“Herkes kendi karakterine göre hareket eder



Yüklə 426,14 Kb.
səhifə6/8
tarix27.12.2017
ölçüsü426,14 Kb.
#36157
1   2   3   4   5   6   7   8

B. İBADET


Bu bölümde Peygamberimizin özellikle namaz ve sadaka (zekât) konusuyla ilgili kızgınlıklarını bahseden rivayetler bulunmaktadır.

1. Namaz


Kur'ân’da mescitler Allah’a ait mekânlar olarak tanımlanır198. Bu durum, mescitlere gösterilmesi gereken saygının bir delili sayılır. Peygamberimiz de mescidin temizlik ve bakımına önem vermiş; kirletenlere kızmıştır. Nitekim bir gün mescide girdiğinde kıble duvarında bir sümük görmüş ve cemaate kızarak şöyle demiştir: “Allah (cc) karşınızdadır. Biriniz namaz kıldığı zaman tükürmesin veya sümkürmesin.”199

Mescidlere Saygı ile İlgili Hadis

1. Buhârî Rivâyeti:

Buhârî, Süleyman b. Harb, Hammâd, Eyyub, Nâfi‘ kanalıyla İbn Ömer’den naklettiği rivâyette, Peygamberimiz bir gün mescide girdiğinde kıble duvarında bir sümük görmüş ve cemaate kızarak şöyle demiştir: “Allah (cc) karşınızdadır. Biriniz namaz kıldığı zaman tükürmesin veya sümkürmesin.”200

Buhârî’nin râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû Eyyub, Süleyman b. Harb b. Becîl el-Ezdî el-Mekkî (224/839), hafız, sikadır. en-Nesâî, İbn Hirâş, İbn Kâni‘, sika derlerken; Ebû Hatim, imam olarak nitelendirmiştir. Yakub b. Şeybe, sika, esbet ve sahib-i hıfz demektedir. İbn Sa‘d, sika ve kesîru’l-hadisolarak isimlendirmektedir. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir201.

1.2. Ebû İsmail, Hammâd b. Zeyd b. Dirhem, el-Ezdi el-Cahdamî (el-Ezrak) (179/795), imam, hafız ve Irak bölgesi şeyhidir. İbn Mehdî, zamanının önde gelenlerindendir, diye tanımlarken; Yahya b. Ma‘în, Hammad’dan daha Esbet kimse yoktur, diyerek nitelendirmektedir. Yahya b. Yahya, hıfzı ondan kuvvetli bir şeyh görmedim, demektedir. Ahmed, Müslümanların din konusunda önde gelenlerindendir, diyerek vasıflandırmaktadır. Ebû Hatim, hadislerinin tamamını ezberinde tutmaktadır, demektedir. İbn Hırâş, hadis konusunda asla hata yapmazdı, diyerek vasıflandırmaktadır202.

1.3. Ebû Bekir Eyyüb b. Ebî Teymiyye Keysân es-Sehtiyânî (131/749), imam, hafızdır. İbn Hayseme, sika; İbnü’l-Medenî, esbet; İbn Sa‘d, sika, esbet; Ebû Hatim لا يسأل عن مثله; en-Nesâî, sika demektedir. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir203.

1.4. Ebû Abdillah, Nâfi‘ (117/735), imamu’l-ilm. İbn Sa‘d, sika, kesîru’l-hadistir. Buhârî, esahhu’l-esânîd, demiştir. İbn Ma‘în, el-İclî, İbn-i Hıraş, en-Nesâi, sika olarak isimlendirmektedir. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir. Halîlî, tabiînin önde gelenlerindendir demiştir204.

1.5. Ebû Abdirrahman, Abdullah b. Ömer b. el-Hattab Nefîl el-‘Adevî el-Kuraşî (73/692). Babası ile birlikte büluğa ermeden önce Müslüman olmuştur. Hendek savaşına ilk katılanlardandır. Mute, Yermük gazvelerine, Mısır ve Afrika fetihlerine katılmıştır. Din konusunda çok ihtiyatlı, zâhid bir insandır. Sahabîdir205.

Hadis, tahdîs ve ‘an‘ane sîgalarıyla nakledilmiştir. Humâsî olan hadisin râvilerinin cerh tadil açısından sika konumunda olmaları dolayısıyla sahih olarak değerlendirilebilir.

Buhârî, Salât kitabında فشق ذلك عليه حتى رئى فى وجهه şeklinde ve و رئى منه كراهية -أو- كراهية لذلك ... عليه şeklinde rivâyet edilmiştir. en-Nesâî, Mesâcid kitabında, İbn-i Mâce, Mesâcid ve Cemâat kitabında Enes tarîkiyle غضب حتى أحمر وجهه şeklinde; Buhârî Edeb kitabında, Ebû Dâvûd, Salât kitabında, Ahmed b. Hanbel’de, Dârimî, Salât kitabında İbn Ömer tarikiyle فتغيظ عليهم/على أهل المسجد/...; Ebû Dâvûd Salât kitabında, Ahmed b. Hanbel, Ebû Saîd el-Hudrî kanalıyla أقبل على الناس مغضبا şeklinde rivâyet edilmiştir.



Cemaatin Olmayışı ile İlgili Peygamberimizin Kızdığını Anlatan Hadis

Bilindiği gibi Hz. Peygamber (sav), namaza çok büyük önem vermiş ve bu konuda gevşek davrananlara kızmıştır.

Bir yatsı vakti namaz kıldırmak için mescide gelip de az sayıdaki cemaatin dağınık şekilde oturduklarını görünce dana önce hiç olmadığı kadar öfkelenmiş ve şöyle demiştir: “Allah (cc)’a yemin olsun ki, içimden şimdi bir adamı imam tayin ettikten sonra şu namaza gelmeyenlerin evlerine tek tek gidip yakmak geliyor”206

1. Ahmed b. Hanbel’in Rivayeti:

Ahmed b. Hanbel, Esved b. Âmir, Ebû Bekir, Asım ve Ebû Salih kanalıyla Ebû Hureyre’den naklettiği bir rivayette Rasûlüllah (sav), bir yatsı vakti namaz kıldırmak için mescide gelip de az sayıdaki cemaatin dağınık şekilde oturduklarını görünce dana önce hiç olmadığı kadar öfkelenmiş ve şöyle demiştir: “Allah (cc)’a yemin olsun ki, içimden şimdi bir adamı imam tayin ettikten sonra şu namaza gelmeyenlerin evlerine tek tek gidip yakmak geliyor”207

Ahmed b. Hanbel’in râvileri hakkında şu görüşler beyan edilebilir:

1.1. Ebû Abdirrahman el-Esved b. Âmir eş-Şâmî Şâzân (208/823), hafız ve esbettendir. İbn Ma‘în, hadisinin alınmasında bir beis yoktur, İbnu’l-Medenî, sika, Ebû Hatim, saduk, salih; İbn Sa‘d, salihu’l-hadis demektedirler. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir208.

1.2. Ebû Bekir, Âsım b. Behdele Ebû’n-Nücûd el-Esedî el-Mukri’ (128/746). İbn Sa‘d, sikadır ama çokça hata yapmaktadır, Ahmed, salih, sika ve Kur'ân-ı Kerim karii; İbn ma‘în, Ebû’z-Zur‘e ve en-Nesâî, hadisinin alınmasında bir beis yoktur; Ebû Bekir el-Bezzâr, meşhur demektedirler. İbn-i Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir. İbn Hacer, saduk olarak nitelendirmektedir209.

1.3. Ebû Salih, Zekvân es-Seman ez-Ziyât (101/720). Ahmed, sika sika ve insanların en sikası sayılabilir; İbn Ma‘în, sika; Ebû Hatim, sika, salih, hadisleri huccettir; Ebû Zur‘a, sika, müstakîmu’l-hadis; İbn Sa‘d, sika, kesîru’l-hadis; el-İclî, sika derlerken; İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir210.

1.4. Ebû Hureyre, Abdurrahman b. Sahr ed-Dûsî el-Yemânî (57/677), Rasûlüllah (sav)’ın ashabındandır ve muksirûndandır. Hayber’in Fethi senesinde Müslüman olmuştur. İlimdeki rağbeti ile meşhurdur ve Rasûlüllah (sav)’ın özel duasına mazhar olmuştur.211.

Hadis, tahdîs, ‘an‘ane sîgalarıyla ve أنبأنا lafzıyla rivayet edilmiştir. Rubâ‘î olan hadisin senedi muttasıldır. Ancak râvilerinden 2. râvî hakkında yapılan cerh göz önüne alınırsa bu hadise, ancak hasen denilmesi mümkün olabilir.



Muaz b. Cebel’e kızması ile İlgili Hadis

Hz. Peygamber, her konuda işleri kolaylaştırmayı prensip olarak ortaya koymuş ve namaz gibi ibadetlerde bile, bıktırıcı olunmaması gerektiğini ifade etmiştir. Nitekim cemaate çok uzun namaz kıldıran sahabî Muaz b. Cebel’e üç defa “sen bıktırıcı mısın? Ya Muaz!” diyerek kızmış ve işi olanların, zayıf ve hastaların dikkate alınarak namazın kıldırılması gerektiğini öğütlemiştir212.



1. Buharî Rivayeti

Buhârî, Muhammed b. Beşşâr, Ğunder, Şu‘be ve ‘Amr kanalıyla Cabir b. Abdillah’tan naklettiği rivayette, Rasûlüllah (sav), cemaate çok uzun namaz kıldıran sahabî Muaz b. Cebel’e üç defa “sen bıktırıcı mısın? Ya Muaz!” diyerek kızmış ve işi olanların, zayıf ve hastaların dikkate alınarak namazın kıldırılması gerektiğini öğütlemiştir213.

Buhârî’nin râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû Bekir, Muhammed b. Beşşâr el-‘Abdî (Bendâr) (252/866), hafızu’l-kebir ve imamdır. Basralı, sika ve kesîru’l-hadistir. Ebû Hatim, saduk; el-İclî, sika ve ev‘iyetü’s-sünne, ez-Zehebî, hadisleri ile ihticac edileceğine dair icmâ oluşmuştur demektedirler. En-Nesâî ise, hadislerinin alınmasında bir beis yoktur, salihtir, demiştir214.

1.2. Ebû Cafer, Muhammed b. Cafer es-Simnânî, Ğunder (İbn Ebî’l-Hüseyn) (قبل العشرين), hafız ve sikadır. Kendisinden Ebû Nu‘aym, Buhârî, Tirmizî, İbn Mâce, İbn Huzeyme rivayette bulunmuşlardır215.

1.3. Ebû Bestâm, Şu‘be b. el-Haccâc b. el-Verd el-Ezdî el-Vâsıtî (160/777), el-hücce, hafız ve şeyhu’l-islamdır. Sevrî, hadis konusunda mü’minlerin emiridir derken, Ahmed b. Hanbel, hadisi anlama konusunda Şu‘be tektir, sünnet ilmini anlamada ve onu talep etmede çok istekli ve daimdir, sürekli hadis rıhlelerine çıkmıştır; sikaların en kuvvetlilerine ulaşmış; rivayetlerinde zayıf olan râvileri cerh etmiştir, demektedir216.

1.4. Ebû Muhammed, ‘Amr b. Dînar el-Esrem el-Cemhî (el-Esrem) (126/744), hafız, imam ve âlimü’l-haremdir. Tabiîn’in muktenîlerindendir. Dinde fazilet ehlidir. Ebû Zür‘ ve Ebû Hatim, sika; Şu‘be, hadis konusunda ‘Amrdan başka esbet görmedim demektedir. İbn Uyeyne ise “sika sika” demiştir. Ahmed b. Hanbel de, esbet olma konusunda ‘Amrı geçecek olan yoktur demektedir217.

1.5. Ebû Abdillah, Câbir b. Abdillah b. ‘Amr b. Haram el-Ensârî es-Sülemî (78/697), kendisi ve babası sahabîdir, sünnet hıfzında müksirûndandır. Peygamberimiz ile birlikte 19 gazveye katılmıştır. Mescid-i Nebevî’de Rasûlüllah (sav)’ın ilim halkasından ilim tahsil etmiştir. Medine’de vefat eden sahabîlerin sonuncularındandır218.

Hadis, tahdîs ve ‘an‘ane sîgalarıyla nakledilmiştir. Humâsî olan hadisin râvilerinin cerh tadil açısından sika konumunda olmaları dolayısıyla sahih olarak değerlendirilebilir.

Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd ve Ahmed b. Hanbel de geçen bir diğer rivayette يا معاذ أ فتان أنت أو أ فاتن şeklinde nakledilmekte iken, Müslim’in Salât kitabında ve İbn Mâce’de ise أتريد أن تكون فتانا يا معاذ diye aktarılmaktadır. Dârimî’de ise فاتنا فاتنا فاتنا أو فتانا فتانا فتانا şeklinde rivâyet gelmektedir.


2. Zekât-Sadaka


Fakir Bedevîlere yardım konusunda sahabenin gevşek davrandığını gören Hz. Peygamber’in kızması sonucu birinin öncülük ederek bir kese gümüşü tasadduk etmesine sevinmiş ve “Kim, İslâm da güzel bir çığır acar ve kendisinden sonra amel edilirse, onunla amel edenlerin sevabı gibi sevap, ona da yazılır. Kim İslâm’da kötü bir çığır açar ve kendisinden sonra amel ederim, onunla amel edenlerin İslâm’da kötü bir çığır açar ve kendisinden sonra, onunla amel edenlerin günahı gibi bir günah ona da yazılır” buyurmuştur219.

Bedevî’ye Sadaka Verilmesi ile İlgili Hadis

1. Müslim’in Rivâyeti

Müslim, Züheyr b. Harb, Cerîr b. Abdilhamid, el-‘Ameş, Musa b. Abdillah b. Yezid, Ebû’d-Duhâ ve Abdurrahman b. Hilal el-‘Absî kanalıyla Cerîr b. Abdillah’tan naklettiği bir rivayette Peygamberimiz (sav), fakir Bedevîlere yardım konusunda sahabenin gevşek davrandığını gören kızmış ve neticede sahabeden birinin öncülük ederek bir kese gümüşü tasadduk etmesine Efendimiz sevinmiş ve “Kim, İslâm da güzel bir çığır açar ve kendisinden sonra amel edilirse, onunla amel edenlerin sevabı gibi sevap, ona da yazılır. Kim İslâm’da kötü bir çığır açar ve kendisinden sonra amel ederim, onunla amel edenlerin İslâm’da kötü bir çığır açar ve kendisinden sonra, onunla amel edenlerin günahı gibi bir günah ona da yazılır” buyurmuştur220.

Müslim’in râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû Hayseme, Züheyr b. Harb b. Şeddâd el-Hıraşî en-Nesâî (234/849, hafızu’l-kebir ve Bağdad muhaddislerindendir. İbn Ma‘în: sika, Ebû Hatim: saduk, en-Nesâî: sika, me’mûn, Hüseyin b. Fehm; sika, sebt, Hatîb: sika, sebt, hafız, mutkin, İbn-i Kâni‘: sika, sebt, İbn-i Vezzah: sikalardan birisi olarak nitelendirmektedirler. İbn-i Hibban es-Sikât dalı eserinde zikretmektedir221.

1.2. Ebû Abdillah, Cerîr b. Abdilhamid b. Gurt ez-Zab’î es-Sekafî (188/804), hafız, hüccetü’l-hadistir. İbn Ma‘în, hata ettiğini söylerken; el-İclî, en-Nesâî: sika, İbn-i Hıraş: saduk, Ebû’l-Kasım el-Lâlekâî, sikalardan bahsettiği eserinde, Ebû Abdillah’ı zikretmektedir. İbn-i Habban, es-Sikât adlı eserinde, âbid olarak zikretmektedir222.

1.3. Ebû Muhammed, Süleyman b. Mihran el-Esedî, el-Kâhilî (el-‘Ameş) (147/764), hafız, sika, şeyhu’l-islam, kûfe ehlinden muhaddis, kesîru’l-hadis, Kur'ân-ı Kerim âlimi, ferâiz âlimi fakat müdellistir. İbn Uyeyne, Allah (cc)’ın kitabını okur, hadisleri ezberler ve feraizi bilirdi diyerek tanıtırken; el-Fellas, doğruluğundan dolayı Mushaf olarak isimlendirilirdi demektedir. Yahya el-Kattan, allame-i İslam, Yahya b. Ma‘în sika, Ebû Zur‘a imam demektedir223.

1.4. Musa b. Abdillah b. Yezid el-Ensârî el-Hatamî (?). İbn Ma‘în, el-İclî, Dârekutnî, ez-Zehebî, İbn-i Hacer “sika” demektedirler. İbn-i Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir224.

1.5. Ebû’d-Duhâ, Müslim b. Sabîh el-Attâr el-Hemedânî (100/718). Yahya b. Ma‘în, en-Nesâî, el-İclî, Ebû Zur‘a “sika”, İbn Sa‘d: “sika, kesîru’l-hadîs” olarak nitelendirirken; İbn-i Hibban es-Sikât adı eserinde zikretmiştir225.

1.6. Abdurrahman b. Hilal el-‘Absî (?). en-Nesâî, İbn-i Hacer, sika demektedir. el-İclî, tâbiînden ve sika olarak isimlendirirken; İbn-i Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir226.

1.7. Ebû ‘Amr, Cerîr b. Abdillah b. Câbir el-Becelî (51/671), meşhur bir sahabîdir. Peygamberimiz(sav)’in vefatından 40 gün önce Müslüman olmuştur. Kadisiye Savaşına katılmıştır227.

Hadis, tahdîs, ‘an‘ane sîgalarıyla rivayet edilmektedir. Subâ‘î olan hadis’in senedinde iki ravinin ölüm tarihi bilinmemektedir. Ancak bunun dışında raviler hakkında yaralayıcı bir cerh bulunmamakta olup sened açısından sahih olarak değerlendirilmelidir.

Ahmed b. Hanbel فأبطأ الناس حتى رئى فى وجهه الغضب şeklinde ve فأبطئوا حتى رئى ذلك فى وجهه şeklinde nakletmektedir. Dârimî ise, فأبطئوا حتى بان فى وجهه الغضب şeklinde rivâyet etmiştir.



Zekât Memurunun Hediye Almasına Rasûlüllah (sav)’ın Kızdığına Dair Hadis

Peygamberimizin kızdığı diğer bir konu ise, görevin kötüye kullanılması şekliyle elde edilen kazançtır. Nitekim zekât toplamak için gönderdiği bir memurun, elindeki malı O’na arz ederken, “Ya Rasulallah! Şunlar sizindir; bunlar da bana hediye edildi” demesine çok kızmış ve sen “ananın babanın evinde otur da gör bakalım sana hediye gelecek mi? Gelmeyecek mi?” diyerek tepkisini dile getirmiştir228.



1. Buhârî Rivâyeti:

Buhârî, Ebû’l-Yemân, Şu‘ayb, Zührî ve ‘Urve kanalıyla Ebû Humeyd es-Sâ‘idî’den yaptığı rivayette Rasûlüllah (sav), zekât toplamak için gönderdiği bir memurun, elindeki malı O’na arz ederken, “Ya Rasulallah! Şunlar sizindir; bunlar da bana hediye edildi” demesine çok kızmış ve sen “ananın babanın evinde otur da gör bakalım sana hediye gelecek mi? Gelmeyecek mi?” diyerek tepkisini dile getirmiştir229.

Buhârî’nin râvîleri hakkında şu değerlendirmeler yapılmıştır:

1.1. Ebû’l-Yemân, el-Hakem b. Nâfi‘ el-Behrânî (222/837), hafızdır. Ebû Hatim, sika, nebîl; el-İclî, hadisinin alınmasında bir beis yoktur; Muhammed b. Ammar el-Mavsılî, sika olarak nitelendirmektedirler230.

1.2. Ebû Bişr, Şu‘ayb b. Ebî Hamza Dînar el-Emevî (162/779), imam, hüccet, mutkindir. Ali b. Ayyaş, insanların kibarındandır; Ahmed b. Hanbel, sebt, salihu’l-hadis; Yanya b. Ma'în, sika, esbetü’n-nas; el-İclî, Yakub b. Şeybe, en-Nesâî, İbn-i Hacer, sika olarak nitelendirmektedirler. İbn-i Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir231.

1.3. Ebû Bekir Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdillah İbn Şihab el-Kuraşî ez-Zührî (124/742), en âlim olanlardan ve hafızdır, fakih, fazıldır. Ömer b. Abdilaziz, sünnet konusundan daha âlim birisi kalmamıştır derken, Malik, İbn Şihab ve ona ait olanlar dünyada nazir olarak kalmıştır demektedir. Eyyub es-Sehtiyânî ise, ondan daha âlim birini görmedim demektedir232.

1.4. Ebû’l-Münzir, Hişâm b. Urve b. ez-Zübeyr b. el-Avvâm el-Esedî (145/762). İbn Sa’d ve el-Aclî, sika demişler; İbn Sa’d, sözüne hadisi hüccet olarak alınır, sözünü de eklemiştir. Ebû Hatim, İmamu’l-Hadis derken, Yakub b. Ebî Şeybe, sika ve sebt demiştir. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir ve râvî hakkında mutkin, fazıl ve hafız nitelendirmelerini yapmıştır233.

1.5. Ebû Humeyd, Abdurrahman b. Sa‘d es-Sâ‘idî el-Ensârî (?). Meşhur sahabîdir. Muâviyenin hilafetinin sonlarında vefat etmiştir234.

Hadis, tahdîs, ‘an‘ane ve ihbar sîgalarıyla rivayet edilmiştir. Humâsî olan hadisin ravilerinden Sahabî’nin vefat tarihi bilinmemektedir. Cerh-ta‘dîl açısından incelendiğinde hadisin sıhhatini bozacak bir cerh söz konusu olmadığı için hadise sahih değerlendirmesi yapılabilir.

Vasiyette Bulunurken Murisleri Mağdur Etmeye Dair Hadis

Öte yandan Ebu Huzeym adlı sahabînin vasiyette bulunurken üç çocuğunu ihmal ederek, sadece himayesine aldığı bir yetim kıza en güzel 100 devesini vasiyet etmesi; çocuklarını endişelendirmişti. Meseleyi duyan Hz. Peygamber, öfkesi yüzünden okunacak bir şekilde kızmış ve oturduğu yerden doğrularak “Hayır! Hayır! Hayır!” demiş; ardından da sadakanın şer’i ölçülerini belirtmiştir235.



1. Ahmed b. Hanbel Rivayeti:

Ahmed b. Hanbel, Ebû Said, Zeyyal b. Ubeyd b. Hanzala, Hanzala b. Huzeym kanalıyla Huzeym’in dedesi Ebû Huzeym’den yaptığı rivayette Ebu Huzeym adlı sahabînin vasiyette bulunurken üç çocuğunu ihmal ederek, sadece himayesine aldığı bir yetim kıza en güzel 100 devesini vasiyet etmesi; çocuklarını endişelendirmişti. Meseleyi duyan Hz. Peygamber, öfkesi yüzünden okunacak bir şekilde kızmış ve oturduğu yerden doğrularak “Hayır! Hayır! Hayır!” demiş; ardından da sadakanın şer’i ölçülerini belirtmiştir236.

Ahmed b. Hanbel’in râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû Said, Abdurrahman b. Abdillah b. Uyebd el-Basrî (Cürdüka) (197/813), sikadır. Ahmed, İbn Ma‘în, Beğavî, Darekutnî, Ebû’l-Kâsım et-Taberânî, sika demişlerdir. Ebû Hatim, hadislerinin alınmasında bir beis yoktur. es-Sâcî, hadiste vehimde bulunduğunu kaydetmektedir. Ukaylî de Ahmed b. Hanbel’den naklen, onun çokça hata yaptığını belirtmiştir237.

1.2. Zeyyal b. Ubeyd b. Hanzala b. Huzeym b. Hanzala el-Malikî el-Hanefî (?), İbn Ma‘în, sika diye nitelendirirken, Ebû Hatim, tabiînden olduğnuu ve hadisi ile ihticâc olunabileceğini belirtmiştir. el-Ezdî فيه نظر derken, İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir238.

1.3. Ebû Ubeyd Hanzala b. Huzeym el-Malikî (?), kendisi, babası ve dedesi sahabedirler. Rasûlüllah (sav), onun bereketi için dua etmiştir239.

Hadis, Tahdîs ve sema‘ sîgalarıyla rivayet edilmiştir. Sülâsî senetli olan hadisin senedi ikinci ve üçüncü râvinin vefat tarihleri net olarak bilinmemekte olduğundan dolayı problemlidir. Hadisin ilk râvisinin vâhim ve muhti’ olduğunun belirtilmesi ve ikinci râvisinde cerh bulunduğu rivâyetleri, hadisin sahîh olarak değerlendirilemeyeceği manasına gelmektedir.

C. HARAMLAR, HELALLER VE AHLAK (SOSYAL İLİŞKİLER)


Peygamber Efendimiz, daima dinin belirlediği helal haram çerçevesine dikkat edilmesini istemiş ve haramlara, mekruhlara riayet etmeyenler kızmış, tepki göstermiştir.

1.Yahudilere Benzememek İçin Hayzılı İken Hanımı ile Birlikte Olmayı Teklif Eden Sahabiye Efendimiz’in Kızdığına Dair Hadis


Yahudilerin hayızlı kadınlarla cinsel ilişkiye girmemelerine karşılık sırf onlara muhalefet olsun diye Üseyd b. Hudayr ve Abbad b. Bişr adlı iki sahabî, “Ya Rasulallah, Öyleyse biz bu durumdaki eşlerimizle cinsel ilişkiye girelim mi?” şeklindeki teklife kızmıştır240.

1. Müslim Rivâyeti

Müslim, Züheyr b. Harb, Abdurrahman b. Mehdî, Hammâd b. Seleme ve Sâbit kanalıyla Enes’den naklen rivâyet ettiği hadiste, Rasûlüllah (sav), Yahudilerin hayızlı kadınlarla cinsel ilişkiye girmemelerine karşılık sırf onlara muhalefet olsun diye Üseyd b. Hudayr ve Abbad b. Bişr adlı iki sahabî, “Ya Rasulallah, Öyleyse biz bu durumdaki eşlerimizle cinsel ilişkiye girelim mi?” şeklindeki teklife kızmıştır241.

Müslim’in râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû Hayseme, Züheyr b. Harb b. Şeddâd el-Hıraşî en-Nesâî (234/849, hafızu’l-kebir ve Bağdad muhaddislerindendir. İbn Ma‘în, sika; Ebû Hatim, saduk; en-Nesâî, sika, me’mûn, Hüseyin b. Fehm, sika, sebt, Hatîb, sika, sebt, hafız, mutkin; İbn-i Kâni‘, sika, sebt; İbn-i Vezzah, sikalardan birisi olarak nitelendirmektedirler. İbn-i Hibban es-Sikât dalı eserinde zikretmektedir242.

1.2. Ebû Said, Abdurrahman b. Mehdî b. Hasan b. Abdirrahman el-‘Anberî el-Lü’lüî (198/814) hafızu’l-kebir, imamu’l-ilmu’ş-şehir olarak isimlendirilir. İbn Sa‘d, sika ve kesîru’l-hadis diye nitelendirirken; Ahmed; Abdurrahman bir hadisi rivayet ettiği zaman o hüccettir, diyerek râvîyi tanımlamaktadır. Ebû Hatim, imam ve sika diye isimlendirirken; İbni Hibban es-Sikât adlı eserinde, huffazu’l-mutkinîn, ehlü’l-vera‘, sika, musannef sahibi olarak zikretmektedir243.

1.3. Ebû Seleme, Hammâd b. Seleme b. Dînarel-Basrî (el-Hazzâz) (167/783), imam, hafız, şeyhü’l-islam, mutkin, ehl-i vera‘, nusretu’s-sünne olarak tanınmaktadır. Es-Sâcî, hafız, sika, me’mûn; İbn Sa‘d, sika, kesîru’l-hadis, el-İclî, sika, salih ve hasenu’l-hadis diyerek nitelendirmektedirler244.

1.4. Ebû Muhammed, Sâbit b. Eslem el-Benânî (127/745), imam, hüccet olarak isimlendirilmektedir. Ahmed, sebt; el-İclî, sika, salih; en-Nesâî, sika, Ebû Hatim: esbet olarak nitelendirmektedirler245.

1.5. Ebû Hamza, Enes b. Mâlik b. en-Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram el-Ensârî el-Medenî (91/710), meşhûr sahabîdir. Rasûlüllah (sav)’ın hizmetinde bulunmuş ve kendisinden çokça hadis rivayet etmiştir. Künyesi olan Ebû Hamza ismini, Rasûlüllah (sav), koymuştur246.

Hadis tahdîs ve ‘an‘ane sîgalarıyla rivâyet edilmiştir. Humâsî olan hadisinsenedi muttasıldır ve senedeki râvîlerin sıhhat derecelerinde bir sıkıntı olmaması nedeniyle hadis, sahih olarak değerlendirilebilir.

Tirmizî ve Ebû Dâvûd, Tahâret ve Nikâh kitaplarında فتعمر وجه رسول الله صلى الله عليه و سلم diye rivâyet ederlerken; en-Nesâî Hayız kitabında ve Dârimî Ziyâdesinde ...شديدا ifadesini kullanmışlardır. Farklı bir rivâyet olarak Tirmizî’de حتى ظننا أنه قد غضب عليهما nakli ve en-Nesâî’nin Hayız kitabında ise حتى ظننا أنه قد غضب nakli geçmektedir.


2.Bir Namazın Farz Kılındığı Zannedileceğine Dair Hadis


Peygamberimiz Ramazan’da birkaç gece mescidde cemaate nafile namaz kıldırmıştı. Sonraki bir gece namaz için odasından çıkmayınca cemaat, onu çağırmaya ve kapısına sertçe vurmaya başlamışlardı. Bu duruma öfkelenen Peygamber, “Şu ana kadar kıldığınız bu namazın size farz olacağını zannettiğim için odamdan çıkmadım. Onu evinizde kılın. Kişinin farz namaz dışında en hayırlı namazı, evinde kıldığı namazdır” buyurmuştur247.
1. Buhâri Rivâyeti:

Buhârî, Mekkî ve Abdullah b. Said (tahvil)- Muhammed b. Ziyâd, Muhammed b. Cafer, Abdullah b. Said, Salim Ebû’n-Nadr, Busr b. Said kanallarıyla Zeyd b. Sabit’ten yaptığı rivayette Peygamberimiz Ramazan’da birkaç gece mescidde cemaate nafile namaz kıldırmıştı. Sonraki bir gece namaz için odasından çıkmayınca cemaat, onu çağırmaya ve kapısına sertçe vurmaya başlamışlardı. Bu duruma öfkelenen Peygamber, “Şu ana kadar kıldığınız bu namazın size farz olacağını zannettiğim için odamdan çıkmadım. Onu evinizde kılın. Kişinin farz namaz dışında en hayırlı namazı, evinde kıldığı namazdır” buyurmuştur248.

Buhârî’nin râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû’s-Seken, Mekkî b. İbrahim b. Beşir b. Firkad el-Belhî et-Temimi (215/830), hafız, imam ve Horasan şeyhidir. İbn Sa‘d, sika; Yahya b. Ma‘în, salih; Dârekutnî, sika, me’mûn derken, en-Nesâî, hadisinin alınmasında bir beis yoktur demektedir249.

1.2. Ebû Bekir, Abdullah b. Said b. Ebî Hind el-Fezârî (147/764). Ahmed b. Hanbel, sika sika; Yahya b. Ma‘în, sika ve salih; Ebû Hatim, Za‘îfu’l-Hadis; en-Nesâî ise, hadislerinin alınmasında bir beis yoktur demektedir. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde hatalı olarak zikretmektedir250.

1.3. Ebû Abdillah, Muhammed b. Ziyâd b. Ubeydillah b. Ziyad ez-Ziyâdî (Yü’yü’) (250/864). İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde arada bir hata ederdi demektedir. Yahya b. Ma‘în, Zayıf demiştir251.

1.4. Ebû Cafer, Muhammed b. Cafer es-Simnânî, Ğunder (İbn Ebî’l-Hüseyn) (قبل العشرين), hafız ve sikadır. Kendisinden Ebû Nu‘aym, Buhârî, Tirmizî, İbn Mâce, İbn Huzeyme rivayette bulunmuşlardır252.

1.5. Ebû’n-Nadr, Salim b. Ebî Ümeyye el-Kuraşî et-Temîmî (129/747). Ahmed b. Hanbel, İbn Ma‘în, el-İclî, en-Nesâî, sika derken, İbn Sa’da, Kesîru’l-Hadis, lafzını da eklemiştir. İbn Uyeyne, sika demekle birlikte, fazilet, akıl ve ibadet ile muttasıftır demiştir. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir. İbn Abdi’l-Berr, insanlar onun esbet olduğunda icma' etmişlerdir, demektedir253.

1.6. Busr b. Said, Mevlâ İbnu’l-Hadramî (100/718). İbn Ma‘în ve en-Nesâî, sika derken; Ebû Hatim لا يسأل عن مثله demektedir. İbn Sa‘d, zühd ehli, sika ve kesîru’l-hadis olarak nitelendirmiştir. el-İclî, sika ve tabiînden olduğunu söylemektedir. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir254.

1.7. Ebû Said, Zeyd b. Sâbit b. ed-Dahhak el-Ensârî, en-Neccârî (45/665). Vahiy kâtibi olan sahabîlerdendir. Rasûlüllah (sav)’ın emriyle Süryanice öğrenmiş. Hz. Ebû Bekir ve Hz. Osman dönemlerinde Kur'ân-ı Kerim’ı yazmıştır. Ferâiz ilmine hâkimdir255.

Hadis Tahdîs ve ‘an‘ane sîgalarıyla ile rivâyet edilmiştir. Subâ‘î olan bu hadiste tahvîl yer almaktadır. Tahvilden önceki senedde ikinci ravîde cerh bulunmaktadır. Bu manada tahvîl şâhid konumunda değerlendirilebilir. Ancak tahvil sonrası zincirde de yine râviler arasında yer allan Muhammed b. Ziyâd hakkında cerh ifadeleri kullanıldığı göz önüne alınarak, hadisin sahih olmadığına hükmedilebilir.

Müslim, Ebû Dâvûd ve Ahmed b. Hanbel’de, فخرج إليهم رسول الله مغضبا ifadesi yer almaktadır.


3.Kadir Gecesinin Ne zaman Olduğuna Dair Hadis


Sahabeden Ebu Zer el-Ğıfari, Kadir Gecesinin hangi ayda olduğunu Peygamberimize sormuş ve O da Ramazan’da olduğunu söylemişti. Fakat Ebu Zer, bununla yetinmeyerek; bu gecenin Ramazan’ın hangi günlerinde olduğunu sorunca; Efendimiz, ilk ya da son 10 günde cevabını verdi. Ama Ebu Zer, bununla da yetinmeyip hangi günde olduğunu ısrarla sorunca Hz. Peygamber, daha önce hiç olmadığı kadar kızmış ve “onu son 7 günde arayın ve bana daha fazla soru sorma” demiştir256.

1. Hadis’in Ahmed b. Hanbel Rivâyeti:

Ahmed b. Hanbel; Yahya b. Said, İkrime b. Ammar, Ebû Zümeyl Simak el-Hanefî, Malik b. Mersed b. Abdillah ez-Zimmânî, Ebû Mersed tarikiyle Ebû Zer’den naklettiği hadis-i şerifte, Sahabeden Ebu Zer el-Ğıfari, Kadir Gecesinin hangi ayda olduğunu Peygamberimize sormuş ve O da Ramazan’da olduğunu söylemişti. Fakat Ebu Zer, bununla yetinmeyerek; bu gecenin Ramazan’ın hangi günlerinde olduğunu sorunca; Efendimiz, ilk ya da son 10 günde cevabını verdi. Ama Ebu Zer, bununla da yetinmeyip hangi günde olduğunu ısrarla sorunca Hz. Peygamber, daha önce hiç olmadığı kadar kızmış ve “onu son 7 günde arayın ve bana daha fazla soru sorma” demiştir257.

Ahmed b. Hanbel’in rivayetinin senedindeki râvîler hakkında şu bilgiler verilebilir:

1.1. Ebû Said, Yahya b. Said b. Ferruh el-Kattan et-Temîmî (198/814), imamu’l-ilim, seyyidu’l-huffazdır. Ahmed b. Hanbel, gözlerim Yahya b. Said el-Kattan gibisini görmedi derken, İbnu’l-Medînî, ondan daha âlim birin görmedim demiştir. Bendar ise, zamanının imamıdır diye isimlendirmiş, İbn Sad da, sika, hüccet ve me’mûn olarak sıfatlandırmıştır. Ebû Zür‘a da, hafız sikalar arasında saymıştır258.

1.2. Ebû Ammâr, İkrime b. Ammâr el-‘Aclî el-Basrî (159/776), ehadü’l-eimmedir. Yakub b. Şeybe, sika derken; Yahya b. Ma‘în, saduktur, rivayetinin alınmasından bir beis yoktur, o ümmîdir, hafızdır, rivayetlerinde bazen vehm eder, bazen de tedlis yapardı demiştir. Buhârî, hadislerine muzdarib demiştir. Bundan dolayı Yahya b. Said, Ahmed b. Hanbel gibi âlimler, onun zayıf olduğunu söylemişlerdir. Ahmed b. Hanbel’in İbn Ebî Kesir’den gelen bir başka rivayetinde ise, eğer sika bir râvî tarafından kendisinden hadis rivayet edilirse, Müstekîmu’l-Hadis’tir demiştir259.

1.3. Ebû Zümeyl, Simâk b. el-Velîd el-Hanefî, el-Yemâmi (?), Tabiîndendir ve sikadır. Ahmed b. Hanbel, Ebû Zür‘a ve Yahya b. Ma‘în, sika derlerken; Ebû Hatim, Saduk, rivayetinin alınmasında bir beis yoktur demiştir. Nesâî de, rivayetinin alınmasında bir beis yoktur demiştir. İbn Abdilberr, sika olduğunda icma' olduğunu belirtmiştir. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir260.

1.4. Malik b. Mersed b. Abdillah ez-Zimmânî (?). İclî, sika olarak belirtirken, İbn Hibban da es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir261.

1.5. Ebû Malik Mersed b. Abdillah ez-Zimmânî (?). İclî, tabiinden olduğunu ve sika olduğunu söylerken, İbn Hibban da es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir. İbn Hacer de makbul demiştir262.

1.6. Ebû Zer, Cündeb b. Cenâde el-Ğıfârî (32/653), sahibidir, sadık, meşhur, hüccettir ve İslâm’a ilk girenlerdendir. Rasûlüllah (sav)’ın ilk dönemlerinden beri onunla birlikte yaşamıştır. Hicret edenler arasındadır263.

Hadis Tahdîs ve ‘an‘ane sîgaları ile ve südâsi bir senetle rivâyet edilmiştir. Sened muttasıldır. Râvilerinin cerh ve tadil açısından değerlendirmelerinde, İkrime b. Ammâr hakkında zayıftır diyecek derecesine varacak kadar yapılan değerlendirilmelere bakıldığında İbn Ammâr’ın rivayetinin ‘an‘ane ile yapması dikkate alınmalıdır; bu durumda tedlîsi gerçekleşmiş olacaktır. Bu durumda hadis, zayıf olarak nitelendirilmelidir.


4.Buluntu Deve ile İlgili Hadis-i Şerif


Kaybolan develerle ilgili ne yapılması gerektiği konusunda adeta boş boğazlık yaparak ısrarlı bir şekilde soru sorulmasına çok kızmış ve “Sana ne ondan! Hayvanı, sahibi onu buluncaya kadar rahat bırak. O, kendi kendine su içip otunu yiyebilir” diyerek uyarmıştır264.

1. Hadisin Buhârî Rivâyeti

Buhârî, Abdullah b. Muhammed, Abdülmelik b. ‘Amr el-‘Akdî, Süleyman b. Bilal el-Medînî, Rabî’a b. Ebî Abdirrahman, Yezîd tarikiyle, Zeyd b. Halid el-Cühenî’den rivâyet ettiği hadiste Peygamber (sav) Kaybolan develerle ilgili ne yapılması gerektiği konusunda adeta boş boğazlık yaparak ısrarlı bir şekilde soru sorulmasına çok kızmış ve “Sana ne ondan! Hayvanı, sahibi onu buluncaya kadar rahat bırak. O, kendi kendine su içip otunu yiyebilir” diyerek uyarmıştır265.

Buhârî’nin rivâyetinin senedindeki râvîler hakkında şu bilgiler verilebilir:

1.1. Ebû Cafer, Abdullah b. Muhammed b. Abdillah b. Cafer b. el-Yemân el-Caferî (229/844); O, Hafız, Hüccettir. Hadislerin senetlerine gösterdiği özenden dolayı Müsnedî lakaplıdır. Ebû Hâtim, onun hakkında Saduk derken, Hâkim, asrındaki hadis imamıdır demiştir. O, Buhârîn’nin hocasıdır. İbn Hibbân Sikât adlı eserinde, Mutkin olarak değerlendirmiş. Ahmed b. Seyyar el-Mervezî, adalet, sıdk, itkan ve zabt ile tanınan, ehl-i sünnet ve cemaatten olarak tanınan biri olarak isimlendirmiştir266.

1.2. Ebû Âmir, Abdülmelik b. ‘Amr el-‘Akdî el-Kîsî (204/819), Hafızu’l-İmam, es-Sika’dır. İshak b. Râhûye, Ebû Âmir Abdülmelik b. ‘Amr el-‘Akdî’den hadis rivayet ettiği zaman şöyle dedi: Ben, sika ve emin olan Ebû Âmir’den Tahdîs ettim. İbn Ma‘în ve Ebû Hâtim, saduk olarak nitelendirirlerken; Nesâî, Sika ve me’mûn olarak isimlendirmiş, İbn Mehdi de: İbn Ebî Ze’b’in hadisini evsak’tan rivâyet ettim demiş ve burada evsak olarak Ebû Âmir’i kastettiğini söylemiştir267.

1.3. Ebû Eyyub (Ebû Muhammed), Süleyman b. Bilal et-Teymî el-Kureyşî (172/788), Hafız, müftî, sika, çokça şaka yapmayandır. Lakin birçok hadisini ashabın kudemasından rivâyet etmiştir. Ahmed b. Hanbel, sika ve rivayetinin alınmasında bir beis yoktur demiştir. Yahya b. Ma‘în, sika ve salih diye adlandırırken, İbn Sa‘d, beldesinin ifta makamı, sika diye sıfatlandırmıştır. İbn Hibban, Sikât adlı eserinde zikretmiştir268.

1.4. Ebû Osman, Rabi‘a b. Ebî Abdirrahman Ferruh et-Teymî (136/753), imim, hafız, fakîh, Müctehid, açık görüşlü biriydi bu yüzden dolayı Rabi‘atü’r-Re’y denilmektedir. Ahmed b. Hanbel, sika; Mus‘ab ez-Zübeyrî Fetva sahibi; İbnü’l-Mâcişûn, sünnet konusunda ondan daha hafız birini germedim demektedir. Ubeydullah b Ömer de, âlimlerimizin ve en faziletlilerimizin dostudur diyerek tanıtmıştır269.

1.5. Yezîd, Mevlâ’l-Mün‘abis el-Medenî, ondan Zeyd b. Halid el-Cüheynî ve birçok kişi rivayette bulunmuştur. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir270.

1.6. Ebû Abdirrahman, Zeyd b. Halid el-Cühenî el-Medenî (68/687), Sahabîdir. Künyesi hakkında ihtilâf vardır. Ebû Zür‘a, Ebû Talha diye nakledilmektedir. Hudeybiye’de Rasûlüllah (sav) ile birlikte olmuştur. Mekke’nin fethi zamanında Cüheyne’nin sancağı onun yanındaydı271.

Hadis Tahdîs ve ‘an‘ane sîgaları ile ve südâsi bir senetle rivayet edilmiştir. Sened muttasıldır. Râvilerinin cerh ve tadil açısından değerlendirmelerinde, senedin sıhhatine zarar verecek herhangi bir eksiklik olmadığından dolayı; rivayetin mütâbi ve şahide ihtiyacı yoktur. Bundan dolayı rivayetin sahih olduğu söylenebilir.

Aynı hadis Buhârî’de Lukata babında فتعمر وجه النبي صلى الله عليه و سلم ifadeleri geçmektedir. Buhârî Edeb babında, Müslim, Lukata babında, Tirmizî ve Ebû Dâvûd’da ise فغضب رسول الله صلى الله عليه و سلم حتى إحمرت وجنتاه أو احمر وجهه ifadeleri geçmektedir. Yine Buhârî’nin Talak babında فغصب و احمرت وجنتاه ifadesi yer almaktadır. Yine Müslim’in lukata babında, فاحمار وجهه و جبينه و غضب olarak geçmektedir.

Hz. Peygamber, insanlara daim yapabilecekleri amelleri emretmiştir. Zira O, amellerde çokluğu değil; az da olsa devamlılığı istemektedir272. Nitekim Ya Rasulallah, biz senin gibi değiliz; Allah senin geçmiş gelecek tüm günahlarını affetmiş; bizim daha fazla şeyler yapmamız lazım diyerek, güçlerini aşacak surette amelde bulunma arzusu taşıyanlara şiddetle öfkelenmiştir273.


5.Efendimizin “ne sorarsanız sorun” demesi karşılığı, akla hayale gelmeyecek sorular sorulması ile ilgili hadis


Peygamberlik makamına hürmet gereği soru sorma adabını ihlal ederek gereksiz ve çok soru soranlara kızmış; “ne sorarsanız sorun” demesi karşılığı, akla hayale gelmeyecek sorular sorulması sonucu, Hz. Ömer durumu anlayarak; Ya Rasulallah! Biz, Allah’a sığınırız, demiştir274.

1. Buhâri Rivâyeti

Buhârî, Muhammed b. el-‘Alâ, Ebû Üsame, Bureyd ve Ebû Burde kanalıyla Ebû Mûsâ’dan naklettiği rivâyette Peygamberimiz (sav) “ne sorarsanız sorun” demesi karşılığı, akla hayale gelmeyecek sorular sorulması sonucu, Hz. Ömer durumu anlayarak; Ya Rasulallah! Biz, Allah’a sığınırız, demiştir275.

Buhârî’nin râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû Kureyb, Muhammed b. el-‘Alâ b. el-Kureyb el-Hemedânî (248/862), Hafız, sika ve Kûfe muhaddislerindendir. Ayrıca Esbatü’l-Müksirîn olarak isimlendirilir. Ebû Hâtim, saduk derken, Mesleme b. Kasım, sika; Ebû ‘Amr ve en-Nîsâbûrî, İbn Râhuye’den sonra Ebû Kureyb’den daha hafız birisi yoktur demektedirler. Nesâî, hadisinin alınmasında bir beis yoktur, diyerek isimlendirmektedir. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir276.

1.2. Ebû Üsame, Hammad b. Üsâme b. Zeyd el-Kuraşî (201/816), hafız ve imamü’l-hüccettir. Ahmed b. Hanbel, nerdeyse hiç hata yapmayacak kadar esbettir, sahihu’l-kitab ve hadis zabıtıdır, saduktur diye nitelendirirken; el-İclî, sikadır demiştir. İbn Kâni‘, salihu’l-hadis demiştir. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir277.

1.3. Ebû Burde, Bureyd b. Abdillah b. Ebî Burde b. Ebî Musa el-Eş‘arî (?), bazı hususlarda vehimli birisiydi. İbn Ma‘în ve el-‘Aclî, sika derlerken; Ebû Hatim, metin değildir, hadisi yazılır demiştir. en-Nesâî ise, hadisinin alınmasında bir beis yoktur demiştir. İbn Adiyy; saduktur derken; en-Nesâî, kavi değildir demiştir. Tirmizî ise, sika olarak nitelendirmektedir. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde hata yapan olara zikretmiştir278.

1.4. Ebû Burde, Âmir b. Abdillah b. Kays el-Eş‘arî (İbn Ebî Mûsa el-Eş‘arî) (104/722), fakîhtir. İbn Sa‘d, sika ve kesîru’l-hadis diye nitelendirirken, el-‘Aclî, tabiînden olduğunu ve sika olduğunu söylemiştir. İbn Hırâş, saduk derken, Murre, sika olarak isimlendirmiştir. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir279.

1.5. Ebû Mûsa, Abdullah b. Kays b. Selim b. Hadâr el-Eş‘arî el-Medenî (50/670, sahabîdir. Hayber fethi esnasında Eş‘arîler’in oluşturduğu heyetin içindeydi. Sesi çok güzel olan bu sahabî, Kûfelileri Kur'ân’ı öğretmiştir ve ümmetin kadılarındandır280.

Hadis, Tahdîs ve ‘an‘ane sîgaları ile rivâyet edilmiştir. Humâsî olan hadis’in 3. râvisi Ebû Burde hakkında söylenilen cerh lafızlarından hareketle hadisin hasen olduğu söylenebilir.

Buhârî İ‘tisâm kitabında....فلما اكثروا عليه المسألة غضب derken, Daavât kitabında ise, سألوا رسول الله صلى الله عليه و سلم حتى أحفوه فغضب olarak nakletmektedir. Buhârî’nin Fiten kitabında ve Müslim’in Fezâil kitabında ise, ...حتى اَحْفَوْهُ المسألة denmiş ve الغضب lafzı kullanılmamıştır. Ahmed b. Hanbel ise, فغضب رسول الله صلى الله عليه و سلم diye nakletmiştir.


6.Eşini Üç Talakla Boşayan Hakkındaki Hadis


Eşini hayızlı iken boşamaya kalkışan Abdullah b. Ömer’e kızmış, temizleninceye kadar eşini boşamamasını emretmiştir281. Yine bir adamın aynı mecliste eşini üç talak ile boşadığını duyunca öfke ile ayağa kalkarak; “ben aranızda olduğum halde Allah’ın kitabıyla mı oynanıyor?” demiştir282.

1.en-Nesâî Rivayeti

en-Nesâî, Süleyman b. Dâvûd, İbn Vehb, Mahreme ve Mahreme’nin babası kanalıyla Mahmud b. Lebîd’dan yaptığı rivâyette Rasûlüllah (sav), bir adamın aynı mecliste eşini üç talak ile boşadığını duyunca öfke ile ayağa kalkarak; “ben aranızda olduğum halde Allah’ın kitabıyla mı oynanıyor?” demiştir283.

en-Nesâî’nin râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû’r-Rabî‘, Süleyman b. Dâvûd b. Hammâd b. Sa‘d el-Mehrî (253/867). en-Nesâî, sika derken, İbn Ebî Hatim, babamdan onu ikinci rihlesinde işitmiştim demektedir. İbn Yunuz, zahid, Malikî mezhebinin fakihlerindendi diyerek tanıtmıştır. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde abid olarak zikretmektedir. İbn Hacer ve ez-zehebî, sika ve fakih olarak tanıtmaktadırlar284.

1.2. Ebû Muhammed, Abdullah İbn Vehb b. Müslim el-Kuraşî (197/813), imam, hafız, fakîhdir. İbn Sa‘d, kesîru’l-ilm, sika ancak müdellistir demektedir. el-İclî, İbn Ma‘în, Ebû Zur‘a, sika; Ebû Hatim, saduk, salihu’l-hadis demektedirler285.

1.3. Ebû’l-Müsevvir, Mahreme b. Bükeyr b. Abdillah el-Kuraşî el-Mahzûmî (159/776). İbn Ma‘în, sika derken, en-Nesâî, hadisinin alınmasında bir beis yoktur demektedir. Ebû Hatim, salihu’l-hadis diye nitelendirirken, İbn Sa‘d, sika ve kesîru’l-hadis olarak sıfatlandırmıştır. İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir286.

1.4. Ebû Abdillah, Bükeyr b. Abdillah b. el-Eşec el-Kuraşî el-Medenî (122/740). Yahya b. Ma‘în, Ebû Hatim ve el-İclî, sika; en-Nesâî, sika, me’mûn ve esbet demektedir. Buhârî, insanların salihlerindendir diye anlatmıştır. İbn Sa‘d, sika ve kesîru’l-hadis demekte, İbn Hibban, es-Sikât adlı eserinde insanların salihlerinden ve Medine ehlinin hayırlılarından olarak zikretmektedir287.

1.5. Ebû Nu‘aym, Mahmud b. Lebîd b. Ukbe b. Râfi‘ el-Ensârî el-Eşhelî (96/710). İbn Sa‘d, tabiînin ilk tabakasından olarak zikretmektedir. Rasûlüllah (sav) zamanında dünyaya gelmiştir. Sikadır ve mukillûndandır. Yakub b. Süfyan, sika diye isimlendirmektedir. İbn Abdi’l-Berr, Buhârî’nin sözünün daha doğrusu olduğunu ve Buhârî’nin sözü gereği Mahmud b. Lebîd’in sahabî olduğunu belirtmiştir. Tirmizî, Mahmud b. Lebîd’in Rasûlüllah (sav)’ı çocukken gören bir sahabe olarak zikretmektedir288.

Hadis, ihbâr, tahdîs, sema‘ ve ‘an‘ane sîgalarıyla rivâyet edilmiştir. Humâsî olan hadis, muttasıldır. Hadisin râvilerinde herhangi bir cerh ve ta‘dîl olmadığından dolayı hadis, sahîh olarak değerlendirilmelidir.

7.Hayızlı İken Karısını Boşamaya Kalkan ile İlgili Hadis


1. Buhârî Rivâyeti:

Buhârî, Yahya b. Bükeyr, el-Leys, Ukayl, İbn-i Şihab ve Salim kanalıyla Abdullah b. Ömer’den naklettiği rivâyette Peygamberimiz (sav), eşini hayızlı iken boşamaya kalkışan Abdullah b. Ömer’e kızmış, temizleninceye kadar eşini boşamamasını emretmiştir289. Yine bir adamın aynı mecliste eşini üç talak ile boşadığını duyunca öfke ile ayağa kalkarak; “ben aranızda olduğum halde Allah’ın kitabıyla mı oynanıyor?” demiştir290.

Buhârî’nin râvileri hakkında şu değerlendirmeler yapılabilir:

1.1. Ebû Zekeriya, Yahya b. Abdillah b.Bükeyr el-Kuraşî el-Mahzûmî (231/846), Mısır muhaddislerinden, imam, hafız ve sikadır. El-Halebî, sikadır ve Malik bir çok hadiste Yahya b. Bükeyr’de teferrüd etmiştir derken, İbn Kâni‘, mısırlı ve sika, Ebû Hatim, hadisi yazılır ama delil olarak alınmaz demektedir. en-Nesâi, zayıf ve sika değil demektedir. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir291.

1.2. Ebû’l-Hâris, Leys b. Sa‘d b. Abdirrahman el-Fehmî (175/791), imam, hafız, Mısır şehrinin şeyhi, âlimi ve reisidir. Ahmed, kesîru’l-ilm ve sahîhu’l-hadis olarak nitelendirirken, Yahya b. Bükeyr, Leys’ten daha ekmel birini görmedim, fakih, Kur'ân’ı güzel okuyan, arapçası ve nahvi iyi olan, çokça şiir ezberleyen ve güzel hadis müzakere edendi demektedir292.

1.3. Ebû Halid, Ukayl b. Halid b. Ukayl el-Emevî el-Eylî (144/761), Hafız ve huccettir. İbn Ma‘în, sika; Ebû Zur‘a, sika, saduk; İshak b. Râhûye, hafız demektedirler293.

1.4. Ebû Bekir Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdillah İbn Şihab el-Kuraşî ez-Zührî (124/742), en âlim olanlardan ve hafızdır, fakih, fazıldır. Ömer b. Abdilaziz, sünnet konusundan daha âlim birisi kalmamıştır derken, Malik, İbn Şihab ve ona ait olanlar dünyada nazir olarak kalmıştır demektedir. Eyyub es-Sehtiyânî ise, ondan daha âlim birini görmedim demektedir294.

1.5. Ebû Ömer, Salim b. Abdillah b. Ömer b. el-Hattâb el-‘Adevî el-Kuraşî (106/724), fakih, hüccet, ilim, amel, zühd ve şerefi bir arada toplamıştır. Malik, zamanında Salim gibi birsi yoktur, demektedir. el-İclî, tabiînden olduğunu ve sika olduğunu belirtirken; İbn Sa‘d, sika ve kesîru’l-hadis demektedir. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmiştir295.

1.6. Ebû Abdirrahman, Abdullah b. Ömer b. el-Hattab Nefîl el-‘Adevî el-Kuraşî (73/962). Babası ile birlikte büluğa ermeden önce Müslüman olmuştur. Hendek savaşına ilk katılanlardandır. Mute, Yermük gazvelerine, Mısır ve Afrika fetihlerine katılmıştır. Din konusunda çok ihtiyatlı, zâhid bir insandır. Sahabîdir296.

Hadis, tandîs ve ‘an‘ane sîgalarıyla rivayet edilmiştir. Südâsî olan hadisin senedi, muttasıldır. Ancak hadisin ilk râvisi hakkında yapılan cerh ve ta‘dîl, rivâyetin sıhhatini zedelemektedir. Bundan dolayı, bu hadise ihtiyatlı yaklaşılmalıdır..

Buhârî, Ahkâm kitabında, فتغيظ عليه رسول الله صلى الله عليه و سلم şeklinde naklederken, Müslim, Ebû Dâvûd, Ahmed ise, فتغيظ رسول الله فلى الله عليه و سلم diye rivâyet etmektedir. Farklı olarak en-Nesâî de, فتغيظ رسول الله صلى الله عليه و سلم فى ذلك diye nakletmektedir.

8.Sütkardeşleri ile İlgili Uyarı İçeren Hadis


Peygamberimiz, toplumsal tehlikelere yol açabilecek tutum ve davranışlara açıkça tepki göstererek kızmıştır. Mesela Hz. Peygamber, Hz. Aişe’nin odasına girdiği sırada onun yanında bir adamın oturduğunu görmesi üzerine öfkelenmişti. Durumu anlayan Hz. Aişe, onun sütkardeşi olduğunu söylemişti. Bunun üzerine Efendimiz, “sütkardeşlerinize dikkat edin! Sütkardeşliği sadece, süte muhtaç bebek iken gerçekleşir” diyerek sütkardeşliğinin nasıl olacağını izah etmiştir297.

Hayber gazasında Hayber liderinin Rasulûllah’a gelerek Ey Muhammed! Siz, bizim merkeplerimizi kesme, ürünlerimizi yeme ve kadınlarımıza vurma hakkına sahip misiniz? Diye sorunca, Hz. Peygamber, duruma çok kızarak ashabını toplamış ve “Yaptıklarının doğru olmadığını” onlara sert bir üslup ile belirtmiştir298.



1. Müslim Rivâyeti:

Müslim, Hennâd b. es-Serrî, el-Ahvas, el-Es‘as b. Ebî’ş-Şa‘sâ, Ebû’ş-Şa‘sâ ve Mesrûk kanalıyla Hz. Aişe’den yaptığı rivâyette Hz. Peygamber, Hz. Aişe’nin odasına girdiği sırada onun yanında bir adamın oturduğunu görmesi üzerine öfkelenmişti. Durumu anlayan Hz. Aişe, onun sütkardeşi olduğunu söylemişti. Bunun üzerine Efendimiz, “sütkardeşlerinize dikkat edin! Sütkardeşliği sadece, süte muhtaç bebek iken gerçekleşir” diyerek sütkardeşliğinin nasıl olacağını izah etmiştir299.

Müslim’in râvileri hakkında şu değerlendirmelerde bulunulabilir:

1.1. Ebû’s-Serrî, Hennâd b. es-Serrî b. Mus‘ab et-Temîmî ed-Dârimî (243/857), hafız ve zâhiddir. Ebû Hâtim, saduk; en-Nesâî, sika demişlerdir300.

1.2. Ebû’l-Ahvas, Selam b. Süleym el-Hanefî (179/795), hafızdır. İbn Ma‘în, sika, mutkin; el-İclî, sika ve sahibu’s-sünne; Ebu Zur‘a ve en-Nesâî, sika; Ebû Hatim, saduk; İbn Sa‘d, Salih olarak nitelendirmektedirler. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde tevsikini kaydetmektedir301.

1.3. Eş‘as b. Ebî’ş-Şa‘sâ Süleym b.Esved el-Muhâribî (125/743). İbn Ma‘în, Ebû Hatim ve en-Nesâî, sika; el-İclî, Kûfe şeyhlerinin sikalarından; Ebu Dâvûd ve el-Bezzâr, sika olarak isimlendirmektedirler302.

1.4. Ebû’ş-Şa‘sâ, Süleymb. Esved b. Hanzala el-Muhâribî (85/704). Ahmed, sika; Ebû Hatim, لا يسأل عن مثله, İbn Ma‘în, el-İclî, en-Nesâî, İbn Hırâş, İbn Sa‘d, sika olarak isimlendirmektedirler. İbn Hibban es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir303.

1.5. Ebû Aişe, Mesrûk b. el-Ecda‘ b. Malik b. Ümeyye el-Hemedânî el-Vâdi‘î (63/683). Yahya b. Ma‘în, en-Nesâî ve el-İclî, tabiînden, sika ve fakîh bir âbid olarak bahsederlerken; kaynaklarda Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer, İbn Mes‘ud ve Hz. Aişe’den rivâyetlerde bulunmuştur. Şa‘bî, ilmi ondan fazla taleb eden görmedim derken; İbn Sa‘d, sika demekte ve İbn Hibban da, es-Sikât adli eserinde zikretmektedir304.

1.6. Ümm-ü Abdillah, Aişe Binti Ebî Bekir es-Sıddîk et-Teymiyye, Ümmü’l-Mü’minîn (58/678). Peygamberimiz (sav)’in hanımlarından en meşhur olanıdır. Rasûlüllah (sav)’dan çokça hadis rivâyet etmiştir. Müksirûndandır. Sahabeden ve tabiinden çokça râvî, kendisinden sayısız rivayette bulunmuşlardır. İnsanların en fakihi, en âlimi, fikirleri açısından en güzel olanıdır305.

Hadis, tahdîs ve ‘an‘ane sîgalarıyla rivayet edilmektedir. Südâsî olan hadisin senedi muttasıl olduğu ve râvileri de cerh ve ta‘ile göre sika konumunda oldukları için hadis, sahih olarak değerlendirilebilir.

Buhârî, Nikâh kitabında كأنه تغير وجهه كأنه كره ذلك olarak kaydedilmekte iken Ebû Davu’da فشق ذلك عليه و تغير وجهه şeklinde rivâyet edilmektedir. Ahmed b. Hanbel ise, فتغير وجه رسول الله صلى الله عليه و سلم كأنه شق عليه olarak kaydetmekte, Dârimî ise, فتغير وجهه و كأنه كره ذلك olarak nakletmektedir.


Yüklə 426,14 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin