Tez özetleri Astronomi ve Uzay Bilimleri Anabilim Dalı



Yüklə 1,69 Mb.
səhifə8/24
tarix27.07.2018
ölçüsü1,69 Mb.
#59897
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   24

GÖRGÜN Hızır Volkan

Danışman : Doç. Dr. Türker DÜNDAR

Anabilim Dalı : Orman Endüstri Mühendisliği Anabilim Dalı

Programı : Odun Mekaniği ve Teknolojisi Programı

Mezuniyet Yılı : 2013

Tez Savunma Jürisi : Doç. Dr. Türker DÜNDAR

Prof. Dr. Nusret AS

Prof. Dr. Turgay AKBULUT

Prof. Dr. Öner ÜNSAL,

Yrd. Doç. Dr. Ümit BÜYÜKSARI




Ahşap Kirişlerde Eğilme Direnci ve Elastikiyet Modülünün

Tahribatsız ve Tahribatlo Test Yöntemleri Belirlenmesi

Bu çalışmada tahribatsız değerlendirme ve sınıflandırma yöntemlerinin uygunluğu kiriş olarak kullanılacak Karaçam (Pinus nigra ssp. pallasiana) kerestelerinde incelenmesi amaçlanmıştır.


Deneme keresteleri İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Endüstri Mühendisliği Anabilim Dalı bünyesinde bulunan yaklaşık 200 adet kereste istifinden alınmıştır. Bu keresteler, TS 1265 görsel sınıflandırma standardının her bir sınıfında eşit miktarda kereste olacak şekilde elenerek, 53 adet kereste alınmıştır. Alınan kerestelerin yoğunlukları ve rutubetleri ölçüldükten sonra, TS 1265, DIN 4074, BS 4978 ve TS EN 14081 olmak üzere toplam dört standarda göre ayrı ayrı görsel olarak sınıflandırılmışlardır. Keresteler bundan sonra üç ayrı tahribatsız değerlendirme ve sınıflandırma (boyuna vibrasyon, stres dalga ve vida çekme) yöntemiyle değerlendirilmiş ve sınıflandırılmıştır. Bu testlerden snra kerestelerin, TS 5497 EN 408 standardına bağlı kalınarak, tahribatlı olarak eğilme direnci ve elastikiyet modülü değerleri ölçülmüştür. Daha sonra kırılan kerestelerden elde edilen elastikiyet modülü değerleri ve TS EN 338 standardı kullanılarak, mekanik direnç bazında sınıflandırmaları yapılmıştır. Yapısal boyutta yapılan tahribatlı ölçümler sonrası, kerestelerin kırılma bölgesine yakın yerlerinden, her bir keresteden ortalama beşer adet olacak şekilde, küçük ve kusursuz eğilme direnci-elastikiyet modülü, basınç direnci ve yoğunluk numuneleri elde edilmiştir. Son olarak bu numunelerin hem hava kurusu hem de tam kuru yoğunlukları ölçülmüştür. Tam kuru yoğunluk ölçümü için, hava kurusu haldeki numuneler, rutubet içermeyecek şekilde kurutularak ölçümleri yapılmıştır.
Hem yapısal boyutta yapılan tahribatsız ve tahribatlı değerlendirmeler ve sınıflandırmalar, hem de kusursuz ve küçük boyuttaki numunelerde yapılan tahribatlı değerlendirmeler, kendi aralarında ve birbirleriyle karşılaştırılmış ve istatistiksel olarak analizleri yapılmıştır.
Bu çalışmada elde edilen sonuçlara göre, iki görsel sınıflandırma standardının (BS 4978 ve TS EN 14081) mekanik değerlendirmeye daha uygun olduğu görülmüştür. Buna karşın görsel olarak elde edilen sınıfların direkt kullanımı yerine, tahribatsız ve tahribatlı ölçümlere rehber olması tavsiye edilmektedir. Tahribatsız değerlendirme ve sınıflandırma yöntemi olarak kullanılan boyuna vibrasyon yönteminin, Karaçam (Pinus nigra ssp. pallasiana) yapı kerestelerinde yüksek doğrulukla ölçüm yapmaya imkan sağladığı görülmüştür. Stres dalga yönteminde sınıflandırma olmamasına karşın, önerilen dönüştürme formülü ile sınıflandırma yapılması denenmiştir. Uyumlu sonuçlar vermesine karşın, aynı kerestede birden fazla ölçüm yapılarak yüksek doğrulukta değerlendirme ve sınıflandırma yapılabileceği görülmüştür. Tahribatsız değerlendirme yöntemlerinden vida çekme yönteminin direkt kullanılması yerine, tahribatsız ölçümlerle birlikte kullanılmasıyla daha yararlı sonuçlar elde edilebileceği görülmüştür. Sonuç olarak çıkan bu olumlu sonuçlar neticesinde, bu yöntemlerin ahşap kirişlerde kullanılabileceği söylenebilir.

Determination of Bending Strength and Modulus of Elasticity in Wooden

Beams With Nondestructive Test Methods
In this study, non-destructive evaluation and classification methods’ suitability was examined in Black Pine (Pinus nigra ssp. pallasiana) lumbers which will be used as beams.
Samples were taken from about 200 lumbers in Istanbul University Forest Faculty Forest Industry Engineering Department. 53 lumbers were taken by using TS 1265 visually grading standard and lumbers were taken to be en equal amount of each class. After measuring densities and moistures, the samples were visually graded separately with using four standards (TS 1265, DIN 4074, BS 4978 and TS EN 14081). After this, they were evaluated and graded with using three different non-destructive methods (longitudinal vibration, stress wave and screw withdraw). After these experiments, these lumbers’ bending strength and modulus of elasticity were measured destructive methods in order to TS 5497 EN 408 standard. And then these broken lumbers were classified with using their elasticity of modulus and TS EN 338 standard. After destructive tests, five specimens from each lumbers’ which were near the lumbers’ broken area were taken for to measure bending strength-modulus of elasticity, compression strength and density from little and without defect specimens. At last, these specimens’ air dry densities and no-moisture densities were measured. For no-moisture density measurement, air dry specimens were dried until to have no moisture.
Non-destructive evaluations (and classifications) in structural dimensions were compared each other and were compared destructive evaluations (and classifications) in structural dimensions and in little and without defect dimensions. And they were compared and analyzed statistically.
In this study results showed that, two visually grading standards (BS 4978 and TS EN 14081) more predictable for mechanical evaluation. Although, instead of visual grades directly use, they were advised to be guide non-destructive and destructive tests. It’s said that, longitudinal vibration method which is used for non-destructive evaluations and classification, can be used with high accuracy in Black Pine (Pinus nigra ssp. pallasiana) structural lumbers. Although stress wave non-destructive method has no classification, this methods’ dynamic elasticity of modulus were changed to strength classes according to TS EN 338 standard with using formula which were seen in longitudinal vibration method. Although it has predictable results, more predictable evaluation and classification results can be obtained with measuring more tests in same lumber. Screw withdraw method is only predictable density results but if it used with non-destructive methods, it would be more predictable. These positive results indicate that, these methods can be used in wooden beams.


PEYZAJ MİMARLIĞI ANABİLİM DALI

????

Tez Adı : Zekeriyaköy Vadisi Biyotopları Üzerine Araştırmalar

Danışman : Prof.Dr. Yahya AYAŞLIGİL

Anabilim Dalı : Peyzaj Mimarlığı

Programı :

Mezuniyet Yılı : 2013

Tez Savunma Jürisi :


Zekeriyaköy Vadisi Biyotopları Üzerine Araştırmalar
İnsan kaynaklı çevre sorunları ve potansiyel sonuçları üzerine onlarca araştırma yapılmakta ve üzerine çokça şeyler söylenmektedir. Bu çerçevede doğa koruma konusunun çevre bilimleri için ana başlık olarak kabul edildiği herkesçe kabullenilmiş bir gerçektir.
Doğa koruma peyzaj planlama çalışmalarının en önemli kısmını oluşturmaktadır. Hackett’e göre peyzaj planlama yaratıcı doğa koruma olarak tanımlanmaktadır. Modern anlamda doğa koruma ise, bir peyzajın jeolojik ve biyolojik çeşitliliğini korumayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda peyzaj ekolojisi, peyzajın yapısı ve işleyişi hakkında sağladığı bilgilerle bu alanda en önemli katkılar yapmaktadır.
Bu çalışmanın amacı yukarıda belirtildiği üzere Zekeriyaköy Vadisi’nin biyotopları ve floristik yapıları hakkında daha detaylı bilgi üretmek ve planlama çalışmaları için altlık oluşturmaktır. Bu amaç doğrultusunda araştırma alanına ait orman amenajman haritası, IKONOS multispektral uydu görüntüsü ve arazi incelemelerine dayanılarak temsili biyotop haritası hazırlanmıştır. İkinci aşamada ise 2011-2012 yılları arasında Sarıyer ilçesi sınırları içinde yer alan Zekeriyaköy Vadisi biyotoplarının floristik çeşitliliğini tespit amacıyla arazi çalışmaları yapılmıştır.
Çalışma sonucunda doğala yakın biyotoplarda 77 familya, 241 cins ve bu cinslere ait 332 takson tespit edilmiştir. Bu bitkilerin 6 tanesinin Türkiye için endemik bitki olduğu belirlenmiştir. Araştırma alanından toplanan taksonların Flora bölgelerine göre dağılımı: Avrupa-Sibirya elementleri % 23.80, Akdeniz elementleri % 20.8 ve Iran-Turan elementleri % 0.9 şeklindedir. Geri kalan % 54.5’lik kısım geniş yayılışlı bitkiler olarak belirlenmiştir. Ayrıca yaşam formu spektrumuna göre hemikriptofit ve terofitler alanın hâkim bitkilerini oluşturmaktadır. IUCN’in tehlike kategorilerine göre yapılan sınıflandırmada ise 13 türün tehdit altında olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan büro ve arazi çalışmaları sonucunda elde edilen bilgilere dayanılarak Zekeriyaköy Vadisi’nin biyotopları hakkında değerlendirmeler yapılmıştır. Araştırma sonuçları yakın çevrede gerçekleştirilen benzer çalışmalarla da kıyaslanarak yorumlanmıştır.
Anahtar kelimeler: Biyotop, Peyzaj ekolojisi, Doğa koruma, Zekeriyaköy, İstanbul.
 

 

 



Studies on The Biotopes of The Zekeriyaköy - Valley
A great deal is being written and said about human-caused environmental problems and its potential results. So that it is generally agreed today that conservation of natural resources is the fundamental topic of environmental sciences.
Nature conservation is the most important part of the landscape planning studies. According to Hackett, landscape planning is defined as a creative conservation. In modern sense nature conservation is the protection of geological and biological diversity. Within this context landscape ecology can be played role in this practices.
The purpose of the study is to produce a more complete understanding data about floristic diversity of the biotopes of Zekeriyaköy-Valley. For this purpose widespread biotopes determinated according to examining of Forest Management Map, Satellite image (IKONOS) and landscape observations. In the next step field studies were carried out from 2011 to 2012 in order to determine the floristic diversity of biotopes of Zekeriyaköy-Valley.
Most parts of the study field consisted of forests, affoerstations, settlement, bushes and grassland vegetation types. In the conclusion of this study it is determined that close natural biotopes has 332 taxa belonging to 77 families and 241 genera. In settlements areas 385 taxa (native and exotic species) were determined. Of all the collected native specimens, 6 taxa are endemic for Turkey. In the distribution of the taxa according to floristic regions, Euro-Siberian elements ranked first, with a rate of 23.80%; followed by Mediterranean elements, with a rate of 20.80%; Irano-Turanian, with a rate of 0.9% and 46.77% of the taxa are of unknown region or widespread. According to life form spectrum Hemicryptophytes and therophytes plants are dominantly in the study area. When the extinction situation of the taxa determined in the study area was examined, it was established that 13 plant taxa were in IUCN threat categories.
At finally represantative biotope map and floristic findings are evaluated according to the result of the study.I hope so this study provide a basis on which to make management decisions on local government and also on other related initiatives through biotope mapping and landscape planning.
Key words: Biotope, Landscape ecology, Nature conservation, Zekeriyaköy, İstanbul.


FINDIK Arzu

Tez Adı : Gaziosmanpaşa İlçesi Parklarının Bitkilendirme Tasarımı Açısından Değerlendirilmesi

Danışman :Yard. Doç. Dr. Aysel ULUS

Anabilim Dalı : Peyzaj Mimarlığı

Programı : -

Mezuniyet Yılı : 2013

Tez Savunma Jürisi : Yard. Doç Dr. Aysel ULUS

Prof. Dr. Yahya AYAŞLIGİL

Prof. Dr. Hakan ALTINÇEKİÇ

Prof. Dr. Ömer KARAÖZ



Yard. Doç. Dr. Nurgül ERDEM

Gaziosmanpaşa İlçesi Parklarının Bitkilendirme Tasarımı Açısından

Değerlendirilmesi
Kentler, sosyal alanlar, kültürel alanlar, eğitim alanları, sağlık alanları, kent içi açık yeşil alanlar ve rekreasyonel alanlar gibi birçok alan kullanımını içerirler. Bunları içinde parklar, sağlıklı kentlerin oluşmasını sağlayan en önemli öğelerdir.
Günümüzde kentleşmenin hızlı ve plansız bir şekilde artması ile kent içinde bulunan doğal alanlar yapılaşmakta, kent içi yeşil alanlar yok olma düzeyine gelmektedir. Negatif yöndeki bu gelişmeler, ekolojik dengenin de bozulmasına neden olmaktadır.
Kent içindeki yeşil alanlar aktif ve pasif yeşil alanlar olarak sınıflandırılmaktadırlar. Aktif yeşil alanlar, insanların rekreasyonel amaçlı kullandıkları alanlardır. Kent içindeki aktif yeşil alanlar da, çocuk oyun alanları, mahalle parkları, semt parkları, kent parkları ve bölge parkları olarak sınıflandırılmaktadırlar.
Bu araştırmanın genel bilgiler bölümünde, kent içi yeşil alanlar, açık yeşil alan kavramı, açık yeşil alanların sınıflandırılması ve standartları, kent içi yeşil alanlar içerisinde parklar, parkların çeşitleri, parkları oluşturan materyaller anlatılmıştır. Daha sonra bitkisel materyal, bitkilerin işlevleri, bitkilerin görsel özellikleri, bitkilendirme tasarımında uygulanan sanat prensipleri ve genel bitkilendirme çeşitleri hakkında bilgilere değinilmiştir.
Bulgular bölümünde, araştırma alanı hakkında bilgilere yer verilmiş, araştırma alanının mevcut yeşil alanlar ile imar planlarındaki yeşil alanlar belirlenmiş, mahallelere göre toplam alanları hesaplanmış ve mahallelerin nüfusundan kişi başına düşen yeşil alan miktarı belirlenmiştir.
Bu araştırmanın konusunu, İstanbul ili Gaziosmanpaşa ilçesindeki 16 mahallede bulunan, 96 tane parkın bitkilendirme tasarımı oluşturmaktadır. Örnek alanlar belirlenirken parklar büyüklüklerine göre sınıflandırılmış her büyüklük sınıfından en az üç park seçilmiş ve bunun yanında Gaziosmanpaşa ilçesinin tamamını yansıtması amacı ile her mahalleden en az bir park seçilmiştir. Park alanlarının tanıtımı amacıyla parkların mevcut durumları, mevcut bitkileri ve bitkilerin sayıları tespit edilmiş ve fotoğrafları çekilmiştir.
Parkların bitkilendirme tasarımı açısından bulguları üç alt başlığa göre yapılmıştır. İlk olarak bitkilerin görsel özellikleri, ikinci olarak bitkilendirme tasarımında uygulanan sanat prensipleri, üçüncü ve son olarak da bitkilerin kullanım potansiyellerine göre değerlendirilmiştir.
Sonuç bölümünde, araştırmada anlatılan tüm örneklerin genel bir sentezi yapılmıştır. İlçedeki tüm park alanlarında yapılmış olan bitkilendirme tasarımları incelenmiş ve parklarda en çok kulanılan bitkilendirme tasarımı öğeleri saptanmıştır. Oluşturulmuş değerlendirme tablolarından da parklarda uygulanamayan kriter sonuçlarına ulaşılmıştır. Parklarda bitkilendirme tasarımı açısından yapılmayan eksiklikler tespit edilmiştir. Gaziosmanpaşa ilçesindeki parkların bitkilendirme çalışmalarının doğru ve yanlış tarafları tespit edilmiş, örnek park alanları seçilerek bu alanlar, bitkilendirme tasarımı açısından irdelenmiş ve sonuçlar ortaya konmuştur.
İnsanlar; kentin oluşturduğu baskılardan kurtulabilmek ve kendilerini yenileyebilmek amacıyla aktif açık yeşil alanlara ihtiyaç duymaktadırlar. Eğlenmek, dinlenmek ve yenilenmek amacıyla kullanılan parklarda; bitkilerin fonksiyonel, estetik ve ekolojik özellikleri göz önüne alınarak, bitkisel tasarım ilke ve öğeleri doğrultusunda bitkilendirme yapılması önemlidir. Ancak araştırma alanı olarak seçilen örnek parklarda bitkilendirme çalışmalarının genellikle hatalı, eksik ve yanlış uygulandığı, hatta bazı parklarda hiç bir bitkiye yer verilmediği tespit edilmiştir. Bunda, mesleki bilgi eksikliği yanında, belediyelerin yanlış bitkilendirme politikasının etkili olduğu söylenebilir.

Evaluation of the Parks ın the District of Gaziosmanpaşa From The Point of View of Planting Design
Cities include social, cultural and educational spaces, as well as green parts and recreational areas. However, parks are the most important elements of a healthy city.

Nowadays, the rapid and unplanned increase of urbanization causes the natural areas of the city to be constructed and vanished. This whole chain brings an unbalanced ecological system.


Open green spaces in the cities are classified as active and passive areas. Active green areas are the places where citizens intentionally use for recreational purposes. And active green areas consists of children playgrounds, neighborhood parks, district parks, city parks and region parks.
In the first part of this research, urban green areas, the concept of open-space areas, the classification and standards of open-space areas, green parks as open-space areas, classifications of parks and materials that compose parks has been told. Then some additional information about herbal materials, functions of plants and general plantation types has been given.
In the findings, some information about research area has been given and existent open-space areas of research area and open-space areas of zoning plan has been specified. Then total open spaces for each neighborhood and open spaces per person has been calculated.
The subject of this research is consisted of the plantation designs for 96 different parks placed in 16 different neighborhood which are in Gaziosmanpasa district of Istanbul city. Parks has been categorized into three classes by their size. At least three parks has been chosen from each size class and at least one park has been chosen from each neighborhood to maintain a complete representation of whole Gaziosmanpasa district. Parks' existent states, existent plants, and amount of plants has been identified and photos has been taken.
Evaluation of parks by their plantation designs has been made in 3 stages. First, visual characteristics of plants, second, art principles used in planting design, and finally usage potentials of plants has been evaluated.
In the conclusion, a comprehensive synthesis of all samples which has been told in the research, has taken place. All the planting designs applied to the park areas of the district has been investigated and the most commonly used planting design elements has been identified. From those evaluation reports, particular lanting design criteria has been identified which couldn’t be applied in those parks. Some deficiencies that couldn’t be done in the parks in terms of lanting design, has been established. The right and wrong aspects of planting design studies in the parks of Gaziosmanpasa district has been identified. Some sample areas has been chosen and studied in terms of planting design, and then results has been introduced.
Citizens need active and passive green areas to refresh their minds and reduce their stress caused by negative effects of urban life. The parks which are used for the purpose of enjoying, resting and renewing; needs to be designed considering basic principles of ecological balance and plants’ aesthetical and functional properties. But it is seen that in the sample parks which are the research areas of this thesis, planting designs are usually incorrectly and deficiently applicated. And also its established that in some of the parks, has not given place to the plants. In this respect, it can be said that, it is because of lacking of professional knowledge and the wrong planting politics of municipalities.

  

AVCIBAŞI KORKMAZ Zeynep


Tez Adı : Kent Ormanlarında Estetik Potansiyelin Belirlenmesi (İstanbul, Emirgan Korusu Örneği

Danışman : Prof. Dr. Adnan UZUN

Anabilim Dalı : Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı

Programı : -

Mezuniyet Yılı : 2013

Tez Savunma Jürisi : Prof. Dr. Adnan UZUN

Prof. Dr. Kamil Şengönül

Prof. Dr. Mesut HASDEMİR

Prof. Dr. Ahmet YEŞİL

Yrd. Doç. Dr. Nurgül ERDEM




Kent Ormanlarında Estetik Potansiyelin Belirlenmesi

(İstanbul, Emirgan Korusu Örneği)
Bu çalışma kent ormanlarının görsel kalitesinin değerlendirilerek ortaya çıkarılmasında hem kullanıcı görüşleri hem de uzman değerlendirmelerini dikkate alan bir yöntem kullanarak kent ormanlarında estetik potansiyeli belirlemeyi amaçlamaktadır. Böylece ileride yapılacak olan tasarım ve planlamalara katkı sağlamayı hedeflemektedir. Bu çalışma kapsamında Emirgan Korusu’na uygulanan yöntemin benzer ekolojiye sahip Boğaziçi’nin diğer kent ormanlarına da uygulanabilirliği değerlendirilmiştir.
Bu tez çalışmasının ana materyalini Emirgan Korusu oluşturmaktadır. Çalışma alanı 18 örnek alana ayrılarak, örnek alanlara ait 60 adet fotoğraf üzerinden görsel kalite değerlendirilmesi yapılmıştır. Çalışma 3 aşamada gerçekleştirilmiştir: Birinci aşama olan envanter analizi aşamasında çalışma alanının doğal ve kültürel peyzaj özellikleri değerlendirilmiştir. İkinci aşama anket çalışmalarının yapıldığı estetik potansiyelin belirlendiği aşamadır. Sıfat çiftlerinin belirlenmesi anketi, görsel peyzaj tercihlerinin belirlenmesi anketi ve görsel kalite parametrelerine ilişkin anket olmak üzere kullanıcı gruplarının beğenisine ve uzmanların değerlendirmesine dayalı 3 anket çalışması yapılmıştır. Üçüncü aşama anket sonuçlarının irdelendiği görsel kalite değerlendirme aşamasıdır.
Görsel peyzaj tercihlerinin belirlenmesi anketi anlamsal farklılaşım tekniği ile hazırlanmıştır. 60 fotoğraf öğrenci, halk ve uzman‘dan oluşan 3 kullanıcı grubu tarafından likert ölçeğinde (1-7) 10 sıfat çiftine dayalı olarak puanlandırılmıştır. Anket verileri üzerine Ki-Kare, korelasyon, varyans, frekans istatistik analizleri uygulanmıştır. Kullanıcı grubu anketleri ile uzman anketi sonuçları birleştirilerek örnek alanların estetik potansiyelleri belirlenmiştir.
Son olarak alanlar görsel kalitelerine parametrelerine (tutarlılık, gizemlilik, doğallık, okunaklılık, komplekslilik) bağlı olarak değerlendirilmişlerdir. Sonuç olarak araştırmada kullanılan yöntemin analiz sonuçlarına dayanılarak, istatistiksel anlamda anlamlı ve daha önce yapılmış uluslararası literatürdeki çalışmaların sonuçlarını destekleyen veriler elde edilmiş ve kent ormanı planlama, tasarım ve yönetim çalışmalarına yönelik fayda sağlayacak öneriler getirilmiştir.

  
Determınatıon of Aesthetıc Potentıal In Urban Forests



(Case of Study At Emırgan Grove In Istanbul)
This study aims to determine aesthetic potential of urban forests; within evaluation of visual quality by using a special method according to users’ opinions as well as experts’ evaluations. Thence, it aims to contribute to the further designs and plannings. Comprehensiveness of this study is to evaluate applicability of Emirgan Grove method’s to Bosphorous’ several urban forests which have similar ecological peculiarities.
Main material of this thesis is Emirgan Grove. Study area had been divided into 18 plot areas, and evaluated within 60 different photos individually from each plot area visually. This study achieved in 3 phases. First phase is inventory analysis, where natural and cultural landscape properties of the study area evaluated. Second phase is to determine aesthetic potential by survey method. There were 3 types of surveys; assessment of the adjective pairs, assessment of visual landscape preferences and visual quality parameters according to user groups and experts. Last phase of this study is visual quality assessment where all the survey results examined.
The survey of assessment of visual landscape preferences is prepared with Semantic Differential Technique. 60 photos have been evaluated based on 10 opposite adjective pair on Likert Scale (1-7) by the user groups. Weighted average method, Chi- square, Correlation, Variance, Frequency analysis have been applied on the survey data. The survey results of user groups have been combined with the results of expert survey and aesthetic potential of the plot areas have determinated. Finally sample fields have been evaluated depending on visual quality parameters (coherence, mystery, naturalness, legibility, complexity).
Data which gathered in this study is found to be statistically significant and the results are consistent with previous studies regarding landscape preferences and has been given to be taken advantage recommendations intended to urban forest planning, design and management studies.

Yüklə 1,69 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   24




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin