığını ortaya koyar. /9175

47ـ مِنَ الإيمانِ حِفْظُ اللِّسانِ / 9277.

47- Dili korumak imandandır. /9277

48ـ ما عَقَدَ إيمانَهُ مَنْ لَمْ يَحْفَظْ لِسانَهُ / 9589.

48- Dilini korumayan imanıyla anlaşmamıştır. /9589

49ـ مَا الإنْسانُ لَوْلاَ اللِّسانُ إلاّ صُورَةٌ مُمَثَّلَةٌ أوْ بَهيمَةٌ مُهْمَلَةٌ / 9644.

49- İnsanda dil olmasaydı belli bir şekli olan varlıktan, yahut başı boş bırakılmış bir hayvandan başka ne olabilirdi ki? /9644

50ـ ما مِنْ شَيْءٍ أجْلَبَ لِقَلْبِ الإنْسانِ مِنْ لِسانٍ، وَ لا أخْدَعَ لِلنَّفْسِ مِنْ شَيْطانٍ /9699.

50- İnsan kalbi için dilden daha çekici, nefis içinse şeytandan daha aldatıcı bir şey yoktur. /9699

51ـ لا تُجْرِ لِسانَكَ إلاّ بِما يُكْتَبُ لَكَ أجْرُهُ، وَ يَجْمُلُ عَنْكَ نَشْرُهُ / 10305.

51- Dilini ancak sana mükâfat yazılacak ve senden güzellik yayacak şeyler dışında kullanma. /10305

52ـ لا تَجْعَلْ (لاتَجْعَلَنَّ) ذَرَبَ لِسانِكَ عَلي مَنْ أنْطَلَقَكَ، وَلا بَلاغَةَ قَوْلِكَ عَلي مَنْ سَدَّدَكَ / 10385.

52- Dilinin keskinliğini, seni konuşmaya kadir kılanın; sözünün etkinliğini ise seni doğru yola iletenin aleyhinde kullanma. /10385

53ـ لا تُمْلَكُ عَثَراتُ اللِّسانِ / 10719.

53- Dilin sürçmelerine sahip olunmaz. /10719

54ـ لا شَيْءَ‌ أعْوَدُ عَلَي الإنْسانِ مِنْ حِفْظِ اللِّسانِ، وَ بَذْلِ الإحْسانِ / 10860.

54- İnsana, dilini korumasından ve ihsan etmesinden daha yararlı bir şey yoktur. /10860

55ـ هذَا اللِّسانُ جَمُوحٌ لِصاحِبِهِ / 10051.

55- Bu dil, sahibine çok itaatsizlik eder. /10051


Yüklə 10,66 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   84




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin