Kamerî:
Kamer ay demektir. Kameri, ise ayla ilgili, aya ait anlamına gelir. Takvimle ilgili olarak kullanılan bu terim güneş yerine ayın hareketleri esas alınarak düzenlenen ay ve yıl hesabıyla ilgilidir. Buna göre ayın hilal olarak göründüğü geceden başlayıp bir sonraki hilal şeklini almasına kadar geçen süreye, yani ayın dünya etrafındaki bir tam dönüşüyle belirlenen zamana kamerî ay veya arabi ay denilir. İşte bu kameri on iki ayın oluşturduğu takvime kameri sene denilir. Hz. Ömer zamanında Hicret takvim başlangıcı, Muharrem ayı ise kameri seneni ilk ayı ve yılbaşı olarak kabul edilmiştir. 292
Kamet:
Namazın başladığım bildirmek için müezzinin seslenmesi. Kamet için ezandaki sözler aynen kullanılır. Yalnız "hayyaalelfelah" sözünden sonra iki defa "kadkametü sa-lat" denilir. Bu sözün anlamı "namaz başladı" demektir. Kamet, farz namazlardan önce yapılması gereken sünnetlerdendir. Vitir, bayram, teravih vb. cemaatle kılınan namazlar için kamet gerekmez. Kamet erkeklere özel bîr sünnettir. Gerek tek başına gerekse cemaatle namaz kılarken erkekler kamet getirirler. Kadınlara kamet gerekmez. Kamet okuyacak kişi, ezanın aksine bunu hızlı okumalıdır. Aynı şekilde, kamet okuyan kişi ayakta durmalı ve kıbleye dönmelidir. 293
Kan Aldırma: 294 Kan Bedeli: 295 Kanaat:
Yetinmek, elindekine razı olmak, arzuladığı birşeye kavuşamadığı halde kısmetine razı olmak. Allah'ın verdiğiyle yetinmek. Kanaat, çok güzel huylardan birisi olduğu gibi insana kalp huzuru veren bir özelliğe de sahiptir. İslam'da her şeyin ilahi bir takdir sonucu olduğu, insanların ise temiz rızık aramak için çalışmakla yükümlü olduğu kabul edilir. Bu yüzden helal kazanıp bunu doğru yolda harcamak ve kazandığına razı olarak hırs, kıskançlık gibi kalbi kemiren duygulardan uzaklaşmak fazilet kabul edilir. Bundan dolayı kanaat bitip tükenmeyen servettir, denilir. 296
Kandiller:
Sözlük anlamı: "İçine sıvı yağ ve fitil konarak yakılan aydınlatma aleti'Vlir. Dini bir terim olarak anlamı: "Çeşitli sebeplerle, İslâm Dini'nde diğer gecelerden üstün kabul edilen mübarek geceler"dir.
İslâm Dini, genel anlamda "zaman"ı Önemli saymıştır. Çünkü insan ömrü, zamandan bir bölümü içermekte ve "ömür" denilen o zaman dilimi içinde, dinin istediklerini yapma, Yaratıcısını tanıma ve O'na kulluk yapma fırsatını bulabilmektedir. İslâm Dini'ne göre, insanı yaratıcısına kavuşturan her vasıta önemlidir. Zaman da, insanın Allah'ına inanarak O'nu yüceltmesine imkan veren bir araç olması sebebiyle önemli sayılmıştır.
Allah Teâla, kullarına merhametinden dolayı, bazı gece ve gündüzlere, diğer gece ve gündüzlere göre kıymet vermiş, bu gece ve gündüzlerde yapılan ibadet, dua ve tövbeleri kabul edeceğini ve makbul sayacağını bildirmiştir. Aynı zamanda, bu gece ve gündüzleri, insanların çok dua ve tövbe etmesi, ibadetlere daha fazla yönelmesi ve d&ha fazla iyiliklerde bulunması için sebep kılmıştır.
Cuma ile bayram gün ve geceleri, bu mânada diğer gün ve gecelere göre daha önemli ve kıymetlidir. İslâmî anlayışa göre geceler, kendinden sonra gelen günün ismini alır. Cuma gecesi, perşembe günü akşamı başlar; cuma sabahı, tan yerinin ağannası ile sona erer.
Bir de cuma ve bayram gibi gün ve gecelerin dışında, kameri takvimin belirli geceleri mübarek gece olarak önem kazanmıştır. Bu geceler, insanın iç dünyasını aydınlatan ve ruhunu fe-
rahlatan ibadetlere,dualara vesile olduğu, dini gayretlerin harekete geçmesine yol açtığı ve aydınlatmanın mum ve kandillerle yapıldığı devirlerde camilerin ve mescidlerin mumlar ve kandillerle, bu gecelerde daha fazla aydınlatıldığı minarelelrde kandiller yakıldığı için bu gecelere "KANDİL GECELERİ" denilmiştir.
Bir yılda beş kandil bulunmaktadır. Bunlardan Kadir Gecesi, Ramazan ayının 26'sını 27'sine bağlayan gece; Regaib Kandili, Recep ayının ilk Perşembesini Cumaya bağlayan gece; Miraç Kandili, Recep ayının 26'sını 27'sine bağlayan gece; Berat Kandili, Şaban ayının 14'ünü 15'ine bağlayan gece; Mevlid Kandili, Rebiü'l Evvel ayının 11'ini 12'sine bağlayan gecedir.
Kadir Gecesi: "Kadir", kelime olarak, "güç yetirmek, hükmü yerine getirmek, takdir, şeref, azamet ve tazyik" mânalarına gelmektedir. Kadir Gecesi ise, Kur'an-ı Kerim'in Allah (C.C)dan Hz. Peygamber (S.A.S)e indirilmeye başlandığı gecedir. Kur'an-ı Kerim'dekİ "Kadir Sûresi" Kadir Gecesi'nin öneminden bahsetmektedir. Bu sûrede:
"Doğrusu biz Kur!an-ı Kadir Ge-cesi'nde indirdik. Sen Kadir Gece-si'nin ne olduğunu bilir misin? Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Cebrail o gecede Rab'lerİ-nin izni ile her türlü iş için inerler. O gece tan yerinin ağarmasına kadar bir selâmdır." denilmektedir.
Bu sûrede Allah Tefüü, insanlara Kadir Gecesi'nin önemini, bu geceyi Kadir Gecesi yapan olayı, bu olayın Kur'an-ı Kerim'in yüceliğinden kaynaklandığını ve bu gecede yeryüzünde meydana gelen mânevi topluluğu haber vermektedir. 297
Regaib Kandili: "Regaib" kelime olarak "Rağibe"rün çoğuludur. Çok ata ve ihsan, nefis, çok pahalı, feyizli, bereketli, yakınlık..." gibi mânalara gelmektedir.
Regaib Kandili, "Üç aylar" olarak bilinen ve dinimizce Önemli ve mübarek kabul edilen kameri aylardan Receb, Şaban ve Ramazan aylarından ilki, Receb ayının ilk cuma gecesidir. Regaib kandilini ibadet ve taat içinde geçiren, tevbe eden insan, "üç aylar" in mânevi mevsimine, manen arınmış olarak girmiş olur.
Peygamberimiz, Receb ayıran ilk cuma gecesi yapılan duaların reddedilmeyeceğini ve kabul edileceğini bildirmiştir.
Receb ayı, dinimizce önemli aylardandır. Bu ayın, Allah'ın ayı olduğu ve ganimet bilinmesi gerektiği konusunda Peygamberimizin tavsiyesi bulunmakta ve bu ayda bir gün oruç tutan kimsenin cennete gireceği müjdesini vermektedir.
Receb ayının önemi bu seviyede değerlendirildiğinde, bu ayın İlk cuma gecesine rastlayan Regaib gecesinin öneminin daha ileri seviyede olduğu anlaşılmaktadır.
Kandil gecelerimizi feyiz ve bereketli kılan, bu gecelerde bazı Önemli olayların meydana gelmiş olmasıdır. Bu önemli ve İlâhi olayların meydana geldiğinin Kur'an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflerde belirtilmiş veya işaret buyurulmuş olması önem taşır. Regaib Kandili'nde İlâhi mahiyet taşıyan ö-nemli bir olayın meydana geldiği hususunda herhangi bir delil bulunmamaktadır. Sadece Receb ayının ilk cuma gecesi yapılan duaların reddedilmeyeceği vakitler arasında sayılmaktadır.
Regaib Kandili olarak kutlanan Receb ayının ilk cuma gecesinin. Peygamberimizin ana rahmine intikal ettiği gece olarak değerlendirilen görüşün, her mübarek güne bir sebep bulma anlayışından kaynaklanmış olabileceği de düşünülmektedir.
Her mübarek güne bir sebep aramadan Cenab-ı Hakk'a ibadet ve taatta bulunmak esas alınmalıdır.
Regaib gecesi yapılacak ibadetler konusunda herhangi bir emir yoktur. Bu geceye mahsus bir namaz da yoktur. Bu gecede Kur'an-ı Kerim okumak, namaz kılmak, dua ve tövbe etmek uygun olanıdır. 298
Mi'rac Kandili: Mi'rac kelime olarak, "yükseğe çıkacak alet, merdiven" demektir. "Mi'rac", Allah Teâlâ'nın, Peygamber Efendimizi katına davet ederek O'nu göklerin derinliklerine yükseltip azametini mucize olarak insanlığa göstennesi olayına özel isim olmuştur.
Mi'rac olayında Peygamber Efendimiz, Allah'ın emriyle gecenin bir bölümünde, Mekke'deki Mescid-i Ha-ram'dan Kudüs'teki Mescid-i Aksâ'ya götürülmüş, oradan da göklere yükselerek, gökler âlemini aşıp, Allah Teâlâ ile vasıtasız olarak konuştuktan sonra tekrar yeryüzüne dönmüştür. Bu bir mucize olayıdır. Mucizeleri insan aklının hudutları içerisinde değerlendirip izah etmek mümkün olmaz. Mucizeler olağanüstü olaylardır.
Mi'rac; Receb ayının yirmi altısını yirmi yedisine bağlayan gece meydana geldiği için bu gece İslâm Âleminde "Mi'rac Kandili" olarak kutlanmaktadır.299
Berat Kandili: Berat, kelime olarak, "temize çıkma" mânasına gelir. Berat Kandili de kameri aylardan Şaban'ın ondördünü onbeşine bağlayan gecenin adıdır. Bu geceye, "Ley-le-i Mübarek", "Leyle-i Rahmet", "Leyle-i Ferman" gibi isimlerde verilmiştir.
Berat Kandili, İslâm'ın doğuşundan bu yana uzun yıllar kutlana gelen mübarek bir gecedir.
Berat Gecesi'nin önemi, Allah'ın bir sene İçinde meydana gelecek olayları rızıkları, ölümleri, felaketleri bu gecede görevli meleklerine bildirmesinden kaynaklanmaktadır. Allah Teâlâ, Şaban ayının onbeşine kadar ki zaman içinde meydana gelecek olayları, bu olayların meydana gelmesi ile görevlendirdiği, İsrafil ve Azrail (A.S)a bildirici
Berat Kandili'nin hasleti, her mühim işin Allah nezdinde bu gecede ayırde-dilmesi bu gecede yapılan ibadet ve taatm sevabının büyük olması, bu gecenin rahmet ve mağfiret gecesi olması ve Peygamberimize şefaatinin tamamının bu gecede verilmiş olmasıdır.
Hz. Peygamberimiz, Şaban ayının onüç, ondört ve onbeşinci gecelerinde ümmetine şefaat dilemiş, Allah bu üç gecede ona; ümmetine tam şefaat etme yetkisi vermiştir.
Berat Gecesi'nde Hz. Peygamber Efendimizin, "Bu gece Allah Teâlâ,
Benî Kelb kabilesinin yüzbinlerce koyununun tüyleri sayısınca müslümanı cehennem azabından kurtarır. Bu gece Allah'ın rahmeti cûşa gelir." dediğini Hz. Aişe validemiz bize haber veriyor. Bu gece, Allah'a ortak koşanlarla, O'na husumet duyanların dışındakiler affedilir.
Şaban ayının yarısı olduğunda Peygamberimiz o geceyi ibadetle geçirir, gündüzün de oruç tutar ve "O akşam Allah dünya semasına tecelli eder ve tevbe eden var mı onu affedeyim, rızik isteyen var mı vereyim, hastalığı olana şifa vereyim, der." buyurmuştur. 300
Hz. Peygamber'in Ramazan ayından başka en çok orucu Şaban ayında tuttuğu bildirilmektedir.
Berat Gecesi, tövbe ederek, namaz kılarak, salat-ü selam getirerek ihya edilebilir. Bu gecede ölülerimiz için dua edip, yakınlarımız ziyaret edilmelidir. 301
Mevlid Kandili: Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.S)in doğduğu geceye "Mevlid Kandili" denir. Kamerî aylardan Rebiü'l-Evvel'in onbiri-ni onikinici gecesine bağlayan geceye rastlamaktadır.
Hz. Peygamber'in doğum yıldönümü olarak bilinen Rebİü'l-Evvel ayının onikinci gecesi, müslümanlar tarafından asırlardan beri "Mevlid Kandili" olarak kutlanmaktadır. Bu gecenin şerefi, Hz. Peygamber'in bu gecede dünyaya gelmiş olmasından kaynaklanmaktadır.
İnanç sahibi insan için örnek alınacak tek insan şüphesiz Hz. Peygam-ber'dir. Hz. Peygamber'e değer veren ve onu Peygamber olarak bilip tanıyan insan, onun dünyaya şeref verdiği geceyi de insanlığın kurtuluşunun başlangıç zamanı olarak bilip değerlendirir.
Hz. Peygamberi ve onun doğumunun değerini anlamak, önemli bir görevdir. Onun hayatını ve Allah'tan bize getirdiği Kur'an-ı Kerim'i anlamak ve yaşamak İslâm ahlâkını öğrenmek ve yaşamaktır.
Mevlid Kandili, Hz. Peygambere layık bir ümmet olma yolunda gayret sarfetmek, Ona salat-ü selâm getirmek, Kur'an-ı Kerim okumak ve onun en çok sevdiği ibadet olan namaz kılmak suretiyle ihya edilebilir. 302
Dostları ilə paylaş: |