Galata'da, Haseki Sultan evkafına ait evin, burada mektep ve çeşme yapmak isteyen Gümrük emini Hasan'ın mülk evi ile istibdaline dair hüküm



Yüklə 2,53 Mb.
səhifə8/34
tarix27.12.2018
ölçüsü2,53 Mb.
#87563
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   34
13/165/806 İstanbul'da, Karabaş mahallesinde Ayşe Hatun vakfına ait eve mutasarrıf olan şahıs ve buna müdahale eden kimse arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Sulehâdan Abdullâh gelüp mahmiyye-i İstanbul'da Karabaş mahallesinde vâkı‘ Âyişe Hâtûn vakfından hüccet-i şer‘iyye ile mutasarrıf olduğı menzile dahl olınmak lâzım gelmez iken (boş) nâm kimesne müdâhaleden hâlî olmaduğın bildürüp iki kıt‘a senedi mûcebince ahvâlleri şer‘le görilüp muktezâ-yı emr-i hümâyûnum üzre amel olınmak bâbında bi’l-fi‘l şeyhülislâmum olan Mehmed edâma’llâhu te‘âlâ fezâiluhûnun işâretiyle yedine virilen mektûb mûcebince amel olınmak üzre hüküm yazılmışdur.

[Fî] evâil-i B sene 1100 [21-30 Nisan 1689]



13/185/903 İstanbul'da, Gedik Ahmet Paşa evkafı mütevellisi ve bununla vakıf işleriyle ilgili ihtilafı olan şahsın davasının Darüssaade ağası ile evkaf müfettişi önünde görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına hüküm ki:

Ahmed gelüp İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Gedik Ahmed Paşa evkãfı mütevellîsi olan dîğer Ahmed nâm kimesne ile vakfun umûrına müte‘allık da‘vâsı olmağla Dâru’s-sa‘âdetüm ağası el-Hâcc Mustafâ Ağa ile müfettiş-i evkãf huzûrında görilmek içün ihzâr hükmi yazılmışdur.

[Fî] evâsıt-ı B sene [1]100 [1-10 Mayıs 1689]



13/187/912 Vakıf mütevellisi ve bunun mütevellisi olduğu arsa üzerine izinsiz yol yapan şahıs arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul mollasına hüküm ki:

(boş) evkãfınun mütevellîsi Mehmed gelüp mütevellîsi olduğı arsa üzerine âhardan (boş) nâm kimesne bilâ izn yol ihdâs idüp gadr itmeğle fetvâ-yı şerîfesi mûcebince şer‘le görilmek içün yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı B sene 1100[1-10 Mayıs 1689]



13/190/926 İstanbul'da, Demirkapı yakınında Elvânzâde mescidinde Ümmühan Hatun'un vakfettiği parada, vakfiyede şart olmayan dört akçelik ihlashan ücreti ihdas edilmemesine dair hüküm.

İstanbul mollasına hüküm ki:

İstanbul'da vâkı‘ Timurkapu kurbında Elvânzâde mescidinde Ümmühân nâm hâtûnun vakf eylediği nükúd akçenün mütevellîsi olan Ahmed zîde kadruhû gelüp Ömer nâm kimesne vakf-ı mezbûr nükúdından almak üzre vakfiyye-i ma‘mûlün bihâda şart olmayan dört akçe muhdes ihlâshân vazîfesine şart-ı vâkıf rencîde eyleyüp vakf-ı mezbûr mâlına gadr eyledüğin bildürüp usûl-ı vakfdan hâric olup hilâf-ı şart-ı vâkıf te‘addî itdürilmemek içün yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı B sene 1100 [1-10 Mayıs 1689]



13/199/971 Hüsrev Kethuda vakfına ait bir ev, bir adet ekmekçi fırını ve bir adet değirmenin yüksek meblağ teklif eden şahsa icâreteyn ile kiralanmasına dair hüküm.

Galata monlâsına hüküm ki:

Dürrî(?) nâm hâtûn gelüp İstanbul'da müteveffâ Hüsrev Kethudâ vakfından Galata'ya tâbi‘ Ortaköy'de ma‘lûmetü’l-hudûd fevkãnî dört bâb oda ve iki suffa vesâir tevâbi‘i ve etmekçi furunı ve değirmânı icâre-i mu‘accele ve beher yevm yedi akçe müeccele ile müteveffâ Menkãrîzâde Abdullâh tasarrufında iken fevt oldukda sağïr oğlı Abdurrahmân'a intikãl idüp mezbûr Abdurrahmân dahi fevt oldukda furun ve değirmen vakfa âid olmağla vakfdan Bâhrizâde nâm kimesneye üç yük otuz bin altı yüz akçe icâre-i mu‘accele ile îcâr olınup lâkin mezbûr Abdullâh furun ve değirmenün ta‘mîrine ve icâre-i mu‘accelesine mahsûb olmak üzre sarf eyledüği seksen bin akçe istîfâen mezbûre hâtûna intikãl itmeğle mezbûre hâtûn dahi seksen bin akçeyi vakfa teberru‘ ve âharun(?) virdüğinden vakfa enfa‘ olmak üzre on bin akçe izdiyâdı ile üç yük kırk bin altı yüz akçe icâre-i mu‘accele ve beher yevm yedi akçe icâre-i müeccele mezbûre hâtûna îcâr olup mütevellî Mehmed tarafından zabtıyçün temessük virilmeğle mûcebince zabtıyçün hüküm yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı şehr-i B sene 1100 [1-10 Mayıs 1689]


13/213/994 İstanbul ve Yedikule haricinde Mustafa Paşa evkafına ait hanı, içine su getirilip havuz yapılması şartıyla kiralayan şahıslar ve bu yükümünü yerine getirmeyen vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

Kãimmakãm paşaya ve İstanbul mollasına hüküm ki:

Mehmed nâm kimesne ile Mardos Vartan ve Nures nâm zimmîler ordû-ı hümâyûnuma gelüp mahmiyye-i İstanbul ve Yedikulle hâricinde müteveffâ Mustafâ Paşa evkãfından olan hânı icârda içine su getürüp havz binâ itmek şartıyla icâre-i mu‘accele ile bin doksan (boş) senesinde taraf-ı vakfdan kendülere îcâr olınup yedlerine taraf-ı vakfdan temessük virilmişiken vakfun mütevellîsi olan Mehmed nâm kimesne hân-ı mezbûre su getürmeyüp ve havz binâ itmemeğle hân-ı mezbûr mu‘attal ve harâb olup bundan akdem vakf-ı mezbûr mütevellîsi merkúm Mehmed ile Hâslar kãdîsı huzûrında murâfa‘a olınduklarında temessüklerine nazar olındukda hîn-i îcârda hân-ı mezkûrun su getürüp binâ itmek şartıyla hüccet-i şer‘iyye virilmişiken tekrâr vakfun mütevellîsi ol hüccet-i şer‘iyyeye ve fetvâ-yı şerîfeye muğãyir dahl u rencîde eyledüklerin ecilden hüccet-i şer‘iyye ve fetvâ-yı şerîfe mûcebince şer‘le icrâ-yı hakk olınmak emrüm olmışdur.

Fî evâsıt-ı B sene 1100 [1-10 Mayıs1689]


13/233/1136 İstanbuda, Molla Gürânî mahallesinde Mehter çeşmesi yakınında evlada vakfedilen ev, bahçe vesair eşyaya tasarruf eden kimse ve vakıf malında ortak olduğunu belirtip hak isteyen kadın arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

Kãimmakãm paşaya ve İstanbul mollasına hüküm ki:

Ümmühân nâm hâtûn gelüp İstanbul'da Molla Gürânî mahallesinde Mehter çeşmesi kurbında ma‘lûmetü’l-hudûd mülk menzil ve karşusında mülk bâğçe ve Harâccı(?) çiftliğinde vâkı‘ bir gömlek ve dahi ba‘zı eşyâya li ebeveyn karındaşı (boş) nâm kimesne mutasarrıfiken hâl-ı hayâtında hüccet-i şer‘iyye ve teslîmü’l-mütevellî birle vakf ve hâsıl olan galle ve icâresi evlâdına ve evlâd-ı evlâdına vakf ve şart idüp evlâd-ı vâkıfdan olmağla galle-i vakfa müşterek iken karındaşı müteveffâ-yı mezbûrun oğulları hasıl olan galle ve icârenün ahz u kabz idüp mezbûre bir nesne virmeyup küllî gadr eyledüklerin bildirüp fetvâ-yı şerîfeleri mûcebince şer‘le görilmek içün yazılmışdur.

Fî evâhir-i B sene 1100 [11-20 Mayıs 1689]



13/233/1137 Vakıflara ait İstanbul, Üsküdar, Galata ve Hâslar kazasında yanmış olan icâreteynli vakıfları ve evleri kendi parasıyla yapan kiracıların mirasçısız ölmeleri halinde, evlerinin zaptı hususunda vakıf mütevellileri ve beytülmal eminleri arasındaki ihtilafın maliye emrine göre çözülmesine dair hüküm.

İstanbul ve Üsküdar ve Galata ve Hâslar kãdîlarına hüküm ki:

Bi’l-fi‘l Dâru’s-sa‘âde ağası olup nâzır-ı Haremeynü’ş-şerîfeyn olan el-Hâcc Mustafâ Ağa dâme ulüvvuhû ordû-ı hümâyûnuma arz gönderüp evkãf-ı mezbûrun akãrâtından taht-ı kazânuzda vâkı‘ icâre-i mu‘accele ve müeccelelü vakf ve vakf menziller mukaddemâ ihrâkda muhterik oldukda müste’cirleri kendü mâllarıyla mu‘accelelerine mahsûb olmak üzre müceddeden binâ idüp mutasarrıflar iken bilâ veled fevt olup ol vakf menzilleri bi hasebi’ş-şer‘ ve’l-kãnûn vakfa intikãl idüp vakf mütevellîsi taraf-ı vakfdan âhara îcâr eylemek istedükde beytü’l-mâl emîni vesâirleri ol makúle vakfun akãrâtından olup icâre-i mu‘accele ve müeccele ile vakf menzillere müste’cirler iken bilâ veled fevt olanlarun menzillerin mîrî tarafından biz zabt iderüz diyü nizâ‘ eylemeleriyle mukaddemâ mâliyye tarafından zabtıyçün(?) emr-i şerîf virilmeğle mûcebince amel olınmak bâbında müceddeden hükm-i hümâyûnum recâsına i‘lam itmeğle vech-i meşrûh üzre amel olınmak içün hüküm yazılmışdur.

Fî 28 B sene 1100 [18 Mayıs 1689]



13/237/1109 On yedi ağa bölüğünün orta vakfı akçesinden rehin ile verdiği parayı talep eden vakıf mütevellisi ve borçlular arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmı Ömer Paşa ve İstanbul kãdîsına hüküm ki:

El-Hâcc Şa‘bân ordû-ı hümâyûnuma gelüp bundan akdem mütevellîsi olduğı on yedi ağa bölüğinde orta vakfı akçesinden zimem-i nâsda rehn ile virdiği akçeyi taleb eyledükde virmekde te‘allül itmeleriyle murâfa‘a-i şer‘ oldukda zimmetlerinde olan mâl-ı vakfa hükm ve edâya tenbîh birle ma‘rifet-i şer‘le hisâb olınmış iken mezbûrlar yine mâl-ı vakfı virmekde te‘allül ve şeyhülislâmdan fetvâsı mûcebince hükm olınmak bâbında hükm-ı hümâyûnum recâ itmeğin fetvâ-yı şerîfesi mûcebince şer‘le görilmek içün yazılmışdur.

Fî evâhir-i şehr-i B sene 1100 [11-20 Mayıs 1689]



13/254/1198 Eyüp'te, Toklu Baba(?) zaviyesinin zaviyesine ait bostan ve Küplüce ayazmasının tasarrufu hususunda zaviyedar ve sabık sadrazamın oğlu arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve Eyyûb mollasına hüküm ki:

Toklı(?) [Baba] zâviyesinün bi’l-fi‘l berât-ı şerîfümle zâviyedârı olan Hâcı Mehmed gelüp vezîr-i a‘zam-ı sâbık müteveffâ Mustafâ Paşa'nun evlâdlarınun tasarruflarında ma‘lûmetü’l-hudûd bostân ve Küplice ayazma dimeğle ma‘rûf ayazma zâviye-i mezbûrun vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mukayyed akãrâtından olup zâviye-i mezbûra mutasarrıf olanlar ma‘an zabt idegelmeleriyle mukaddemâ şer‘le görildükde ol diyârun müsinn ve mu‘temedün aleyh ve ehl-i vukúf ve bîgaraz kimesneler ve ahâlî-i müslimîn şehâdetleriyle zâviyeye hükm ve hüccet olınmağın müteveffâ-yı müşârun ileyhün oğlı Mehmed ol bostân ve ayazma ve Eyyûb-i Ensârî evkãfından mukãta‘asın Eyyûb-i Ensârî vakfı mütevellîsine virdüm diyü tekrâr ol hüccete muğãyir niza‘ ve bundan akdem mâliyye ve Dîvân-ı hümâyûnum tarafından üç kıt‘a emr-i şerîf ve tarafımdan buyruldı virilüp ve taraf-ı şer‘den bi’d-defa‘ât da‘vet olındukda itâ‘at-ı emr-i şer‘-i şerîf eylemedüğin Mevlânâ-yı mûmâ ileyh i‘lâm eyledüğin bildürüp ol bâbda hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin sen ki vezîr-i müşârun ileyhsin yedinde olan hüccet-i şer‘iyye mûcebince rikâb-ı hümâyûnum tarafından emr-i şerîf ve tarafından buyruldı virilüp itâ‘at-ı emr-i şer‘ itmeyüp murâfa‘adan imtinâ eyledüği vech-i meşrûh üzre Mevlânâ-yı mûmâ ileyh i‘lâm idüp ve bundan akdem mezbûr dahi murâfa‘a[ya] rağbet idüp şer‘le da‘vâları görilmek içün emr-i şerîf virilmeğle mezbûrı bi eyyi hâl cebren ihzâr-ı şer‘ ve huzûrında da‘vâların hüccet-i şer‘iyyesi mûcebince şer‘le göresin diyü hüküm yazılmışdur.

Fî evâhir-i B sene 1100 [11-20 Şubat1689 ]



13/261/1122 Eyüp'te, Toklu Baba(?) zaviyesine ait bostan ve Küplüce ayazmasının tasarrufu hususunda zaviyedar ve bu yerlerin Eyüp evkafına ait olduğunu iddia eden sabık sadrazamın oğlu arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmı paşaya İstanbul kãdîsına hüküm ve Hâslar kãdîsına:

Eyyûb-ı Ensârî kurbında Toklı Baba(?) zâviyesinün berât-ı şerîfümle zâviyedârı ve evkãfınun mütevellîsi el-Hâcc Mehmed arz-ı hâl idüp vezîr-i a‘zam-ı sâbık müteveffâ Mustafâ Paşa'nun evlâdlarınun tasarruflarında olan ma‘lûmetü’l-hudûd bostan ve Küplice ayazma dimeğle ma‘rûf zâviye-i mezbûrun vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mukayyed akãrâtından olup kadîmden zâviye-i mezbûreye mutasarrıf olanlar ma‘an zabt idegeldükleri mukaddemâ şer‘le görildükde ol diyârun müsinn ve mu‘temedün aleyh ve ehl-i vukúf ve bîgaraz kimesne ve ahâlî-i müslimîn şehâdetleriyle zâviye-i mezbûrı hükm ve tescîl ve hüccet olınmışiken müteveffâ-yı müşârun ileyhün oğlı Mehmed ve bostân ve ayazma Eyyûb-i Ensârî evkãfındandur mukãta‘asın Eyyûb-i Ensârî mütevellîsine virdüm diyü tekrâr ol hüccete muğãyir berâtum ve bundan akdem mâliyye ve Dîvân-ı hümâyûnum tarafından üç kıt‘a emr-i şerîfüm ve tarafumdan buyruldı virilüp ve taraf-ı şer‘den bi’d-def‘at da‘vâ olındukda itâ‘at-i emr-i şerîf itmeyüp Mevlânâ-yı mûmâ ileyh i‘lâm eyledüğin bildürüp ol bâbda hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin sen ki vezîr-i müşârun ileyhsin yedinde olan hüccet-i şer‘iyye mûcebince rikâb-ı hümâyûnum tarafından emr-i şerîf ve tarafımdan buyruldı virilüp itâ‘at-i şer‘ itmeyüp murâfa‘adan imtinâ‘ eyledüğin vech-i meşruh üzre Mevlânâ-yı mûmâ ileyh i‘lâm idüp bundan akdem mezbûr murâfa‘aya da‘vet idüp şer‘le da‘vâları görilmek içün emr-i şerîf virilmeğle mezbûrı cebren bi eyyi hâl ihzâr-ı şer‘ itdürilüp ve huzûrında da‘vâları görilüp hücceti mûcebince zâviye-i mezbûrı zabt âharın müdâhaleden men‘ eylemen emrüm olmışdur.

[Fî] şehr-i Receb sene 1100 [ Nisan 1689 ]



13/266/1249 İstanbul'da, Sultan Selim câmi‘ yakınında Beyzade Mahmut Efendi evkafı katibi Ali'ye, yine kendisine meşruta olan Ömer Ağa, Hamamcı Zülfikar Ağa, Siyavuş Hatun, Şirbahar ve Ayşe hatûnlar vakıfları katipliklerinin de zaptettirilmesine dair dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Bi’l-fi‘l Küçük evkãf muhâsebesinde başhalîfe olan Alî zîde kadruhû gelüp İstanbul'da Sultân Selîm tâbe serâhunun câmi‘-i şerîfi kurbında vâkı‘ müteveffâ Beğzâde Mahmûd Efendi nâm sâhib-i hayrun evlâd-ı utekãsından olmağla mescid evkãfun(?) meşrûtiyyet üzre kâtibi olup ashâb-ı hayrâtdan müteveffâ Ömer Ağa ve Hammâmî Zülfikâr Ağa ve Siyâvuş Hâtûn ve Şirbâhar ve Âyişe hâtûnlar vakflarınun kâtibleri dahi müteveffâ-yı mezbûr Beğzâde Mahmûd Efendi vakfına kâtib olanlara meşrûta olmağla mumâ ileyhün hakk-ı meşrûtası olup hâssa bostâncıbaşılar nezâretinde olmağla meşrûtası olduğı zâhir oldukda meşrûtiyyet üzre hakkı olınup(?) ihkãk-ı hakk kılınmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin ma‘rifet-i şer‘le görilmek içün yazılmışdur.

[Fî] evâil-i Ş sene [1]100 [21-30 Mayıs 1689]



13/269/1263 İstanbul'da, Molla Gürânî evkafından vakıf şartına aykırı olarak vazife ihdas ettiren şahısların vazifelerinin kaldırılmasına dair hüküm.

İstanbul kassâm-ı askerî [ve] müfettiş-i evkãf olana hüküm ki:

Mahmiyye-i mezbûrda vâkı‘ müteveffâ Monlâ Gürânî evkãfınun mütevellîsi Receb zîde kadruhû gelüp evkãf-ı mezbûrdan hilâf-ı şart-ı vâkıf ihdâs olınan vazîfeler mukaddemâ fermân-ı şerîfle ref‘ olınmışiken ba‘zı kimesneler ref‘ olınan vezâif talebiyle mütevellî-i vakfı rencîde eyledüklerin bildürüp şart-ı vâkıf mûcebince amel olınmak bâbında emr-i şerîf recâ itmeğin usûl-i vakfdan hâric muhdes olan vezâyifler hilâf-ı şer‘ ve kãnûn virilmemek hüküm yazılmışdur.

[Fî] evâil-i Ş sene [1]100 [21-30 Mayıs 1688]



13/271/1276 Üsküdar'da, Şeyh Mahmut Efendi ve Mustafa Paşa evkafından mevlidhan ve eczahan vesair vazifelerinin, halen sefere giden sahibine değil, yerine atadığı naiplere verilmesine dair hüküm.

Üsküdar'da vâkı‘ Şeyh Mahmûd Efendi [ve] Mustafâ Paşa evkãf mütevellîlerine hüküm ki:

Şa‘bân arz-ı hâl idüp zikr olınan vakflardan almak üzre bi’l-fi‘l berât-ı şerîfümle mevlûd ve eczâhân vesâir cihâtlara mutasarrıf olup hâliyâ bu sene vâkı‘ olan sefer-i hümâyûna gidüp tarafından nasb eyledüği nâiblerinün hakların edâ idüp cihâtlarına âhardan kimesne müdâhale ve ta‘arruz olınmamak bâbında hüküm yazılmışdur.

[Fî evâil-i Ş] sene [1]100 [21-30 Mayıs 1689]



13/278/1319 Miriye olan borcu sebebiyle hapsedilen Halep'teki Sultan Gavri vakfı mütevellisinin, buna sebep olan İngiltere bezirganı ile "ordû-ı hümâyûn"da murafaa için ihzar olunmasına dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmı vezîr Ömer Paşa'ya hüküm ki:

Haleb'de vâkı‘ merhûm ve mağfûrun leh Sultân Gavrî evkãfınun mütevellîsi olan Mehmed gelüp bunun mîrîye olan iki bin beş yüz guruş deyni İngiltere bâzergânlarından Ledek(?) nâm bâzergâna sebeb-i tahrîr hükmi ile havâle olınup vâ‘desi hülûl itmedin merkúm bâzergân takãss eylemeğle hâliyâ İstanbul zindânında habs olınduğın bildürüp ol bâbda hükm recâ itmeğin mezbûr Mehmed ıtlâk olınup hasmıyla ordû-ı hümâyûnumda murâfa‘a-i şer‘ içün ihzâr olınmak içün hüküm virilmişdür.

Fî evâil-i Ş sene 1100 [21-30 Mayıs 1689]



13/285/1359 Mustafa Paşa evkafına ait Rumeli'ndeki bir mukataayı iltizam ile ortak olarak alan şahıslar ve bunlardan iltizam bedelinden fazla para isteyen vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın İstanbul evkaf müfettişince çözülmesine dair hüküm.

İstanbul evkãf müfettişine hüküm ki:

El-Hâcc Abdullâh ve el-Hâcc Ahmed gelüp müteveffâ Mustafâ Paşa evkãfından Rûmili'nde vâkı‘ Sâdreyn(?) ve tevâbi‘i mukãta‘ası bin doksan dokuz senesinde (boş) guruşa evkãf-ı mezbûr mütevellîsinün ber vech-i iştirâk der‘uhde idüp edâsı lâzım gelen mâl-ı vakfı virmeğe râzîlar iken ziyâde talebiyle rencîde eyledüğin ve bu bâbda fetvâsı olduğın bildürüp mûcebince amel olınup te‘addîsi men‘ u def‘ olınmak bâbında emr recâ itmeğin sen ki Mevlânâ-yı mezkûrsın yedinde olan fetvâ-yı şerîf ve derkenârı mûcebince hakk ve adl üzre muhâsebesini görüp vakf-ı mezbûrun hilâf-ı şer‘ ve kãnûn ziyâde akçe talebiyle te‘addî olınmaya diyü hüküm virilmişdür.

Fî evâil-i Ş sene 1100 [21-30 Mayıs 1689]



13/290/1379 Beşiktaş'ta, Kaptan-ı derya Sinan Paşa câmi‘ evkafına ait Ortaköy'deki fırınlara mutasarrıf olan şahsın mirasçıları ve bunun çocuksuz ölümü üzerine fırınların vakfa intikal ettiğini, ancak biriken kira akçelerinin ödenmesini isteyen vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:

Beşiktaş'da vâkı‘ Kapudân-ı sâbık müteveffâ Sinân Paşa câmi‘-i şerîfi evkãfından berât-ı şerîfümle mütevellîsi Abdurrahmân gelüp câmi‘-i merkúmun vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mukayyed akãrâtından kasaba-i mezbûrda vâkı‘ [Orta]köyde vâkı‘ furunlarda icâre-i mu‘accele ve müeccele ile mutasarrıf olan Abdurrahmân bilâ veled fevt olup zikr olınan furunlar bi hasebi’ş-şer‘ ve’l-kãnûn vakfa intikãl idüp hâliyâ müctemi‘ olan icâre akçeleri müste’cirleri üzerinde kalmağla taleb eyledükde te‘allül üzre olmalarıyla ol furunları zabt eyledükleri eyyâmun icâresinden zimmetlerinde müteveccih olan mâl-ı vakfı alıvirilmek bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin şer‘le görilüp alıvirilmek elzem olmışdur diyü hüküm yazılmışdur.

Fî evâil-i Ş sene 1100 [21-30 Mayıs 1689]



14/37/174 (Özet ?)İstanbul'da Ayakapısı'nda,

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Müteveffiye Ârife nâm hâtûnun kız karındaşı Âyişe nâm sağïrenün kıbel-i şer‘den mansûb vasîsi olan Çorbacı Hasan gelüp mahrûse-i İstanbul'da Ayakapusı hâricinde odalarun arsası Ayasofya-i kebîr evkãfından mukãta‘alu ve binâsı Yenikapu hâricinde mevlevihâne içün Ahmed Efendi evkãfından icâre-i mu‘accele ve müeccele ile Mi‘mâr Mustafâ tasarrufında iken altmış bir senesinde bi’l-külliye muhterik olup arsası kalup mezbûr Mustafâ mi‘mâra(?) mahsûb olmak üzre binâdan imtinâ‘ idüp cânib-i vakfdan binâya kudreti olmamağla vakf-ı mezbûr mütevellîsi olan Alî ba‘de’l-keşf kendü mâlıyla mülki olmağla ve üzerinde odaları binâya mezbûr Mustafâ'ya izn ve temessük virilmeğle mezbûr dahi hâlâ mevcûd olan ebniyeyi kendü mâlıyla ihdâs idüp mutasarrıfiken fevt oldukda hâlâ vasîsi olduğı sağïre-i mezbûre ile sâir vereseden vekîl-i şer‘iyyesi olduğı Rukıyye ve Hadîce ve Ârife nâm hâtûnlara intikãl itmişiken hâlâ vakf-ı merkúm mütevellîsi olan Aşcı Mehmed ol odalar ve vakfun akãrâtından olup müteveffiye-i mezbûr Mustafâ'nun mutasarrıfeler olan vereselerden Âyişe ve Fâtıma bilâ veled müteveffiye olmalarıyla cânib-i vakfa âid olmışdur diyü bilâ nizâ‘16 ahz itmeğle şer‘le görildükde zikr olınan odalar ihrâk oldukda kendü nefsi içün mâlıyla mülkiyyet üzre binâ eyledüği sâbit ve hüccet-i şer‘iyye virilmeğle mûcebince hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin hüccet-i şer‘iyye mûcebince amel olınmak içün hüküm

Fî evâsıt-ı L sene [1]101 [18-27 Temmuz 1690]



14/39/182 İstanbul'da, usulüne uygun olarak vakıf muhasebesini gördüren Mesih Paşa evkafı mütevellisi ve biz senin vakıf nazırı ve müfettişi marifetiyle gördüğün muhasebeyi tutmayız tekrar muhasebeni görürüz diyen mürtezikalar arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki

Mehmed gelüp İstanbul'da vâkı‘ Mesih Paşa evkãfınun sâbıkã mütevellîsi olmağla nâzır-ı vakf ma‘rifetiyle müfettiş-i evkãf huzûrında vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mûcebince îrâd ve mesârifinün muhâsebesi görilüp defterleri mühürlenüp ve imzâ olınup bir vechle dahl olınmak îcâb itmez iken mürtezikaları biz senün nâzır-ı vakf ve müfettiş ma‘rifetiyle gördüğün muhâsebeyi tutmayuz tekrâr bir dahi muhâsebeni görürüz diyü dahl [ve] nizâ‘ itmeleriyle fetvâ-yı şerîfe mûcebince amel olınup hilâf-ı şer‘-i şerîf dahl u rencîde olınmamak içün yazılmışdur.

[Fî] evâsıt-ı L [1]101 [18 -27 Temmuz 1690]



14/39/184 Mesih Paşa câmi‘ evkafının azledilen mütevellisi ve bunun zamanında vakıftan ödünç para alıp bir kısmını ödememiş bulunan yeniçeri mütekaidi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Mehmed gelüp bin doksan dokuz senesinde Mesih Paşa câmi‘-i şerîfi evkãfı mütevellîsi iken mahrûse-i İstanbul'da sâkin yeniçeri mütekã‘idlerinden Hâcı Süleymân mâl-ı vakfdan bin beş yüz doksan guruş istikrâz itmeğle tevliyetden azl olınup yerine olan mütevellî zimem kabûl itmemeğle bin guruşa sulh olmağla iki yüz yetmiş sekiz guruş ile bir zoltasın virüp bâkïsi zimmetinde kalup istikrâz eyledüği bin beş yüz guruşdan teslîmâtdan mâ‘adâsı hilâf-ı şer‘-i şerîf (...) fetvâ-yı şerîfe mûcebince şer‘le görilüp icrâ-yı hakk olınmak

Fî evâsıt-ı L [1]101 [18-27 Temmuz 1690]



14/40/186 Eski mütevelli zamanında Mesih Paşa câmi‘ evkafına borçlu olan kimseden olan vakfın alacağı yeni mütevelliye havale edilmiş olduğundan artık eski mütevellinin rahatsız edilmemesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Mehmed zîde kadruhû gelüp İstanbul'da vâkı‘ Mesih Paşa câmi‘-i şerîfi evkãfınun mütevellîsi iken Monlâ Gürânî mahallesinde sâkin Hazînedâr Ahmed beş yüz guruş istikrâz eyleyüp defa‘âtiyle murâfa‘a-i şer‘ olduklarında hükm birle hüccet-i şer‘iyye virildükten sonra kendüden sonra vakf-ı merkúma mütevellî olan (boş) nâm kimesneye havâle itmeğle tarafeyn havâleyi kabûl ve ba‘de’l-yevm kat‘-ı nizâ‘ ve fasl-ı husûmet birle hüccet-i şer‘iyye virilüp ve bu makúle fasl olınan da‘vânun istimâ‘ı memnû‘ iken mezkûr Ahmed mukaddemâ hükm olınduğın tutmayup tekrâr nizâ‘ eyledüğin bu bâbda şeyhülislâmdan fetvâsı olduğın bildürüp ol bâbda hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin fetvâsı mûcebince amel olınup hilâf-ı şer‘ ve kãnûn dahl itdürilmemek içün yazılmışdur.

[Fî] evâsıt-ı L [1]101 [18-27 Temmuz 1690]



14/50/232 Büyük Ayasofya yakınındaki borç içinde bulunan Rahime Hatun vakfının mütevellisi ve vazifelerinin gelirlerle resimlerden verilmesine kanaat etmeyen mürtezika arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair nüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki

Ayasofya-i kebîr kurbında müteveffiye Rahîme Hâtûn vakfınun meşrûtiyyet üzre mütevellîsi gelüp bundan akdem vakf-ı mezbûrun müsteğallâtı musakkafâtı olup vakfun düyûnı olmağla vakfun şer‘le muhâsebesi görildükde mürtezikadan nâmüstahıkk olan on dört nefer âdemün vazîfeleri müstegallât ve rüsûmâtdan virilmek üzre hükm birle cânib-i şer‘den hüccet-i şer‘iyye virilüp kanâ‘at itmeyüp nizâ‘ eyledükde âhardan şer‘le görilüp hüccet-i şer‘iyye mûcebince icrâ-yı hakk olınmak içün hüküm yazılmışdur.

Fî evâhir-i L sene [1]101 [28Temmuz-5 Ağustos 1690]



14/42/197 İstanbul'da, Şeyhülislam Zekeriya evkafına ait Cafer Subaşı odalarının kiracıları ve bunlardan ecr-i mislinden ziyade kira bedeli talep eden vakıf görevlileri arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:

İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ şeyhülislâm-ı sâbık Zekeriyyâ evkãfından Ca‘fer Subaşı odalarınun müste’cirleri gelüp tasarruflarında olan odalarun şart-ı vâkıf üzre ecr-i misli mu‘âdil beher mâh otuzar akçe icârelerin virürler iken vakf-ı mezbûrun mütevellîsi ve kâtibi ve câbîsi ecr-i mislinden ziyâde taleb ve te‘addî idüp ve yedlerinde fetvâ-yı şerîfe olduğın bildürüp ve vakfiyye-i ma‘mûlün bihâ mûcebince hükm recâ itmeleriyle vakfiyye-i ma‘mûlün bihâya nazar olınup ahvâlleri şer‘le görilmek üzre yazılmışdur.

Fî evâhir-i L [1]101 [28 Temmuz-5 Ağustos 1690]



14/52/241 İstanbul'da, Yakup Ağa evkafına ait hamamları ve câmi‘nin bazı yerlerini kendi parasıyla onartan evvelki mütevellinin alacağı ödeninceye dek mürtezikanın ücretlerini tenzil eden vakıf nazırı ile buna karşı çıkan mürtezika arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Bâbü’s-sa‘âde ağası Abdurrahmân Ağa arz gönderüp kendü nezâretinde olan evkãfdan İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Ya‘kúb Ağa evkãfınun irâdı mesârifine vefâ itmeyüp vakf-ı merkúm akãrâtından olan hammâmları ve câmi‘inün ba‘zı yirleri harâbe müşrif olup ta‘mîre muhtâc olmağla bundan akdem mütevellî olan (boş) emr-i şerîf ve ma‘rifet-i şer‘le kendü mâlıyla ta‘mîr ve bir yük akçe sarf itmeğle vakf deyni edâ olınca mürtezikanun vazîfeleri rakabe itmek istedükde temâmen aluruz diyü rencîde eyledüklerin ve şeyhülislâmdan fetvâsı olduğın bildürüp fetvâ-yı şerîfesi mûcebince şer‘le görile diyü yazılmışdur.

Fî evâhir-i L sene [1]101 [28 Temmuz-5 Ağustos 1690]



14/55/257 İstanbul'da, Sultan Bayezit evkafına ait asla zarar etme ihtimali olmayan Hâslar kazasındaki mukataayı zarar etmiş gösterip vakfa gerçek zarar veren eski vakıf mütevellisi ve bunun vakıf muhasebesinin tekrar görülmesini isteyen yeni mütevelli arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve İstanbul'da şeyhülislâm nezâretinde olan evkãf müfettişi olup Ebâ Eyyûb-i Ensârî müderrisi olan Mevlânâ İsmâil'e hüküm ki:

İstanbul'da vâkı‘ merhûm Sultân Bâyezîd evkãfınun sâbıkã mütevellîsi olan Hüseyin zemân-ı tevliyetinde mâl-ı vakfdan itlâf ve isrâfât-ı kesîresinün nihâyeti olmaduğından gayrı umde-i irâdât-ı vakfdan Hâslar kazâsında vâkı‘ mukãta‘a-i kebîri kırk seneden berü der‘uhde ve zabt idenler aslâ zarar da‘vâsı eylemeyüp ve zarar ihtimâli gãyet müsteb‘id(?) iken mukãta‘a-i mezbûrı der‘uhde iden kimesnenün zarar eyledüm diyü kavl-i mücerrediyle tama‘-ı hâmından li garaz iki senenün her birinde üçer yük akçe noksân ile mâl-ı vakfa altı yük akçe zarar terettübi ile muhâsebe gördüğüni hüddâm-ı vakfdan bîgaraz olan kimesneler ihbâr itmeğle hâliyâ vakf-ı merkúm mütevellîsi mütevellî-i sâbıkun bütün muhâsebesini görilmek üzre tenbîh olınmağla muhâsebesin görilmek murâd eyledükde emr-i şerîf sâdır olmadukca gördürmem diyü muhâsame itmeğle bütün müddet-i tasarrufı muhâsebesi müceddeden görilmek içün vakf-ı mezbûr nâzırı olup şeyhülislâm olan Feyzî Efendi tarafından arz ve telhîs olınmağın vech-i meşrûh üzre amel olına diyü yazılmışdur.

Fî evâil-i Za sene [1]101 [6-15 Ağustos 1690]



14/59/271 İstanbul'da, emsalinden düşüğe kiralanmış olan Kethüdazade Ahmet Ağa'nın vakfettiği odaların keşfolunup yeniden misil değerine kiralanmasına dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmı vezîr-i mükerrem Alî Paşa'ya ve müfettiş-i evkãf nâibine hüküm ki:

İftihâru’l-havâss ve’l-mukarrebîn mu‘temedü’l-mülûk ve’s-selâtîn bi’l-fi‘l Dâru’s-sa‘âdetüm ağası olan Ahmed Ağa dâme ulüvvuhû Dergâh-ı mu‘allâma arz gönderüp taht-ı nezâretinde olan evkãfdan mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ Kethudâzâde Ahmed Ağa vakf eyledüği otuz bâbdan mütecâviz odalar bundan icâr olındukda ecr-i mislî icâre ile îcâr olmaduğından herbâr nizâ‘dan hâlî olmadukları ecilden muhâsebesi müceddeden ma‘rifet-i şer‘le keşf olınup ecr-i mislî ile îcâr olınması lâzım geldüği vakf-ı mezbûr mütevellîsi i‘lâm itmeğle zikr olınan odalarun cümlesi ma‘rifet-i şer‘le keşf olınup müceddeden ecr-i misli ile îcâr olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum virilmek recâsına arz itmeğin vech-i meşrûh üzre hüküm yazılmışdur.

Fî evâil-i Za sene [1]101 [6-15 Ağustos 1690]



14/82/364 Tophâne'de, İsmail Bey mahallesindeki Ağa Mustafa Paşa evkafının üçüncü kişilerdeki alacaklarına istiğlâl olan emlak zamanla harap olup vakfın nakitleri vazifeleri karşılamadığından, vakıf mürtezikasının vazifelerinin yarıya indirilmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve müfettiş vekîline hüküm ki:

Tophâne'de [İ]smâ‘îl Beğ mahallesinde vâkı‘ Ağa Mustafâ Paşa'nun karındaşı Alî Paşa'ya ve evlâdına şart eyledüği evkãfınun meşrûtiyyet üzre mütevelliyesi Hayrunnisâ nâm hâtûn gelüp mütevelliyesi olduğı vakfun zimem-i nâsda olan nükúduna istiğlâl olan emlâk murûr-ı eyyâm ile harâbe müşrif olmağla bundan akdem emr-i şerîf virilüp nâzır-ı vakf ma‘rifetiyle şer‘le keşf ve tahrîr olındukda nükúd olan mâl-i vakf vezâifi ihâta itmemeğle nısfiyyet üzre rakabe olınup mümzâ ve mahtûm defter ve hüccet olınup mâl-ı vakf tekmîl olınmayup rakabe üzre iken hâlâ murtezikadan ba‘zıları temâmen vazîfe talebiyle te‘addî eyledüğin bildürüp ol bâbda hükm recâ itmeğin vakf-ı mezbûr arz-ı hâl olınduğı üzre rakabeye muhtâc olduğına kıbel-i şer‘den hüccet-i şer‘iyye virilmiş ise kıbel-i şer‘den virilen hüccet-i şer‘iyye mûcebince vakfa vüs‘at gelince rakabe olınmak içün yazılmışdur.

Fî evâhir-i Za [1]101 [26 Ağustos-4 Eylül 1690]



14/83/369 Bursa'da, Yenişehir kazasında, Gazi Sinan Paşa evkafı mürtezikalarının hizmetleri karşılığında hakkettikleri vazifelerinin ödenmeyen kısmının alıverilmesine ve vakıf mütevellisinin vakıf mahallinde oturup vakıf işlerini görmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve şeyhülislâm nezâretinde olan evkãfun müfettişine hüküm ki:

Yenişehir-i Burusa kazâsında nâibü’ş-şer‘ olan Mevlânâ Yûsuf zîde ilmuhû Dergâh-ı mu‘allâma mektûb gönderüp Yenişehir-i Burusa'da vâkı‘ müteveffâ Gãzî Sinân Paşa evkãfı mürtezikaları meclis-i şer‘a varup vakf-ı mezbûrun mütevellî-i(?) kebîri olan Üsküdarî Mehmed Ağa dimeğle ma‘rûf [kimesne] vakf-ı mezbûrun musâ‘ade lâzım iken murtezikalarun hıdmetleri mukãbelesinde berâtları mûcebince müstehıkk oldukları vazîfeleri edâda cevr eyledüğinde bin doksan sekiz ve doksan dokuz ve yüz ve yüz bir senelerinde vazîfeleri temâmen virilüp vakfun mukãta‘ât fürûht ve hâsıl olan mâl-ı vakf kendi mesârifine sarf idüp ve murtezikanun vazîfesin mahallinde virmeyüp ve kãimmakãm-ı mütevellî dahi ta‘yîn itmeyüp ve mürtezikalarun vazîfelerin virmek içün Üsküdar'a getürdüp aldukları vazîfeleri harc-ı râhlarına kifâyet itmeyüp ol vechle mürtezika-ı vakfa küllî gadr itmeğle hıdmetleri mukãbelesinde müstehıkk oldukları vazîfelerinde kalan bakãyaları alıvirilüp ve vakf-ı merkúm mütevellîsi vekîl olduğı mahallde sâkin olup umûr-ı vakfı görüp ve mürtezikanun müstehıkk olduğı vazîfeleri temâmı alıvirilmek bâbında emr-i şerîfüm virilmek recâsına arz itmeğin vakf-ı mezkûr bi’l-fi‘l şeyhülislâm olan Feyzullâh nezâretinde olmağla müfettiş-i Mevlânâ-yı mezkûr ma‘rifetiyle tahsîl olınup ve iltimâs olınan vech üzre görilmek emrüm olmışdur diyü yazılmışdur.

Fî evâhir-i Za sene 1101 [26 Ağustos-4 Eylül 1690]



14/85/377 İstanbul'daki Melek Ahmet Paşa evkafına ait Kartal'da, icâreteyn usulü ile kiralayıp yükümünü yerine getiren şahsın tasarrufunda bulunan hanın başkasına kiralanamayacağına, söz konusu hanın evvelki kiracıya zaptettirilmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve müfettiş vekiline:

Hüseyin gelüp İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Melek Ahmed Paşa evkãfından Üsküdar kazâsında Dâru’s-sa‘âde nezâretinde Kartal nâm mahallde vâkı‘ bir kıt‘a hânı bundan akdem bin doksan yedi senesinde meşrûtiyyet üzre mütevellîsi olan Mehmed nâm kimesne icâre-i mu‘accele [ve] müeccele ile isticâr ve mu‘accelesi olan altı yüz guruş ile bin yüz altı senesine varınca alına(?) gelen mu‘âmelesin vakf içün temâmen teslîm ve beher sene luzûmı mertebe ta‘mîr idüp yedine memhûr zabt temessüki virilüp zabt [u] tasarrufında iken mütevellîsi mezbûr Mehmed şirrete sulük olup hân-ı mezbûrı âhara îcâr ve temessük virüp gadr itmeğle mukaddemâ yedine virilen ma‘mûlün bih temessük mûcebince hânı tarafından vekîl eyledüği vekîline zabt itdürilmek içün hüküm yazılmışdur.

Fî evâhir-i Za [1]101 [26 Ağustos-4 Eylül 1690]



14/88/389 İstanbul'da, Ahmet Ağa evkafına, ölen babalarının borcunu ribhiyle birlikte ödeyip rehin bıraktığı eşya ile fazladan ödenmiş paralarını talep eden şahısların haklarının alıverilmesine dair hüküm.

Âstâne-i sa‘âdet kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:

Müteveffâ Nasûh Paşazâde Süleymân Beğ oğulları Seyyid Halîl Beğ ve Seyyid Mustafâ Beğ ile kız karındaşları Şerîfe ve Mü’mine nâm hânımlar gelüp İstanbul'da müteveffâ Ahmed Ağa evkãfınun nükúd-ı merkúmesinden bunlarun babaları Süleymân Beğ hayâtında bin doksan beş senesinde evkãf-ı mezbûra mütevellî olan Ramazân oğlı Mehmed yedinden yedi yüz beş guruş deyni olmağla mukãbelesinde yüz habbe incü ve bir tek zümrüd küpe ve altı habbe zümrüd ve altun zincir kuşağı mütevellî-i merkúma rehn vaz‘ ve teslîm idüp ba‘dehû babaları mezbûr fevt oldukdan sonra zikr olınan altun kuşağı bey‘ olınup semeninden hâsıl olan üç yüz otuz beş buçuk guruş ve otuz dokuz buçuk guruş teslîm idüp ve üç yüz yetmiş beş guruş mütevellî-i merkúma edâ idüp ve bir def‘a otuz dört bin beş yüz akçe ve bir def‘a dahi yüz kırk beş guruş mütevellî-i mezbûra teslîm idüp ve babaları zemânına gelince dört senede eylemiş olan murâbaha-i ma‘lûmesin bi’t-temâm teslîm idüp mütevellî-i mezbûr yedinden temessük virüp rehninde bâkï kalan küpe ve altı habbe zümrüd ve yüz habbe incüyi ve kendüye ziyâde bi [gayr-i] hakk üç bin dokuz yüz akçeyi taleb eyledükde virmeyüp te‘allül itmeğle ve hüccet-i şer‘iyyesi olduğın bildürüp hüccet-i şer‘iyyeleri mûcebince alıvirilmek içün hüküm yazılmışdur.

Fî evâhir-i Za sene [1]101 [26 Ağustos-4 Eylül 1690]



14/91/399 İstanbul'da, Kazasker Musa Efendi'nin nakit vakfından, evini istiğlâl ve eşyasını rehin vererek, ödünç aldığı parayı tamamen ödeyen ancak istiğlâl yoluyla satılan ev kirasından eski mütevellide alacağı olduğunu iddia eden şahıs ve vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul'da müfettiş-i evkãf vekîline hüküm ki:

İstanbul'da vâkı‘ kãdîasker-i sâbık müteveffâ Mûsâ Efendi'nün Haremeyn içün vakf eyledüği nükúd-ı mevkûfesinün mütevellîsi İbrâhîm gelüp Alî nâm kimesne zuhâra17 gelüp sâbık mütevellî olan Abdurrahmân'dan mâl-ı vakfdan bin iki yüz elli guruş istikrâz itmeğle deyn-i merkúmeden dokuz yüz guruş mukãbelesinden mülk menzilini istiğlâl mâ‘adâsiyçün âhar rehn vaz‘ idüp ba‘dehû deyn-i merkúmı mu‘âmele-i şer‘iyyesiyle cânib-i vakfa edâ itmişiken mezbûr Alî şirrete sülûk idüp mukaddemâ istiğlâl tarîkıyla bey‘ olınan menzil icâresinden mütevellî-i sâbık iki yüz kırk guruş almış idi senden alurum diyü hilâf-ı şer‘ rencîde itmeğle mütevellî-i sâbık menzil icâresinden vakfa âid olup Haremeyn fukarâsına sarf eyledüği akçe talebiyle dahl u rencîde eylemeyüp yedinde olan hüccet-i şer‘iyye ve şeyhülislâmdan fetvâsı mûcebince te‘addîsi men‘ u def‘ olınmak içün evkãf-ı merkúm nâzırı olan Dâru’s-sa‘âde ağası Ahmed Ağa tarfından mühürlü mektûb virilmeğin mûcebince hükm recâ eyledüği ecilden mûcebince şer‘le görilmek emrüm olmışdur diyü yazılmışdur.

Fî evâil-i Z [1]101 [5-14 Eylül 1690]



14/95/416 Gebze'de, Gazi Mustafa Paşa vakfı vazifeleri eksiltildiğinde, vazifesi sehven eksiltilen hizmeti çok olan şahsın şeyhlik ve odalar vazifelerinin iadesine dair hüküm.

Üsküdar nâibine hüküm ki:

Kazâ-i mezbûre muzâfâtından Gekbuze kasabasında vâkı‘ müteveffâ Gãzî Mustafâ Paşa vakfından zâviyede berât-ı şerîf ile şeyh olan Abdüllatîf gelüp vakf-ı merkúmun müsâ‘adesi olmağla18 lüzûm olmayan vezâif ber vech-i ocaklık rakabe olmak üzre defter olındukda vakf-ı merkúmun hucurâtından sâkin dervîşân ile Mevlânâ-yı mezkûrun vazîfesi dahi sehven rakabe dahil olmağla i‘lâm eyledüklerinde hıdmetleri kesîr olmağla meşîhat ve hucurât vazîfeleri virilmek içün yazılmışdur.

Fî evâil-i Za sene [1]101 [6-15 Ağustos 1690]



14/99/428 Galata'daki Hacı Mahmut vakfının yeni mütevellisi ve üzerinde vakıf parası bulunduğu iddia olunan eskisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãm paşaya ve Galata mollasına hüküm ki:

Galata'da vâkı‘ el-Hâcc Mahmûd vakfınun hâliyâ mütevellîsi olan el-Hâcc Mustafâ gelüp sâbıkã vakf-ı mezbûr mütevellîsi olan Seyyid Şa‘bân'un zimmetinde mâl-ı vakf olup şer‘le muhâsebesi görilüp zimmetinde zuhûr iden mâl-ı vakf alıvirilmek bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin şer‘le görilmek içün hüküm yazılmışdur.

Fî evâil-i Z sene [1]101 [5-14 Eylül 1690]



14/106/455 İstanbul'daki bir vakfın yeni mütevellisi ile eski mütevellisi zamanında ödenmeyen vazifelerini talep eden şahısların arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ (boş) evkãfınun bi’l-fi‘l berât-ı şerîfümle mütevellîsi olan kıdvetü’l-emâsil ve’l-akrân Murâd zîde kadruhû Dergâh-ı mu‘allâma gelüp bunun vakf-ı mezbûrun mürtezikalarına deyni olmayup ve üzerine şuhûd ve udûl ile bir nesne sâbit ve zâhir olmış değil iken mücerred bunı ta‘cîz ve ahz ve celb-i mâl içün senden mukaddem vakf-ı mezbûrun mütevellîsi olan (boş) nâm kimesnenün zemânında altı aylık müstehıkk olduğımız vazifemüz kaldı virmedin fevt olmağla senden aluruz diyü hilâf-ı şer‘-i şerîf dahl u rencîdeden hâlî olmadukların ve bu bâbda şeyhülislâmdan fetvâ-yı şerîfesi olduğın bildürüp mûcebince amel olınup hilâf-ı şer‘-i şerîf ol vechile dahl u rencîde itdürilmeyüp men‘ u def‘ olınmak bâbında emr-i şerîfüm recâ eylemeğin fetvâ-yı şerîfesi mûcebince şer‘le görilmek emrüm olmışdur diyü yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı Z sene [1]101 [15-24 Eylül 1690]



14/106/456 Yemişçi Hasan Paşa evkafının mütevellisi ve vakıf malını yeyip telef etmek, muhasebesini gördürmemekle suçlanan eski mütevellisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Yemişçi Hasan Paşa evkãfınun berâtıyla mütevellîsi İbrâhîm zîde kadruhû gelüp mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ sâbıkã vakf-ı mezbûrun mütevellîsi Mehmed mâl-ı vakfı ekl ü bel‘ ve telef eyledüğinden mâ‘adâ muhâsebesin dahi görmeyüp mâl-ı vakfa gadr eyledüğin bildürüp muhâsebesi görilüp zimmetinde zuhûr iden mâl-ı vakf tahsîl olınmak bâbında emr recâ itmeğin şer‘le [görilmek] yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı Z sene [1]101 [5-24 Eylül 1690]



14/115/488 Eyüp'te, Hacı Hüsrev mahallesinde salihlere şart edilmiş vakıf eve hüccetle yirmi seneyi aşkın süredir mutasarrıf olan şahsın bu evden çıkarılmasının usulsüz olduğuna, kendisine kimsenin müdahale ettirilmemesine dair hüküm.

Hâslar kãdîsına hüküm ki:

Sulehâdan Ahmed gelüp Eyyûb-i Ensârî'de el-Hâcc Hüsrev mahallesinde vakfiyye-i ma‘mûlün bihâda sulehâya meşrûta vakf menzile hüccet-i şer‘iyye ile mutasarrıf ve yiğirmi seneden mütecâviz sâkin iken mahalle-i mezbûrede sâkin eimmeden Mustafâ ve Doğramacı Halîl iskânına mâni‘ olmalarıyla husûs-ı mezbûr Rûm[ili] kãdîaskerüm olan Yahyâ edâma’llâhu te‘âlâ iclâlehûdan isti‘lâm olındukda mezkûr Ahmed'ün yedinde olan vakfiyye ve hüccet-i şer‘iyye mûcebince Hazret-i Ebâ Eyyûb-i Ensârî'de vâkı‘ sulehâya meşrûta kadîmden tasarrufında olan vakf menzilden hâlâ mezkûrı ihrâc hilâf-ı şer‘-i şerîf olduğı ve şart-ı vâkıf ve tevcîh-i sâbık üzre mezkûr Ahmed'e menzil-i mezbûrı tasarrufda âhardan hilâf-ı şer‘-i şerîf kimesneyi müdâhale ve kabz itdürilmemek bâbında emr-i şerîfüm virilmek üzre olduğın arz u i‘lâm itmeğin müşârun ileyhün i‘lâmı mûcebince yazılmışdur.

Fî evâhir-i Za sene 1101 [26 Ağustos-4 Eylül 1690]



14/44/206 İstanbul'da, Samatya yakınında Yakup Ağa evkafına ait olan hamamın özel lağım yolunun harap olmasına sebep olanların zararlarının men olunmasına dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

İstanbul'da Samadya kurbında müteveffâ Ya‘kúb Ağa evkãfından olan hammâmun mütevellîsi Abdullâh gelüp hammâm-ı mezbûrun mahsûs kârîzine ba‘zı kimesneler fuzûlî kârîzler icrâ itmeleriyle kârîz-i mezbûrun harâba müşrif olmasına bâ‘is olup ve ta‘mîre vakfun müsâ‘adesi dahi olmamağla yedinde olan fetvâ mûcebince şer‘le zararları men‘ olınmak içün hükm recâ itmeğin fetvâ-yı şerîfe mûcebince amel olına diyü yazılmışdur.

Fî evâhir-i Ş sene [1]101 [30 Mayıs-7 Haziran 1690]



14/118/501 (Özet ?)Hatiplerden Hacı İsmail Taraklı kalesindeki Süleyman Paşa biri kale içinde ve biri dışında iki adet cuma kılınır mescit yaptırıp geçmiş sultanlar temlikiyle defterde kayıtlı yerleri bu kazaya bağlı Katulu köyü Ernişe mezrasının gallesin vazifelerinden başka hitabet yönü için hatibler mutasarrıflar olmak üzre vakf ve şart edip vakfiyyeti yeni defter-i hakanide kayıtlı olmakla hatib olanlar o mezranın gallesine mutasarrıflar olup bu da vakıfın kale içinde yaptırdığı câmi‘nin hatibi olup hizmet eda edip mezranın gallesinden vakıf şartına göre hissesini almak istediğinde vakıfın dış câmi‘ hatibi olan Ahmed Halife cümlesini ben alurım diye niza etmeğle evvelce defter sureti ve vakıf şartına aykırı birbirlerinin hisselerine müdahale olunmaya diye men birle emr virilüp mûcebince Ahmed memnû olmayup niza eyledüğin ve bu babda bunun elinde defter-i hakani sureti olduğını bildürüp şahsın sûret-i yeni defter-i hakani ve şart-ı vakıf üzre amel olunmasına dair hüküm.

Taraklıborlı kãdîsına hüküm ki:

Hutebâdan Mevlânâ el-Hâcc İsmâ‘îl Dergâh-ı mu‘allâma arz-ı hâl idüp Taraklı kal‘asında vâkı‘ müteveffâ Süleymân Paşa iki cum‘a kılınur mescid binâ eyleyüp biri derûn-ı kal‘ada ve biri taşrada olup mezkûr Süleymân Paşa selâtîn-i mâziyye temlîki ile defterde mukayyed yirleri kazâ-i mezbûra tâbi‘ Katulı(?) nâm karyeye Ernişe mezra‘asınun gallesin vazîfelerinden mâ‘adâ cihet-i hitâbet içün hatîbler mutasarrıflar olmak üzre vakf ve şart idüp vech-i meşrûh üzre vakfiyyeti defter-i cedîd-i hâkãnîde mastûr u mukayyed olmağla hatîb olanlar ol mezra‘anun gallesine mutasarrıflar olup bu dahi vâkıf-ı mezbûrun derûn-ı kal‘ada binâ eyledüği câmi‘inün berat-ı şerîfümle hatîbi olup edâ-yı hıdmet idüp mezra‘a-i merkúmenün gallesinden şart-ı vâkıf mûcebince hissesin almak istedükde vâkıf-ı mezbûrun taşra câmi‘i hatîbi olan Ahmed Halîfe cümlesin ben alurum diyü nizâ‘ itmeğle bundan akdem sûret-i defter ve muğãyir-i şart-ı vâkıf birbirlerinün hisselerine müdâhale olınmaya diyü men‘ birle emr-i şerîfüm virilüp mûcebince cânib-i şer‘den mürâsele virilmişiken mezbûr Ahmed memnû‘ olmayup girü vech-i meşrûh üzre dahl u nizâ‘ eyledüğin ve bu bâbda bunun yedinde sûret-i defter-i hâkãnî olduğın bildürüp mûcebince hükm-i hümâyûnum recâ eyledüği ecilden yedinde olan sûret-i defter-i cedîd-i hâkãnî ve şart-ı vâkıf üzre amel olınmak içün hüküm yazılmışdur.

Fî evâil-i Z sene [1]101 [5-14 Eylül 1690]



14/118/503 Üsküdar'da, Yenimahalle'deki Behram Kethüda evkafı ve Medine-i münevvere vakfı arasındaki ihtilafın birinci vakıf lehine çözülmesine dair hüküm.

Âstâne-i sa‘âdetde müfettiş-i evkãf vekîli olan Mevlânâ (boş) zîde ilmuhûya hüküm ki:

Müteveffâ Behrâm Kethudâ evkãfınun evlâdiyyet ve meşrûtiyyet üzre mütevellîsi olan Abdülvehhâb gelüp Üsküdar'da Yenimahalle'de vâkı‘ evkãf-ı merkúmun vakfiyye-i ma‘mûlün bihâda mukayyed evkãfı toprağında bâğlarun müteveccih olan öşr ü resmin cânib-i vakfdan alınagelüp âharun alâkası yoğiken Medîne-i münevvere [vakfı] mütevellîsi (boş) nâm kimesne bâğ-ı mezbûrun [Medîne-i] münevvere evkãfından üç yüz altmış akça mukãta‘alu hisse vardur diyü ta‘arruz itmeğle ve bu bâbda şeyhülislâmdan fetvâsı olduğın bildürüp hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin fetvâ-yı şerîfe mûcebince şer‘le görilmek içün.

Fî evâhir-i Z sene [1]101 [26 Eylül-04 Ekim 1690]



14/128/536 İstanbul'da, Şehzade Sultan Mehmet câmi‘nde, sabah vakti enamhanlığının günlük beş akçe vazife ile Mustafa İbrahim'in üzerinde olduğuna, hizmeti mukabelesinde hakkettiği vazifesinin kendisine alıverilmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına ve müfettiş-i evkãf vekîli (boş) zîde ilmuhûya hüküm:

Mustafâ İbrâhîm gelüp İstanbul'da vâkı‘ merhûm ve mağfûrun leh Şehzâde Sultân Mehmed Hân tâbe serâhu câmi‘-i şerîfinde vakt-i subhda yevmî beş akçe vazîfe ile tilâvet olınan en‘âmhânlığa berât-ı şerîfümle mutasarrıf olup icrâ-yı hıdmet idüp dahl olınmak îcâb itmez iken hâlâ mütevellîsi olan (boş) kimesne senün en‘âmhânlığını âhara tevcîh oldı diyü vazîfesin virmeyüp gadr eyledüğin bildürüp hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin Haremeyn-i şerîfeyn muhâsebesi defterlerine mürâca‘at olındukda yevmî beş akçe ile en‘âmhânlık mezbûr Mustafâ İbrâhîm'ün üzerinde olduğı mastûr u mukayyed olmağın kaydı mûcebince ve hıdmeti mukãbelesinde müstehıkk olduğı vazîfesi alıvirilmek içün.

Fî evâil-i M sene [11]02 [5-14 Ekim 1690]



14/148/606 Üsküdar'da, Yenimahalle'deki Behram Kethüda vakfı ve Medine-i münevvere vakfı arasındaki bağ ihtilafının fetvâ uyarınca birinci vakıf lehine çözülmesine dair hüküm.

Âstâne-i sa‘adetde müfettiş-i evkãf vekîli (boş) zîde ilmuhûya hüküm:

Müteveffâ Behrâm Kethudâ evkãfınun evlâdiyyet ve meşrûtiyyet üzre bi’l-fi‘l mütevellîsi olan Abdülvehhâb gelüp vâkıf-ı mezbûr medîne-i Üsküdar'da Mahalle-i cedîdde vâkı‘ kıt‘a mülk arsası üzerine gars eyledüği bâğını tescîl-i şer‘î ve teslîm ile’l-mütevellî ile vakf ve hâsıl olan gallesin Medîne-i münevverede vaz‘ eyledüği eczâ-i şerîfelerin vazîfesine ziyâdesin evlâdına ve evlâd-ı evlâda şart idüp yetmiş altı seneden mütecâviz zikr olınan bâğun gallesi vech-i meşrûh üzre Medîne-i münevvere'de vaz‘ eyledüği eczâ-i şerîfeler vezâyifine virilüp izdiyâdına evlâd mutasarrıf olup bundan tasarruf mûmâ ileyhe intikãl itmeğle ol dahi şart-ı vâkıf üzre mutasarrıf ve ol bâğa minvâl-i meşrûh üzre vâkıf-ı mezbûrun vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mastûr [u] mukayyed olup ve ol mikdâr seneden berü meşhûr mütevâtirün hilâfına ikãmet şer‘an câiz değil iken hâlâ Medîne-i münevvere vakfı mütevellîsi (boş) nâm kimesne ol bâğun hudûdı dâhilinde Medîne-i münevvere vakfundan senede üç yüz altmış akçe mukãta‘alı arsa var eylemiş diyü hilâf-ı şer‘-i şerîf nizâ‘ ve muğãyir-i vakfiyye-i ma‘mûlün bihâ hilâfına ikãmet yine itmek murâd idüp te‘addî eyleyüp ve bu bâbda da‘vâsına muvâfık şeyhülislâmdan fetvâ-yı şerîfe virildüğin bildürüp mûcebince amel olınup men‘ u def‘ olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin fetvâ-yı şerîfe mûcebince amel olınup hilâf-ı şart-ı vâkıf mu‘âmele olınmaya diyü yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı M sene 1102[15-24 Ekim 1690]



14/144/593 Kasımpaşa'daki Kasım Paşa evkafına ait akarlara icâreteyn usulü ile mutasarrıf olan kiracılar ve bunların kiminin eksik kira verdiğini ve kiminin vakfa intikal eden akarları belgesiz zaptettiğini iddia eden vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

Âstâne kãimmakãmına ve şeyhülislâm nezâretinde evkãfların müfettişi olan zîde ilmuhûya hüküm ki:

Kasaba-i Kãsım Paşa'da vâkı‘ müteveffâ Kãsım Paşa evkãfınun mütevellîsi olan Süleymân zîde kadruhû gelüp evkãf-ı merkúmun vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mukayyed evkãfından icâr-ı mu‘accele ve müeccele ile akãrâta mutasarrıf olan müste’cirlerinden ecr-i misle mu‘âdil icârelerin taleb eyledükde ba‘zıları noksân teklîf ve ba‘zısı vakfa intikãl iden akãrâtı bilâ temessük zabt itmeleriyle vakfa gadr olduğın bildürüp emr-i şerîf virilmek recâsına nâzırı olup bi’l-fi‘l şeyhülislâm olan Mevlânâ Feyzullâh edâma’llâhu te‘âlâ fezâiluhû işâret itmeğin müşârun ileyhün işâreti mûcebince şer‘le görilmek içün hüküm yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı M sene [1]102 [15-24 Ekim 1690]



14/146/600 Kasımpaşa'da, Kaptan-ı derya Gazi Piyale Paşa câmi‘ vakfına ait İstanbul'da Hacı Küçük mahallesindeki eve icâreteyn usulü ile mutasarrıf olan şahsın çocuksuz ölmesi sebebiyle, vakfa dönen bu evi vakıftan kiralayan şahıs ve bu evin mülkü olduğunu iddia eden kadın arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Mustafâ nâm kimesne gelüp Galata kazâsında vâkı‘ kasaba-i Kãsım Paşa'da Kapudân-ı sâbık Gãzî Piyâle Paşa câmi‘-i şerîfinün vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mukayyed evkãfından icâre-i mu‘acceli ve müecceli ile tassarruf olına gelen akãrlarından mahrûse-i İstanbul'da Hâcı Küçük mahallesinde vâkı‘ icâre-i mu‘accele ve müeccele ile tasarruf olına gelen menzile mutassarrıf olan Mehmed nâm kimesne bin yüz bir senesinde bilâ veled fevt olup ol menzil vakfa intikãl itmeğle bu ol menzili seksen bin akçeye cânib-i vakfdan isticâr itmişiken müteveffâ-yı mezbûrun vâlidesi (boş) nâm hâtûn menzil-i merkúm benüm mülkümdür diyü buna teslîme te‘allül üzre olduğını bildürüp zikr olınan menzil temessüki mûcebince zabt itdürilmek bâbında hükm-i hümâyûn recâ itmeğin şer‘le görilmek içün yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı M sene [1]102 [15-24 Ekim 1690]



14/147/604 Eyüp'te, Hadim Abdurrahman Efendi'nin para vakfının mütevellisi ve vakıftan aldığı borç karşılığında değerli eşyasını rehin koyan ancak borcunu ödemeden ölen şahsın terekesini kabzeden varisleri arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul'da müfettiş-i evkãf vekîline hüküm ki:

Mahrûse-i Eyyûb'de vâkı‘ müteveffâ Hâdim Abdurrahmân Efendi'nün nükúd-ı mevkûfesinün berât-ı şerîfümle mütevellîsi olan Ken‘an zîde kadruhû Dergâh-ı mu‘allâma arz-ı hâl idüp bundan akdem serbevvâbânzâde olan Fâtıma Sultânzâde Ömer Beğ vakf-ı mezbûrun nükúdı mâlından beş yüz yedi buçuk guruşı alup ve mukãbelesinde on iki yâftalı bir cevâhir kuşak ve bir cevâhir istefan(?) ve bir cevâhir eğelik ve bir (...) bir çift la‘l küpe rehne vaz‘ ve temessük virüp meblağ-ı mezbûrı edâ itmedin mezbûr Ömer fevt olmağla zimmetinde olan mâl-ı vakfı mahrûse-i İstanbul'da muhallefâtın kabz iden vârislerinden taleb itdükde mücerred virmemek te‘allül müteveffâ-yı mezbûr huzûrında murâbaha akçesi virmişdür ol takdîrce aslına takãss ve rehnlerimizi aluruz diyü mâl-ı vakfı virmekde te‘allül üzre oldukların ve bu bâbda şeyhülislâmdan fetvâ-yı şerîfesi olduğın bildürüp fetvâ-yı şerîfesi mûcebince şer‘le görilüp icrâ-yı hakk olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin sen ki Mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin şer‘le görüp icrâ-yı hakk eyleyesin diyü yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı M sene 1102 [15-24 Ekim 1690]



14/148/605 Beşiktaş'ta, Sinan Paşa câmi‘ evkafının yeni mütevellisinin talebi üzerine, câmi‘ tamiri sırasında keşif bedelini yüksek gösterip vakfa zarar veren evvelki mütevellinin hesaplarının görülmesine ve tekrar keşif yaptırılmasına dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve şeyhülislâm nezâretinde olan evkãf müfettişi Mevlânâ İsmâ‘îl zîde ilmuhûya hüküm:

Beşiktaş'da vâkı‘ müteveffâ Sinân Paşa câmi‘i evkãfınun mütevellîsi vekîli olan Receb gelüp sâbıkã vakf-ı merkúmda mütevellîsi olan (boş) nâm kimesne câmi‘-i şerîfi ta‘mîr ve keşf idüp lâkin hîn-i keşfde hevâsına tâbi‘ mi‘mârlar cem‘ idüp ziyâde keşf olınup vakfa gadr olınmağın ma‘rifet-i şer‘le tekrâr keşf olınup ve mütevellî-i sâbık-ı mezkûrun muhâsebesi görilmek içün emr-i şerîfüm virilmek recâsına bi’l-fi‘l şeyhülislâm müftîu’l-enâm olan a‘lemü’l-ulemâi’l-mütebahhirîn akzâ kuzâti’l-müteverri‘în Mevlânâ Feyzullâh edâma’llâhu te‘âlâ fezâiluhû dahi işâret itmeğin müşârun ileyhün işâreti mûcebince amel olına diyü yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı M sene 1102 [15-24 Ekim 1690]



14/149/612 Nişancı Mehmet Paşa'nın câmi‘evkafına ait İstanbul'da Parmakkapı yakınında Kaliçeci Hasan mahallesindeki odaların lağım yoluna etraf oda ve han sahiplerinin mütevelli izni olmadan kendi lağımlarını akıtmamalarına dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve müfettiş-i evkãfına hüküm ki:

Akzâ kuzâti’l-müslimîn Edirne kãdîsı Mevlânâ İsmâ‘îl gelüp evlâdiyyet ve meşrûtiyyet üzre mütevellîsi olduğı ceddi müteveffâ Nişâncı Mehmed Paşa'nun câmi‘-i şerîfleri evkãfından mahmiyye-i İstanbul'da Parmakkapu kurbında Kaliçeci Hasan mahallesinde vâkı‘ vakf odalarınun kârîzine etrâfından odalar ve hânlar ashâbı bilâ izn-i mütevellî kendü kârîzlerini idhâl ve ilhâk idüp kârîzün o makúle kârîzler ilhâkına mütehammil olmamağla ekser evkãtda taşup ba‘zı su yollarına zararı olmağla senede birkaç def‘a tahliye iktizâ idüp mâl-ı vakf ile tahliye olınmakdan cânib-i vakfa küllî gadr olmağla bilâ izn-i mütevellî vakf-ı mezbûr kârîzine ve kasden kârîz ilhâk ve idhâl idenlerün kârîzleri sedd olınup bi hasebi’ş-şer‘-i şerîf te‘addîleri men‘ u def‘ olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ eyledüği ecilden sen ki vezîr-i müşârun ileyh ve müfettiş-i merkúmsun o makúle vakf-ı mezbûr kârîzine kasden kârîz ilhâk eyleyenleri men‘ u def‘ ve ba‘de’l-yevm bilâ izn-i mütevellî kârîz ilhâk olınmamak içün yazılmışdur.

Fî evâhir-i M sene 1102 [25 Ekim-3 Kasım 1690]



14/150/613 İstanbul'daki Hasan Efendi evkafından ödünç alıp borcunu ödemeye razı olan şahıstan hukuka uygun alacak haricinde vakıf mütevellisinin riba namıyle alacak tahsil etmemesine, etmişse geri vermesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Seydî Mustafâ gelüp mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Hasan Efendi evkãfı mütevellîsinden otuz altı bin akçe istikrâz eyleyüp düyûn-ı sahîha-i şer‘iyyeden zimmetinde lâzım geleni edâya râzî iken hâlâ vakf-ı mezbûr mütevellîsi olan dîğer Mustafâ birkaç seneden berü bilâ mesâğ-ı şer‘î ribâ(?) nâmıyle küllî akçesin almağun mütevellî-i mezkûr hâlâ bîvech-i şer‘î yine mutâlebeden hâlî olmaduğın bildürüp ol bâbda hükm-i ihümâyûnum recâ itmeğin düyûn-ı sahîha-i şer‘iyyeden mâ‘adâ deyn mutâbele olınmayup hilâf-ı şer‘ akçesi alınmış ise aynıyla(?) takãss olınmak içün yazılmışdur.

Fî evâhir-i M sene 1102 [25 Ekim-3 Kasım 1690]



14/150/614 İstanbul'da, Hasan Efendi evkafı malı mürtezikasının vazifelerine yetmezken dışarıdan kimilerine vazife ihdası ile vakıf mütevellisinin incitilmemesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Hasan Efendi evkãfınun mütevellîsi olan Mustafâ gelüp vakf-ı merkúmun kurâ ve mezâri‘i olmayup nükúd ve musakkafât olup ve şart-ı vâkıfda dahi kimesneye vazîfe ta‘yîn olmaduğından mâ‘adâ hâsıl olan mâl-ı vakf şart-ı vâkıfdan olan mürtezikanun vazîfelerine vefâ itmez iken birkaç kimesnelerde vakf-ı merkúmda huzûrında karâr itmek üzre cüzhânlık vazîfesi ihdâs ve berât itdürmeleriyle muhdes vazîfe talebiyle mütevellî-i mezkûrı te‘addî eyledüklerin bildürüp şer‘le men‘ u def‘ olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ eylediği ecilden hilâf-ı şer‘ şart-ı vâkıfdan muhdes vazîfe talebiyle rencîde olınmamak içün yazılmışdur.

Fî evâhir-i M sene 1102 [25 Ekim-3 Kasım 1690]



14/154/630 İstanbul'da, Hüseyin Ağa evkafı mütevellisi ve vakıftan borç para alıp evvelce vakıf müfettişi huzurunda yapılan murafaa gereğince borcunu ödemeyen şahıs arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul'da şeyhülislâm nezâretinde olan evkãf müfettişi olan (boş) zîde ilmuhûya hüküm ki:

İstanbul'da vâkı‘ İbrâhîm Paşa sarâyı mülhakãtından Hüseyin Ağa evkãfınun mütevellîsi olan Abdurrahmân gelüp vakf-ı mezbûr nükúdından Şa‘bân nâm kimesnede altı yüz doksan sekiz guruş olup bundan akdem müfettiş-i evkãf huzûrında murâfa‘a-i şer‘ olınduklarında meblağ-ı merkúme hükm birle hüccet virilmişiken mezkûr yine virmekde te‘allül eyledüğin ve fetvâsı olduğın bildürüp hükm recâ itmeğin da‘vâsına mutâbık fetvâsı ve hücceti mûcebince teveccüh iden mâl-ı vakf bi hasebi’ş-şer‘ alıvirile diyü yazılmışdur.

Fî evâhir-i M sene [1]102 [25 Ekim-3 Kasım 1690]



14/167/676 İbrahim Paşa sarayı para vakfından aldığı borç karşılığında İstanbul'da Daye Kadın mahallesindeki mülk evini istiğlâl eden şahıstan, vakıf mütevellisinin "riba" namıyle alacak tahsil etmemesine, etmişse geri vermesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Behrâm Kethudâzâde Abdülvehhâb zîde mecduhû gelüp bin seksen yedi senesinde İbrâhîm Paşa sarâyı nukúdı vakfından mütevellîsi Ebûbekir'den iki bin iki yüz kırk guruş istikrâz itmeğle mukãbelesinde mahrûse-i İstanbul'da Dâye Kadın mahallesinde vâkı‘ ma‘lûmetü’l-hudûd mülk menzilin tahliye ve teslîm olınmadan istiğlâl eyleyüp düyûn-ı sahîh-i şer‘iyyeden zimmetine lâzım geleni edâya râzî iken mütevellî-i mezkûr bilâ mesâğ-ı şer‘î yedi buçuk senede ribâ(?) nâmıyla iki bin üç yüz guruşı alup mezkûr Ebûbekir azl olup Hasan nâm kimesne mütevellî olmağla ol dahi altı buçuk senede bilâ mesağ-ı şer‘î ribâ nâmıyla bin dokuz yüz elli guruş almışiken bu dahi mûceb-i şer‘îsin da‘vâ eyledükde tahliye ve teslîm olınmayup menzil-i mezbûrun istikrâzı meşrû‘ değil iken mütevellî-i mezbûr Hasan şirrete sülûk idüp mütevellî-i sâbık veresesinden ribâ nâmına alduğımız akçe menzil icâresidür ve üç senede bir devr kifâyet ider diyü yine bîvech-i şer‘î mutâlebeden hâlî olmaduğın ve bu bâbda şeyhülislâmdan müte‘addid fetvâsı mûcebince şer‘le görilmek bâbında emr recâ itmek duyûn-ı sahîh-i şer‘iyyeden mâ‘adâ ile mutâlebe olınmayup hilâf-ı şer‘ akçesi alınmış ise aslına takãss olınmak içün yazılmışdur.

Fî evâil-i S sene 1102 [4-13 Kasım 1690]



14/171/688 İstanbul'da, Şehremini çarşısındaki vakıf fırının kiracısından kira bedelini talep eden vakıf mütevellisi ve fırını eski mütevellinin kardeşinden kiraladığını söyleyip ödemeyi reddeden kiracı arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Mahrûse-i İstanbul'da Şehremîni sûkında Ereğli(?) mescidi dimeğle ma‘rûf câmi‘-i şerîfün hâlen imâmı olan Mustafâ gelüp sûk-ı mezbûrda vâkı‘ vakfiyye-i mâ‘mûlün bihâda mukayyed meşrûtiyyet üzre mütevellîsi olduğı akãrâtdan icâre-i mu‘accele ve müecceleler vakf-ı mezbûrun müste’ciri olan (boş) nâm kimesnede ecr-i misle mu‘âdil icâresin taleb eyledükde müste’cir-i mezkûr ben furunı mezbûr mütevellî-i sâbık karındaşından istîcâr itmiş idüm diyü noksân icâre teklîf ile te‘addî eyledüği ol bâbda şeyhülislâmdan istiftâ olındukda mütevellî ecr-i misli ile âhara icâra kãdir olur diyü fetvâ-yı şerîfe virildüğin bildürüp mûcebince amel olınup icrâ-yı hakk olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin fetvâ-yı şerîfesi mûcebince şer‘le görile diyü yazılmışdur.

Fî evâil-i S sene [1]102 [4-13 Kasım 1690]



14/182/731 İstanbul'da, Katip Sinan mescidi evkafı mütevellisi ve mecvut vazifesine kanaat etmeyip kendisine nazırlık namına bir akçelik vazife daha ihdas ettiren mescit müezzini arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

İstanbul'da vâkı‘ Kâtib Sinân mescidinde imâm ve evkãfınun mütevellîsi olan el-Hâcc Hasan gelüp vakf-ı mezbûrun kurâ ve mezâri‘i olmayup musakkafât olup ve şart-ı vâkıfda nezâret nâmına vazîfe şart olmaduğından mâ‘adâ vakfdan müsâ‘ade dahi yoğiken mescid-i mezbûrda müezzin olan kimesne şart-ı vâkıf mûcebince müstehıkk olduğı yevmî iki akçe vazîfesine kanâ‘at itmeyüp hilâf-ı şart-ı vâkıf bilâ temessük nezâret nâmına bir akçe vazîfe taleb ve mâl-ı vakfdan bi gayrı hakkın akçe ahz eyleyüp te‘addî eyledüğin ve şeyhülislâmdan fetvâsı olduğın bildürüp hükm recâ itmeğin şer‘le görilüp icrâ-yı hakk olınmak içün yazılmışdur.

[Fî] evâil-i S sene 1102 [4-13 Kasım 1690]



14/183/734 İstanbul'da, Simkeş İskender Ağa vakfının katibinin hizmeti karşılığında hak kazandığı vazifesine dışarıdan kimsenin müdahale etmemesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Ni‘metullâh gelüp mahmiyye-i İstanbul'da vâkı‘ Sîmkeş İskender Ağa vakfınun berât-ı şerîfümle yevmî iki akçe vazîfe ile kâtibi olmağın icrâ-yı hıdmet idüp hıdmeti mukãbelesinde berâtı mûcebince müstehıkk olduğı vazîfesin taleb eyledükde vakfun müsâ‘adesi var iken mütevelliyesi olan Sâliha nâm hâtûn virmekde te‘allül eyledükden mâ‘adâ bunun bir vechile vakfına gadr ve siyâneti yoğiken vakfun irâd ve mesârifınun âhara tecrîm19 itdürüp te‘addî üzre olduğın bildürüp berâtı mûcebince hıdmeti mukãbelesinde müstehıkk olduğı vazîfesi alıvirilüp ve âhardan dahl ve fuzûlî ta‘arruz olınmamak bâbında hükm recâ itmeğin sen ki Mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin şer‘le görilüp icrâ-yı hakk ve te‘addîsi vâkı‘ ise men‘ u def‘ olına diyü yazılmışdur.

Fî evâil-i S sene 1102 [4-13 Kasım 1690]



14/184/735 İstanbul'da, Yoğurtçubaşı Hacı Mehmet evkafından cabilik ve katiplik namına vazife ihdas ettirenlerin müdahalesinin önlenmesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

Mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ Yoğurtcıbaşı el-Hâcc Mehmed evkãfınun mütevellîsi olan İbrâhîm gelüp vakf-ı merkúm kurâ ve mezâri‘ olmayup nükúd ve musakkafât olup ve şart-ı vâkıfdan dahi cibâyet ve kitâbet nâmına vazîfe şart ve ta‘yîn olınmış değil iken birkaç kimesneler vakf-ı merkúmda cibâyet ve kitâbet nâmına bir tarîkle vazîfe ihdâs ve berât itdürmeleriyle muhdes vazîfe taleb itmeleriyle mütevellî-yi mezbûrı te‘addî eyledüklerin ve bu bâbda da‘vâsına muvâfık şeyhülislâmdan fetvâ virildüğin bildürüp hükm recâ itmeğin fetvâ-yı şerîfe ve şart-ı vâkıfa muhâlif te‘addî olınmamak içün yazılmışdur.

Fî evâil-i S sene 1102 [4-13 Kasım 1690]



15/159/661 İstanbul'da, Hüsrev Paşa yakınında Hoca İdris, Mimar Sinan, Kasap İvaz ve Kazasker Mehmet Efendi mahalleleri ahalisinin avarızları için Saime Hatun'un vakfettiği paranın mütevellisinin, vakfiyeye aykırı ihdas edilen nazırlık vazifesi talebiyle incitilmemesine dair hüküm.

İstanbul kãdîsına hüküm ki:

İstanbul mahallâtından Hüsrev Paşa kurbında Hâce İdrîs ve Mi‘mâr Sinân ve Kassâb İvaz ve Kãdîasker Mehmed Efendi mahalleleri olan dört aded mahalle ahâlîsinün avârızlarına müteveffiye Sâime Hâtûn'un hayâtında vakf eyledüği nükúdun mütevellîsi Hasan gelüp mezbûre hâtûnun vakf eyledüği nükúdun üzerine sen ki Mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin seni mahalle-i mezbûrûn ahâlîleri hasbî nâzır şart idüp gayrı kimesneyi vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında vazîfe ile nâzır şart ve ta‘yîn itmiş değil iken âhardan dîğer Hasan hilâf-ı şart-ı vâkıf on akçe nezâret vazîfesi ihdâs ve İsmâ‘îl nâm kimesne dahi beş akçe nezâret vazîfesi ihdâs ve yedimizde berâtımuz vardur diyü vakfdan müsâ‘ade yoğiken muhdes vazîfe talebiyle te‘addî itmeleri hilâf-ı şer‘ vâkıfdan muhdes vazîfe talebiyle rencîde olınmamak içün hükm-i şerîf recâ itmeğin sen ki Mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin vâkıfe-i mezbûre Sâime'nün vakfiyyesine nazar idüp vazîfe ile kimesneyi nâzır itmemiş ve kurâ ve mezâri‘ değildür diyü arz eyledüğin ecilden hilâf-ı şart-ı vâkıfe vazîfe talebiyle rencîde itdürilmemek içün hüküm yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı C sene [1]102 [10-19 Şubat 1691]



RAS13-15VF04

RAS16VF05

16/11/38 Tophâne'de, Ağa Mustafa Paşa evkafından aldıkları borç karşılığında evlerini istiğlâl yoluyla belli müddete değin kiralayıp daha sonra istiğlâllerini yenileyen zimmiler ve bunlardan kira bedellerini talep eden vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın çözülmesine dair hüküm.

İstanbul'da müfettiş-i evkãf vekîline hüküm ki:

Bâbü’s-sa‘âdetüm ağası nezâretinde olan evkãfdan Tophâne'de müteveffâ Ağa Mustafâ Paşa evkãfınun meşrûtiyyet üzre mütevelliyesi olan Âyişe Hânım gelüp vakf-ı mezbûrun nükúd-ı mevkûfesinden Üsküdar kazâsı muzâfâtından Gekbuze nâhiyesine tâbi‘ Tuzla ve (boş) nâm karyelerde sâkin Papas ve Pakos ve oğlı (boş) Monlak(?) ve Kiryazi nâm zimmîler mukaddemâ ma‘lûmü’l-mikdâr mâl-ı vakf istikrâz eyledüklerinde karye-i mezbûrede vâkı‘ mülk menzillerin istiğlâl tarîkiyle bey‘ ve müddet-i ma‘lûme temâmına değin îcâr ve bin doksan dokuz senesinde istiğlâllerin tecdîd eyledüklerinde mezbûrlardan müteveccih olan icârelerin vakf içün taleb eyledükde edâda te‘allül üzre oldukların bildirmeğle sen ki Mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin şer‘le da‘vâların görüp faysal virmek içün yazılmışdur.

[Fî] evâsıt-ı B sene [1]103 [29 Mart-7 Nisan 1692]



16/17/70 Tophâne'de, Ağa Mustafa Paşa evkafı mütevellisi ve üç yıldan beri hizmet eda etmedikleri halde vazifelerinin mütevelllinin malından ödenmesini isteyen mektep hace, halife ve eczahanları arasındaki ihtilafın çözülmesine dair hüküm.

Âstâne-i sa‘âdetümde müfettiş-i evkãf olan (boş) zîde ilmuhûya hüküm ki:

Bâbü’s-sa‘âdetüm ağası nezâretinde olan evkãfdan Tophâne'de vâkı‘ Ağa Mustafâ Paşa evkãfınun meşrûtiyyet üzre mütevelliyesi olan Âyişe Hânım gelüp vakf-ı merkúmun zimem[-i nâs]da olan nükúd-ı mevkûfe ve akãrâtı icâresi bir vechile tahsîl olınmayup vakfa za‘f târî ve müsâ‘adesi olmaduğından mâ‘adâ mektebinde hâce ve halîfe ve eczâhânları üç seneden berü edâ-yı hıdmet itmezler iken vazîfelerimüzi illâ mâlından vir diyü hilâf-ı şer‘ dahl ü nizâ‘dan hâlî olmadukların ve bu bâbda fetvâ-yı şerîfesi olduğın bildirmeğle sen ki Mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin şer‘le da‘vâların görüp icrâ-yı hakk eylemen içün yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı B sene 1103 [29 Mart-7 Nisan 1692]



16/19/81 İstanbul'da, vakıftan aldığı borç karşılığında hanelerini istiğlâl eden, ancak borçlarını vadesinde ödemeyen Balatkapısı yakınında sakin Yahudiler ve bunların hanelerinin satılarak alacağın tahsili için hüccet çıkartan mütevelli arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:

İstanbul'da vâkı‘ (boş) evkãfı mütevellîsi Sâlih gelüp evkãf-ı mezbûr nükúdı mâlından yine mahrûse-i mezbûrede Balat kapusı kurbında sâkin (boş) ve (boş) nâm Yehûdîlere yüz guruş virüp ve mezbûr Yehûdîler dahi meblağ-ı mezbûr mukãbelesinde mülk hânelerin istibdâl* ve meblağ-ı merkúmı va‘deleri hulûlinde [edâ] eylemedükleri hâlde zikr olınan hâneleri âhara semen-i misliyle fürûht olınup zimmetlerinde olan mâl-ı vakf edâ olınmak üzre cânib-i şer‘den hüccet-i şer‘iyye virildüğin bildürüp mûcebince şer‘le görilüp ihkãk-ı hakk olınmak içün yazılmışdur.

[Fî] tahrîren evâsıt-ı Receb sene 1103 [29 Mart-8 Nisan 1692]



16/20/89 İstanbul'da, Sultan Bayezit evkafına ait tasarrufundaki mukataalı evi sattıktan sonra yeni mutasarrıfının iznini almadan evi istiğlâl edip Edirne'de açık artırmaya çıkaran kimse ve anılan evinin kendisine alıverilmesini isteyen şahıs arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.

İstanbul kãimmakãmına ve kãdîsına ve sekbânbaşıya hüküm ki:

El-Hâcc Mehmed gelüp mahrûse-i İstanbul'da Sultân Bâyezîd evkãfından mukãta‘alı menzile mutasarrıf olan Hızır Ağa dimeğle ma‘rûf kimesne tasarrufında olan menzili buna bin dört yüz yetmiş guruş ma‘rifet-i şer‘le bey‘ u teslîm idüp cânib-i şer‘den hüccet-i şer‘iyye virilmeğin mezbûr Hızır bunun izni yoğ iken menzilin mütevellîsi alup dört sene istiğlâl(?) idüp Edirne'de mezâd idüp menzilini mezâd idüp İstanbul'da defter alup yedinde virilmişiken mütevellîsi olmağla menzili kendüye alıvirilmek recâ itmeğin sen ki müşârun ileyh ve Mevlânâ-ı ileyh ve sekbânbaşı mezkûrsuz çâvûşun(?) ma‘rifetünle görilüp (...) olınmak içün yazılmışdur.

Fî evâsıt-ı B sene [1]103 [29 Mart-7 Nisan 1692]



16/22/99 İznik'te, Hayreddin Paşa vakfının her yıl hesaplarını gördürüp elinde belgesi olan mütevellisini, yeniden hesaplarını gördürmeye zorlayan şahsın müdahalesinin önlenmesine dair hüküm.

Âstâne kãimmakãmına ve İstanbul mollasına hüküm ki:

Mehmed zîde kadruhû gelüp İznik'de vâkı‘ Hayreddîn Paşa vakfı mütevellîsi olup İstanbul'da sâkin bunun kethudâsı kapu[cı]başı olmağla her sene muhâsebesin görüp zimmeti ibrâ fasl-ı husûmet olmak üzre temessük virilmişiken mezbûr Süleymân evlâd-ı vakf ve ba‘zı kimesne tahrîki ile tekrâr müceddeden muhâsebesin görürüm diyü rencîde itmeğle şer‘le men‘ olınmak içün yazılmışdur.

[Fî] evâsıt-ı B sene 1103 [29 Mart 1692-7 Nisan 1692]



16/23/102 İstanbul'da, vakıftan aldığı borç karşılığında hanelerini istiğlâl eden, ancak borçlarını vadesinde ödemeyen Balatkapısı yakınında sakin Yahudiler ve bunların hanelerinin satılarak alacağın tahsili için hüccet çıkartan mütevelli arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Yüklə 2,53 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   34




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin