18/37/176 İstanbul'da, Hüsrev mahallesinde Hoca Hayreddin evkafına ait kiracı olduğu arsada kendisi için malıyla bina ihdas eden kimseşe müdahale olunmamasına dair hüküm.
İstanbul kãdîsına hüküm ki:
A‘mâ (boş) nâm kimesne gelüp İstanbul mahallâtından Hüsrev [mahallesinde] Hâce Hayreddîn evkãfından taht-ı icâresinde olan arsada nefsiyçün mâlıyla binâ ihdâs idüp dahl olınmak îcâb itmez iken mütevellîsi (boş) nâm kimesne müdâhale itmeğle şeyhülislâm fetvâsı mûcebince şer‘le yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/42/204 İstanbul'da, Yemişçi Hasan Paşa evkafının yeni ve eski mütevellisi arasındaki vakıf malına ilişkin ihtilafın usulüne göre çözülmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına ve müfettiş-i evkãf vekîline hüküm ki:
Mahrûse-i mezbûrda vâkı‘ Yemişçi Hasan Paşa evkãfı mütevellîsi olan kıdvetü’l-emâsil ve’l-akrân Hüseyin gelüp yine mahrûse-i mezbûr sükkânından sâbıkã mütevellî olan Halîl İbrâhîm dimeğle ma‘rûf kimesne mâl-ı vakfı ekl ü bel‘ ve kendü mesârifine sarf ve istihlâk itmeğle şer‘le taleb eyledükde virmekde te‘allül ve şer‘le muhâsebesi görilüp zimmetinde zuhûr iden mâl-ı vakf alıvirilmek bâbında hüküm recâ itmeğin şer‘le görile diyü yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/43/205 İstanbul'da, Yemişçi Hasan Paşa evkafı mütevellisi ve üzerinde vakıf malı olup ödemeden vefat eden eski Ağababası Hüseyin'in terekesini kabzeden mirasçıları arasındaki ihtilafın usulüne göre çözülmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına ve müfettiş-i evkãf vekîline hüküm ki:
Mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Yemişçi Hasan Paşa evkãfı mütevellîsi (boş) gelüp sâbıkã Ağababası Hüseyin nâm kimesne zimmetinde bin beş yüz guruşdan ziyâde mâl-ı vakf olup edâ itmedin fevt olmağla mahrûse-i mezbûrda sâkin muhallefâtın kabz iden vârislerinden taleb eyledükde bir mikdârın virüp bâkïsin virmekde te‘allül itmeğle şer‘le görilüp faysal virile diyü hüküm yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/43/208 İstanbul'da, Yemişçi Hasan Paşa evkafı mütevellisi ve Balat haricinde vakfa ait gümüşhane ile yahudihanenin bir kısmı mutasarrıfının çocuksuz ölümü üzerine vakfa dönmüşken, bunları haksız yere tasarruf eden mutasarrıfın oğulları arasındaki ihtilafın usulüne göre çözülmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına ve müfettiş-i evkãf vekîline hüküm ki:
İstanbul'da vâkı‘ Yemişçi Hasan Paşa evkãfınun mütevellîsi Hüseyin gelüp vakf-ı merkúmun vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mukayyed akãrâtından mahrûse-i mezbûrda vâkı‘ Balat hâricinde gümüşhâne ve yehûdhâneye icâre-i mu‘accele ve müeccele ile mutasarrıf olan Kiremidci Mustafâ Ağa fevt olup mahrûse-i mezbûrda sâkin oğullarına intikãl ve ber vech-i iştirâk mutasarrıflar iken oğullarından (boş) ve (boş) nâm kimesneler bilâ veled fevt olup zikr olınan hânelerden hisseleri vakf-ı merkúma intikãl itmişiken mezbûrlar yiğirmi seneden berü fuzûlî zabt ve vakfa âid olan ecr-i misle mu‘âdil icâresin kabz idüp mahsûl-i vakfa gadr itmeleriyle fuzûlî kabz eyledükleri icâreyi taleb eyledükde edâda te‘allül itmeğle şer‘le görilmek üzre yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı L sene 1105 [5-14 Haziran 1694]
18/46/223 Galata'da, Sultan Ahmet evkafına bağlı sebzevatçı taifesine, hassa bostancı zümresi ve başkası tarafından rahatsızlık verilmemesine ilişkin evvelki emrin yenilendiğine dair hüküm.
İstanbul paşasına ve Galata kãdîsına hüküm ki:
Sebzevâtcı tâifesi gelüp mahrûse-i Galata merhûm Sultân Ahmed Hân evkãfı olup dahl olınmak îcâb itmez iken hâssa bostâncı zümresinden ve âhardan üzerlerine cebren sebzevât tarh idüp te‘addî itmeleriyle men‘ olınmak bâbında mukaddemâ emr-i şerîfüm virilüp girü memnû‘ olmalarıyla mukaddemâ virilen emr-i şerîfe muğãyir hilâf-ı şer‘-i şerîf te‘addîleri men‘ u def‘ olınmak üzre yazılmışdur.
[Fî] evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/48/232 İstanbul'da, Rıdvan Ağa evkafının eski ve yeni mütevellisinin vakıf muhasebesi hususundaki ihtilafının ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul'da müfettiş veklîline34 hüküm ki:
Mahrûse-i İstanbul'da Rıdvân Ağa evkãfınun mütevellîsi Mehmed Dergâh-ı mu‘allâma gelüp bundan akdem vakf-ı mezbûre mütevellîsi olan Hüseyin nâm kimesne mâl-ı vakfı ekl ve hıyâneti zâ[hir] olmağla azl olınup mahallinde şer‘le muhâsebesi görilmek içün yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/52/251 İstanbul'da, Koca Mustafa Paşa'daki Müstedam Çavuş evkafına ait oda arsalarının kiralarını ödemeğe razı olan kiracıları ve ecr-i mislinden ziyade kira bedeli isteyen vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul kãdîsına ve kãimmakãm paşaya hüküm ki:
Mahrûse-i İstanbul'da Koca Mustafâ Paşa'da vâkı‘ Müstedâm Çâvûş evkãfından utekãya meşrûta olan vakf odalarun müste’cirleri Dergâh-ı mu‘allâma arz-ı hâl idüp vakf-ı mezbûr odaları arsasınun beher mâh şart-ı vâkıf vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında şart eyledüği bîgaraz ve ehl-i vukúf kimesnelerün ihbârlarıyla ve ma‘rifet-i şer‘le keşf olınan on beş akçe icârelerin vakf-ı mezbûr mütevellîsi Mustafâ nâm kimesneye virmeğe râzîlar iken kanâ‘at itmeyüp hilâf-ı şer‘ ve şart-ı vâkıfa muğãyir ecr-i mislinden ziyâde icâre talebiyle te‘addî vü rencîde eyledüğin ve bu bâbda şeyhülislâmdan fetvâ-yı şerîfesi olduğın bildürüp mûcebince amel olınmak bâbında emr-i şerîfüm recâ itmeğin şer‘le görilmek içün hüküm virilmişdür.
Fî evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/56/271 İstanbul'da, Mevlevihane Yenikapısı dahilinde Mimar Acem Ali câmi‘nin bazı yerlerini usulsüz olarak keşfettirip bu bahaneyle vakıf malını yiyen mütevelli kãimmakãmı ve câmi‘n yeniden keşfedilerek mütevelli kãimmakãmı üzerinde olan vakf malının alınmasını isteyen mürtezika arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:
Mahmiyye-i İstanbul'da Mevlevîhâne Yenikapusı dâhilinde müteveffâ Mi‘mâr Acem Alî binâ eyledüği câmi‘-i şerîfün meşrûtiyyet üzre mütevellîsi Mehmed ile mürtezika-i vakf gelüp mezkûr Mehmed diyâr-ı âhara gitdükde yirine kãimmakãm nasb eyledüği (...) imâmı Alî nâm kimesne câmi‘-i şerîf ta‘mîre muhtâc değil iken celb-i mâl içün câmi‘-i merkúmenün ba‘zı yirlerin ta‘mîr ve kendi kavl-i mücerredi üzre keşf itdürüp ol bahâne ile mâl-ı vakfı ekl itmeğle mürtezika-i vakf ve bîgaraz müslimânlar ve mi‘mârbaşı ma‘rifetiyle şer‘le müceddeden keşf ve zimmetinde müteveccih olan mâl-ı vakf zuhûra getürilmek bâbında hüküm recâ itmeğin vech-i meşrûh üzre şer‘le yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/61/290 Valide Sultan vakfına ait bir adet dükkan hususunda aralarında anlaşmazlık bulunan şahısların mahkemeye ihzarına dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına hüküm ki:
Sâliha nâm hâtûn gelüp merhûme Vâlide Sultân evkãfından olmak üzre bir bâb dükkân husûsına müte‘allık mahrûse-i İstanbul sükkânından Mehmed nâm kimesne ile olan da‘vâları defe‘âtle murâfa‘a-i şer‘ olınup faysal bulmamağla mezkûr Mehmed veyâhud vekîli murâfa‘a-i şer‘a ihzâr olınmak bâbında hüküm recâ itmeğin kendüsi veyâhud vekîli Dîvân-ı hümâyûna ihzâr olına diyü yazılmışdur.
Fi evasıt-ı Za sene 1105 [4-13 Temmuz 1
18/66/319 Nakit ve kira gelirleri vakıf asıllarına yetmeyen Malulzade evkafından duacı gibi bazı yeni vazifelerin tayin edilip İstanbul'da olan mütevelli vekilinin incittirilmemesine dair hüküm.
İstanbul'da şeyhülislâm nezâretinde olan evkãf müfettişişi35 mevlânâ Nûr Mehmed zîde ilmuhûya hüküm ki:
Müteveffâ Ma‘lûlzâde evlâdından olup evkãfınun evlâdiyyet ve meşrûtiyyet üzre mütevellîsi olan sâdât-ı kirâmdan kıdvetü’s-sâdâti’l-kirâm Seyyid Mehmed Alî zîde şerefuhû Dergâh-ı mu‘allâma arz-ı hâl idüp evkãf-ı mezbûrun nükúd ve icârâtı usûl-i vakfa kifâyet itmez iken du‘âgûy ve ba‘zı muhdes vazîfeye mutasarrıf olanlar vakf-ı mezbûrun müsâ‘adesi yoğiken mahrûse-i İstanbul'da olan vekîlini ta‘cîz itmeleriyle vakfiyye-i ma‘mûlün bihâya nazar ve usûl-i vakfa nükúd ve icârâtı kifâyet itmeyüp müsâ‘adesi olmaduğı zâhir ve mütebeyyin olur ise hasbemâ yüsâ‘idühü’ş-şer‘ü’ş-şerîf(?) vakf-ı mezbûrı himâyet ü sıyânet idüp muhdes olup vakf-ı mezbûrda dahi müsâ‘ade yoğise vekîl-i mezbûrı bi gayr-i vech-i şer‘î kimesneye rencîde itdürmeyesin diyü a‘lemü’l-ulemâi’l-mütebahhirîn bi’l-fi‘l şeyhülislâm olan mevlânâ Mehmed Sâdık edâma’llâhu te‘âlâ fezâilehû tarafından mektûb virilmeğle mûcebince amel olınmak içün hüküm yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/69/335 İstanbul'da, Arec Ayşe Hatun vakfının muhasebesi görülmeden firar eden eski mütevellisi Mehmet'tin hesabının görülüp üzerindeki vakıf malının alınmasına dair hüküm.
İstanbul'da şeyhülislâm nezâretinde olan evkãf müfettişi (boş) zîde ilmuhûya hüküm ki:
Şeyhülislâm nezâretinde olan evkãfdan İstanbul'da vâkı‘ müteveffiye A‘rec Âyişe Hâtûn vakfınun mütevellîsi Mehmed Emîn gelüp vakf-ı mezbûrun sâbıkã mütevellîsi olan dîğer Mehmed nâm kimesne zimmetinde bin yüz seksen beş guruş mâl-ı vakf olup muhâsebesi görilmeyüp firâr ve gaybet idüp mâl-ı vakfa gadr itmeğle sen ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin şer‘le hisâbı görilüp zimmetinde zuhûr iden mâl-ı vakf(?) bi’t-temâm tahsîl eylemek üzre yazılmışdur.
[Fî] evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/72/348 Mimar Acem evkafına ait tasarrufundaki evi bedeli karşılığında ferağ eden şahıs ve bedeli ödemesine rağmen ferağdan sanra yanması sebebiyle evi teslim alamayan kişi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Galata monlâsına hüküm ki:
Mustafâ arz-ı hâl ider bin yüz (boş) senesinde (boş) nâm kimesne müteveffâ Mi‘mâr Acem evkãfından icâre-i mu‘accele ve müeccele ile tasarrufında olan vakf menzili bin guruş bedel mukãbelesinde buna ferâğ ve bedel-i mezbûrı aldukdan sonra istîfâ itmedin zemân-ı kalîlde(?) menzil bi emri’llâh bi’l-külliyye muhterik olmağla bu dahi arsadan kasr-ı yed eyledüğin ve bu bâbda şeyhülislâmdan fetvâ-yı şerîfesi olduğın bildürüp ol bâbda hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin şer‘le görilmek içün.
Fî evâsıt-ı Za sene [1]105 [4-13 Temmuz 1694]
18/98/474 İstanbul'da, Sultan Mehmet câmi‘nin evkafına ait Serakin mukataasını deruhde eden şahısta kalan mukataa akçesinin tahsil olunmasına dair hüküm.
İstansbul kãdîsına ve hâssa bostâncıbaşıya hüküm ki:
İstanbul'da Sultân Mehmed Hân câmi‘-i şerîfinün evkãfı mütevellîsi Ahmed gelüp evkãf-ı merkúm mukãta‘alarından Serakin mukãta‘asını der‘uhde iden kãimmakãm-ı sâbık müteveffâ Osmân Paşa'nun bostâncılar odabaşısı Mehmed zimmetinde mukãta‘a-i merkúm mâlından altmış bin akçe mâl-ı vakf bâkï kalup virmekde muhâlefet idüp vakfa gadr olınduğın ve merkúm Mehmed İstanbul'da olmağla tahsîl olınmak bâbında hüküm recâ itmeğin vech-i meşrûh [üzre] tahsîl olınmak [içün] yazılmışdur.
[Fî] evâil-i Z sene [1]105 [24 Temmuz-2 Ağustos 1694]
18/100/484 Vakıf malı ile Edirne'ye firar eden İstanbul'daki Arec Ayşe Hatun evkafı eski mütevellisinin muhasebesinin orada görülüp üzerinde zuhur eden vakf malının tahsil olunmasına dair hüküm.
İstanbul'da şeyhülislâm nezâretinde olan evkãf müfettişine hüküm ki:
İstanbul'da A‘rec Âyişe Hâtûn evkãfınun mütevellî kãimmakãmı Muharrem gelüp vakf-ı mezbûrun sâbıkã mütevellîsi olan Mehmed nâm kimesne zimmetinde mâl-ı vakfdan bin seksen beş guruş mâl-ı vakf var iken mezbûr firâr ve hâlâ Edirne'de olmağla muhâsebesi görilmek üzre da‘vâları ol tarafa havâle olınmağın mezbûrun muhâsebesi görilüp zimmetinde zuhûr iden mâl-ı vakf bi’t-temâm tahsîl olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin vech-i meşrûh [üzre] şer‘le görilmek emrüm emrüm36 olmışdur diyü hüküm yazılmışdur.
Fî evâhir-i Za sene 1105 [14-23 Temmuz 1694]
18/110/530 Eyüp'teki, Sadrazam Pertev Paşa evkafının tevliyeti üzerinde olan evladdan Havva Hatun ve tevliyeti zapteden yabancılardan Hacı Mehmet arasındaki ihtilafın, mürtezika ile bilgisi olan müslümanlardan sorularak çözülüp sonucunun bildirilmesine dair hüküm.
İstanbul'da müfettiş-i evkãf vekîline hüküm ki:
Havvâ nâm hâtûn gelüp Hazret-i Ebâ Eyyûb-i Ensârî'de vâkı‘ vezîr-i a‘zam-ı sâbık Pertev Paşa evkãfınun tevliyeti evlâda meşrûta olmağla cedd[e]leri evlâd-ı vâkıfdan Râbi‘a ve Hadîce ve Sâfiye nâm hâtûnlar meşrûtiyyet üzre mutasarrıfeler olup ba‘de vefâtihî nevbet-i tasarruf evlâd-ı vâkıfdan vâlidesi Fâtıma Hâtûn'a intikãl ve ber mûceb-i şart-ı vâkıf meşrûtiyyet üzre mutasarrıfe iken müteveffiye olup lâkin bu sağïre bulınmağla ba‘zı kimesneler teğallüben zabt idüp ecânibden Hâcı Mehmed nâm kimesne hilâf-ı şart-ı vâkıf yevmî yiğirmi altı akçe ulûfesi bedeli berât itdürmeğle mezbûre Havvâ dahi bâliğa olup mevcûd olan evlâdınun cümlesinden reşîde ve sâliha ve tevliyet uhdesinden gelmeğe kãdire ve tevliyete ecdâdı meşrûtiyyet üzre mutasarrıf olagelmişlerdür diyü bîgaraz müslimîn vesâir cemm-i gafîr haber virdüklerin Edirne kãdîsı Abdullâh i‘lâmıyla bin yüz üç senesinde mezbûre Havvâ'ya tevcîh olınmışiken mezkûr Hâcı Mehmed hilâf-ı şart-ı vâkıf yine üzerinden alup gadr itmeğle fetvâ-yı şerîfesi mûcebince amel olınmak bâbında hükm-i hümâyûn recâ itmeğin sen ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin dokuz yüz seksen târîhiyle müverrah olan vakfiyye-i ma‘mûlün bihâları görilüp fi’l-vâkı‘ evlâda meşrûta değil midür evlâda meşrûta olduğı hâlde dahi vakfa kangısı evlâ vü enfa‘ ise vakf-ı mezbûrun mürtezikasından ve vukúfı olan bîgaraz müslimînden sıhhati ve hakïkati üzre tefahhus ve suâl ve beynlerine ma‘rifet-i şer‘le faysal virilüp arz u i‘lâm olına diyü yazılmışdur.
[Fî] evâil-i Za sene [1]105 [24 Haziran-3 Temmuz 1694]
18/112/536 Kandıra'ya bağlı Bağrac(?) köyündeki Kıssahân Hacı Muslihiddin evkafının tevliyetini ortaklaşa yürüten şahıslar arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Üsküdar kãdîsına hüküm ki:
Mustafâ(?) nâm kimesne arz-ı hâl idüp kazâ-i mezbûr muzâfâtından Kandırı nâhiyesine tâbi‘ Bağrac(?) nâm karyede vâkı‘ müteveffâ Kıssahân el-Hâcc Muslihiddîn evkãfınun tevliyeti evlâd-ı evlâdınun aslahına vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında şart ve ta‘yîn olınmağla bu ve yine evlâd-ı vâkıfdan Mehmed nâm kimesne evlâd-ı vâkıfun aslahından olmağla tevliyet-i mezbûra mezkûr Mehmed ile ber vech-i iştirâk mutasarrıflar olup lâkin mezbûr Mehmed hilâf-ı şart-ı vâkıf umûr-ı vakfı müstakıllen kendüsi görüp şart-ı vâkıf mûcebiyle bunun müstahıkk olduğı vazîfesin virmedüğinden mâ‘adâ vakf-ı mezbûrun kurâ ve mezâri‘ini bundan izinsiz âhara der‘uhde ve akçesini ekl ve vakf-ı mezbûra gadr eyledüğin ve bu bâbda hüccet-i şer‘iyyesi olduğın bildürüp mûcebince şer‘le görilüp şart-ı vâkıf icrâ ve mahallinde şer‘le görilmek içün hüküm yazılmışdur.
Fî evâil-i Z sene [1]105 [24 Temmuz-2 Ağustos 1694]
18/117/561 Eyüp'teki vakıf toprağında olan beytülmal-i amme ve hassa Eba Eyyûb-i Ensârî evkafına hasıl kaydedildiğinden, mirasçısız ölen kimselerin terekelerinin vakfa ait olduğunu belirten vakıf mütevellisi ve bunların mahalleleri imamları arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Hâslar kãdîsına hüküm ki:
Ebâ Eyyûb-i Ensârî evkãfı mütevellîsi Mehmed gelüp medîne-i Eyyûb'da vâkı‘ vakf-ı merkúm toprağında vâkı‘ olan beytü’l-mâl-i âmme ve hâssa defterde vakfa hâsıl olmağla bilâ vâris fevt olup zâhi[r]de vâris-i ma‘rûfı olmayan (boş) ve (boş) ve (boş) nâm kimesneler muhallefâtı vâkıfa37 âid iken mahalleleri imâmları müteveffâ-yı mezbûrlar hayâtında vasî-i muhtâr nasb itmişidi diyü nizâ‘ ve müdde‘âların vech-i şer‘î üzre isbâta kãdir değiller iken vakfa intikãl iden muhallefâtın ahz ü kabzına mâni‘ olup te‘addî itmeleriyle mahallinde şer‘ ve kãnûn üzre görilüp hilâf-ı şer‘ ve kãnûn kimesneye muhâlefet itdürilmemek içün yazılmışdur.
Fî evâil-i Z sene [1]105 [24 Temmuz-2 Ağustos 1694]
18/117/562 İstanbul'da, Aşcıbaşı mahallesinde kimsenin tasarrufunda olmayan harabe oda ile boş arsayı kiralamak isteyen İstanbul'da, Mehterbaşı Ahmet Ağa evkafı mütevellisinin talebi hakkında ilgili kadılıkta karar verilmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına ve Üsküdar monlâsına hüküm ki:
İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Mehterbaşı Ahmed Ağa evkãfınun evlâdiyyet üzre mütevellîsi olan Fâtıma gelüp evkãf-ı mezbûreden mahmiyye-i mezbûr mahallâtından Aşcıbaşı mahallesinde vâkı‘ bir bâb harâbe oda ve bir mikdâr arsa-i hâliye kimesnenün taht-ı icâresinde olmamağla tarafından îcâr olınmak içün yedinde olan fetvâ-yı şerîfe ve hüccet-i şer‘iyye mûcebince şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
Fî evâil-i Z sene [1]105 [24 Temmuz-2 Ağustos 1694]
18/127/611 Sultan Selim câmi‘ evkafının ruznamçe yazıcılığı sebebiyle hak kazandığı alacakları ödenmemiş olan şahsın, haklarının eski mütevelliden alınmasına dair hüküm.
İstanbul'da Haremeyn müfettişi vekîline hüküm hüküm38:
Feyzullâh gelüp merhûm Sult[ân] Selîm câmi‘-i şerîfi evkãfınun rûznâmçe kitâbeti bundan akdem kendüye tevcîh ve Mâliyye tarafından berât ile üzerinde olmağla edâ-yı hıdmet idüp bin yüz beş senesinde hıdmeti mukãbelesinde müstahıkk olduğı birkaç aylık vazîfe vesâir metrûkâtı mahrûse-i mezbûrda sâkin sâbıkã mütevellî olan (boş) nâm kimesne zimmetinde kalmağla taleb eyledükde senden mukaddem rûznâmçe kitâbeti olan(?) virmişidüm diyü illet ve bahâne ile virmekde te‘allül eyledüğin şer‘le teveccüh iden hakkı alıvirilmek bâbında hüküm recâ Haremeyn muhâsebesi defterlerine nazar olındukda kitâbet-i mezbûrun üzerinde olduğı mastûr u mukayyed bulınmağın şer‘le teveccüh iden hakkı alıvirilmek içün hüküm yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Z sene [1]105 [3-12 Ağustos 1694]
18/130/621 İstanbul'da, Sultan Bayezit câmi‘ yakınında satın aldığı arsası mukataalı, binası mülk evin hariciyesi Siyavuş Paşa vakfına ait olduğundan, bu kısmın satış bedelinden düşülmesini isteyen şahıs ve buna karşı çıkan, ayrıca evin kullanılmasına müdahale eden satıcı arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:
Mehmed gelüp bundan akdem Hızır nâm kimesne İstanbul'da merhûm Sultân Bâyezîd kurbında ma‘lûmetü’l-hudûd arsasınun senede vâkı‘ yüz kırk akçe mukãta‘ası olan binâsı mülk menzili cümle tevâbi‘iyle mecmû‘-ı binâsı kendi mülki olmak üzre dâhiliyye ve hâriciyyesiyle yedinde olan hüccet-i şer‘iyye mûcebince bin dört yüz yetmiş guruşa bin yüz bir senesinde buna bey‘ u teslîm ve kabz-ı semen idüp bu dahi menzil-i merkúma iki üç seneden berü mutasarrıfiken müteveffâ Siyâvuş Paşa vakfı mütevellîsi olan mezbûr Hızır'un dâmâdı Mehmed menzil-i merkúmun hâriciyyesi Siyâvuş Paşa vakfınındur diyü da‘vâ ve ba‘de’l-isbât hüküm itdürüp yedinden nez‘ u ahz itmeğle bu dahi zikr olınan menzil-i merkúmun semeninden (...) mezbûrenün hissesine isâbet iden meblağı taleb idüp hâssa mi‘mâr ma‘rifetiyle üzerine varılup şer‘le keşf olındukda hâriciyye içün beş yüz guruş isâbet itmeğle buna ahz ü teslîme mezbûr Hızır'a tenbîh birle bunun yedine hüccet-i şer‘iyye virilmişiken edâsında te‘allül üzre olduğından mâ‘adâ mezbûrân Hızır ve Mehmed dâhiliyye ve hâriciyye beynlerinde tahtadan vaz‘ olınan perde(?) ve dâhiliyyesinün mutasarrıf olduğı ba‘zı ebniyesine ta‘arruz itmeğle bundan akdem şer‘le hakkı tahsîl olınmak içün emr-i şerîfüm virilmişiken mezbûr Hızır ba‘zı kimesnelere istinâd itmeğle hakkı virmedüğinden gayrı mezbûr Hızır ve etbâ‘ı dâhiliyyesinün ba‘zı ebniyesine müdâhaleden hâlî olmaduğın ve fetvâ-yı şerîfesi olduğın bildürüp mûcebince şer‘le görilüp müteveccih olan hakkı şer‘le alıvirilmek içün yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Z sene [1]105 [3-12 Ağustos 1694]
18/141/671 İstanbul'da, Haydar Paşa evkafının eski mütevellisini üzerinde vakıf malı olduğu iddiasıyla inciten yeni vakıf mütevellisinin men edilmesine, aksi halde ihtilafın vakıf nazırı ve müfettişi marifetiyle görülmesi için Edirne'ye havale olunmasına dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmı Mustafâ Paşa'ya ve müfettiş-i evkãf vekîli olan (boş) zîde ilmuhûya hüküm ki:
İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Haydar Paşa evkãfınun sâbıkã mütevellîsi olan el-Hâcc Abdullâh zîde kadruhû gelüp bin yüz senesinden (kesik) senesine gelince evkãf-ı mezbûrun mütevellîsi olup ibtidâ mübâşeretinde îrâd u mesârifi defterleriyle muhâsebesi nâzır-ı vakf olan Bâbü’s-sa‘âde(kesik) ve müfettiş-i evkãf ma‘rifetiyle görilüp memhûr ve mümzâ muhâsebe defteri virilmişiken hâliyâ vakf-ı mezbûr mütevellîsi olan (boş) nâm kimesne hevâsına tâbi‘ ashâb-ı ağrâzdan ba‘zı mürtezikalarun tahrîk ile zimmetinde mâl-ı vakf var imiş diyü hilâf-ı şer‘-i şerîf dahl ü rencîdeden hâlî olmaduğın bildürüp ol vechile rencîde itdürilmeyüp memnû‘ olmaz ise nâzır-ı vakf ve müfettiş-i evkãf ma‘rifetiyle şer‘le görilmek içün Edirne'ye havâle olınmak bâbında hüküm recâ itmeğin vech-i meşrûh üzre amel olınmak içün yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Z sene [1]105 [3-12 Ağustos 1694]
18/42/676 İstanbul'da, ölen kadından intikal eden Büyük Ayasofya evkafına ait Mahmut Paşa hanındaki sofalı odaya icâreteyn usulü ile kiracı olanlar ve buraya haksız müdahalede bulunan şahıs arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul'da müfettiş-i evkãf olana hüküm ki:
İstanbul sâkinlerinden Mustafâ ile kız karındaşları Rukıyye ve Hadîce nâm hâtûnlar gelüp Ayasofya-i kebîr evkãfı akãrâtından Mahmûd Paşa hânında icâre-i mu‘accele ve müeccele ile suffasıyla bir bâb odaya mutasarrıfe olan vâlideleri (boş) nâm hâtûn fevt olup bunlara intikãl ve hâliyâ mütevellî-i vakf tarafından dahi memhûr ve ma‘mûlün bih temessük virilmişiken (boş) nâm kimesne hilâf-ı şer‘-i şerîf dahl ü nizâ‘ itmeğle temessükleri mûcebince amel olınup men‘ u def‘ olınmak bâbında hüküm recâ itmeğin şer‘le görile diyü yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Z sene [1]105 [3-12 Ağustos 1694]
18/144/685 Malkoç Ağa evkafına ait İstanbul'da, Şeyh Vefa yakınındaki evin mutasarrıfı ve bu evi vefaen ferağ ettiği Hacı Mehmet arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul kãdîsına hüküm ki:
El-Hâcc Mehmed gelüp müteveffâ Malkoç Ağa evkãfından olup mahrûse-i mezbûrede Şeyh Vefâ kurbında vâkı‘ bir bâb menzile mutasarrıf olan Kara Mehmed menzil-i mezbûrı izn-i mütevellî ile dokuz yüz guruş bedel-i makbûz mukãbelesinde buna ferâğat itdükden sonra bir buçuk sene mürûrında menzil-i merkúmı sana ferâğ bi’l-vefâ ferâğ itmişidüm diyü Mahmûd nâm kimesne yediyle redd-i semen ile (...) ma‘rifet-i mütevellî ile Kara Mehmed'e teslîm olduğın ikrâr eylemişiken tekrâr menzil-i mezbûrı izn-i mütevellî ile bedel-i ma‘lûm-ı makbûz mukãbelesinde âhara ferâğ idüp tefevvüz iden dahi sekiz seneden berü mutasarrıfiken menzil muhterik olmağla bunun menzil-i merkúmda alâkası yoğiken şirrete sülûk idüp bundan istîfâ iddi‘â itmeğle bu dahi murâfa‘a olmak istedükde murâfa‘a olmayup vekîl gönderüp te‘addî itmeğle sen ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin mezbûrun da‘vâsını istimâ‘ ve ihkãk-ı hakk itmek içün emr-i şerîfüm virilmek üzre şeyhülislâm olan Mehmed Sâdık işâret itmeğle mevlânâ-yı müşârun ileyhün işâreti mûcebince şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
[Fî] evâsıt-ı Z sene [1]105 [3-12 Ağustos 1694]
18/155/734 İstanbul'da, Pîrûz Ağa evkafı mütevellisinin vakfa ait Beykoz'daki hamamı ilk kiralamış olduğu şahsa teslim etmesine dair hüküm.
İstanbul'da Pîrûz Ağa evkãfı mütevellîsi olan (boş) zîde kadruhûya hüküm ki:
Ahmed gelüp mütevellîsi olduğun vakf-ı merkúm akãrâtından kasaba-i Beğkoz'da vâkı‘ hammâmı bin yüz altı senesi gurresinden zabt (kesik) kendüye îcâr idüp yedine memhûr temessük virilmişiken zabtı müyesser olmadın âhara îcâr murâd eyledüğin istimâ‘ olınmağla hammâmı mezkûrı (kesik) virilegeldüği üzre mezkûr Ahmed'e viresin diyü kapuağası tarafından mektûb virilmeğle mûcebince hüküm yazılmışdur.
Fî evâhir-i Z sene [1]105 [13-21 Ağustos 1694]
Dostları ilə paylaş: |