İç ve Dış Geçerlilik
Deneysel araştırmalarda iç geçerliğin ve dış geçerliğin sağlanması önem taşır.
►İç geçerlilik(tutarlılık): Bir deneyde deneme sonuçlarının ölçülmesinde kullanılan ölçme araçlarının gerçekten denemede ele alınan olayın varsayımlarını denetlemek amacıyla kullanılabilecek doğruluk ve geçerlilikte ölçüp ölçmediğinin belirlenmesidir. Örneğin, tedavi edilmekte olan bir grup hastanın iyileşmesi halinde bunun gerçekten kendilerine verilmekte olan ilaçlar nedeniyle olma olasılığı, ilaç-iyileşme nedensel bağının iç geçerlilik ifadesidir. Araştırmada uygulanan kontroller iç geçerliliğin arttırılmasını sağlamaya yöneliktir. İç geçerliliği etkileyen etmenler:
1)Zaman: Bağımsız değişken dışında kalan bazı değişkenler zamanla denenen değişken gibi etkili olabilmektedir. Bu da bağımlı değişkende meydana gelen değişikliğin gerçek nedenini bulmayı güçleştirir.
2) Olgunlaşma: Deneklerin zamanla fizyolojik ve psikolojik yönlerden değişmesi bağımlı değişken üzerinde görülebilecek deney öncesi ve sonrası ayrılığın bir nedeni olabilir.
3)Deney öncesi ölçme: Deney öncesinde bağımlı değişken üzerinde yapılacak bir ölçme denekleri uyarıcı bir rol oynayarak deney sonrası ölçmeyi etkileyebilir.
4)Ayrı ölçme araçlar: Deney öncesi- sonrası, deney- kontrol grubu gibi ölçmelerde ayrı araç kullanılması karşılaştırmaları anlamsız kılar. Aynı işlemler yapılmalıdır.
5)Yanlı gruplama: Örnekleme giren elemanlar yansız atama ile gruplara ayrılmalıdır. Örneğin; Deneme ve kontrol gruplarından birinin daha zeki deneklerden oluşması öğretim yöntemi deneme sonuçlarının karşılaştırılmasını olanak dışı bırakabilir.
6)Denek kaybı: Araştırma süresince bazı deneklerin ölüm ve benzeri nedenlerle deneyden ayrılmaları arta kalan grupların özelliklerini değiştirebilir.
►Dış geçerlilik(tutarlılık): Bir deneyde elde edilen sonuçların gerçek yaşama genellenebilmesidir. Örneğin, bir laboratuarda araştırılması ile etkinliği saptanan bir gübre türünün köylünün tarlasında da etkinliğini sürdürme olasılığı gübre ürün bağının dış geçerlilik ifadesidir. Araştırma koşulları içinde varılan bir sonucun gerçek yaşama genellenebilir olması durumudur. Dış geçerliliği etkileyen etmen:
Deneme tepkisi: Deneme ortamının yapay olarak yaratıldığı fizyolojik ve psikolojik etkiler sonucu deneklerin normal koşullarda göstermeyecekleri bazı tepkiler vardır, bunlara deneme tepkisi denir. Örneğin, denendikleri için üretimi artıran bir grup işçi gibi.
3.4 ANKET YÖNTEMİ İLE VERİ ELDE EDİLMESİ
Anket , bir problemle ilgili olarak çeşitli kimselerin bilgi , tecrübe ve düşüncelerini almak için yapılan soruşturmadır. Diğer bir ifadeyle "anket , belli bir araştırmanın amacına uygun düzenlenmiş soru listesidir." Anket tekniğinde araştırmacı ile bilgi kaynağı arasındaki iletişim yazı ile yapılır ve denek kendisine yöneltilen yazılı sorulan rahat bir şekilde cevaplama imkanı bulur.
Anket tekniği araştırma yöntemleri arasında en çok kullanılanıdır. Bunun sebebi kolay, ucuz ve bilgileri doğrudan doğruya toplamaya uygun oluşudur. Eğer herhangi bir konuda başkalarının fikirleri alınmak isteniyor ise yapılacak islerden biri onlara yazılı sorular vermektir. Bu teknik; fikirler , inanışlar , öneri ve bireysel yaşantılarla ilgili bilgilerin elde edilmesi için en uygun yol gibi görülmektedir.
Anket yoluyla veri toplama , araştırma ve bilimde eski bir tekniktir. 1883 yılında ilk olarak Avrupa'da ve 1847 yılında da Amerika'da kullanılmaya başlayan anket yoluyla veri elde etme tekniğinin son yıllarda Avrupa ve Amerika'da prestijini oldukça kaybetmiş olduğu görülmektedir.
Anketin Hazırlanışı
İyi bir anket hazırlayabilmek için konunun , amacın , kitle ve bunu temsil edecek örneklemin çok iyi bilinmesi ; anketi cevaplandıracak kimselerin eğitim, ekonomik, sosyal ve politik özelliklerinin iyice kavranması gerekmektedir. Soruların, cevaplayıcıların özellikleriyle , inanışlarıyla , kişiliği , çevresi ve çalıştığı yer ile çelişkiye düşmemesi , ayrıca anlayış , kavrayış ve ilgi düzeylerine uygun olması gerekmektedir.
Anket yoluyla veri elde etmede önce denek grubu yani kimlere anket uygulanacağı belirlenmelidir. Sonra da anket formunun hazırlanıp uygun hale gelinceye kadar sırasıyla şu işler yapılmalıdır:
1) Araştırmanın problemi ve projenin "Anahtar" kısmı dikkate alınarak anket uygulanacak kişilerden alınması ihtiyaç duyulan bilgilerin listesi yapılır.
2) Bilgi listesi , ihtiyaç duyulan verilerin elde edilmesine uygun ve denekler tarafından kolayca anlaşılacak şekilde sorulara dönüştürülür. Her soruya, denekten doğru bilgi almaya imkan verecek cevap seçenekleri yazılır.
3) Bu şekilde hazırlanan taslak , anket konusunda bilgili ve tecrübeli kişilerin görüşlerine sunulur. Onlarla yapılan görüşme , danışma ve tartışmalar sonucu anket formu geliştirilir.
4) Geliştirilen anket formunu denemek üzere , anket uygulanacak kişilerden küçük bir gruba ön uygulama yapılır. Uygulama sonuçları dikkatlice değerlendirilerek bilgilere tam olarak ulaşma bakımından görülen eksiklikler , pürüzler giderilmek suretiyle anket formuna son şekli verilir,
Anket Hazırlamada Dikkat Edilecek Hususlar
Anket formunun başında deneklere hitaben kısa bir açıklama yani "yönerge" bulunur.Bu açıklama da anketin ne amaçla yapıldığı , soruların nasıl cevaplandırılacağı belirtilerek deneklere bu iş için vakit ayırıp, çalışmaya katkıda bulunduklarından ötürü teşekkür edilir.
Anketle elde edilecek bilgiler araştırmacı için ne kadar önemli ise kaynak kişinin sorulan sorulara doğru cevap verip vermeyeceği de o kadar önemlidir. Bu sebeple , kaynak kişiye vereceği cevapların ne işe yarayacağı ve araştırmada elde edilecek sonuçların önemi hakkında kısada olsa yönergede bilgi verilmesi faydalı olur. Ayrıca onlara ilgi duydukları takdirde tüm araştırmanın sonucuna ait raporu nasıl sağlayabilecekleri hakkında bilgi vermekte de yarar vardır.
Anket uzunluğu önemli bir konudur. Araştırmacı , daha çok bilgi toplamak amacıyla uzun anketler hazırlama yoluna gitmemelidir. Bazen ankete dahil edilen birçok sorunun cevabını başka kaynaklarda , örneğin , kitap ve ansiklopedilerde bulabilmek mümkündür. Bu gibi sorular ankete konulmamalıdır. Araştırmanın amacı ile sınırlı kalmaya özen gösterilmelidir. Unutmamak gerekir ki , ankete cevap vermesi istenen kişinin zamanı az ve değerlidir. Ankete cevap verme zorunluluğu olmayan bir kimsenin işini mümkün olduğu kadar kolaylaştırmak , anket sahibinin görevidir.
Anket soruları , onları cevaplayacak olanların anlayış , kavrayış, bilgi ve kültür düzeylerine uygun olmalıdır. Deneklerin bir baskı altında kalmadan soruları rahat cevaplayabilmeleri için onlardan isimlerini yazmaları istenmemelidir. Çünkü kişisel özelliklerin deşifre olması insanları rahatsız edeceği gibi , bazı kimseler de başlarına dert açacağı endişesiyle gerçekleri tam olarak açıklamaktan çekinebilirler. Anket sorularının , onları cevaplayacak olanların şahsi özellikleri , inanışları, kişilikleri, bulundukları çevre ve çalıştıkları yer ile çelişir durumda olmaması gerekir.
Anket Yönteminin Kuvvetli ve Zayıf Yönleri
Kuvvetli Yönleri
● Kolay, ucuz ve bilgileri doğrudan toplamaya uygun oluşudur.
● Anket yöntemi ile çok farklı türde veri toplamak mümkündür. İnsan davranışları, iş performansları, bilgi düzeyleri, vb.
● Anketi cevaplandıranların kimliklerini gizli tutabilme imkanları açısından ankete verdikleri cevaplar daha doğru, daha tutarlı olabilmektedir. Çeşitli çekincelerden ötürü veya bazı koşullar altında kişiler bazen cevap vermek istemez veya yanlış, tutarsız bilgiler verebilirler. Gizlilik imkanı sağlandığı takdirde bu bilgiler daha doğru hale getirilebilir.
● Soru ve cevapların yazılı olması neticesinde ankete katılan kişilerin verdikleri cevapları kontrol imkanı vardır. Kasıt olmadan yanlış veya eksik bilgi verdiklerini fark etmeleri durumunda cevaplarını düzeltebilirler.
● Önceki bölümde bahsedilen büyük kitlelere ulaşmayı gerektiren durumlarda veya geniş coğrafi bölgelerden veri toplanmasını gerektiren hallerde anket uygulamak iyi bir seçim olabilir. Bu sayede daha iyi bir örnekleme grubu oluşturularak bu örneklemenin ana kütleyi temsil etme kabiliyetini artırmak mümkündür.
● Cevapların yazılı ve standartlaştırmaya imkan sağlamasından dolayı çeşitli karşılaştırmalara olanak sağlar. Analizi, yorumlanması ve raporlanması daha kolay ve masrafsız olmaktadır. Süre açısından kısıtlamalar bulunduğu hallerde bu özelliği büyük kolaylık sağlamaktadır.
Zayıf Yönleri
● Anket yazılı bir soru-cevap tekniği olduğu için cevaplayıcılar açısından en azından bir okuma yazma bilgisi gerektirmektedir. Alt gelir gruplarında veya gelişmekte olan ülkelerin kırsal ve geri kalmış bölgelerinde okuma yazma bilme oranı düşük olduğu için bu tür gruplara yönelik araştırma çalışmalarında anket uygulanması zor hatta imkansız olmaktadır.
● Anketi cevaplayan kişilerin çeşitli nedenlerden ötürü soruları aynı derecede anlayamadıkları ve rastgele cevapladıkları görülmektedir. Bu da istenen bilgilerin elde edilmesinde hatalı durumların ortaya çıktığı görülmektedir.
● Ankete katılanların özellikle mektupla yapılan anketlerde anketi düzenleyen kişi veya kurumlarla irtibat kurması ve anlayamadığı konularda yardım istemesi zor olmaktadır.
● Ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın düzenlenen soruların anlaşılması zor olmaktadır. Anketin en önemli zorluklarından biriside toplanmak istenen verinin karmaşıklığına göre soru düzenlemektir. Soruların kolay anlaşılabilmesi adına yapılan çalışmalar bazen istenen verinin elde edilmesine engel olmaktadır. Bilgi etraflıca ele alınmak istendiğinde bu sefer de düzenlenen sorular anlaşılamamaktadır.
Anket yöntemi; İstatistik, Hukuk, Basın, Şehir Planlamacılığı, Coğrafya, Sosyal Birimler Psikoloji, Sosyoloji gibi daha birçok bilim dalında kullanılır.
İstatistikte anket ise,
● Kişisel Görüşme
● Yazışma Yöntemi
● Telefonla Görüşme Yöntemi
● İnternet Yönetimiyle
elde edilen verilerin bir araya getirilerek değerlendirilmesidir.
3.4.1 KİŞİSEL GÖRÜŞME YÖNTEMİ İLE VERİ ELDE EDİLMESİ
Sözlü iletişim aracılığıyla veri elde etme yöntemlerindendir. Görüşmeyi yapan kişiye görüşmeci, görüştüğü kişiye ise kaynak ya da cevaplayıcı denir. Görüşmenin yapıldığı kişi ya da kişilere önceden hazırlanan soruların sorulması ve karşılığında cevap alınması şeklinde yürütülür. Görüşmeci görüşeceği kişinin bulunduğu yere gider, anketi uygular. Sorulara alınan yanıtlar genelde görüşmeci tarafından, o an doldurulur. Görüşmenin akıcılığının bozulmaması amacıyla daha sonra doldurulması da mümkündür ancak cevabın doğru ve tam hatırlanmamasının, yanlış bilgi edimine yol açabileceği göz ardı edilmemelidir.
Kişisel görüşme yöntemi toplum bilimciler tarafından ve sosyal konularda sıkça kullanılır. Belli bir kesim hakkında bilgi edinme ve profilini oluşturma; insanların araştırılan konuya bakış açılarının ve davranışlarının öğrenilmesi konularında yararlanılan bir yöntemdir. Örneğin bir bankanın sunduğu internet bankacılığı hizmetine, müşterilerinin duyduğu güven ve kullanımını; bir üniversitenin, bünyesindeki engelli öğrencilerin okul yaşantısında karşılaştıkları güçlüklerin incelendiği araştırmalarda tercih edilir.
Kişisel görüşme yöntemi kişileri tanıma, izleme, ilgilenilen konu hakkındaki bilgi ve düşüncelerini ve bu düşüncelerine nelerin neden olabileceğini öğrenmede üstün bir tekniktir.
Dostları ilə paylaş: |