Şeylere/sanemlere/putlara/idollere
Yalvarır,kulluk eder,onlardan bir şey bekler!
Bu,haktan/doğruluktan büsbütün uzak kalan, (…olan)
Dönüşü bulunmayan-karanlıklara çıkan-
Sapıklığın aslında ta kendisidir işte! (…gerçekten…)
Zararı yararından akıla yakın olan
Bir varlığa yalvarır-davet eder çağırır-
Yalvardığı/taptığı şey ne kötü yardımcı,
Ne kötü bir yandaştır,bir dosttur,arkadaştır,
Ne berbat efendidir,yoldaştır,destekçidir.
234
Hiç kuşku olmasın ki,-kesin inanılsın ki-(…duyulmasın ki,)
Bir Allah,inanıp da,candan teslim olup da,
Güzel,iyi,yararlı,hayırlı,bereketli
İçten davranışlarda-iyilik yarışında- (…soylu…)
Bulunan kimseleri-erdemli benlikleri-
Altlarından ırmaklar,çağlayanlar,pınarlar
Akan cennetlerine kabul eder güzelce,
Yerleştirir sonsuza değin kalmak üzere.
(Ölümsüz Kelam’ında verdiği söz üzere.)
Dilediği her şeyi yapar O hiç kuşkusuz ki!
(Ki O’nun her fiili doğrudur and olsun ki!) (…hikmetlidir…)
Kim neyi hak etmişse en iyi Bilen O’dur.
Kim Allah’ın dünyada-şu geçici hayatta-
Ahrette,kendisine-sevgili Elçisi’ne-
(Her hangi bir kuluna-her zamanda/mekanda-)
Asla hiçbir yardımda-koruma/kollamada-
Bulunmayacağını sanıyor,umuyorsa, (…bekliyorsa,)
-Böyle bir kuruntuya,vehme kapılıyorsa.- (…ihtimal veriyorsa,)
Yardım edeceğine göre Tek Allah ona,
Artık o bir sebeple/tutunup bir sebebe-
Sonsuz bir merdivenle uzanıversin göğe.
Başka bir yol denesin,bir ip atsın tavana,
Geçirsin boğazına nefesini tutsun da,
Her iki ayağını kessin yerden sonra da!
-Gelen vahyi önlesin eğer gücü yeterse,
Böyle bir girişimde bulunarak eblehçe!-
Allah’ın dışındaki diğer ilişkileri
-Yalvarıp,yakardığı,ilah edindikleri- (…şeylerle/sanemlerle)
Kessin de,bakıversin,gerçeği görüversin.
Şimdi bak sın bakalım bu-kıt akıllı kimse-
Acaba bu hilesi,bu oyunu/düzeni,
-Derin kini/nefreti-öfke duyduğu şeyi
(Allah’ın Elçisi’ne ya da salih kuluna (…halis…)
Yönelen yardımını,kesiksiz desteğini.) (Ulaşan…)
Gerçekten engelleme gücüne erecek mi,
Öfkesini/kinini yok edebilecek mi?
235
(Güvensizlikle,güven,imansızlıkla iman,
Ümitsizlikle,ümit sınırı üzerinde (…çizgisi…)
Yürüme utancından/huyundan/hatasından (azabından)
Kurtulabilecek mi,başarabilecek mi
Allah’a-aracısız-olanca inancıyla,
Riyasız sevgisiyle/yürekten güveniyle
Yakın olabilmeyi,kulluk edebilmeyi?
Öğrenebilecek mi ona verilenleri
Paylaşmayı kardeşle seve,seve herkesle…?)
HAC(22/8-15)
***
Bir süre sonra yine kalpleriniz nedense
Katılaştı,taşlaştı,hatta taştan da katı
Bir hale geliverdi,İsrail oğulları!
Öyle taşlar vardır ki,onlardan fışkırırlar
Gürül,gürül pınarlar,ırmak olur akarlar,
Hayat bulur topraklar,boyun eğer başaklar… (…olgınlaşır…)
Öylesi de vardor ki-bu da bir gerçektir ki-
Allah’a korkusundan,O’nun yasalarından (…saygısından/
Düşüp yuvarlanırlar.İnanmayan bahtsızlar ihtişamından)
Siztaştan betersiniz,Allah işlediğiniz
Ve işleyeceğiniz-işleye geldiğiniz-
Şeylerden haberdardır,her şeyi kuşatandır
Sınırsız bilgisiyle,gücüyle,sevgisiyle,
Sonsuz merhametiyle,rahmeti,şefkatiyle…
(Hiçbir şey gizlenemez O’nun aydınlığından,
Çıkmamış olan canda her zaman ümit vardır.
Nedamet kapısına çıkan sonsuz yol vardır. (…her yol açıktır.)
Rahman’dan ümit kesmek en büyük haksızlıktır.)
(…”insan” a yakışır mı?)
BAKARA(2/74)
***
236
Acıyan,Bağışlayan Rabbin VEKİL Adıyla
Şüphesiz ki;”Rabbimiz-Biricik Efendimiz-
Allah’tır!” deyip sonra dosdoğru ışık yolda
Kararlı adımlarla/alevli soluklarla
Yürüyen kimselerin-katıksız mü’minlerin-
Üzerine melekler inerler de inerler
Müjdeli haberlerle/benzersiz nimetlerle
-Gönüllere ferahlık/güç veren sekinetle.- (…esenlikle-)
Şefkatle,merhametle,güvenle,saf sevgiyle,
Sararlar,sarmalarlar/hep kol kanat gererler…
(Ecel anıda ya da Kıyamet’te,Berzah’ta
Yaradan’ın izniyle yardım etmek üzere.)
Onlara;”Üzülmeyin,korkmayın,çekinmeyin (Denilir ki…)
Geleceğiniz için-Rabbinize güvenin!-
O’na ,inandığınız-güvendiğiniz için-
Geçmişiniz-yeryüzü hayatınız-için de
Sakın mahzun olmayın/asla kaygılanmayın!
Sizlere söz verilen/hazırlanan/donanan
Sonsuz mutluluk için,Cennet için sevinin!
Dünyada/ahirette gerçek dostunuz Biziz.
Tarifsiz ve misilsiz bir bağışlama,eşsiz
Rahmet kaynağı olan-acıyan/bağışlayan-
Allah’ın bir keremi/ve ikramı olarak.
Orada sizin için canlarınızın her an
Çektiği neler varsa hazırdır and olsun ki!”
(Ve her istediğiniz sınırsızdır şüphesiz
Orada,-özgürlükler yurdunda-ey mü’minler…
O’nun adıyla olsun son sözümüz yeter ki
Allah’a teslim olmuş halis kullar olarak…)
FUSSİLET(41/30-32)
***
237
Acıyan,Bağışlayan Rabbin MÜSTE’AN Adıyla
(Ey siz iman edenler,Allah’a dua edin!)
“Rabbimiz!Sen bizleri küfre gömülenlerle
İnkar edenler için sınav konusu kılma!”
(Kirlenmiş ellerinde oyuncağa döndürme!)
“Onlar yüzünden bizi fitneye de düşürme!
Bizi affet,bağışla,Rabbimiz gerçekten Sen
Galip,hikmet sahibi şüphesiz ancak Sen’sin.
Çok üstün,çok güçlüsün,sınırsızdır kudretin,
Yerlerde ve göklerde geçer hükmün her daim!”
(Mutlak üstün ve yüce,her işinde/hükmünde
Tam isabet kaydeden Sen’sin,evet yalnız Sen.)
And olsun şanıma ki,içinizden Allah’a
Ve ahiret gününe inanıp kavuşmayı
Arzu edenler için/uman mü’minler için
İbrahim Peygamber’de-Elçi’nin atasında-
Ve arkadaşlarında-onların ahlakında- (…soylu tavırlarında/
Güzel örnekler vardır/dersler/ibretler vardır. hayatlarında…)
(İmansızlara karşı dimdik duruşlarında,
Kıyam edişlerinde/baş kaldırışlarında,
Allah’a sevgi/saygı/güven duymalarında,
İmanla/imansızlık arasındaki ince
Ama kes(k)in ilah,sınırı,çerçeveyi,
Gözetme korusunda kararlılıklarında (…güzel kararlılıkta)
Barışa,özgürlüğe adanmışlıklarında…)
Her kim yüz çevirirse sapkınlara uyup da
Uzaklaşıp onlardan/Rabb’in buyruklarından-
Bilsin ki Yüce Allah,yeryüzünde/göklerde
-Arasındakilerde rakipsiz otorite.-
Kimsenin kulluğuna,ne de yardımlarına
İhtiyacı olmayan zenginler zenginidir,
Cömertler cömerdidir,kerimler kerimidir,
İhsanı sınırsızdır kadir/kıymet bilene.
Rızkını esirgemez en nankörlerden bile!
Yüceler Yücesi’dir,Bilgeler Bilgesi’dir…
En çok layık olandır en güzel övgülere.
MÜMTEHANE(60/5-6)
***
238
Acıyan,Bağışlayan Rabbin HAKİM Adıyla
Biz her topluluk için-her millet/ümmet için-
Uygulanmak üzere-uygulasınlar diye-
Kendi zamanlarında/zamanlarına göre(…o günün şartlarında)
Ayrı ibadet şekli/ayrı ibadet yeri
-Allah’a yaklaşmaya vesile olsun diye.-
Gösterdik,belirledik,kararlı bir yol çizdik.(…güvenli/aydınlık…)
-Bir yolun/bir yöntemin en uygununu seçtik.-
Onlar onu izlerler,o yolda ilerlerler,
O yolu benimserler-rehbere güvenirler- (…emniyetle yürürler,)
Mutlu olmak için tek çıkar yol budur çünki,
Mutluluk iklimine girebilmek için de.
(Ey bu vahyin/hitabın muhatabı Peygamber,
Ve sizler,onu rehber kabul eden mü’minler.)
Bu işde-bu konuda-öyle ise seninle,
(Ey siz iman edenler,kuşkusuz sizlerle de…)
Onlar tartışmasınlar-Ehl-i Kitab olanlar.-
Diğer gruplar/hizipler yanlışa düşmesinler,
(Anlamsız tartışmalar içine çekmesinler…) (Sonuçsuz…/girmesinler…)
Çekişip durmasınlar/kafa patlatmasınlar.
Sen Rabbine dua et,davet et,yalvar/yakar…
(Sizler de öyle yapın ey halis müslümanlar…)
Çünkü sen gerçekten de dosdoğru bir yoldasın.
(Sizler de Peygamber’in yolunu yol seçenler, (…izleyenler,)
Çağrı’sını duyanlar,Mesaj’ını alanlar…)
Sapmadan/saptırmadan/şaşmadan/şaşırtmadan
Yürüten,yol aldıran kılavuzlar ardından
Gidiyorsun güvenle-Cebrail’in,Furkan’ın.-
Eğer onlar seninle-her şeye rağmen yine- (…sizinle…)
Tartışacak olurlar/buna baş vururlarsa, (…olursa…)
Mücadele ederler/buna girişirlerse,(…ederse/yeltenirlerse,)
Neler yaptığınızı-her davranışınızı-
(Adım atışınızı/soluk alışınızı…)
Çok iyi bilmektedir/çok iyi görmektedir.
Ulu Allah sizin de-her zamanda/her yerde-
239
O,Kıyamet Günü’nde Yüce Mahkemesi’nde
Görüş ayrılığına düştüğünüz şeylerde
-Konular hususunda-hükmünü aranızda
Verecektir kıl kadar haksızlık etmeksizin. (..en adil bir şekilde elbette!)
(Ey bu vahyin/hitabın muhatabı can Nebi!)((Peygamber!)
Bilmez misin ki Allah,-mutlak Bilge ve Alim.-
Yerde/gökte ne varsa-olup biten her şeyi-
Bilir sonsuz ilmiyle/limitsiz bilgisiyle.(…sınırsız…)
Bunların şüphesiz ki-iyi bilinmeli ki-
Tümü bir Kitap’tadır-Levh-i Mahfuz’undadır.-(Korunmuş…)
Eşya ve olayların-her türlü oluşların
İçlerin ve dışların-karanlığın/ışığın-
Bilgisine/sırrına sahip olmak Allah’a
Göre çok,çok kolaydır-normaldir/olağandır.-
Bize olağanüstü/imkansız gelse bile!
HAC(22/67-70)
***
Rabbinin gerçek sözü-evrenlerin iliği- (…varlığın özü…)
Doğruluk ve adalet-bilgelik/hikmet/rahmet
(Aslına uygun,sadık,kudret/şefkat/merhamet…)
Bakımından belli ki artık tamamlanmıştır,
Yerine ulaşmıştır,amacına varmıştır.
Ve O’nun sözlerini değiştirecek yoktur.
(Alıp,yerine başka bir söz koyacak yoktur,
Buna kalkışanların işi O’na kalmıştır.) (…sonları yok oluştur.)
O’nun gücü,bilgisi,merhameti sonsuzdur.
O her şartta her şeyi bilendir,işitendir (…her zamanda/her yerde)
Yüceler Yücesi’dir,Bilgeler Bilgesi’dir.
Yeryüzündekilerin-gezegendekilerin-
-Yakınındakilerin/uzağındakilerin-
Bir çoğuna uyarsan-aklında bulunsun ki!-
Saptırır,çıkarırlar seni Allah yolundan.
(Ey muhatap,sözümü duyabilen kulaklar!)
240
Onlar tahminden/zandan/batıl,çarpık inançtan
Başkasına uymazlar,başka bir yol bilmezler,
Doğru değil,sadece yalan şeyler söylerler! (…söyler dururlar!)
(Kitle psikolojisi ile hareket eder
Hep fitne çıkarırlar,kaostan hoşlanırlar.)(…beslenirler.)
Kuşkusuz senin Rabbin,kimin Kendi yolundan
Saptığını,kimin de doğru (olan) yol(un)dan (…yolunda)
Gittiğini en iyi bilendir and olsun ki! (Olduğunu…)
EN’AM(6/115-117)
***
Acıyan,Bağışlayan Rabbin VEKİL Adıyla
Ey mü’minler!Düşünün-bir tefekkür edin de-
Hatırlayın bir zaman ezilen ve horlanan
Bir toplum idiniz siz,aciz,yalnız brakılan.
Dünya coğrafyasında düşmanların sizleri
Kapıp götürmesinden-çarpıvereceğinden-
(Etnik bir temizliğe tabi tutacağından.)
Çekinip korkuyorken-tam da bu durumdayken-
Şükrede(r)siniz diye Allah yer/yurt verdi de,
Barındırdı,barınak/kucak oldu sizlere
Lutfuyla/keremiyle/sonsuz cömertliğiyle (…şefkati,kudretiyle…)
Bol,bol rızıklar verdi,gözetti,destekledi…
(Öyleyse neden düştük bu gün bu durumlara?
İşte cevabı yine Allah veriyor bize.)
“Ey siz iman edenler,aydınlığı seçenler!
Bir hainlik etmeyin Allah’a,Peygamber’e,
-Arka/yüz çevireyim demeyin sakın ola!-
Sonra dan bile,bile-belki de bilemeden-
İnanmış olduğunuz-güvendiklerinize-
241
Emanetlerinize,öz benliklerinize-
Korumanız gereken hem maddi/hem manevi
Değerlere göz göre,göre ihanet eden
-Tertemiz fıtratını bozan,ezen,kirleten…-
Bilinçsiz kimselerden olursunuz gerçekten.
(Tevessül ettiğiniz bu ihanet yüzünden) (…haksızlık…)
Dünyanın/ahiretin dengeleri bozulur…
Yalnız brakılırsınız,yardım alamazsınız,
Ortada kalırsınız,zararlı çıkarsınız,
Bir başkasına değil olanlar size olur.
(Kazdığınız kuyuya siz olursunuz düşen!)
Bilin ki mallarınız,boy,boy evlatlarınız
Birer sınav/deneme aracıdır sadece.
Büyük,en büyük ödül/armağansa elbette
Allah’ın Katı’ndadır,Sonsuzluk Yurdu’ndadır.
(Orayı kazanmanın yolu nereden geçer?
Tembellikten,hasetten,kinden değil herhalde!)
ENFAL(8/26-28)
***
Acıyan,Bağışlayan Rabbin EKREM Adıyla
Ey siz iman edenler-hüzünlü gönüllüler!-
(Tevhid’e iman eden İsa’nın ve Musa’nın
Dininden/ümmetinden olan Museviler’le
Yozmamış/bozulmamış/sapmamış İseviler!)
Yüce Allah’tan korkun,sakının O’na uyun.
Bir Allah inancıyla/bilinciyle/gücüyle
Yaşayın,hem iç,hem dış dengeleri koruyun.
(Çizilen çizgileri/sınırları aşmayın!) (…çiğnemeyin!)
Güzel peygamberi’ne-dosdoğru Elçisi’ne-
-Hazreti Muhammed’e-inanın ki,O size
Rahmetinden/fazlından iki kat pay ayırsın.
242
Ve size ışığında ahiret dehşetinde (..aydınlığında…dünyada/
Mahşer’in ortasında yolunuzu rahatça ahirette…)
Bulabileceğiniz,ilerleyeceğiniz
Bir nur/ışık bahşetsin,size mağfiret etsin! (ve sizi bağışlasın!)
Allah,çok bağışlayan ve çok esirgeyendir,
Merhamet sahibidir,affetmeyi sevendir.
(Zira Allah tarifsiz bir bağışlayıcıdır,
Misilsiz ve benzersiz merhamet kaynağıdır.)(…debisiz …pınarıdır/
Böylece Kitap Ehli Tek Allah’ın lütfundan, çavlanıdır…)
Kereminden/fazlından,sınırsız ihsanından (…ikramından)
Hiçbir şey elde etme-ya da geri çevirme-
Güçleri/yetkileri-belki de tercihleri-
Bulunmayacağını/olamayacağını
Anlasınlar,bilsinler-hakikati görsünler…-
(Ümitsiz olmsınlar,böyle düşünmesinler…)
Elbette bütünüyle geniş lütuf/bol ihsan
Allah’ın Elindedir,kudret Ellerindedir.- (…sınırsız gücündedir.)
Onu dilediğine-uygun gördüklerine-
Ulaştırır,bahşeder,üleştirir/pay eder
Şaşmaz adaletiyle,yüce bilgeliğiyle.
(Allah,muazzam lütuf ve ihsan sahibidir,
İyilik kaynağıdır,adiller adilidir.)
-Bu ihsandan pay almak için ne yapıyoruz?
Payımıza düşenden ne kadar veriyoruz?
Sevdiğimiz şeylerden verebiliyor muyuz?-
HADİD(57/28-29)
***
Acıyan,Bağışlayan Rabbin MUKİT Adıyla
Ey mü’minler/insanlar!Siz yasakladığımız
-Uygun bulmadığımız/yakıştırmadığımız,
Onaylamadığımız/razı olmadığımız…-
O büyük günahlardan-yıkıcı yanlışlardan- (…yakıcı hatalardan…)
243
(Allah’a şerik koşmak,O’nun yanına koymak
Bir şey yaratamayan ölümlü varlıkları.
Haksız yere bir cana kıymak-adam öldürmek.-
Savaştan korkup kaçmak,sihir ve büyü yapmak (…fal bakmak,)
Yetim malını yemek/adaletsizlik etmek-
Hicret ettikten sonra şartlar değişmese de,
Tekrar geriye dönmek-karanlığı yeğlemek! (…cehaleti…)
İyi ana babaya-imanlı ebeveyne-
Karşı serkeşlik etmek,incitmek,asi gelmek,
Onların haklarına tam riayet etmemek. (…riayetsizlik etmek,)
Yalancı şahit olmak/adaleti yanıltmak..)
Eğer kaçınırsanız-muttaki olursanız-
-Sorumluluk bilinci ile kuşanırsanız.- (…davranırsanız.)
Küçük suçlarınızı/aksaklıklarınızı (…sapmalarınızı/kusurlarınızı)
Örteriz sizin Biz de ve şerefli bir yere
-Mevsimsiz bahçelere-koyarız sizi hem de.
Ey siz iman edenler!Yüce Allah’ın sizi
Biribirlerinizden-kimini kiminizden-
Daha üstün kıldığı şeyleri/nimetleri
İlahi ikramları-çeşitli rızıkları-
Başkasında olup da siz de olmayanları
Hasetle/kıskançlıkla,iç çekerek özlemle
Arzu etmeyin sakın,hasetten uzak kalın!
Erkek olanların da kazandığı şeylerden,
Bol,bol nasipleri var dünyada/ahirette,
Kadın olanların da kazandığı şeylerden (…kendi kazançlarından)
Bol,bol nasipleri var dünyada/ahirette. (..her iki dünyada da/afakta/
Bir Allah’ın lütfunu/Ölümsüz olduğunu (…benzersiz enfüste.)
-Ki en büyük onurdur,en büyük mutluluktur.- dostluğunu…)
İsteyin,göz dikmeyin başkasında olana.
Razı olun,güvenin halis imanınızla
Rabbin adil/hikmetli olan paylaşımına.(…rızık dağıtımına.)
İhsanından sizlere bahşetmesi için de
Kendinizi yemeyin aykırı duygularla. (…çapraşık…)
Ona verdiği gibi size de verebilir.
(Vermemesi vermekten hayırlı olabilir.)
-Onun cömertliğinin haddi/hesabı yoktur.-
244
Ona vererek size vermeyerek belki de
İmtihan etmektedir,Tek Allah bilmektedir (…sınava çekmektedir/
Kuşkusuz ki her şeyi eksiksiz tam hakkıyla
Değerlendirmektedir,şekillendirmektedir
En doğru/en yararlı/en iyi/en hikmetli
Biçimde gereğince zaman/mekan içinde. (…üstünde.)
(Rahman’ın kullarına zulmetmesi muhaldir,
Kullar kendilerine haksızlık etmektedir.) (..İnsan kendi kendine…)
NİSA(4/31-32)
***
(Ey siz yolundan sapmış,ilahlara inanmış (…yolumdan)
Egolarını ilah edinen talihsizler!)(…sefihler/putperestler!)
Onları çağırsanız,el açıp yalvarsanız,
Çağrınızı duymazlar,işitmez,anlamazlar!
-Faraza-duysalar da/kulak kabartsalar da,
Bir cevap veremezler,nasıl verebilsinler,
O Mahşer dehşetinde-her can kendi derdinde-
Yardıma gelemezler,nasıl gelebilsinler?
Kıyamet Günü’nde de şanı yüce Vahid’e
Sizin onları ortak/eş koştuğunuzu da
İnkar ve reddederler-tanımazdan gelirler!-
Hem bu gerçeği sana haber veremez asla
Her şeyden,her yönüyle haberi olan yüce
Allah gibi hiç kimse,ey insan anlasana!
(Ne deney,ne tecrübe,ne cin,ne melek,ne de
Hiçbir şey ve hiç kimse güç yetiremez buna.)
O’nun sana verdiği bilgiyi veremezler…
Her şeyin üstündedir,her şeyin ötesinde
Bilgisi,bilgeliği,emrindedir evrenler…
Öyleyse sen her zaman O’nun sözünü dinle,
Karlı çıkan hep sen ol dünyada/ahirette.(….çıkmak istersen…)
FATIR(35/14)
***
245
Acıyan,Bağışlayan Rabbin HAKİM Adıyla
Yahudiler,Hristyanlar-Ehl-i Kitap olanlar.-
Bir de kalkıp dedi ki;-Bir şey bilirmiş gibi!-
“Yahudi ve Hıristyan saflarında olmayan
Kimseler ne yapsalar-ağzıyla kuş tutsalar!-
Giremezler Cennet’e hiç kuşkusuz biline! (…elbette!)
Bu onların-o bahtı karar gururların- (…müstekbirlerin-)
Boş kuruntularıdır,gülünç mantıklarıdır.
Ey Muhammed Mustafa!De ki;”İddianızda
Eğer samimiyseniz,doğru sözlü iseniz,
(Eğer sözlerinizin arkasında iseniz.)
Getirin kesin bilgi veren delilinizi!
(Kanıtlayın bakalım söylediklerinizi!)
Hayır,hiç öyle değil,and olsun mümkün değil
Bunu kanıtlamanız,yok hiçbir deliliniz
Ve bu konuda elde edilmiş bir bilginiz!”(…size verilmiş…)
Kim ibadet ederse Rabbi görürcesine,
(Kim özünü Allah’a olanca varlığıyla
Döner,teslim ederse adanmışlık ruhuyla,)
-Kusur etmezse O’na sevgide ve saygıda.-
Niyette,davranışta güzelliği seçerse
Ve iyilik ederse elinden geldiğince
İhtiyacı olana-itilen,kakılana-
Rabbi Katından ona büyük ödüller vardır,
Arkası kesilmeyen tükenmez nimet vardır…
Onlar için bir korku yoktur,kuşku,endişe,
Ne üzülürler onlar,mahzun olurlar ne de.
(Ne gelecekten kaygı,ne üzüntü geçmişten
Duymayanlar olurlar-dünyada/ahirette.-)
Yahudiler dedi ki;-iddia ettiler ki!-
“Yoktur Hiristyanlığın hiçbir sağlam temeli,
Dayanağı,mesnedi,bir önemi,değeri,
246
Hiçbir şey üzerinde değildir ne yazık ki!”
(Bir inanç temelinden yoksundurlar gerçekten.)
Hıristyanlar karşılık verdiler,dediler ki;
“Yoktur Yahudiliğin hiçbir sağlam temeli,(…delili,)
Kayda,söz edilmeye değer ciddi bir şeyi!”
(Onlar doğru bir yolda değildir kuşkusuz ki!)
-Bakın Allah aşkına şunların mantığına,
Akıl/fikir/düşünce/zeka düzeylerine!-
Oysa okuyor onlar-nasıl okuyorlarsa!-
Hepsi aynı mesajı-kutsal kitaplarını.- (….metinlerini.-)
Tevrat’ı ve İncil’i-Rabbin ayetlerini.-
(Vahye dair sağlam bir bilgisi olmayanlar,
Rabbin buyruklarını kulak ardı edenler!)
“Onlar ne diyorlar ki?”demeye başladılar!
(Söylemeye başladı onlarla aynı şeyi!)
Allah Buluşma Günü Yüce Mahkemesi’nde
Onların ayrılığa-ve anlaşmazlıklara-
Düştükleri şeylerde Hakimler Hakimi’ne
Yaraşır bir şekilde şaşmaz adaletiyle
Hükmünü verecektir,son söz söylenecektir,
Hakkı gösterecektir,düğüm çözülecektir.
Gerçek gözler önüne seriliverecektir (…serilmiş olacaktır)
İtiraz kabul etmez açık/seçik biçimde…
BAKARA(2/111-113)
***
İçinizde(n) erdemli,nimet,varlık sahibi
Kimseler akrabaya,çaresiz yoksullara
Sahip olduklarından Yüce Allah yolunda
Göçen muhacirlere bir şeyler vermemeye
(Maddi/manevi destek vermeyeceklerine) (…olmayacaklarına)
And/yemin etmesinler,yardımı sürdürsünler. (Geri durmasın
Ham,çiğ,yüzeysel,ilkel,yanlış davranışlara yine…)
Aldırış etmesinler,affetsin,hoş görsünler,
Feragat göstersinler,fırsat/süre versinler.
247
Ulu Allah’ın sizi sevip,affetmesini
Arzu etmez misiniz,istemez misiniz ki?
(Mutlu olmaz mısınız böylesi bir müjdey(l)e?)(Hiç sevinmez
Allah çok bağışlayan,çok merhamet edendir, misiniz?)
Şefkati limitsizdir,affetmeyi sevendir.
(*)
NUR(24/22)
__________________________________________________________________
(*):Ayetin iniş sebebi şudur.Ve kuşkusuz her zamanda/mekanda geçerli evrensel bir ilkedir.Hz.Muhammed(AS)’in eşi,Hz.Ebu Bekir(RA)’in kızı Hz.Aişe(RA)’ye atılan iftirayı yayanlar arasında yoksul olduğu için Hz.Ebu Bekir(RA)’in,kendisine yardım ettiği yakın akrabası genç sahabiye yardımı keseceğine dair yemin edince,indirilen ayet, -böyle bir insanı bile affetmeyi ve yapılan yardımı sürdürmeyi önermekle-ki,bunun üzerine büyük bir mutluluk ve sevinçle yardımını iki misline çıkarmıştır-İslam’da olgunluğun/sosyal dayanışma anlayışının boyutlarını gözler önüne sermesi bakımından-gerçekten olağanüstü bir anlam ve değer taşımaktadır.(İnsanlığın bu konuda alacağı daha çok yol vardır.)
***
Acıyan,Bağışlayan Rabbin HADİ Adıyla
Ey insanlar!Arzdaki-mavi gezegendeki-
Helal ve temiz olan-size yasaklanmayan,
Fıtratınız zarar vermeyen/kirletmeyen-
Şeylerden yiyin/için,gezin/tozun/eğlenin
-Katkılı/kirletilmiş/olanlardan yemeyin! (…GDO’lu…)
Ölçüyü kaçırmadan/hudutları aşmadan.
Sakın Şeytan’a ayak uydurayım demeyin, (…oyununa gelmeyin!)
Aldanarak sözüne izlerinden gitmeyin! (…ardı sıra…)
248
Temiz benliğinize haksızlık edenlerden (Kendi…fıtratınıza…))
-Zalimlerden-olmayın,bilin ki o sizlerin
Apaçık düşmanıdır,amansız tuzakçıdır.
-İmanlılara karşı tuzakları zayıftır. (…tuzağı zararsızdır/etkisizdir.)
Her iki dünyanızı yıkmayın/kirletmeyin!(katletmeyin/karartmayın!)
O size kötülüğü,insanı küçültücü,
Çapından düşürücü,içini çürütücü
Her tür hayasızlığı-gayri meşru olanı- (…meşru olmayanları/
Yüce Allah’a karşı saygısız davranmayı yasaklanmış…)
-Ki bu saygısızlıktır insanın kendisine.-
Hiç farkında olmadan O’ndan uzaklaşmayı,(…uzak kalmayı,)
Bilmediğimiz bir çok şeyleri söylemeyi
Emreder,teşvik eder,bataklıklara çeker.(…sürükler.)
Allah’la yaptığınız fıtrat sözleşmesini
Unutturmanın bin bir türlü yolunu dener!
Dostları ilə paylaş: |