OSMANLI DÖNEMİ MİMARİSİ
170
171 OSMANLI DÖNEMİ MİMARİSİ
kafeslerdeki bülbül sesleri gibidir. Altı minare cennetteki bir konağın taşıyıcılarıdır. Kubbe deniz kenarında bir dağdır. Bu benzetmeler Osmanlı edebi geleneğinin klişeleri olmakla birlikte, cami ile birlikte akla gelen imgelerin kaynağının din ve doğa olduğu görülmektedir. Fakat Cafer Çelebi'nin risalesinin asıl önemli tarafı yapı malzemeleri, ayrıntılı olarak açıkladığı ölçü birimleri, mimari terimler ve sözcüklerin Arapça, Farsça kökenleri ve Türkçe karşılıklarıdır.
Şantiye Örgütlenmesi
Tarih-i Cami-i Şerif-i Nur-ı Osmanîadlı yapıtında Ahmed Efendi aydınlatıcı ve şairane bir üslup yerine, işten anlayan birinin verdiği didaktik bir üslupla yazılmış bir teknik yapıt sunar. Bu nedenle de onun kitabı mimari tarihimizde özel bir yer tutması gereken bir yapıttır. Cami için idari kadronun kuruluşu, arsa sağlanması ve şantiye örgütlenmesi konusunda anlattıkları mimari uygulamanın yöntemini göstermesi açısından önemlidir. Padişah önce bir bina nazırı seçmektedir. Bu bina nazırı ise bir bina emini seçmektedir. Bina emininin bir kâtibi vardır. Bina emini yapıyı yapacak mimarı seçmekte ve bina nazın ve sultanın onayına sunmaktadır. Yapı alanının istimlaki için "sadrazamlıktan, şeyhülislamlıktan, Haremeyn-i Şerif İdaresi'n-den, Vakıflar'dan gelen memurlarla, mimarbaşı, mimaran kâtibi ve hülefası ve evkaf mütevellilerinden oluşan bir heyet" kurulmuştur. Mimar ağanın ve bürosunun arsanın saptanması, keşfinin yapılması, satın alınması gibi işlerden başlangıçta sorumlu olduğu anlaşılıyor. Bir tür bayındırlık bakam görevi taşıyan sermimaran-ı hassa rutin bir devlet işi olarak, bu ödevleri yerine getirdikten sonra, şantiyenin sorumluluğu bina nazırına ve onun gözetiminde bina emini ve bina kalfası olan mimara bırakılmaktadır.
Bina nazırı inşaatın düzenli yürümesi, malzemenin zamanında ve gereken nitelikte sağlanması ve gerekli işgücünün bulunmasından sorumludur. Bina emini şantiyenin hesaplarının sorumlusudur. Nuru-osmaniye Camii inşaatında bina emininin
Edirnekapı'daki Mihrimah Sultan Camii (sol) ile Üsküdar Mihrimah Sultan Camii ve Medresesi'nin görünümleri. Nazmı Timuroğlu (sol), Erkin Emiroğlu
yanındaki bina kâtibi, muhasebe kâtibi, amele kâtibi, 3 mühimmat kâtibi, mute-metbaşı ve 3 hasekisi, 78 mutemeden (anlaşılan alışverişte itimat edilen, alışverişleri doğrudan yapanlar), 20 haberci (inşaat muhafızı), ayrıca divan tarafından tayin edilmiş kâtipler, binanın ortayazıcısı, nalburbaşı, 3 bevvab ve birkaç yeniçeri de idari kadroyu oluşturmaktadırlar.
İnşaatlar çok sayıda ekip tarafından yürütülmüştür. Ahmed Efendi bu ekipleri ayak ve tezgâh ustaları, kargüzar taşçı efradı ve sırık hamaktı olarak tanımlar. Müslüman ve zimmi (Hıristiyan) ekiplerin ayrı ayrı reisleri vardır. Ahmed Efendi'nin risalesinde Nuruosmaniye Camii'nin şantiye idaresinin 100'e yakın kişiden oluştuğu görülmektedir. Temel kazılması sırasında 1.000'den fazla rençber (toprak işçisi), 300'den fazla lağımcı, 200 duvarcı ve "müsakkafat hedmi" için yıkıcılar, 50'den fazla neccar (marangoz) çalışmıştır. Ahmed E-fendi sonraları günde toplam olarak 800-900 işçi çalıştığını, en sıkışık dönemde 1.350 kişinin olduğunu yazar. 1149-1150 yıllarında 4.000 değişik işçinin çalıştığını da yazmıştır. Nuruosmaniye Camii inşaat defterlerinde bir günde çalışan işçilerin sayısı-
III. Murad Türbesi'nin planı. Osmanlı Hanedan Türbeleri, Ankara, 1992
nm 3.000'i aştığı görülmektedir. En önemli usta grubu taşçılardır. Bunlar Müslüman ve kefere taşçıbaşılar gözetiminde çalışırlar. Taşçıbaşı (ya da başkârhaneci, reis) idaresinde taşçı kârhanecileri (taş ustaları) ve taşçı neferatı (sengtraşan demlen işçiler) vardır. Genellikle her zanaat kolunun bir başı, camcıbaşı, kurşuncubaşı ve onların kârhanecileri bulunur. Bina kalfasının da bir kârhanecisi (herhalde yardımcısı) vardır. Bu ustalar ülkenin her yerinden emir ile taşçılar Azerbaycan, Kayseri, Kastamonu, îzmit, Rodos, Sakız, izmir ve Midilli'den getirilmiştir. Buraları taş mimari geleneği olan bölgelerdir. Buralardan gelen ustalara Ahmed Efendi "arşunlu kalfalar", başka bir deyişle ölçüp biçmesini bilen, ustalık beratı almış ustalar demektedir.
Dostları ilə paylaş: |