İhsan:
Cenabı Hakkın emrettiği en iyi şeylerden biridir. Dilimize iyilik yapmak ve iyilik etmek diye çevirdiğimiz bu kelime, insanın en iyi vasıflarından biri olup üstün ahlâk sahibine yakışan bir meziyettir. İhsan, insanlar arasında sevgi bağlarını kuvvetlendirir. İnsanları birbirine yaklaştırır. İyilik kapılarını açar, gönülleri fetheder. Böylece insanlar birbirine saygı ile bağlanır; çünkü insan, iyiliğin bendesidir. İhsanın nevileri vardır. Kur'an-ı Kerim'de birbiri ardı sıra bunlar sıralanmıştır. Hz. Ömer'den rivayet olunan Cebrail Hadisinde ihsan şöyle tarif edilir. "İhsan, Allah'a, görüyormuş gibi ibadet etmendir, Zira sen her ne kadar O'nu görmüyorsan da o seni her an görür." Kişinin; başı darda, eli sıkıntıda olan bir insana borç para vererek yardım etmesi de bir nevi ihsandır. Din dilinde buna karzı hasen denir. Bu hususta Yüce Allah şöyle buyuruyor : Allah'a güzel bir ödünç vermek takdiminde kini bulunursa, O da ona kat kat karşılığını artırır. Allah hem darlaştırır, hem bollaştırır. Hepiniz ona döneceksiniz." 40
"Eğer Allaha güzel bir ödünç takdiminde bulunursanız onu sizin için kat kat yapar ve sizi bağışlar. Allah şükrün karşılığını verendir. O haliradî. 41 Buraya kadar zikrettiklerimiz Allah'a olan ihsan ne-vindendir. Kişinin anaya babaya karşı da ihsanda bulunması emrolun-maktadır. Kur'an-ı Kerim bunu Allah'a ibadet etmekle yanyana zikretmektedir. Bu konuda Allahu Teâlâ'nın emirleri şöyledir:
"Rabbın kendisinden başkasına ibadet etmemenizi, anaya babaya iyilik yapmanızı emir buyurdu. Eğer ikisinden biri veya her ikisi senin yanında ihtiyarhyacak olurlarsa, onlara karşı "öf bile deme, onları sakın azarlama, yumuşak söyle, onlara acıyarak tevazu kanatlarını döşe ve yarabbj.! Küçükken beni yetiştirdikleri için sen de onlara merhamet et, de."
"Biz insana, anaya babaya karşı iyi davranmasını tavsiye ettik.42
"Allah'a kulluk edin, O'na hiç bir şeyi oitak koşmayın, anaya babaya iyilik edin.43
Bu ayet-i kerimeler, anaya babaya iyilik yapmanın, onlara karşı iyi davranmanın ne kadar gerekli olduğunu göstermektedir.
Akrabaya İhsan: ana babadan sonra insanların akrabalarına iyilikte bulunması yine Kur'an-ı Kerim'de bildirilmiştir. "Akrabaya yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya , yanınızdaki arkadaşa, yolcuya, elinizin altında bulunan kimseye iyilik edin. Allah kendini beğenmiş, kurulanları sevmez.44
Bu ayet-i kerimede akrabadan sonra yetimler, yoksullar, komşular, garip yolcular gibi yardıma muhtaç kimseler sıralanmıştır. Bunlar cemiyetin şefkatine, merhametine en lâyık olan kimselerdir. Dinimiz yetimleri, yoksulları, dulları garip yolcuları, bakıma muhtaç olanları daima korumuş, onlara iyilikte bulunmayı emretmiştir. Cemiyeti ayakta tutan, şefkat ve merhamet duygularıdır. Komşularla iyi münasebet kurmak, onlarla hoş geçinmek bu tavsiyeler arasındadır. Faziletli bir cemiyet kurmak için bu kaidelere riaye edip onları tutmak gereklidir.
İhsanda bulunan kimseye (muhsin) denir. Kur'an-ı Kerim'de muhsinler bir çok ayet-i kerimede öğülür, onların mükâfatının çok bol okluğu bildirilir. Bu ayetleri âlimler 189 olarak tesbit etmişlerdir. İslâm, yapılan iyiliği karşılıksız bırakmaz. Atalarımız: İyilik yap, denize at, balık bilmezse Halik bilir, demişlerdir. Kur'an-ı Kerim'de ihsanla ilgili ayetlerden bazılarını zikredelim.
"Kim bir iyilik yaparsa, karşılığında on misli vardır.45
"Kim bir iyilik getirirse ona daha iyisi verilir. Onlar o korkunç günün korkusundan güven içindedirler.46
"Eğer iyilik yaparsanız kendinizedir. Kötülük işlerseniz de yine kendinize.47
"Allah sana ihsanda bulunduğu gibi, sen de iyilik yap.48
"Gerçeği getiren ve onu tasdik edenler; işte onlar Allaha karşı gelmekten sakınan muttekilerdir. Onlara Rabları katında diledikleri şeyler vardır. Bu, iyilerin mükâfıtıdır." 49
Dünya iyilik üzerine kurulmuştur. İyilik hei'şeyin başıdır. İnsan iyilik ile bütün zorluklan aşar. İnsanlar iyiliği severler, dinimiz iyilik kaynağıdır. 50
İhsar:
Hacdan ve umreden geri kalma, ihrama girdikten sonra hastalık, hapis veya düşman korkusuyla ihramın gerektirdiği hac görevini yerine getirememe. Bu durumda bulunan kimseye muhsar denir. Muhsar, bu durumda ihramdan çıkmak için Harem sınırlan içinde bir kurbanı keser veya Kestirir. Kesilen kurbanın etinden yiyemez.51
İhtida:
Hidayete ererek hak yolu bulma, iman edip müslüman olma. Eski din ve inancını terk ederek, Allah katında geçerli tek din olan İslamiyet'i seçip Allah'a teslim olun bu insanlar için muhtedi demlir.
İhtikâr:
Daha fazla kazanç sağlamak için bir malı toptan alıp sakladıktan sonra fiyatının artmasını beklemek ve satmak işi. madrabazlık. Fıkıh alimlerini tarifine göre ihtikâr, fazladan kazanmak amacıyla insanların zaruri ihtiyaç duyacağı maddeleri (temel gıda mallan) toplayıp fiyatı artsın diye kırk gün veya daha fazla saklamaktır. İhtikar yapana muhtekir denir. Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: "Piyasaya mal süren kimse rızıklanmış, muhtekir (İhtikar yapan) ise lanetlenmiştir." Hanefılere göre ihtikar yapmak harama yakın mekruh, diğer mezheblere göre ise haram olarak değerlendirilmiştir. Ancak bir insanın kendi ürününü saklaması ve dilediği zaman satması ihtikar değildir, çünkü üzerinde kamu hakkı yoktur.52
İhtilam:
Düşte boşalma, buluğ çağına gelme demektir. Uykudan uyandığında rüyasında cinsel ilişkide bulunduğun hatırlayan ve vücudunda, yatağında ya ela çamaşırlarında ıslaklık gören kişinin gusül abdesti alması gerekir. 53
İhtilat:
Karışma, birden fazla şeyin birbirine karışması anlamına gelen kelime, terim olarak kadın ve erkeklerin birbirine karışması, haşır neşir olması, birlikte oturup kalkması demektir. İslamiyet, birbirine nikahlı olmayan, aralarında birbirine nikah düşmeyecek yakınlık (mahrem) da bulunmayan kadın ve erkeklerin ihtilafım, yani haşır neşir olmalarını, arada hiçbir mesafe bırakmayarak oturup kalkmalarını yasaklamıştır. Çünkü bunda zina gibi büyük günahlara yol açan, aile ve toplum hayatının çökmesine sebep olan gizli tehlikeler vardır. 54
Dostları ilə paylaş: |