İkg op öncelik 1’e ilişkin Değerlendirme (İstihdam) Ankara, Ekim 2013
Grafik 108: KİTUP kapsamında BİTDE, MHİE ve ÇSGB’nin HF’lere sağladığı uygulama desteğinin katkısı
Yüklə 5,76 Mb.
|
- Bu səhifədəki naviqasiya:
- 4.3.6 Uygulama Rehberi vasıtasıyla destek
- Yanıt KİD GİD KİTUP
- 4.3.7 Diğer Konular İle İlgili Destek
- 1.4. İzleme ve Değerlendirme
- 4.4.2 İzleme ekiplerinin oluşumu, hazırlanması ve performansları
- 4.4.3 Teknik İzlemeye karşı İçerik İzlemesi
- Tablo 160: G-MIS’in kullanımının sınırlı olmasının nedenleri
- Tablo 161: Hibe faydalanıcıları G-MIS’i hangi amaçlarla kullanmışlardır
- Tablo 162: Hibe programlarına göre hibe faydalanıcılarının G-MIS’i bir zorluk olarak görme durumu
- 4.4.6 Sektörel İzleme Komitesi (SMC)
Grafik 108: KİTUP kapsamında BİTDE, MHİE ve ÇSGB’nin HF’lere sağladığı uygulama desteğinin katkısı Soru: Bölgesel ve merkezi izleme ekibi ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (TDE vasıtasıyla) tarafından sağlanan uygulama desteğinin, projenizin uygulama sürecine herhangi bir katkısı oldu mu? 
Hibe faydalanıcılarının ortalama olarak % 50’si, uygulama desteklerini "kesinlikle yararlı" bulmuştur. Odak grup toplantılarından elde edilen geri bildirime göre hibe faydalanıcıları izleme ekibinin sağladığı desteği oldukça yetersiz bulmuşlardır. Genel görüş, izleme ekibinin proje uygulama alanındaki deneyim ve bilgisinin yeterli olmadığı yönündedir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı proje uygulama alanında İKG OP Hibe Projesi (TA 5.2 ve 5.3) Teknik Yardım Ekipleri tarafından verilen eğitimlerde 700’e yakın hibe faydalanıcısı bu eğitimlerden yararlanmıştır. İzleme ekibi ve teknik destek eğitimlerinin farklı olmaması nedeniyle katılımcıların kesinlikle yararlı seçeneğinde yığılmış olması muhtemeldir.
Aşağıda görüldüğü üzere, hibe faydalanıcılarının % 50’si PO uygulama rehberini faydalı bulmuştur. Rehber daha erken dağıtılmış olsaydı bu oranın daha yüksek çıkacağı ortadadır. Tablo 159: HF’lerin Uygulama Rehberi’nin faydalı olma durumuna ilişkin değerlendirmeleri
4.3.7 Diğer Konular İle İlgili Destek Online araştırma bulgularından biri de hibe faydalanıcılarının karşılaştığı temel zorluğun proje uygulamalarına ve satın almaya ilişkin karmaşık prosedürler olduğudur. Görünüşte ihale prosedürleri, hibe faydalanıcısı kurumlar tarafından uygulaması çok zor olarak algılanmaktadır. Hibe faydalanıcılarına hibe programının başlangıcında sağlanan destek konuları burada ele alınmamıştır. Bu nedenle program otoritesinin gelecekte hibe faydalanıcılarına satın alma konusunda destek sağlaması iyi olacaktır. Faydalanıcıların bu sorunun üstesinden gelebilmesi için bölgesel eğitimler ve somut bir yazılı rehber yardımcı olacaktır.
Gözlemlere ve yukarıda ifade edilen bulgulara dayanarak şu sonuçlara varılabilir:
1.4. İzleme ve Değerlendirme Bu bölüm, hibe programları kapsamındaki projelerde kaydedilen ilerlemenin İKG OP yetkilileri tarafından nasıl izlenildiğini açıklayacaktır. Ayrıca, faydalanıcıların, çeşitli kurumlar tarafından gerçekleştirilen izleme faaliyetlerine dair algılarının ne olduğunu ortaya koyacak ve bu izleme faaliyetlerinin ne ölçüde faydalanıcıları destekleyici olduğu sorusuna açıklık getirecektir. 4.4.1. Kurumsal Çerçeve Hibe programları rehberinde tanımlanan hibe programlarının kurumsal çerçevesi, aynı zamanda bu programlar için izleme sorumluluklarını da tanımlamıştır. *OF kurumları, hibe programlarının teknik izlemesi ve yürütülmesinden Türk Hükümeti adına sorumluydu. * PO, genel olarak İKG OP’nin gerçekleştirilmesinden ÇSGB adına sorumluydu. * PO, hibelerin izlenmesinde OF ve MFİB ile işbirliği içindeydi. PO, OF’lerin hibe projelerine ilişkin uygulamaları denetliyordu. . Ayrıca PO, hibe projelerinin izleme ve değerlendirilmesinde gerekli ekiplerin oluşturulmasına katıldı ve hibe programlarının yürütülmesine destek oldu. Merkezi Hibe İzleme ve Teknik Destek Ekipleri, her OF’nin OKB’lerinin altında kuruldu ve OF ekiplerinden oluştu. BİTDE, PO tarafından 12 NUTS II bölgesinde valilikler ile işbirliği içinde oluşturuldu. BİTDE’lerin üyelerinin çoğu yereldeki kamu kurumlarından kamu görevlileriydi. OF ekibi de BİTDE’lere katıldı ancak herhangi bir ayrıcalıkları olmadı. İzleme amaçlı ziyaret programları PO tarafından koordine edildi. Hibe programı projelerinin her biri BİTDE tarafından uygulama süresi boyunca ortalama 3 kez ziyaret edildi (ilk, ara ve son ziyaretler olarak). PO, MFİB, ABTD ve Hazine Müsteşarlığı da kendi yetki alanlarındaki aktörleri iş başında denetlemek ve izlemek amacıyla bağımsız ziyaretler gerçekleştirdiler.
MHİE’ler Operasyon Faydalanıcılarından seçilen izleme uzmanlarından oluşur. BİTDE’ler 2010 yılında bölgelerde kuruldular ve 2011 Mart ayına kadar faaliyetlerini sürdürdüler. 2011 Mart ayından Aralık ayına kadar PO’nun başvuru isteğiyle valiliklere gönderdiği bir yazının ardından yeni ekipler oluşturuldu. 12 NUTS II bölgesinde 15 adet BİTDE oluşturuldu. 112 hibe izleme uzmanı (78 bölgesel, 34 merkezi uzman olmak üzere) ekiplere atandı.114 Merkezi ve bölgesel izleme ekiplerine Muhtemel Operasyonlar ve Hibe Faydalanıcıları (5.2) ve Bilgilendirme & Tanıtım (5.3) TD Projesi çerçevesinde TDE tarafından izleme eğitimi ve ara ve nihai rapor değerlendirme eğitimi verildi. Buna rağmen, izlemeciler için eğitim, izlemeciler çalışmaya başlamasından birkaç ay sonra verildi. Dolayısıyla izlemeciler, aylar boyunca uygun bir eğitim görmeden görevlerini yerine getirdiler. İzleme Ekipleri, projeleri teknik ve içerik olarak izlemekle ve projenin yolunda gitmesini sağlamanın yanı sıra hibe kullanıcılarına destek sağlamakla sorumludurlar. Hibe faydalanıcılarının, İzleme Ekipleri tarafından sağlanan destek konusundaki algıları oldukça eleştirildi. Genel görüş, izleme ekiplerinin hırslı olmakla birlikte uygun bilgilere sahip olmadıkları, ve çoğu zaman faydalanıcıların istedikleri nitelikte bir destek sunmadıkları şeklindedir. İzleme Ekibi üyelerinin çoğu zaman yeterli bir deneyime sahip olmadıkları ifade edilmiştir ki bu ifade, izleme raporlarının ve tavsiyelerin ne kadar düşük kalitede olduğuna bakarak da doğrulanabilir. İzlemecilerin görevlerini tam olarak yerine getirebilmeleri için bizzat kendilerinin hibe programı gerçekleştirilmesinde yeterli bir deneyime sahip olmaları gerekir. İzlemecilerin bu amaçla seçilmesi ve PO tarafından ciddi bir eğitim verilmesi gerekir. Oysaki izlemecilerin çoğu, izleme ziyaretleri için ekstra ödeme yapıldığından ötürü bu işi yapmışlardır. Bu ödemeler bir tür motivasyon olarak yapılmıştı115ancak bazı izlemeciler için ödeme tek motivasyon kaynağı olmuş gibi gözükmektedir.
İzlemeciler, hibe programı projeleriyle ilgili konularda hem teknik hem de içeriğe dair kapsamlı bir destek sağlamakla sorumludurlar. Oysa ki çoğu, teknik ve idari konulara yönelmiş ve içerikle ilgili konular oldukça ihmal edilmiştir. Hibe faydalanıcıları, içerikle ilgili olarak ekiplerden hiç bir destek alamadıklarından şikayet etmişlerdir. Oysa ki, hibe programları projelerinin gerçekleştirilmesini bütünsel olarak değerlendirmek için teknik izleme ve içerik izlemesinin birleştirilmesi gerekir. Sadece teknik detaylara odaklanmak, projenin gerçek performansını ve yenilikçi yönlerini görmeyi engeller. Bütçe boyutunu görmeden sadece içeriğe bakmak ise, izlemecinin, yapılan işin etkinliğini ve verimliliğini anlamasını engeller. Sadece teknik konulara odaklanmak, projelerin sonuçları ve çıktılarına dair görgül bilgilerin olmayışının arkasındaki nedenlerden biridir. İzlemenin amaçlarına dair bu yanlış anlama durumu, bu aşamada (yani projelerin bitiminden neredeyse iki yıl sonra) hibe projelerini değerlendirmeyi son derece zorlaştırmaktadır. Bir başka gözlem BİTDE’lerin oluşumu ile ilgilidir. OF’ler ekiplere yeterli izlemeci sağlamamışlar, ekipler de OF’nin spesifik deneyimlerinden faydalanamamıştır. İzlemeciler, hibe programı projelerinin OF stratejilerine ve iş dünyasına tam olarak nasıl bir fayda sağlayacağını bilmek zorundadır. Bu ancak OF’leri izleme işine daha fazla girmeye teşvik ederek ve vasıflı elemanlarını ekiplere dahil etmesini sağlayarak başarılabilir. Bu konuda diğer vasıflı adaylar, AB Koordinasyon Ofislerinde ve Bölgesel Kalkınma Ajanslarında bulunabilir. Değerlendirme ekibi tarafından yapılan görüşmeler bu gibi kurumların izleme işine katılmak için uygun kapasiteye sahip olduğunu göstermiştir. Buna rağmen kimse onların deneyimli ekiplerinden faydalanmak için talepte bulunmamıştır. Dolayısıyla PO’nun, gelecekteki hibe programlarının izlemesinde, örneğin AB Bakanlığı ile potansiyel işbirliği olanaklarını tartışması faydalı olabilir. Sonuç olarak gelecekteki izleme düzenlemeleri, teknik (gösterge-odaklı) ile içerik izlemesi arasında çok daha güçlü bir bağlantı öngörmelidir. Güçlü izleme ekipleri kurmak için (PİB’ye göre gelecekte merkezileşmesi beklenmektedir) PO gerekli deneyimi ekiplere yönlendirmek için elinden gelenin en iyisini yapmak zorundadır. Örneğin bunun için, hem OF personelini hem de valiliklerin AB Koordinasyon Ofisi personeli ve KA temsilcilerini ekiplere katılmaya davet edilebilir. 4.4.4 G-MIS G-MIS, IPA öncesi hibe programları döneminde İŞKUR tarafından kullanılan bir sistem üzerinde temellendirilmiştir. Sistem, asıl olarak bir veri tabanıdır. Tüm aktörler tarafından hazırlanan tüm bilgi, belge ve raporlara bu sistem yoluyla erişilebilir. Faydalanıcılar tarafından yüklenmiş olması durumunda aşağıdaki tüm verilere erişilebilir.116 * Proje ekibi ve imzalanan sözleşmeler * Gerçekleşen kurslar * Eğitim alanların adları, TC kimlik numaraları ve iletişim bilgileri * Proje harcamaları * Hibe faydalanıcılarının satın alma faaliyetleri sırasında kullandıkları ihale belgeleri * OP göstergelerine göre beklenen ve gerçekleşen katkılar Eğitime katılanların istihdam ve sosyal güvenlik durumları da sistemdeki veriler arasındadır. Ayrıca bazı raporlar ve istatistikler otomatik olarak hazırlanır. Sonuç olarak G-MIS, PO ve OF’nin ve ayrıca hibe faydalanıcılarının yürütülen projeler kapsamında kaydedilen ilerlemeyi izleyebilmesi amacıyla kullanılan bir araç olarak geliştirilmiştir. G-MIS hibe faydalanıcıları için son derede uygun bir proje yönetim aracı olarak hizmet etme potansiyeline sahipti. Ek olarak, bu sistem iletişim amaçlı da kullanılabilirdi, çünkü örneğin raporlama amacıyla elektronik formları kullanmak da mümkündü. Son olarak, G-MIS uyarı işlevlerini de yerine getirmektedir. Örneğin, raporlar için verilen son tarihler yaklaşırken sistem faydalanıcılara otomatik olarak uyarı e-postaları yollamaktadır. G-MIS kullanımına ve performansına dair gözlemler şöyledir:
G-MIS’i kullanan faydalanıcıların sisteme ilişkin değerlendirmeleri şöyledir: Tablo 160: G-MIS’in kullanımının sınırlı olmasının nedenleri
Tablo 161: Hibe faydalanıcıları G-MIS’i hangi amaçlarla kullanmışlardır
Yukarıdaki sonuçlar, daha önce söz edilen ifadelerle bir miktar çelişkilidir. Buna rağmen, bu sonuçlar, Odak Grup değerlendirmeleri bağlamında anlaşılmalıdır. Birçok proje, sistemin tüm özelliklerini olmasa da G-MIS’i bir şekilde kullanmıştır. Özellikle çıktılar ve sonuçlarla ilgili olarak sistemin kullanımı çok zayıftır ve bu da G-MIS’in bir izleme aracı olarak değeri üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır. Online olarak yapılan ankette, hibe faydalanıcılarının G-MIS’i değerlendirdikleri başka bir soru daha sorulmuştur: Tablo 162: Hibe programlarına göre hibe faydalanıcılarının G-MIS’i bir zorluk olarak görme durumu
Yanıtlar, genel olarak hibe faydalanıcılarının G-MIS’ten hoşnut olmadıklarını göstermektedir. Neredeyse üçte biri, bu sistemi proje yapımında karşılaşılan en ciddi zorluk olarak görmektedir. Sonuçlar, sistemle ilgili geliştirilmesi gereken çok şey olduğuna işaret etmektedir. KİD ve GİD faydalanıcılarının küçük bir yüzdesi için, G-MIS karşılaştıkları ve çözemedikleri en sıkıntılı sorundur. (sırasıyla % 3.3. ve %4.8) Yukarıdaki gözlemlere ve bulgulara dayanarak G-MIS’in (şu anki 2011 formatında) bir izleme aracı olarak uygun olmadığı sonucu çıkarılabilir. Sonuç olarak;
4.4.5 Raporlama En etkili izleme araçlarından birisi olarak izleme raporları şimdiye kadar işlevlerini yerine getirememişlerdir. Bu raporlar sonuçlar hakkında yeterli bilgi sağlamazlar. Çıktıların kalitesi ve ulaşılan sonuç ve kazanımlara dair sadece evet/hayır sorularına yanıt verilerek yorumlar yapılmıştır. Dolayısıyla izleme raporları, hibe programlarının çıktıları ve sonuçlarının değerlendirilmesinde yeteri kadar yardımcı değildir. Raporları daha etkili kılmak için raporlar için şablon geliştirilmesi ve izlemecilerin, kalite şartlarını karşılayacak biçimde eğitilmeleri gerekir. Yukarıdakine benzer şekilde, faydalanıcılar tarafından PO/Sözleşme Makamı’na sunulan ilerleme (ara) raporları ve nihai raporlar; çıktılar, çıktıların kalitesi ve kazanımlar konusunda ciddi veriler içermemektedirler. Bunun yerine, raporlarda genel yorumlar ve gözlemlere yer verilmektedir. Bunlar ise anlamlı bir değerlendirme için uygun bir temel oluşturmaz. Bu üç izleme aracının kısıtlarını ortadan kaldırmak için PO, G-MIS’te, izleme raporlarında ve ilerleme ve nihai raporlarda yansımasını bulacak olan açık ve net proje göstergeleri geliştirmelidir. 4.4.6 Sektörel İzleme Komitesi (SMC) SMC izleme işlevine yüksek düzeyden dahil olmuştur. Genellikle yılda iki kez toplanan Komite, hibe programlarının ilerlemesi konusunda bilgilendirilir. İzleme ekiplerinin çalışmalarının sonuçları bu komiteye sunulur. Söz konusu üç hibe programının uygulanması sürecinde SMC iki kez toplanmıştır.
Trabzon’da, iki hibe projesi, çalışmalarını SMC’ye sunma fırsatını buldu. SMC üyeleri ayrıca proje bölgelerini ziyaret etti. Ankara’daki toplantı sırasında diğer iki proje faaliyetlerini sundu. Buna rağmen SMC açıkça hibe projelerine destek sağlamakla ilgili kararların alındığı bir platform sağlamaz. SMC daha ziyade, hibe programlarının genel ilerlemesi ve yürütülen operasyonlara dair tartışmaların yapıldığı bir kuruldur. Amacı, paydaşları İKG OP’yi yönetimine dahil etmek ve program planlamasının geleceğine dair kararlar almaktır. Bu nedenle Komite, bir izleme aracı olarak görülemez. 1.4.7 Değerlendirme Hibe programlarının kazanımlarının, buradan çıkan derslerin gelecekteki programların geliştirilmesinde kullanılabilmesi amacıyla sistematik olarak değerlendirilmesi zorunludur. Buna rağmen hibe programlarının kazanımları İKG OP’nin Öncelik 1 altında değerlendirilmemiştir. Kazanımların değerlendirilmesi, ancak gerçekleştirme süresinin sonunda yapılmasıyla yapılabilir. Dolayısıyla sürenin sonunda kazanımların değerlendirilmesi zorunlu tutulmalı ve bunun TD kaynaklarıyla gerçekleştirilmesi planlanmalıdır. Hibe programlarının değerlendirilmesini, OF’lere verilen TD ihalelerinin genel bir öğesi haline getirmek tercih edilebilir. Bu tür ihalelerin olmayışı ya da takvimlerin yeterli ölçüde çakışmaması gibi nedenlerle bu mümkün olmaz ise bu değerlendirmeler PO bünyesindeki TD projeleri tarafından yapılmalıdır. Ancak bu, ikinci seçenek olarak değerlendirilmelidir çünkü bu yolla OF’lerin tekil hibe programlarının içeriklerine dair deneyimleri gözden kaçırılmış olur. Yine de hibe programlarının kazanımlarının zamanında yapılan bir değerlendirilmesi olmaksızın, program otoriteleri, değerlendirme ekibinin karşılaştığı aynı sorunlarla karşılaşacaklardır.
Ayrıntılı bir değerlendirmenin, hibe programlarının anaakımlaştırma için taşıdığı potansiyelleri değerlendirmeyi önemseyen PO ve OF için çok faydalı olacağı açıktır. (bir sonraki bölümün altbölümüne bakınız). Anaakımlaştırma Avrupa Sosyal Fonu (ASF) ya da IPA çerçevesinde yürütülen programlar, bu programların politika ve pratiğe aktarılmasını sağlayabilmek amacıyla iyi uygulamaların ve sonuçların sistematik bir yaklaşımla değerlendirilmesini gerektirirler. Bu yaklaşım bazı önemli adımların birleştirilmesini gerektirir ki bunları şöyle sıralayabiliriz:
Bu yaklaşım “anaakımlaştırma” olarak adlandırılır çünkü niyeti ve hedefi iyi uygulama ve sonuçları ana akım uygulamalar geliştirme için kullanmaktır (bu durumda işgücü piyasası ve istihdamla ilgili tedbirler ve faaliyetleri ile istihdam politikası ve strateji geliştirme konusundaki uygulamalar). Faydalanıcıların ve benzer kurumların bir programın sonuçlarını ve çözümlerini benimsemelerini ve onları gündelik işlerinde kullanmalarını sağlamayı hedefleyen faaliyetler “yatay anaakımlaştırma” olarak adlandırılır. Bir programın sonuçları yoluyla ulusal-bölgesel bir politikanın revizyonunu başlatmayı hedefleyen faaliyetlere “dikey anaakımlaştırma” denir. 2007’deki ön değerlendirme, zaten İKG OP’nin bir Anaakımlaştırma Stratejisi içermemesini eleştirmişti. Bu, “uzun dönemli finansal ve daha da önemlisi politika sürdürülebilirliğine ulaşma”117 açısından bir eksiklik olarak görülmüştü. Bu yoruma tepki olarak PO, Programlama Biriminin kurulduğunu ve “12 NUTS II bölgelerinde ulaşılan sonuçları, ulusal düzeye yayma ve anaakımlaştırma faaliyetlerini yapma görevinin bu birime ait olduğunu” açıklamıştı. Anaakımlaştırma Stratejisinin geliştirilmesi, o zamandan itibaren İKG OP’nin Öncelik 5 (Teknik Destek öğesi) altında uygun bir etkinlik olarak belirlendi. Anaakımlaştırma Stratejisinin oluşturulmasıyla ilgili çabalar, 2012’nin sonbaharında PO bünyesindeki TD projeleri çerçevesinde başlatıldı. Bugüne kadar hala bir Anaakımlaştırma Stratejisi üzerinde anlaşılmış ve yayınlanmış değildir. Özellikle ikinci bir hibe programları turunun ve öngörülen yeni TD projelerinin yaklaşıyor olmasıyla ilişkili olarak bu boşluğun kapatılması ve PO’nun İKG OP’nin gerçekleştirilmesinde edinilen deneyim ve sonuçlar üzerinde temellenen bir stratejik yaklaşımla donanması son derece önemlidir. Bu raporun birçok bulgusu, değerlendirme ekibinin görüşene göre, özellikle iş gücü piyasası faydalanıcılarının faaliyetleri ve Türk Hükümetinin istihdam politikalarının üzerindeki etkileriyle ilişkili olarak İKG OP’nin bütün potansiyelini gerçekleştirebilmek için mevcut strateji taslağının daha da geliştirilmesi ve sonuçlandırılmasında kullanılabilir. Yüklə 5,76 Mb. Dostları ilə paylaş:
|